Yeni Üyelik
5.
Bölüm

Bölüm 5

@ewmanur555esma

İyi okumalar : )

 

"Hoş geldin Efnan. " dedi gülümseyerek Egemen.

 

Bende "Hoş bulduk kardeşim. Senin burada ne işin var. Senin yolların buradan geçer miydi." dedim sonra kollarımı kaldırıp ona sarıldım. Egemenle kan bağımız olmasa da kardeşimdir. Ben onla geçmişten tanışıklığım var belki bir gün geçmişimi anlatırım...

 

"Egemen sen ne zaman gelmiştin. " dedim.

 

Egemen "İçeri geç öyle konuşalım. Görevden geldiğin için yorgunsundur. " dedi.

 

Ben tam tekrardan konuşacakken. Egemen "Biliyorum çünkü kızlar söyledi şimdi geç bakalım seninle konuşmam gereken konular. " dedi ciddi bir şekilde.

 

Bende o zaman anladım. Önemli bir şey olmayınca geleceğini zannetmiyordum. Çünkü o mitte çalışıyordu.

 

Ben ayakkabımı çıkarıp terliklerimi giyip içeri geçtiğimde kızlar salonda oturuyorlardı. Ben geldiğimi görünce ayağa kalktılar.

 

Sema "Hoş geldin. " dedi gülümseyerek.

 

Dilara da "Hoş geldin. Aç mısın? Yemek getireyim mi? " dedi.

 

Bende "Açım." dedim.

 

Dilara da "Sen otur dinlen. Ben getiriyorum hemen. " dedi.

 

Ben salondaki tek koltuğa otururken Egemen de benim karşımdaki koltuğa oturdu.

 

Semaya dönüp "Sema biz Egemenle konuşmamız gereken konular var da rica etsem Dilara 'nın yayına gider misin? " dedim.

 

Sema da anlamıştı önemli bir şey konuşacağımızı bana gülümseyerek baktı "Tamam Efnan. Hem Dilara ' ya yardım ederim. Siz konuşun. " dedi.

 

Sema çıktıktan sonra Egemene bakıp " Söyle bakalım neden buraya geldin. Sen normalde gelmezdin. " dedim.

 

Egemen "Evet. Kejo ' yu neredeyse yakaladık ama yine kaçtı elimizden. " dedi.

 

Bende sinirlendim. Çünkü yıllardır o pisliği arıyordum. Abimi öldürdü bende ona işkence ede ede öldüreceğim.

 

"O Kejo ' yu yakalayınca elimden asla kaçamayacak onu yüzünden benim abim öldü. " dedim dişlerimin arasından ve sinirle elimi yumruk yaptım.

 

Egemen "Biliyorum kardeşim. Onu yakalayacağız. " dedi sonra konuşmaya devam etti.

 

"Bu arada senin yakaladığın Hejar denen pislik var ya o aslında Kejo 'nun adamıymış. " dedi.

 

" O şerefsizin her yerden adamı çıkıyor ama kendisi korkak gibi saklanıyor. " dedim sinirle.

 

Egemen "Onu yakalayacağız eninde sonunda saklandığı ininden çıkacak. " dedi.

 

Bende onu onaylamak anlamında kafa salladım.

 

Biz konuşmayı bitirdikten sonra Dilara geldi.

 

"Hadi yemek hazır gelin. " dedi.

 

Bende "Tamam. " dedim.

 

Egemen ' e dönüp "Sen kalacak mısın? " dedim.

 

Egemen "Evet bir süre buralardayım. " dedi.

 

Bende "Nerede kalacaksın? " dedim.

 

Egemen "Burada bir arkadaşım var , onda kalacağım. " dedi.

 

Sonra devam etti "Sen beni düşünme. " dedi gülümseyerek.

 

Bende ona gülümsedim.

 

"Hadi kalk da yemek yiyelim. " dedim.

 

O da başını tamam anlamında sallayıp kalktı.

 

Mutfağa geçtiğimizde kızlar sofrayı kuruyorlardı.

 

"Kızlar yardım edilecek bir şey var mı? " dedim.

 

Sema bana dönüp "Gerek yok. Hepsi bitti neredeyse. " dedi.

 

Bende "Tamam. " dedim.

 

Biz Egemenle masaya oturduğumuzda kızlarda bir süre sonra geldi.

 

Elime kaşığı alıp Bismillah diyerek başladım yemeğe.

 

Masada kızlar gülerek sohbet etmeye başladı. Egemende onları izliyordu.

 

Eskiden bu yemekleri bile bulamazdık hep mutsuzdum.

