Yeni Üyelik
6.
Bölüm

6. Bölüm

@fandomsalsenarist

-Aylin vurulup yere düşer düşmez ekip olduğu yerden ateş etmeye başlar.

Hüsnü:Aylin! Rıza baba Aylin'i almamız lazım ordan.

Rıza: Alacağız Hüsnü, sakın çıkma yerinden. Ambulansı arayın gelsin hemen.

Tarık:(bağırarak) Sen nasıl bana oyun oynadın Aylin? Nasıl yaptın lan bunu?

-Tarık bir el daha Aylin'e ateş eder. Ekip çatışmaya devam ederken Ali olduğu yerden çıkar ve koşarak Aylin'in yanına gider. Aylin'i kenara çekerek yarasına bakar.

Ali:(telsizle)Rıza baba çok kan kaybediyor,her yeri kan içinde kızın. Aylin çok kötü baba.. Dayan kızım, dayan Aylin.

-Çatışma bitip adamlar alındığı anda ambulans gelmiştir. Ekibin hepsi Aylin'in başındadır.

Hüsnü:Dayan Aylin,bırakma kızım kendini.

Mesut:Bende gidiyorum onunla.

Ali:Peşinizdeyiz abi.

...

-Aylin en yakın hastaneye getirilir. Geldiği hastane Sinem'in hastanesidir. Tam Aylin getirildiği esnada Sinem de çıkmak üzeredir.

Sinem:403'te ki hastayı sık sık kontrol edin,bir terslik olduğunda haber verin bana.

Hemşire:Peki doktor hanım.

Mesut:Doktor doktor yok mu,yardım edin.

Sinem:Ne oluyor ya?

-Aylin hızlıca içeri getirilir. Sinem görür görmez tanır.

Sinem:A-Aylin? Aylin bu.

-Aylin müdahaleye götürülürken Sinem,Mesut'u durdurur.

Sinem:Ne oldu Aylin'e?

Mesut:Vuruldu, çok kan kaybetti.. Sen tanıyor musun?

Sinem:Arkadaşım.. Ben hemen ilgileniyorum.

-Sinem çantasını bırakır ve Mesutla birlikte koşarak Aylin'in peşinden gider. Onların peşinden ekibin kalanı da gelmiştir.

Ali:Aylin,Aylin nerde?

Hüsnü:Mesut orda işte. Usta nerde kız?

Mesut:İçeri aldılar.. A-arkadaşıymış doktor o var yanında.

Rıza:Durumu ne bir şey demediler mi?

Mesut:Yok baba,çok çok kan kaybetti. Zaten kuş kadar kız ne kadar kan varsa aktı gitti.

Ali:İyi olacak ya,dayanır Aylin.

Rıza: Dayanacak dayanacak...

...

-Sinem ise Aylin'in ilk müdahalesini yapar.

Sinem: Ameliyathane hazır mı?

Hemşire:Hazır hocam.

Sinem:Çok kan kaydetmiş,kan bulun hemen. Hocaya haber verdiniz mi?

Hemşire: Birkaç dakikaya burda olur.

Sinem:Tamam. Alın hemen hastayı geliyorum bende.

-Aylin ameliyata götürülürken Sinem'de Ali'yi arar.

Sinem:Bunu ben nasıl söylerim Bülent'e ya.. Aç hadi Ali şu telefonu.

-Ali telefonu açar.

Ali:Efendim canım.

Sinem:Bak çok vaktim yok, Bülent'i al hastaneye gel hemen.

Ali:Ne oldu ya? İyi misin sen?

Sinem:Çaktırma bı yolunu bul söyle.

Ali:Sinem söylesene ne oldu?

Sinem:Aylin komiser... Yaralı getirdiler ameliyatına giriyorum şimdi.

Ali:Ne diyorsun sen ya?

Sinem:Al çocuğu gel hadi...

Ali:Tamam tamam...

...

-Ali telefonu kapatır. Bülent ve Yeşim öylece Ali'ye bakıyordur.

Yeşim:Ali ne oldu? Birine bir şey mi oldu?

Bülent:Kanka Sinem'e falan mı bir şey oldu?

Ali:Çıkalım kanka anlatırım yolda.

