Eflin:Farah!!,naptın sen

Eflin yere düştüğümde yanıma, baş ucuma oturdu

Eflin:abim gibi sende mi beni bırakıp gittin?,gene kimsesiz kaldım ben?

Eris o sırada telefondan birisiyle konuşuyordu

Farah:Eflin,unutma bu bir son değil....

Fiziksel ve ruhsal olan bu acıya dayanamayarak gözlerimi kapattım...

Yazardan ve karışık(hain yazardan OSMSKSKZD):

Gün sonunda,Argun yoğun bakımda,Farah morgdaydı,üstünde sarı bir elbise vardı,yıkanmadan önce veda konuşması için Eflin yanındaydı

Eflin:biz seninle lanet olası depodan çıkınca morgda değil(yanağından yaş süzülerek),denizde yüzüyor olacaktık...,hep bir yeğenim olsun istemişimdir,onunla oyunlar oynayıp,yengemle ise çay bahçesi yapıp çay içmek,işin kısası hala olmak isterdim,hani bu bir son değild-

Farah:yemek!(yerinden fırlayarak)

Eflin:ESTEÜZÜBİLLAH!!!,BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM!,EŞHEDÜ ENNAA-

Farah:ya bi uyutmadın Eflin of!!,Argun iyi inşAllah?

Eflin:ANEEEEĞĞĞ!

Farah:yemek yemeyeli kaç öğün oldu,senin haberin var mı!,off offf

Eflin:ERİİİSSS

Eris bir anda içeri daldı

Eris:hass-

Eris görür görmez kaçtı

Farah:ERİİSSS!,YEMEK GETİR YENGENEE!!!!

Eflin:şizofrende olmamışım(Faraha bakarak),Faraaah

Eflin bana bir anda sarıldı

Farah:yemeeğkkk(ağlayarak)

Eflin:sen iste,sana ben fabrikayı getiririm

Farah:ee ne duruyon,açlıktan bayılmamı mı bekliyon?

Eflin Eris'in arkasından giderek

Eflin:olm kaçmaa!,Farah yengemiz dirildii!!,hay ben o çakma doktoru!!,uzaktan eğitimle doktor oldu kesin,ağzına balon balığı giresice!

Farah:açım aaçç!

Eflin gitti,ya bu üstümün başımın hali ne,insan bir gider dualı hastane giysisi giydirir,sarılı elbise de ne biliyim,düğüne geldik mübarek,kesin Eflin yaptırdı,ben ona ne yapacağımı biliyorum,hele bir yemeğimi yeyim,gene ölmedik Allaha şükür de, omzumdaki bu acı ne,keşke kafamı patlatsaydım,hepten giderdim

Argun'u yoğun bakıma aldıklarını tabiki biliyordum,bi uyandım,sonra geri yattım,zaten uykumu alamamıştım,yoksa Argun'a da götürürdüm yemek,daha gelmedi ki yaa of-,bir dakika bir dakika ya!,benim üstümü kim değiştirdi?!

Farah:SAPIHLAAAAĞRRRR

Düğün elbisesi misali elbisemle dışarı çıktım,en sonunda bir hemşire bulmuştum

Farah:pşt sarışın,güzelmişsinde ha,peruk mu?

Hemşire:ay sağol kız,ne istedin

Farah:benim üstümü kim değiştirdi?

Bir anda bana bön bön bakmaya başladı

Farah:ne baktın sarı?

Hemşire:sen?

Farah:evet ben?,ay aşık mı oldun,kız evet evet,doğal güzelliğim,cevap versene sen bi şu soruma

Hemşire:has-

Bir anda elindeki tepsiyi pamuklarla beraber havaya fırlatıp kaçtı

Farah:ay noluyo ya beni de gören kaçıyor,yeter haa

Bi tane kumral ve dalgalı saçlı hemşire gördüm

Farah:selaam

Hemşire:selam?

Farah:hastaların üstünü kim değiştiriyor acaba?

Hemşire:burası normal bir hastane değil pek,Tizlerin hastanesi biraz garip derler,gizemli sırlar taşıdığı iddia edilir,pek gelen giden yoktur,mafyanın hastanesi olduğunu tüm hemşireler bilir ben dahil ama kanıt bulamaz kimse,kesin mafyanın yakınısın,çünkü üstündekine bakılırsa Tizlerden biri giydirmiş

Farah:Eflinden başka neşeli Tiz mi var ki?,geriye kalanların biri azgun,biri emekli şizofrendi başka varsa bilmiyorum,neyse sen onu bunu boşver,bahçeye çıkalım biz,çay içelim ne dersin?

Hemşire:hayır demem valla

Çaylarımızı alıp bahçeye gittik,bir güzel yayıldım bank'a

Hemşireyle çay içip sohbet ederken,Eris tam yanımızdan geçiyordu,beni gördü

Eris:Anneciiiimmmm!!!

Ayaklarını totosuna vura vura kaçtı

Farah:ya bu da alışamadı bi kalkmama

Hemşire:pek anlamadım

Farah:boşver ya sohbete devam

Eflin yanımızdan geçerken beni gördü,elinde yemek olan bir tepsiyle geçiyordu,sonra gözlerim açıldı fincaan gibii

Eflin:Farah!,2 saattir seni arıyorum,nerdesin sen ya!

Farah:yemeeek