 

Eskiden bana can dostum diyeceğin kardeşlerin olacak deselerdi onlara inanmazdım.

 

Ama şu an karşımda gülerek sohbet eden kardeşlerim vardı ama bu masada hep bir eksik kalacak ben asla mutlu olamayacağım.

 

Eskiden en azından o vardı ben ağladığımda beni kaldıran , düştüğümde beni kollarının arasına alıp başımı okşayıp geçti , gök gürültüsünden korktuğum da bana sarılacak kişi gitti...

 

Artık o yoktu... Beni bırakıp gitti. Bu acımasız dünyada...

 

O yüzden gülüşüm hep bir burukluk olacak. İnsanlar benim yalandan gülüşüme inanacaklar.

 

Egemen "İyi misin daldın. Yemeğini de yememişsin. " dedi.

 

Ben hep yemek yerken boğazımda oturuyor yediğim. Çünkü onunla kurduğumuz hayalimizi hiç gerçekleştiremedik... Mesela bana beraber bir evde yaşayacağız sana yemekler yapacak sen bana beğenip beğenmediğini söyleyeceksin derdi. Bende inanırdım onunla berber hayal kurardık. Nereden bilebilirdim benden ayrılacağını...

 

Kızlara ve Egemen ' e dönüp "Afiyet olsun size. Ben doydum. " dedim.

 

Sema "Efnan fazla bir şey yememişsin ki. " dedi.

 

Bende "Aç değilim. " dedim.

 

Sonra konuşmaya devam ettim. "Ben dışarı çıkacağım. Beni aramayın. " dedim.

 

Onlardan cevap beklemeden odama doğru çıktım. Odaya geldiğimde dolabıma doğru ilerledim. Dolabı açtığımda siyah kıyafetler karşıladı.

 

Hayatım benim karanlık olduğu için hep siyah giyerdim. Renkler bana yasaklanalı yıllar oldu... O beni bıraktığında benim hayatımın renkleri onla beraber gitti.

 

Dolaptan siyah tişört ve siyah pantolon aldım.

 

Onları giydikten sonra elime telefonu ve kulaklığımı aldım.

 

Odadan çıktım. Sesleri gelmiyordu "Gidiyorum. " dedim bağırarak cevap beklemeden çıktım.

 

************************************

 

Elim sweatshirt cebinde ve kulağımda kulaklıkla şarkı dinleyerek yürüyordum.

 

Başımı gökyüzüne çevirdim. Sanki gökyüzü benim duygularımı yansıtıyormuş gibi kara bulutlarla kaplı. Derin bir nefes aldım sonra nefesimi bıraktım hava soğuktu. Üşüdüm ama soğuktan değildi onsuz geçen hayatımdan dolayıydı. Ben çok özledim... Onun bana geçecek demesini daha nice söyledikleri ve sarılmasını...

 

Ben yarım kaldım... Bizim hayallerimiz yarım kaldı... Onsuz bir hayat düşünmek bile istemezken onsuz kaldım...

 

Yürüyerek Hakkari ' nin sessiz , sakin olan ve Hakkari 'nin her yeri gözüken yüksek tepeye geldim. Burası geçmişimi , acılarımı ve onu yani abimi hatırlatıyordu. Yıllar oldu onun sesini , yüzünü ve kokusunu... Ama onun söylediği bir şeyi asla unutmam. Bana hep " cennet kokulum" derdi.

 

Hakkari şu an ayaklarımın altındaydı. O güzel evleri ve sıcak insanlarıyla doluydu.

 

Oturdum çimenlerin üstüne ve ayaklarımı sallandırmaya başladım. Bir süre sonra yağmur yağmaya başladı. Bir yandan kulaklıktan şarkı sesi geliyordu. Ellerimi geriye doğru yaslayıp kafamı gökyüzüne çevirdim. Yüzüme yağmur damlaları gelip aşağı doğru iniyordu.

 

Ne kadar oldu ben ağlamayalı... Sanki gökyüzü benim yerime ağlıyordu... Benim acıma ağlıyordu...

 

Kaç saat oldu bilmiyordum ama uzun süredir öyle oturmaya devam ettim. Üstüm ful ıslanmıştı. Kulaklıktaki şarkı sanki beni anlatıyormuş gibiydi...

 

(multimedyada şarkı)

 

Bana düşlerimi geri ver

Gerisi hep sende kalsın

Bana son kez öyle gülüver

Yüreğim de sende kalsın

 

Bana hatıradır ateşin

Yanarım, yanarım

Seni başka kimse bulamaz, kayıbım

 

Ezberimde yüzün

Silmek öyle kolay mı?

