
Biz eşyalarımızı düzenledikten sonra aşağıya indik.
Bangchan sofrayı kurmak için mutfağa girmişti.
Bende bunu hemen Cha'ya söyledim.
Ben:
-Cha bak Bangchan mutfakta ona yardım etsene
Cha:
-Hiii tabii hemen hemen ben gidiyorum bye bye diyerek
Bangchan'ın yanına gitti.
Bende üyelerin yanına gittim.
CHA'DAN
Ben:
-Merhaba yardım etmemi ister misin Bangchan?
Bangchan:
-Buna gerek yok sen yorulma
Ben:
-Hadi ama bunda bir sorun yok bence hem kurarken de sohbet ederiz olur mu?
Bangchan (Tebessüm ederek):
-İyi sen bilirsin
Bangchan'ın gülüşü her şeye değerdi.
Öyle heyecanlıydım ki kalp atışımın sesini duyabiliyordum.
Ve umarım şu filmlerdeki romantik sahnelerden olur diye dua etmeye başladım sonra aniden Bangchan'ın sesi ile irkildim.
Bangchan:
-Cha iyi misin?
Ben:
-Tabi ki de hemde hiç olmadığım kadar
Bangchan:
-İyi o halde hızlı olalım çünkü Changbin ve Jeongin evi yıkacaklar
Bangchan böyle dediği zaman Changbin'e ve Jeongin'e baktım.
İkiside ellerindeki çatal kaşıkları masaya vurup yemek diye bağırıyorlardı.
Dayanamadım ve güldüm.
Bangchan'da bunu farketmiş olmalı ki oda güldü.
Sonra sofrayı hızlı hızlı kurmaya başladık.
Ben:
-Bulaşıkları kim yıkayacak?
Bangchan:
-Aslında gönüllü olan olunca yıkıyor olmayınca ben yıkıyorum
Ben:
-Şey...O zaman bugün benimle bulaşık yıkar mısın?
Bangchan:
-Hmmm...Benim için sakıncası yok aslında
Ben:
-Eğer ki meşgulsen seni anlarım
Bangchan:
-Hayır bu saatlerde hep müsait olurum dedi ve güldü.
Sofrayı kurma işlemi bitince Changbin ve Jeongin tabaklarını bitirmişlerdi bile.
Eun ile yanyana oturmuştuk.
Eun'un kulağına eğilerek bugün Bangchan ile beraber bulaşık yıkayacağımı söyledim.
Eun bana bakarak sırıttı.
Sofrada kimse konuşmuyordu.
Bu baya sıkıcı gelmişti ama bu sessizliği bozmak istemedim.
Sofra toplanırken Bangchan'a yardım ediyordum.
Herkes bir şeye odaklanmış durumdaydı.
Herkes armut koltuklara oturmuş among us oynuyordu.
Eun ise sadece oturup onları izleyerek kahkahalar atıyordu.
Ben ve Bangchan bulaşıkları yıkamaya başladık.
Bangchan:
-Ee bu bulaşık yıkama hissi nereden geldi hanımefendi?
Ben:
-Bilmem bir beyefendi ile sohbet etmek istememden dolayı olabilir
Bangchan:
-Hmmm...Ama bu beyefendi ile konuşmak zor olabilir biliyorsun değil mi?
Ben:
-O nedenmiş?
Bangchan:
-Grup lideri olarak çok meşgulüm ve eğer ki benimle sohbet etmek istiyorsan bütün işleri benimle yapmak zorundasın
Ben:
-Benim için sakıncası yok ben herşeyi yaparım
Bangchan:
-Herşeyi yapar mısın gerçekten?
Ben:
-Neden olmasın
Bangchan:
-Herşeyi?
Ben:
-Evet
Bunu söylerken Bangchan'ın beni süzdüğünü farkettim.
Sonra anladım ve hemen lafımı değiştirdim.
Ben:
-Bütün ev işleri ve grup işlerini yapmıyor musun sen?
Bangchan:
-Şey...Evet aslında ama sen öyle diyince neyse...
Bangchan bunu söylerken beynim uyuşmuştu.
Ben bulaşıkları sabunlarken o duruluyordu.
Öyle bir sohbetin içinde olacaksak eğer hergün bulaşık yıkamaya değerdi bence.
Bu yaşadıklarımı Eun'a anlatmak için sabırsızlanıyordum.
EUN'DAN
Bangchan ile CHA bulaşık yıkarken üyeler among us oynuyordu.
Bende armut koltuğa oturmuş sadece onları izliyordum.
Üyeler oyuna öyle bir dalmıştı ki uyandırmak çok zor olurdu.
Birbirleriyle oyun oynarken çığlıklar atıp kahkahalara boğuluyorlardı.
Ben ise onların bu haline gülmeden edemiyordum.
Birden kafamı yana çevirince Lee Know'u gördüm.