Bülent:Ne oldu lan?

Ali:Hadi kanka hadi.

Bülent:Tamam ya tamam.

Yeşim:Ay durun bende geliyorum.

Ali:Acele et hadi.

...

-Ali önden Bülent ve Yeşim arkadan otoparka inerler. Ali bir şey demeden yola koyulur.

Bülent:Kanka anlat artık lan ne oldu.

Yeşim:Mehmetcan falan mı?

Ali:Değil ya.. Kanka.

Bülent:Söyle kanka.

Ali:Senin kız... Komiser.

Bülent:Aylin.

Ali:Evet.

Bülent:Ne olmuş?

Ali:Yaralı dedi Sinem. Ameliyata alıyorlarmış şimdi.

-Bülent duyduğuyla donar kalır.

Ali:Kanka.. Duydun mu beni?

Yeşim: Bülent.. Bülent bir şey desene.

Bülent: A-Aylin... Aylin mi emin misin?

Ali: Hı hı.. Sinem kendi girdi ameliyata.

Bülent:Aylin... Bas Ali bas. Yetişelim Aylin'e.

Ali:Yetişicez az kaldı.

-Aradan birkaç dakika geçer, Bülent oturduğu yerde zor duruyordur.

Bülent:(bağırarak) Ali bas artık hadi.

-Bülent kornaya basar.

Bülent:Hadi lan,gidiyor Aylin.

Ali:Bülent bi dur. Az kaldı.

Yeşim:Sakin ol ya.

Bülent:Ne sakini ya? Aylin yaralı dediniz. Gidiyor kız yanında yokum ben.

Yeşim:Gitmeyecek bir yere ya sakinleş.

-Bülent cama döner, gözleri dolmuştur.

Bülent:Biz barışmadık daha.. Küsmüştü bana. Açmadı telefonlarımı. Ya giderse...

...


-Birkaç dakika sonra hastaneye gelmişlerdi. Önden Bülent arkadan Ali ve Yeşim koşarak hastaneye girdiler. Bülent deli gibi etrafta dolanıyordu.

Bülent:Aylin,Aylin nerde?

Yeşim:Dur öğreniriz şimdi.

Ali:Ha Seyit!

Hastabakıcı:Buyur Ali Abi, hoşgeldin.

Ali:Bı polis kadın getirmişler yaralı,Sinem girmiş ameliyata.

Hastabakıcı:Evet ameliyatta daha.

Ali:Tamam sağol..

Bülent:Nerede bu ameliyathane nerde ya?

Ali:Alt katta hadi hadi...

-Bülent koşarak aşağıya iner. Ameliyathane önüne geldiğinde ekipte ordadır. Onları görür ve durur.

Bülent:Aylin...

Ali:Ne oldu? Niye durdun?

Bülent: Aylin'in arkadaşları.

Yeşim:Gitmeyecek misin?

Bülent:Burda bekleyemem.

Ali:Nerden bilecekler zaten.

Bülent:Bilsinler umrumda değil.

-Ali, Bülent ve Yeşim gidip ameliyathane önünde beklemeye başlarlar. Ekip de ordadır ama kimse kimseyi görmez. Aylin ise ameliyata alınmıştır. Sinem, Aylin'in başına gelir ve durur. Diğer doktor da gelmiştir.

Doktor:Sinem iyi misin sen?

Sinem:Hocam bu komiser arkadaşım benim de.

Doktor:Sen çık istersen.

Sinem:Yok hocam.. Dışarıda erkek arkadaşı bekliyor. Ali'nin en yakını, çıkıp bekleyemem onlarla.

Doktor:Kendine gel o zaman.

Sinem:Kusura bakmayın hocam...

-Biraz sonra Ayla, Pınar ve Suat'ta gelmiştir.

Ayla:Durum ne Rıza?

Rıza:Bekliyoruz Ayla..

Mesut:Baba biz merkeze geçelim.

Hüsnü:Aynen şu ifadeleri bı halledelim.

Ali:Sen haber verirsin bize.

Rıza:Olur olur.. Bana bakın kendinize mukayyet olun. Başınızı belaya sokmayın

Hüsnü:Buna söz vermemizi beklemiyorsun değil mi?