Kaderimde bir düğüm

Çözmek öyle kolay mı?

 

Bana hatıradır ateşin

Yanarım, yanarım

Seni başka kimse bulamaz

Kayıbım, derinlerde

 

Bana yollarımı geri ver

Uzağın hep sende kalsın

Bana son kez öyle susuver

Sözlerim de sende kalsın

 

Bana hatıradır bu acı

Kanarım, kanarım

Seni başka kimse bulamaz, yaralım

 

Ezberimde yüzün

Silmek öyle kolay mı?

Kaderimde bir düğüm

Çözmek öyle kolay mı?

 

Bana hatıradır ateşin

Yanarım, yanarım

Seni başka kimse bulamaz

Kayıbım, derinlerde

 

Ayağa kalktım. Sonra şehre doğru yönümü çevirip "Hakkari canımı yaktın. Senin adaletin bu mu. Benim canımı aldın. Ben yarım kaldım... Küçük kız çocuğu öldü artık onun canını yakacak bir şey kalmadı." dedim bağırarak.

 

Evet içimdeki küçük kız çocuğu öldü o öldüğünde ben büyüdüm.

 

Oradan omuzlarım dik bir şekilde ve sert adımlar atarak ayrıldım. Ben asla güçsüz düşemem eğer ben düşersem abimin intikamını alamam.

 

Eve doğru adımlarımı yönelttim. Kısa yoldan gitmek için bir ara sokağa girdim. Yürürken bir kadın çığlığı duydum. Hemen adımlarımı o yöne yönelttim geldiğimde bir adam bağıran kadına vuruyordu.

 

Hemen onlara doğru ilerledim. Adama "Kadını bırak. " dedim sert bir sesle.

 

Adam doğrusu pislik bana doğru dönüp "Karı koca kavga edemez mi ? " dedi.

 

Ben sinirle "Bu kavga değil bu şiddet sizin bu yaptığınız şiddet!! siz buna mı kavga diyorsunuz. " dedim .

 

Adam kadını bırakıp "Kadın başına çok konuşma. Siz de edep adap kalmamış kadınlar çok konuşmazlar ve erkeklerin işine karışmazlar. Şimdi git buradan yoksa kötü şeyler olucak. " dedi.

 

Bende ipler koptu hızla adama doğru ilerleyip yüzüne yumruk attım zaten kilolu olduğu için yere düştü. Adamın yakasından tutup yumruklamaya devam ederek "Siz adap edebi anlatacak son kişi bile değilsiniz. Sen adam bile değilsin sen tam bir şerefsizsin. Sizin gibi şerefsizler olduğu sürece kadın ve kız çocukları sokağa korkarak çıkacak. " dedim sert bir sesle. Adamın yüzü kandan gözükmüyordu ve baygındı. Onu bırakıp kadına doğru ilerledim.

 

Kadının üstü yırtılmış , duduğı ve kaşı patlamıştı. Üstümdeki sweat çıkardım neyseki altımda yarım atlet olduğu için sıkıntı yoktu. Sweat kadına giydirip "İyi misin? " dedim.

 

O da titrek bir sesle "İyiyim. Allah senden razı olsun. " dedi.

 

Bende ona "Bu benim görevim. Bir kadına bir şey olursa ve başka bir kadın yardım etmezse kim yardım edece o zaman. " dedim.

 

Onu kolundan tutup ayağa kaldırdım. Telefondan polisi arayıp ihbar ettim.

 

Polisler geldiğinde adamı kelepçeleyip ve kadını alıp götürdüler.

 

Ben onlar gitmeden önce kadına dönüp "Sakın korkma her şeyi anlat ben varım. " dedim gitmeden önce numaramı da verdim bir şey olursa beni arasın diye.

 

****************

 

Eve geldiğimde saat 9.00 ' du herkes uyuyordu her halde çünkü sesleri gelmiyordu. Odama doğru ilerledim. Odama geldiğimde dolaptan siyah pijama takımı ve iç çamaşırları çıkardım. Banyoya geldiğimde üstümdekileri çıkarıp kirli sepetine atıp sıcak suyun altına geçtim.

 

Banyodan çıktığımda hemen üstümü giyip yatağa yattım.

 

Bugünkü olanları düşünürken uyuya kaldım.

 

Yıldıza basmayı ve yorum yapmayı unutmayın. Fikir ve düşüncelerinizi yazmayı unutmayın :)

 

Yeni bölümde görüşmek üzere🥰😘

 

 

Loading...
0%