@ezelgezgin
|
12 Yıl Önce
Mardin'in kavurucu güneşinin altından en yakın arkadaşlarımdan olan ( Roza ve Roni Zemheroğlu) ile birlikte avluda oyum oynuyorduk. Üçümüzde daha sadece 6 yaşındaydık. Roza ve Roni ikiz olmalarına rağmen dış görünüş olarak çok az benziyordular, karakterleri zaten tamamen zıt bir ikiliydiler. Roza esmer güzeli Roni ise kumral güzeli olarak adlandırıyordum. Ben ise yaşıtlarımın bana taktığı lakap "ucube" yüzünden kendimi çirkin zannediyordum. Normal olmayacak derecede parlak ve bembeyaz ten, çift göz rengi ( zümrüt yeşili ve okyanus mavisi ) kocaman gözler, dolgun yanaklarimda bir çift derin gamzem ve uzun kuzguni renk saçlarım vardı. Okuldaki yada sınıftaki çocuklar hep benle dalga geçtiği için sürekli ağlayarak okuldan gelirdim kimseye de neden agladigimi soylemezdim. Akşama kadar oyun oynadık ama ikizlerin cadı annesi "Jiyan Zemheroğlu" beni gizlice bir köşeye çekip azarlayıp tokat attı. Neymiş ben onun kızları ile oynayacak kapasiteye sahip değilmişim. İkizler ne kadar ısrar etse de onlarla oynamadım bir köşeye geçip mahsunca onları izledim. Hatice teyze yani manevi annem bu evde temizlikçiydi ama yaşlandığı için artık aşçı olarak çalışıyordu. Mutfakta evin büyük oğlu olan "Awir Zemheroğlu" için hazırlık yapıyordu. Awir abi 20'li yaşlarında şehir dışında üniversite okuduğu için sürekli burada olamıyordu ama yine de arada sırada geliyordu. Sonuçta aşiretin gelecekteki ağasıydı. Awir abinin buyukannesi "Hewal Zemheroğlu" yaşlılığın getirdiği kamburunu tutarak yavaş yavaş taş merdivenlerinden aşağıya iniyordu. Gülümseyerek oynayan torunlarına bakıyordu gözleri beni bulunca kasları catildi ve yanıma geldi. Şiveli Kürtçe sesiyle "kızım sen neden oynamıyorsun "dedi ve anaç bir tavırla saçlarımı okşadı. Hewal nene beni kendi öz evlatlarından bile üstün tutardı beni çok severdi çocuk aklımla pek bunun üstüne gitmezdim zaten. Yalana başvurarak çocuksu peltek sesimle "hiç yoruldum o yüzden " dedim yalan söylediğim her zaman ki gibi anlayıp kizginlikla "yine Jiyan mı karıştı benim kızıma " dedi dudak büzüp belli belirsiz kafamı salladım üzgünce saçlarımı öpüp "de sen git oyna kızlarla bir daha sana karışırsa bana söyle yine yalan konuşursam küserem sana" dedi komik bir sitemle "yaaa ama nene yaa ben seni çok seviyorum küsme" dedim gülerek beni bağrına basıp sıkıca sarıldı. Konağın kapısı açıldı içeri; Awir abi, Azad Saruhan ,Rezan Şahmaran ,Dewran Eroğlu ve Awir abiden 4 yaş küçük olan kardeşi Behram Zemheroğlu girdim Utanarak nenenin eteğini kafama geçirdim hepsi gelip saygıyla selam verip nenenin elini öptü ve etekle kafasını kapatmaya çalışan bana baktılar ve güldüler çok tatlı bir görüntüyü nene eteği çekmeye çalışarak "kızım selam versene abilerine " dedi şiveli sesi mızıkçılık yaparak "nene yaaa ben utanırımkine" dedim nene eteği zorda olsa çekip saçlarımı öptü "ey tamam get kızlarla oyna o zaman" dedi kafamı sallayıp koşarak kızların yanına gittim. Nenenin başı ağrıdığı için odasına çıktı Awir Abilerde bir kaç metre uzağımızdaki sedirlere oturup sohbet etmeye başladılar. Hepsi mardinin en gözde bekarlarındandı zaten çoğu aşiretlerinin gelecekteki ağasıydı. Topa tekme atınca havaya uçup direkt Awir abinin kucağına düştü ikizler hemen sıvışıp kaçtılar ama ben korkuyla donmuş bir şekilde onlara bakıyordum. Awir abi eliyle gel işareti yaptı minik işaret parmağımla kendimi gösterdim "ben mi" dedim kafasını salladı korkuyla minik adımlarla çekinerek