R


ıza:Hadi gidin neyse.

Ali:Baba ne olursa haber ver bize.

Rıza:Merak etmeyin siz..

-Ali, Hüsnü ve Mesut gider. Bülent bir köşede oturmuş sessizce bekliyor etrafı seyrediyordur.

Yeşim:Bülent al bı kahve iç.

Bülent:İstemiyorum sağol.

Ali:Kanka iç hadi.. İyi olacak,polis o lan.

Bülent:Olacak değil mi?

Ali:Olacak kanka.

Yeşim:Daha özür dileyeceksin. Kadın milleti kolay affetmez ama komiseri bilemem.

Bülent:O kıyamaz bana...

-Saatler geçer,Aylin hala ameliyattadır. Bülentler Pınar'ın dikkatini çekse de pek önemsemez.

Pınar:Kaç saat oldu neden çıkmadı hala?

Rıza:Çok kan kaybetti Pınar gelene kadar.. Çatışma çıktı kolay alamadık.

Suat:Allah'ım sen koru kızımızı..

Ayla:Hadi gel hava alalım biraz Rıza.

Rıza:Iyi olur.

-Rıza ve Ayla dışarıya çıkar. Bülent ise beklemekten ve haber alamamaktan sıkılmıştır. Bir sağa bir sola gidip gelir.

Bülent:Kafayı yiyeceğim artık. Neden bitmedi hala ameliyat abicim ya?

Ali:Ben nerden bileyim oğlum? Vurulmuş sonuçta kolay olmaz.

Yeşim:Delirecek az kaldı.

Bülent:Off! Ne haber ne gelen giden var. Delirmeyip ne yapayım Yeşim?

-Ali'ye telefon gelir ve konuşmak için biraz ileri gider.

...

-Aylin'in ise ameliyatı bitmek üzeredir.

Doktor:Sinem kapatıp yoğun bakıma alalım.

Sinem: Atlattı diyebilir miyiz hocam?

Doktor:Hele bı sabah olsun da.

Sinem:Diğer kurşun ne olacak?

Doktor:Daha fazla yoramayız arkadaşını. Ama dayanacaktır.

Sinem:Hı hı..

-Ameliyat bitip Sinem çıktığında herkes başına toplanır. Bülent hemen yanında durur Sinem'in.

Bülent:Sinem!

Ayla:Doktor hanım bitti mi?

Sinem:Bitti şimdi yoğun bakıma alıyoruz.

Rıza:Durumu nasıl peki? Atlattı mı?

Sinem:Henüz erken bunun cevabı için ama dayanıyor. Güçlü birisi Aylin.

Suat: Öyledir güzelim benim.

Sinem:Bir de kurşunlardan birini bırakmak zorunda kaldık.

Ayla:Neden?

Sinem: Kurşun omurdaydı şu anlık hayati tehlike yaratmıyor. Hasta çok yoruldu kendine geldikten sonra ikinci bir ameliyat gerekecek onun için.

Pınar:Bir sıkıntı yaratmaz değil mi?

Sinem:Ameliyatı kendini biraz toparladıktan sonra yapabiliriz ancak bu süreçte de yürüme zorluğu çekebilir.

Rıza:Geçici ama değil mi?

Sinem:Bunları Aylin kendine geldikten sonra konuşmak daha iyi olur. Geçmiş olsun...

-Sinem bonesini çıkarır Bülentlerin yanına gider.

Bülent:Sinem durum ne? Uyanacak de bana lütfen.

Sinem:Sakin ol Bülent.

Ali:Hayatım nasıl geçti ameliyat?

Sinem:Kan kaybı fazlaydı önüne geçtik, ameliyatta iyi geçti ama risk var maalesef.

Bülent:Uyanamayabilir mi yani?

Sinem:Düşük bir ihtimal ama evet..

Bülent:Bekleyecek miyiz böyle?

Yeşim:Başka yapacak bir şey yok Bülent. Ama iyi olacak bak dayandı o kadar saat.

Bülent:Off... Ben nasıl yaptım ayrı kaldım ondan? Nasıl şüphe ettim ya?

Ali:Kanka dövünmenin zamanı değil. İyi olacak o..

