@evrendenbirilo
|
Evi silah sesleri doldururken daha başıma ne gelebilir ki diye düşünmeden edemedim. Ayağım boktan çıkmıyordu. Kaan masadan kalkmış silahını kuşanmış karşılık veriyordu. Bir yandan da beni korumaya çalışıyordu. Kalbimi bırakmışam haa Adam canıyla uğraşıyor ben ne düşünüyorum. Silah sesleri durduğunda içeri Mehmet girdi, oda baya bir korkmuşâ benziyordu. Sanırım Kaan'a bir şey oldu diye korkmuştu. "Abi iyi misinniz? Bir şeyiniz var mı?"hızla yanımıza gelip bizi kontrol etmeye başladı. "İyiyiz sorun yok. Kim yaptı bu saldırıyı bana onu bulun çabuk!" Kaan'ın konuşmasıyla Mehmet başını sallayıp yanımızdan ayrıldı. Kaan bana dönüp "iyi misin" diye sordu. İyi miyim lan ben. İyiyim iyiyim. Başımı sallayıp "iyiyim sen" diye sordum. Ama soruma cevap gelmedi. Gözlerime bakmaya devam etti. Şu an Hint dizisi çeksek en uzun bakışmayı geçmiştik heralde. Kendine gelmiş olmalı ki benden uzaklaşıp dışarı çıktı. Çıkmadan önce de "sen beni yukarıda bekle. Sakın dışarı çıkma dışarı şu an yeterince tehlikeli bir de seninle uğraşmayalım" diye beni bir güzel azarladı. Şıllık mafya bozuntusu Kapıyı kapattığında kendime geldim. Bir de bu yetmezmiş gibi karnım da açtı. İnsan aç karnına uyur mu? Karşımda yıkılmış masaya baktım. Yemekler yerlerdeydi. Dağılan etrafı toplamaya başladım. Yere düşen makarna tabağıma son kez baktım kalbimden bir şeyler koptu sanki. Acılı bir bakış.. Etrafı toparlayıp kaldığım odaya girdim. Aynadan kendime baktığımda bitmiş bir halde olduğumu gördüm. Baktım da baktım kendime. İçimdeki çocuğu bulmaya çalıştım ama ölmüş birini bulmak zordu. Aklıma annem geldi. Hiç bir zaman saçımı okşamayan, aksine yok etmek için dokunan kadın. Düşündüm ne yapmış olabilirim ki onlara. Sadece sevgi istedim sanırım onlar için benim bu isteğim çok büyük bir şeydi. Babam geldi sonra aklıma. Babalar kızları için ilk aşkı oluyormuş ama benim en büyük yaram olmuştu babam. Ne kadar acı değil mi. Onlar benim saçımı okşamak yerine koparmayı seçen insanlardı. Bende onların hayatından koparacak bir şey illaki bulurdum. Bunları kolay kolay unutucağımı düşünüyorlarsa, öyle düşünmeye devam edebilirler. Çünkü ben onların yakasını kolay kolay bırakmam, bırakamam. Benim içimdeki çocuğun katiliydi onalar.
🌸
Sabah uyandığımda Kaan'a haber vermeden evime gelmiştim. Bugün benim hayatımın katili olan insanlarla yüzleşecektim. Tek başıma gidecektim umarım yapabilirdim. Çünkü her seferinde kalbime büyük bir ağrı girdiği için onlarla yüzleşemiyordum. Üzerimi giyindikten sonra son kez aynaya baktım. Bu zengin hayatı ben seçtim aşkolar.

Bugün şoförum olan benimde çok sevdiğim ve saygı duyduğum bir insan olan Erdem abi ile gidecektim. Evden çıktım ve beni bekleyen Erdem abiye selam verip arbanın arka koltuğuna yerleştim. Yol boyu gözümü ellerimden çekememiştim. Sanırım bugün de başaramayacaktım. Ama başarmak için her şeyi yapacaktım. Bir yanım git dese bile bir yanım gitme diyordu. Hangi tarafı seçeceğimi bilmiyordum. "Geldik Ebrar hanım" Erdem abinin sesiyle geldiğimiz mahhelleye göz ucuyla bakıp Erdem abiye döndüm " lütfen bana hanım deme abi biliyorsun sevmiyorum böyle şeyleri" Gülmeye çalıştım ama sanırım başaramamıştım. Kafa sallayıp "tamam kızım nasıl istersen" dedi. Araba dan indiğimde karşımdaki eve baktım. Hala aynıydı. Hiç bir şey değişmemişti. Adımlarım eve doğru giderken kafamda bir sürü ses vardı. Gitme yine aynı şeyleri yaşamak mı istiyorsun? Git yüzleş en fazla ne olabilir ki? Bu eve girersen kurtuluşunun olacağını mı düşünüyorsun. Kafamı iki yana sallayıp kendime gelmeye çalıştım "sakin ol kızım sen neleri başardın bunu da basaracaksın" derin bir nefes aldım ve önünde olduğum kapının zilini çaldım, ama çalışmamıştı. Bunu bile yaptırmamışlardı yıllar geçmesine rağmen. Yumruk yaptığım elimle kapıya bir kaç kez vurdum. İçeriden annemin