onlara yaklaştım Awir abi saçımı okşayıp Dalin kokusunu içine çekerek öptü ve gülümsedi yavru kedi gibi ona bakıyordum. Topu uzatınca tam alıcaktım ki geri çekti "hiç özlemedin mi beni kedicik" dedi gözlerim Van kedisi gozleri gibi olunca arada sırada bana hep kedicik derdi yanaklarım kizardı herkes güldü ama Awir abi sadece gülümsedi bu halime "özledim " dedim utanarak topu dewrana atarak beni kucağına oturttu daha çok kızardım hepsi gülünce somurttum ve dudaklarımı büzdüm bu yakında ağlayacağım anlamına geliyordu Awir abi kaşlarını çatarak onlara baktı hepsi guluslerini kesti Awir nazikçe yanağımı okşayıp "yine niye ağlıyacaksın" dedi okuldakiler gibi çirkin olduğum için gulduklerini sanıyordum ve bu konuda çok hassastım. Hafif bir sitemle "ben çirkin değilim " dedim burnumu dik tutmaya çalışarak ama gözlerim dolmuştu Awir abi bana kıyamıyormuş gibi bakıyordu zaten öyleydi de koca bir Mardin korkardı ondan sinirli ve acımasız olarak anılırdı ama çok ta adaletliydi bir bana böyleydi. "Kim çirkin demiş benim dünya güzeli kızıma" dedi sesinden soğuk bir tehdit vardı herkes farketti ama benim çocuk aklıma farketmedi gözümden yaşlar dökülürken titreyen sesimle "okuldakiler bana çirkin diyorlar ucube diyorlar bazen saçımı çekip vuruyorlar ama ben onlara bir şey yapamadım ki annelerine söylediğimde bana kızıp tokat atıyorlar" dedim her cumlemle Awir abi sinirden kasiliyordu ama beni korkutmamak için bir şey yapmıyor ya da söylemiyordu. Awir abi benim ağlayan suratıma baktıkça sanki kurşun yiyor acı çekiyordu yaşlarımı sildi tam bir şey diyecektiki Behram abi dikkatimi dağıtmak için hemen başka konuya geçti "Ezel sen geçen gün ikizlerle ne konuşuyordun bize de anlatsana" dedi çocuk aklım hemen dikkati dağılmıştı göz yaşlarımı silip düşünmüş gibi yaptım çok tatlı bir görüntüydü Awirin tüm siniri hemen dağıldı ve gülümsedi "bilmem ki ben onlarla hep bir şeyler konuşuyorum" dedim Behram abi sırıtarak "kimle evlenecektiniz " dedi hatırlatma yaptı Awir kasıldı ama bir şey demedi. "Haaa hatırladım Roza Rezan abiyle evlenmek istiyormuş Roni de Dewran abiyle evlenmek istiyormuş" dedim Behram la Awirin suratı düştü kız kardeşlerine karşı aşırı derecede korumaciydilar. Ama Dewran ve Rezan keyifle siritiyordu. Behram abi "peki ya sen kiminle evleneceksin" dedi utanarak gülümsedim yanaklarım kızardı minik işaret parmağımla Awir abiyi gosterdim isiracakmis gibi yaptı kıkırdayarak geri çektim elimi "demek ben haaa" dedi Awir abi keyiflenerek Azat abi bana dönüp "bence benle evlen ben daha yakışıklıyım boşver Awiri ben sana kilon kadar altın da alirim söz" dedi kıkırdadım Awir kiskanclikla "siktirt-.. azat delirtme beni" dedi azat gülerek geri çekildi Behram abi "eee kiminle evleneceksin" dedi Awir abi dişlerini sıktı ama bir şey demedi kıkırdayarak Awir abinin boynuna sarılıp yanağını öptüm Awir gulumsedi "tabiki Awir abiyle evlenicem o hepinizden daha yakışıklı" dedim güldüler gözüm dewranın kucağındaki topuma kaydı mızıkçı çoçuklar gibi "yaaa Awir abi söyle topumu versin" dedim Dewran topu bana verdi kucağından indim "hadi görüşürüz ben gidiyorum" dedim Rezan abi gülerek "ne çabuk sıkıldın bizden küçük hanım" dedi kıkırdadım ve omuz silktim Awir abiyi göstererek "kocama iyi bakın" dedim ve gülerek uzaklaştım. O günden sonra kimse okulda küçük ezele çirkin yada ucube demedi vurmadı ona ne anneleri ne de cocuklari zaten ertesi günden sonra hiç birini bir daha gormedi ezel. |
0% |