Kaşlarını çatmış ve sert bir şekilde gözlerini telefondan ayırmıyordu.
Kafamı önüme eğdim.
Ve düşüncelere daldım.
Derken Cha'nın sesi ile irkildim.
Cha:
-Hadi Eun biz işimizi bitirdik.Odamıza çıkalım hadi.
Ben:
-Odaya çıkmasak olmaz mı ya çok sıkıcı zaten
Cha:
-Hadi ben gidiyorum sende çabuk gel tamam mı?
Ben:
-Offf tamam ya geliyorum
Ben bunu söyledikten sonra yerimden kalktım ve Cha'nın arkasından gittim.
Ben kalkınca Bangchan benim yerime oturmuştu.
O yüzden iyi ki kalktım diye düşündüm.
Sonra Cha'nın arkasından odaya girdim.
Ben:
-Ee...
Cha:
-Ne ee
Ben:
-Neler oldu anlatsana hadi
Cha:
-Birşey olmadı sadece sohbet ettik
Ben:
-Yani önemli bir şey olmadı ha
Cha:
-Şaka mısın Bangchan ile yaşadığım her an benim için önemli
Ben:
-E o zaman anlatsana
Cha:
-Tamam tamam anlatıyorum şimdi Bangchan ile bulaşık yıkarken sohbeti Bangchan açtı
Ben:
-Eee...
Cha:
-Bana bu bulaşık yıkama isteğinin nereden geldiğini sordu sorarken de hanımefendi falan diyordu
Ben:
-Ooo...
Cha:
-İşte bende bir beyefendi ile konuşmak istediğimden dolayı olabilir dedim
Ben:
-Eee...
Cha:
-Oda onunla konuşmanın zor olabileceğini söyledi bende nedenini sorunca bana meşgul olduğunu ve onunla konuşmak istiyorsam bu işlere katlanmam gerektiğini söyledi
Ben:
-Ooo...Baya iyi bir cevaptı bu
Cha:
-İşte bende ona onun için herşeyi yapabileceğimi söyledim oda herşeyi mi diye sorunca bende seninle beraber işleri hallederim o zaman konuşabiliriz dedim
Ben:
-Ooo...peki sonra ne oldu?
Cha:
-Başka birşey olmadı sadece bu kadar konuştuk bu konuşmadan sonra hiç konuşmadık zaten
Ben:
-Ne o kadar uzun bir işin ardında sessiz kalmış olamazsınız yani değil mi?
Cha:
-Valla hiç konuşmadık yani o konuşmadığı için bende soru sormadım
Ben:
-Salak mısın kızım Bangchan ile konuşma fırsatı bulmuşsun ve hiç konuşmadın mı?
Cha:
-Hayır
Ben:
-Ah herneyse ne yapalım benim canım çok sıkılıyor
Cha:
-İstersen üyelere sorabiliriz
Ben:
-Tamam o zaman aşağı inelim hadi
Ben bunu söyledikten sonra Cha ile beraber aşağı indik.
Üyelere neler yapabileceğimizi sorduk.
Üyeler ise ellerindeki telefonları bırakıp düşünmeye başladılar.
Herkes eğlenebilmek için birşeyler düşünmeye başladı.
O sırada bende etrafıma bakınıyordum.
Belki aklıma güzel birşey gelir diye sonra etrafa bakarken aklıma D-C oyunu geldi.
Ben:
-Buldum
Hyunjin:
-Ne buldun?
Ben:
-Bir oyun buldum
Jisung:
-Nasıl bir oyun?
Ben:
-Doğruluk mu cesaretlik mi oynayalım bence
Cha:
-A evet hadi onu oynayalım
Bangchan:
-İyi o zaman Jeongin masanın üzerindeki şişeyi verir misin?
Jeongin masanın üzerindeki şişeyi Bangchan'a verdi.
Ve Bangchan şişenin altının cevap üstünün ise soru olacağını söyledi.
Hep beraber bir daire oluşturduk.Ve şişeyi çevirdik.
Şişeye çıkan kişiler Hyunjin ile Changbin olmuştu.
Soruyu Hyunjin soracaktı.
Hyunjin:
-En son kime, ne yalan söyledin?
Changbin:
-Jeongin'e
Jeongin:
-Bana mı?
Changbin:
-Evet sana
Hyunjin:
-Peki ne söyledin?
Changbin:
-Ona dolaptaki dondurmayı Jisung'un yediğini söylemiştim aslında onu ben yedim
Jisung:
-Neee!?
Changbin:
-Ama hiç pişman değilim bir daha olsa bir daha yaparım bu arada Jeongin dondurma çok güzeldi
Jeongin:
-Offf yaaa o dondurmayı yemek için ne kadar heyecanlandım sen biliyor musun?
Changbin:
-Hayır
Bangchan:
-Herneyse çevirelim bakalım şişeyi
Bangchan şişeyi çevirdi.