sesi geldi. "Kim o" diyen kulaklarımdan asla çıkmayan seslerden biri. Ama cevap vermedim nedense. Kapı açıldığında annem ile göz göze geldik. İşte o zaman yüzünün aldığı hal beni nedensize mutlu etmişti. Çünkü şu an yüzünde sıçtık ifadesi vardı. Bence de sıçmalılardı. Hala bir birimize bakmaya devam ederken içeriden babam geldi. " Kim gelmiş karı" diyerek gelmişti hala aynı adam belli ki bunu zaten annemin yüzünde iyileşmeye başlayan yaralardan anlamak zor olmamıştı. Yüzümü ona çevirdim beni görmeyi ikisi de beklemediği için baya bir şaşırmışlardı. Babam olan adamın sesi yankılandı mahalle de bu sefer "NE İŞİN VAR LAN SENİN BURDA OROSPU" diye bağırmaya başlamıştı. Yüzümde nedensizce bir sırıtma vardı. Sanırım bu onu daha da kudurmuş olmalı ki üzerime doğru yürümeye başladı. En son gördüğümde saçlarında tek tük beyazlık vardı şu an bütün saçları beyazlamıştı. "Beni gördüğünüze sevinmediniz mi my family" bu sefer sırıtma değilde otuz iki diş gülüyorum. Ben gerilirim diye düşünmüştüm fakat şu an çok rahattım. "Siktir git elimden bir kaza çıkacak. Defol git burdan benim senin gibi bir kızım yok" dudaklarımı büküp üzgün çıkan sesimle " neden öyle dedin ki şimdi bak görüyor musun çok üzüldüm şu an" Yüzüme inen tokat bütün mahalle de yankılanmıştı. Yüzüm sağ tarafa doğru düşerken hiç bir şey yapmıyordum. Aksine hala gülüyordum. Bu onu daha da sinirlendirmiş olucak tekrar vurmak için kaldırdığı elini annem olucak kadın tutmuştu "dur beyim mahalleye rezil olucaz şimdi" hala mahallesini düşünüyordu işte benim annem böyleydi babam ben gittikten sonra dövecek bir oyuncak olarak annemi seçmişti sanırım. Üzülmemiştim dayak yemesine çünkü ben dayak yerken o ayırmak yerine daha da kışkırtıyordu beni dövmesi için. İçimde bu insanlar yüzünden ölen çocuğa bir kez daha üzüldüm. Onlara son kez bakıp beni bekleyen Erdem abinin yanına doğru yürümeye başladım. "Çektin mi abi" diye sordum. Kafasını sallayıp arabanın kapısını açtı. Arabaya binip son kez baktım suratlarına. Hala aynı yerlerdeydiler. Yanlarından geçerken "camı açarmısın abi" diye seslendim camın açılmasıyla orta parmağımı babama çekip yanlarından ayrıldık. İçimde kötü kadın göbek atıyordu şu an.
🌸
Eve girdiğimde kendimi direkt duşa atmıştım. Yarın modellik yapacağım reklam için görüşmem vardı. Saçlarımı kurutup telefonuma baktım. 16 cevapsız arama Mafya bozuntusu 24 cevapsız mesaj mafya bozuntusunu İtiraf etmeliyim ki onun mesaj atmasını yada aramasını beklemiyordum.
Mafya bozuntusu= Nerdesin kızım sen sabah haber vermeden gitmek ne demek! Mafya bozuntusu= Aç şu telefonu! Mafya bozuntusu= Meraklanmaya başladım. Aç artık şu telefonu!! Bunun gibu bir sürü mesaj gelmişti sanırım arayıp iyi olduğumu söylemem lazım. Arama tuşuna tıklayacaktım ki üstten bir mesaj daha geldi. Mafya bozuntusu= Kapıyı aç.
Kapıyı mı açayım. Buraya mi gelmişti acaba. Kapıya doğru yürüyüp delikten baktım. Gördüğüm bedenle gerçekten şaşırdım buraya gelmesini beklemiyordum. Ben hala şaşkın şaşkın duruken "kapıyı açmayı düşünüyormüsün" diye bağırdı arkadan. Kendime gelip kapıyı açtım. Açtığım gibi beni içeri itip kapıyı kapattı ve hiç beklemediğim bir şey yapıp beni kendine çekip sarıldı. Gözlerim açıla bildiği kadar açıldı. Şu an bana sarıldığını hala idrak etmiş değildim. Bir eli saçımdayken bir eli ise belimdeydi. Şu an çok güvende hissetmem normal miydi? Ben hala tepki veremiyordum ve şu an o kadar çok ağlamak istiyordum ki. Bugün yaşadığım şeyler bana ağır gelmiş olmalıydı. Göz pınarlarım sanki birinin sarılmasını bekliyormuş gibi iyice yanmaya ve acımaya başlamışlardı. Sol gözümden akan bir damla yaş her şeyin başlangıcıydı. Yine her zamanki gibi bu şırfıntının yanında ağlama perileri gelmişti ve salya sümük ağlamaya başladım. Kaç dakika öyle kaldık ne kadar ağladım hiç bilmiyorum.
Ayy helüüü aşkolarrr💅💗
|
0% |