Sinem:Ben odama geçiyorum, yoğun bakıma alacaklar orada bekleyebilirsiniz.

Bülent: Hı hı...

-Sinem odasına giderken Pınarlara bakar birkaç saniye durur ve arkasını döner.

Sinem:Pınar hocam?

Pınar:Evet..

Sinem:Sinem ben. Sinem Acar, Mehmetcan'ın annesi.

-Ali,Sinem'in yanına gelir. Bülent bir sağa bir sola gidip geliyodur.

Pınar:(gülümser)Aa Sinem hanım.. Çok sevindim sizi gördüğüme. Ben tanıyamadım.

Sinem:Normal.. Yakınınız mı Aylin Komiser?

Pınar: Eşimin ekip arkadaşı,benim de kardeşim sayılır.

Sinem:Geçmiş olsun.

Pınar:Sağolun..

Sinem:Alicim, Pınar Hoca, Mehmetcan'ın anaokulu hocası hatırladın mı?

Ali:Hatırladım tabi,bizim ajan o zaman da çok fenaydı.

Pınar:Aynı mı hala?

Ali:Huylu huyundan vazgeçer mi hocam.. Geçmiş olsun.

Pınar:Sağolun,sizin de mi hastanız var? Arkadaşınız telaşlı görünüyor bayağı.

Ali:Aslında hastamız yabancı değil.

Pınar:Nasıl? Aylin mi?

Ali:Evet..

-Pınar, Bülent'e bakıp işaret eder.

Pınar:Arkadaşınız yoksa Aylin'in...

Sinem:Evet erkek arkadaşı. Haberiniz yoktu galiba.

Pınar:Yok bayağı zaman olmuştu konuşmayalı.

Ali:Yeniydi zaten onlar da birkaç hafta oldu daha.

Pınar:Hadi ya. Keşke böyle öğrenmeseydim..

Sinem:Keşke..

...

-Emniyette de Tarık ve adamları tek tek sorguya alınmıştır. En son sıra Tarık'a gelmiştir. Ali,Hüsnü ve Mesut Tarık'ın başında sessizce bekliyordur.

Tarık:Alacaksanız alın ifademi.

Hüsnü:Kes! Biz konuş demedikçe sesin çıkmasın.

Tarık:Derdiniz ne sizin? Zebani gibi niye dikiliyorsunuz başımda?

-Mesut elini sertçe masaya vurur.

Mesut:Zebaniyiz çünkü sadece sana özel.

Tarık:Ben anladım sizi. Siz Aylin'in arkadaşısınız değil mi?

Ali:Sanane lan.

Tarık:(gülerek) Öylesiniz evet.. Ne oldu öldü mü yoksa? Bana oyun oynamayacaktı.

Hüsnü:(bağırarak yakasına yapışır)Seni gebertirim lan. Seni burda bağırta bağırta gebertirim kimse de elimden alamaz Tarık.

Tarık:Bırak lan beni. Bana oyun oynamanın bedeli olmayacak mıydı?

-Mesut, Tarık'ın yakasına yapışıp kafa atar.

Mesut:Doğru konuş lan. Sana bir bedel ödetirim aklın şaşar.

Tarık:Hepinizi şikayet edeceğim,dava edeceğim. Ceza alacaksınız.

Mesut:Sen bizim kardeşimizi delik deşik ettin bu cezasız mı kalacaktı.

Hüsnü: İstediğin yere şikayet et Tarık. Bizim kardeşimiz can çekişirken gelip sessiz sedasız ifadeni mi alacaktık senin?

-Mesut tekrar yakasına yapışır.

Mesut:Dua et de kurtulsun yoksa aklın almaz yapacaklarımı.

-Mesut, Tarık'ı yere fırlatıp Hüsnüyle çıkar. Ali de tam çıkarken yerdeki Tarık'a bakar yanına gelir.

Ali:Kalk lan kalk.

-Ali, Tarık'ın kalkmasına yardım ediyor gibi yaparken tekrar yere fırlatır ve yumruk atar.

Ali:Eğer o kıza bir şey olursa eğer uyanamazsa ölümlerden ölüm beğen Tarık. Ben kardeşime zarar vereni yaşatmam. Benim bu hayatta bı tane kız kardeşim var o da senin yüzünden canından olmak üzere.