Şişe Bangchan ile Cha'ya gelmişti.
Soruyu Bangchan soracaktı.
Bangchan:
-Benimle evde başbaşa kalsaydın ne yapardın?
Lee Know (Fesat bakış atarak):
-Ooo...Güzel soru cevabı alalım hadi
Cha:
-Hmmm...Bilmem
Bangchan:
-Nasıl bilmiyorsun basbaya soru belli kişi belli net bir cevap istiyorum
Ben:
-Ooo...Hadi Cha hanım cevap ver
Cha:
-Hmmm...İyi o zaman sen ne istersen onu yapardım
Jisung:
-Ne isterse yapar mısın?
Cha:
-Neden olmasın?
Bangchan:
-Hmmm...Nedense ben bu cevabı sevdim gibi görünüyor hahaha
Bangchan bunu söyleyince ortalıkta ses yok oldu bir anda üyeler bir Bangchan'a birde Cha'ya bakıyordu ama bakışları fesat bakışlardı.
Bu her yönden belli oluyordu zaten.
Bangchan şişeyi çevirince bu sefer şişe Lee Know ile Felix'e gelmişti.
Soruyu Felix soracaktı.
Felix:
-Burada en sevmediğin kişi kim?
Lee Know:
-Kimse ben buradaki herkeside seviyorum
Lee Know böyle diyince yüzümde bir tebessüm oluşmuştu.
Demek ki Lee Know beni de seviyordu.
Mutluydum.
Ama maalesef ki oyunumuz yarım kalmıştı.
Çünkü JYP menajeri ve grup liderini çağırıyordu.
O yüzden Bangchan ve Cha gitmek zorunda kaldı.
Bizde oyunu sonlandırdık.
Jeongin:
-Offf şişe bana hiç denk gelmedi ama
Seungmin:
-Bana da gelmedi ama umrumda mı değil bir dahakine yine oynarız.
Jeongin:
-Peki o zaman...
Jeongin öyle diyince üzülmüştüm açıkçası.
Ama Seungmin'in söylediği de mantıklıydı.
Herkes bir şeye odaklanmış duruma geçti.
Lee Know üyelere kahve yapacağını ve isteyen var mı diye sormuştu.
Herkes istediği için o mutfağa geçmişti.
Bende onun yanına gitmek istiyordum.
Ama arkasından hemencecik gitmedim belki bir süre sonra giderim.
CHA'DAN
JYP bizi çağırınca oyun yarım kalmıştı.
Ama zaten Bangchan ile beraber olduğum için benim için sakıncası yoktu.
Arabayı Bangchan sürüyordu bende yanına oturmuştum.
Onun konuşmasını bekledim.
Ama dayanamadım.
Ben:
–Bangchan
Bangchan:
–Efendim
Ben:
–Konuşmayacak mısın?
Bangchan:
–Konuşalım ne hakkında konuşmak istersin?
Ben:
–Bana bugün sorduğun sorunun nedenini öğrenmek istiyorum
Bangchan:
–Öylesine bir oyundu
Ben:
–Ama ben öyle hissetmedim hem cevabımı da sevmiştin
Bangchan:
–Sadece sana takılmak istedim o kadar
Ben:
–Ya üyeler yanlış anlarsa
Bangchan:
–Sorun olmaz bence
Ben:
–Peki o zaman sen öyle diyorsan...
Bangchan:
–Bak Cha seni rahatsız ettiysem özür dilerim sadece şaka amaçlı yapıyorum bunu ama rahatsız olduysan bunu bir daha yapmam
Ben:
–Tabi ki de hayır sorun olmaz
Bangchan:
–İyi o zaman şirkete gidelim oradan dönerken konuşuruz olur mu?
Ben:
–Tamam olur
EUN'DAN
Lee Know kahve yaparken gizlice onu izliyordum.
Ama o beni farketmemişti.
Tabi ben öyle sanıyordum.
Sonra arkası dönük bir şekilde seslendi.
Lee Know:
–Birşey mi istiyorsun Eun?
Ben:
–Iııı...şey, h-hayır neden sordun?
Lee Know:
–Beni neden izliyorsun o zaman?
Ben:
–Seni izlemiyorum sadece kahve yapmayı biliyor musun diye bakıyordum
Lee Know (Sırıtarak):
–Güldürme beni Eun emin ol ki kahveyi senden daha iyi yaparım
Ben:
–Hah sen öyle san bak gör ben nasıl kahve yapıyorum izle
Lee Know:
–İyi o zaman sen 6 tane, bende 6 tane kahve yapacağım sonra üyelere tattıralım bak gör kimin ki daha güzel o zaman belli olacak
Ben:
–İyi göreceksin ben kazanacağım
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 2.21k Okunma |
301 Oy |
0 Takip |
46 Bölümlü Kitap |