Yeni Üyelik
8.
Bölüm

8. Bölüm

@ezgiesy

2 hafta sonra

Saat 4.00 olmuştu. Yarın izin günüm olduğu için uyumak istemedim. Sıla yanımda uyuya kalmış. Televizyondan şarkı açıp albüme bakmaya devam ettim son 2 haftadan beri ayni fotoğrafa dakikalarca baktım ve tekrar ağlamaya başladım.

 

Geçmiş

Alo Ayşenur hocam beni aramissiniz. Hocam evet Yiğit yanımda. Hoca inanmıyorum fotoğraf atın diyince telefonu kapatıp. Yiğite Yiğit dedim. Efendim diyince hoca fotoğraf istiyormuş dedim. Niye ne alaka dedi. Yiğit genellikle bütün ödevi bana kitledigin için olabilir mi dedim. Ufak düşündü mantıklı diyip telefonunu bana verdi. Burdan çek dedi. Fotoğrafı çekip hocaya attık.

 

 

Ayşenur hoca:

 

Ayşenur hoca: Gençler fotoğraf nerde kaldı

 

✔️✔️

 

Lan görüldü mu atti hoca dedi Yiğit gülmeye başladım. Ödeve başlamadan önce çiğ köfte yemeye gidelim demiştik. Yiğit ben böyle şeyleri pek söyleyemem adama sen söyler misin dedim ama domatessiz olsun ben sevmem diyince ufak bir şaşırdı sonra adama çiğköfteleri söyleyip oturduk

Günümüz

Uykumda sayıklamaya başlamışım. Eylül uyandırınca derin nefesler alıyordum. Eylülle Sıla aniden bana sarıldılar. Daha çok ağladım ama eylülü daha da üzmek istemediğim için sustum. Sıla anlamıştı. Eylül ise abim çok şanslı dedi.

 

Kahvaltı ettikten sonra Berat ve Emir bize geldi. Beni üzgün görünce Berat güzelce sarıldı. Biraz oturduktan sonra Emir Sılayı ofisine bırakmak için birlikte çıktılar. Berat Eylül ben kalmıştık. Eylül ayağının ağrısı yüzünden odada yatmak istediğini söyledi. Eylül çabuk toparlanmış gibiydi. Beratla salonda otururken Berata nasıl bu kadar çabuk toparlandınız dedim. Berat ise Ezgi bu tek şehit arkadaşımız değil dedi ve devam etti. İlk asker olduğum zamanlarda bende çok takardım kafaya aynı senin gibi ama Ezgi hayat bu belki benimde başıma gelir belli olmaz. Yiğitle çok yakın mısın bilmiyorum. Kendini çok parçalıyorsun. Sen artık benim kardeşim gibisin buda abi tavsiyesi olsun. Hiç kimseyi kendinden fazla önemseme dedi. Ama Berat ben böyleyim diyip ağlamaya başladım. Ayağa kalkıp lise albümünü getirdim oda güzelce inceledi. Oda sustu kaldı bişey diyemedi. Daha birçok fotoğrafımız vardı toplu. Biraz sakinlesince Berat kafam dağılsın diye havadan sudan konu açtı ve bir kaç saat sonra evden çıktı.

 

Sıla eve gelmişti beni yine aynı halde görünce oda ağlamaya başladı ama Eylül gelince sustuk. Eylül Ezgi abla iyi misin dedi. Başımı onaylarmis gibi salladım ve sarılıp kafasından öptüm. Artık daha iyiydi yürüyebiliyordu. Yemek hazırladıktan sonra hemen uyudum. Başım çok ağrıyordu.

 

Kalktığımda kendime ve Sılaya kahve yaptım biraz dertleşme zamanıydı. Emirle nası gidiyor kusura bakma soramadım dedim. Oda ilk yanağımdan öptü sonra ne kusuru diyip anlatmaya başladı. Kanka çok iyi davranıyor bana senin için aldım diyip hediyeler almış. Onunlayken çok mutluyum dedi. Ay çok sevindim diyip sarıldım. Sıra bana gelmişti. Yiğiti seviyor muydun dedi. Üzülmemi istemiyordu ama yüzleşmem gerektiğini biliyordu. Gözlerim dolmaya başladı. Kanka kabullenemiyorum yanımda beni umursamamasini bile özledim. Yiğitin yanına gidelimmi dedim. Hemen hazırlanıp çıktık. Yolda çiçekçiye uğrayıp çiçek aldım.

 

Sılaya yeri gösterdim ve koşarak Yiğitin yanına gittim. Yiğit dedim yine ses vermesini beklerken sana çiçek aldım dedim. Erkekler İlk çiçeklerini öldüklerinde alırmış. Özür dilerim ben erkenden çiçek veremedim sana diyip ağlamaya başladım. Sıla Emirle konuşuyordu ben ağlayınca oda çok kötü olmuştu. Yiğit dedim onunla konuşuyormuş gibi tekrar dedim. Hiç sevdin mi beni dedim. Ses yok. Sıla telefonla konuşurken bir anda Emir niye yaptınız biz ne haldeyiz haberiniz var mı diye bagirmisti ama sonra Emir ne dediyse yine normal ses tonuyla konuştu. Yiğitin şehit olalı kaç gün olmuştu bilmiyorum artık gün algım gitmişti.

 

Arabaya bindik eve doğru gidecektik ki Sıla'nın modunun düşük olduğunu gördüm arabayi çalıştırınca noldu diye sordum. Bişey yok diye geçiştirdi. Arabayı sürmeye başladı. Bende Sıla'nın bizi çektiği fotoğrafı hikayeye attım

 

 

Yakın arkadaşlara atmıştım. Herkesin görmesini istemiyordum. Sıla eve varmadan önce markete girdi ama hâlâ modu düşüktü telaşlı bir ifadesi vardı.

 

Eve gitmek yerine Emirgile gideceğimizi söyledi. Tamam dedim kafa dağıtmak iyi gelirdi diye düşündüm. Emirgile geldiğimizde kapıyı Emir açtı fazla gergin görünüyordu sanırım Silayla tartışmıslardi ama bana niye böyle bakıyorlardı ki. Umursamadan içeri geçtim. İçeri geçince koltukta biri oturuyordu koridordayken çok göremedim. İçeri geçtiğimde karşımda Yiğit vardı...

 

 

Loading...
0%