Ne halt yiyorsunuz lan siz?" Sertçe kolumdan çekmesiyle Hakan'a döndüm. Yüzü oldukça sinirliydi. Kaan ve beni öyle görmesi gerçekten kötü olmuştu.

Ne güzel tamda öpecekti

"Bırak kızı!" Diğer kolumun da çekilmesiyle bu sefer Kaan'a döndüm. O da en haz Hakan kadar sinirliydi.

Şu an bir kolumdan Kaan bir kolumdan ise Hakan çekiyordu.

Sanki halat çekme yarışı yapıyoruz.

"Abimsin diye saygımı bozmak istemiyorum ama senin benim evleneceğin kadınla bu yakınlığın hiç hoşuma gitmedi" evleneceğim kadın mı?

Ula bok zorla evleniyoruz

Kaan'nın çekmesiyle ona doğru döndüm. "Evlenmek için kaçırıp zorla burda tuttuğun kadın desen daha doğru olur" Kaan'nın dedikleriyle kafamı salladım. Ne kadar da haklı konuşuyor KOCAM.

Bu adam benim kocam

"Ha zorla ha isteyerek elinde sonunda benim olucak sonuçta" pis bir sırıtışıyla söylediği sözler ile ondan bir kez daha iğrendim.Bu lama kafanın egosu ve pişkinliği beni bitirecek. Gerçekten piskopat camışın teki.

Ne olduğunu anlamadan Kaan kolumu bırakıp Hakan'a sert bir yumruk attı. Olayın etkisiyle ağzımdan kaçan çığlığa engel olamadım. Bende ota boka çığlık atıyorum.

Şokla Kaan'nın Hakan'ı dövmesini izliyordum.Kaan bir kez daha yumruğunu yerde yatan Hakan'a geçirdiğinde bu onun için son darbe olmuştu. Çünkü Hakan şu an yerde iki seksen ölü gibi yatıyor.

Bir elim ağzıma giderken Kaan'ı Hakan'nın üstünden zorda olsa ittim.

Hakan'nın koluna dokundum fakat tepki vermedi. "Katil mi oldun şimdi sen hemde kardeş katili. Ee sen katil oluyorsan bende seni onu öldürürken gördüm bende mi hapiste çürüyecem"

Çocuğunu kaybeden kadınlar gibi dizlerimin üstüne çöküp ellerimle dizime vuruyordum."Evlenmeden katil oldu kocam ağaaağaaa"

"Ne yaşıyorsun kızım sen ne katili?"

Kaan beni yerden kaldırıp Mehmet'in yanında duran arabaya doğru ilerletmeye başladı. Tamda moda girmiştim,neyse en azından katil bir kocam olmayacak.

Arabaya bindikten sonra yanımda duran Kaan'a çevirdim bakışlarımı.

Onun zaten bana baktığını gördüğümde içimdeki kelebekler depar atamaya başladı. Size hiç onun gözlerinden bahsetmiş miydim?

Gözleri çok güzel.

Onun gözleri yavaş yavaş dudaklarıma kaydığında kalbim ağzımda atamaya başlamıştı.

Kulağıma yaklaşıp "Biraz daha bana öyle bakarsan hiç iyi şeyler olmayacak" diyerek fısıldadı.

Yanağını yanağıma sürttüğünde titrek bir nefes verip elimi koluna koydum. Bunu tamamen heycandan ve içgüdüsel olarak yapmıştım.

Bende onun gibi yanağımı yanağına sürtüp "Nasıl bakıyorum ki?" diye sordum. "Aşık gibi" gözlerime bakarak söylediği bu sözden sonra oturduğu koltuğa iyice yerleşip kafasını cama çevirdi. Ben hala aynı şekil durup ona bakıyordum. Gözleri bana asla değmiyordu. Birden ne oldu da böyle yaptı bilmiyordum. Kafamı cama yaslayıp yolun bitmesini bekledim.

Kaan'dan

Kardeşim olucak adam ve sevdiğim kadın asla bunların evleneceğini düşünmezdim. Ebrar ile Hakan'ı yan yana gördüğümde dünyam başıma yıkılmıştı sanki. İlk kez böyle hissetmiştim. Kalbim hızlı atıyor, boğazımda bir düğüm oluşmuştu.

Yanımdaki bedene çevirdim gözlerimi

Onu başka biriyle düşününce bile deliriyordum. Bunun adı aşk mıydı?

Onu deli gibi kıskanıyordum.

Üzerimdeki ceketi çıkartıp Ebrar'ın üzerine güzelce örtüm. Ebrar'a evlenelim dediğimde kabul etmişti.

Hakan'nın onu rahat bırakmayacağını söylemiştim fakat böyle bir şey yoktu.

Ufak bir yalandan kimseye zarar gelmezdi bence.