-Ali, Tarık'ın suratına tükürüp sorgu odasından çıkar.

...

-Aylin yoğun bakıma alınmıştır. Rıza,Ayla,Suat ve Pınar yoğun bakımdan Aylin'i izlerken Bülent'te bir köşede oturuyordur. Ali, Bülent'in yanına gelip oturur.

Ali:Babamlar da çok geçmiş olsun diyorlar. Uğrayacaklar sabah.

Bülent:Sağolsunlar.

Ali:Burda mısın? Gidelim eve.

Bülent:Bırakamam Aylin'i.

-O esnada Sinem gelir.

Sinem:Uyuyor o,senin yapacağın bir şey yok ki burda. Yorgun düştün sende.

Bülent:Olsun ya uyanırsa? Uyandığında görsün beni.

Ali:Iyi o zaman nöbetteyiz bu gece.

Sinem:Kahve içeriz o zaman.

Bülent: Kalmayın gidin siz. Mehmetcan bekler.

Ali:O dedesinde keyfi iyi. Seni yalnız mı bırakacaktık hem lan?

Sinem:Bende Aylin'i yakından takip etmiş olurum hem.

Bülent:Iş güç var Ali. Toplantı vardı sabah.

Ali:Yeşim gitti kanka. Diğer yönetmen halledecek işleri merak etme sen. Biz burda yengeyi bekleyelim.

-Bülent gülümser. Kafasını kaldırıp Sinem'e bakar.

Bülent:Yanına girmek istesem girebilir miyim?

Sinem:Birkaç saat daha geçsin sabaha doğru bakarız. Ailesi varken girebilir miyim?

Bülent:Böyle uzaktan da bekleyemem.

-Pınar yanlarına gelir.

Pınar:Bekleme bence. 

-Bülent ayağa kalkar.

Bülent:Siz?

Pınar: Aylin'in en yakın arkadaşı hatta kardeşi sayılırım.

Sinem:Mehmetcan'ın anaokulu öğretmeni Pınar hanım.

Bülent:Merhaba Bülent bende.

Pınar:Merhaba... Ne zamandır birlikteydiniz? Bahsetmedi hiç.

Bülent:Birkaç hafta daha. Söyleyecekti çekindi ama.

Pınar:Zor duruyorsun değil mi? Kimsenin haberi yok sizden böyle uzaktan da çok zor.

Bülent:Hemde nasıl.

Pınar:Ben babamları gönderirim birazdan. Rahatlarsın o zaman.

-Bülent gülümser ve biraz düşünür.

Bülent:Aslında hiç gerek yok.

Pınar:Nasıl?

-Bülent yanlarından ayrılıp Rıza'nın yanına gider ve önünde durur.

Bülent:Merhaba amirim,geçmiş olsun.

Rıza: Sağol evlat, tanışıyor muyuz?

Bülent:Siz değilde ben sizi tanıyorum.

Rıza: Nereden?

-Bülent, Aylin'i işaret eder.

Bülent:Ondan... Aylin'den doğru.

Ayla:Aylin'den mi? 

Bülent:Ben Aylin'in erkek arkadaşı Bülent, efendim.

Suat:Erkek arkadaşı mı? Siz yani Aylinle...

Bülent:Evet, seviyorum Aylin'i.

Rıza:Haberimiz yok bizim.

Bülent:Söyleyecekti ama işte. Yeniydi zaten.

Ayla:Sen o yüzden saatlerdir buralardasın. Bir saniye ayrılmadın.

Bülent: Nasıl ayrılabilirim efendim? Zor tutuyordum kendimi. Size kendimi açıklamaktan başka yolda yoktu burda durmak için.

-Rıza, Bülent'in omzuna dokunur.

Rıza:O çok güçlü,iyi olacak. Olmak zorunda çünkü.

Suat:Arkasında sevdiğini bırakmış uyanacak uyanacak.

Bülent:İnşallah...

-Bülent camın önüne gelip Aylin'i seyreder.

Bülent:Uyanacak ben özür dileyeceğim daha ondan. Size söyledim diye kızacak bana. O bırakmayacak beni. Kıyamaz bana...


                             ✳️


Loading...
0%