Normalde onunla evlenmek istesem benden daha da uzaklaşacaktı ve bu benim en son isteyeceğim şeylerden olurdu. Onunla evlenmek fikri bile beni bitiriyordu evlenince ne yapacaktım ben?

Üstünde duran gelinlik ona çok yakışmıştı gerçekten. Gerçi ne giyse yakışıyor. Bide model benim başım fazla belaya girecek gibi duruyor ama hadi hayırlısı.

Evin önüne geldiğimizde arabadan inip Ebrar'ı da kucağıma alıp eve girdim. Yatak odama çıkıp ebrarı yaptırdıktan sonra üstünü değiştirmek istesemde yapmadım.

Ama o kıyafetlerle hiçte rahat gözükmüyordu.

Acaba çalışan abladan yardım mı istesem?

Ama ya onu da yanlış anlarsa?

En iyisi böyle bırakmak. Ama umarım çok rahatsız olmaz. Yoruldu kaç gündür. Yerinde kıpırdanıp kolunun üstüne doğru uzandı. Öyle olunca da dudağı sarkık bir şekilde önümde durdu. Ve bu hiç iyi olmadı. Şu an o kadar tatlı duruyordu ki içimde saklayasım gelmişti.

Ebrar'dan

Birinin beni dürtmesiyle yattığım yere biraz daha sinip örtü diye düşündüğüm şeyi üstüme birazdaha çekip kafamı kapattım. "Kalksana kızım ya! Açım seni mi beklicem tüm gün ben?" Lan bu kaaan'nın sesiydi.

O mu beni uyandırmaya gelmişti.

Kafama kadar çektiğim örtüyü üstümden attıktan sonra kolumdan tutarak beni ayağa kaldırıp banyo olduğunu düşündüğüm yere sokmuştu. İşlerimi halledip odaya döndüğümde Kaan'nın camdan dışarıyı seyrettiğini gördüm. Giydiği takım elbisenin içinde bu kadar iyi durması biraz can sıkıcıydı.

Ben bunu yam yam kızlardan nasıl koruyacaktım?

Arkasını döndüğünde benim onu süzdüğümü görmüş olmalı ki yüzünde yine o haylaz gülüş belirmişti. "Yatağın üzerine benim temiz kıyafetlerimden koydum onları giydikten sonra aşağı in yemek yiyeceğiz" Bir şey dememe müsade etmeden odadan dışarı çıktı.

İyi ki kıyafetlerinden getirmişti çünkü hala lama suratın bana zorla giydirdiği gelinlikleydim. Hızla bana getirdiği kıyafetleri giyip odadan çıktım. Eşofman çok büyük gelmişti bu yüzden iki üç kere kıvırmıştım.

Merdivenlerden inerken burnuma mis gibi kokular geliyordu. Karnımın gurulmasıyla neredeyse iki gündür doğru düzgün yemek yemediğim aklıma gelmişti. Hepsi o lama surat yüzünden.

Eve gidince büyü yapayım da görsün

Merdivenleri bitirip mutfağa doğru yürümeye başladım. Mutfaktan içeri girdiğimde boş olduğunu gördüm. Ocağın üstünde pişen menemeni gördüğüm gibi ekmek aramaya başladım. Ekmeği bulduktan sonra bir parça koparıp pişen menemene banıp

Ağzıma attım.

Kim yaptıysa çok güzel yapmıştı. Bir parça daha kopartıp batıracaktım ki yanıma konulan kollar yüzünden olduğum yerde durmuştum. "Mutfağımda küçük bir fare varmışta haberim yokmuş". Eğlence ve alayla söylediği sözlerden sonra ekmeği bırakıp ona doğru döndüm.

Şu an iki kolunun arasında durmuş ona altan altan bakıyordum. "Acıktım bende tadına baktım". Söylediklerimi duysa bile pek umrunda değilmiş gibiydi. Çünkü baktığı tek yer dudaklarımdı.

Kalbimin ritmi bir kez daha bozulduğunda ellerim titremeye,heycanlanmaya başlamıştım bile. Yüzüme doğru eğildiğinde önce yanağıma tüy kadar bir öpücük bıraktı.

Heycanlanmam daha da artmıştı. Bayılacak gibi hissediyorum. Arkadaşlar sanırım gerçekten bayılıcağım çünkü gözlerim kararmaya başladı. Gözlerimin kararmasıyla Kaan'nın koluna tutundum. Çok geçmeden Kaan'nın kollarına yığıldım.

Öpülürken bayılan ilk insan olarak tatihe geçmek istiyorumm

Ula hayatttttttttt

Anam bayılacağaaam haaaaaa

Olabildiği kadar güzel ve iyi yazmaya çalıştım olduğu kadar artık. Kötüyse de kusura bakmayın 💗