BÖLÜM 41:Bazı aşklar düşmekle başlar

Eflin bana bardakları çekmeceden çıkarıp uzattı,bende bardakları su ile doldurdum,tam kapıdan çıkarken Devin abla ile karşılaştık

Devin:yemek için mi geldiniz kuzular?

Eflin:Devin abla çaktırma,bizimkileri su ile uyandıracağız

Devin:😹anladım,hadi bakalım kolay gelsin

Farah:Devin abla,yemekte baharatlı zeytin var mı?

Devin:dolapta kaldı,unutmuşum,hemen getireyim sofraya

Farah:çok sağol Devin abla

Devin:ne demek😊

Yukarıya sessizce,elimizde su dolu bardaklar ile odalara girdik,ben Argun'un odasına,Eflin Eris'in odasına daldı yavaşça(tabi efendim çok yavaş KSXMDKJXDJZ)

Kapıyı açıkta bıraktım ki,kaçabileyim

Suyu yanlışlıkla burnuna doğru döktüm sanırım,ayarsızlıkta 10 numara 5 yıldızım

Argun:öhhhöğ öhhöğ,Farah!,boğdun beni,öhh,sunitenef-

Argun yerinden doğruldu

Farah:çok ayıp

Argun:ölüyorum burda Farah

Farah:öpücük almak için bunu bahane ediyorsun

Argun:e zaten borcundu bir öpücük,ne var nefes vererek tamamlasan borcunu da bir iyilik yapsan,öhhömm

Farah:sonra

Tam kaçarken kolumu tuttu,yavaşça arkamı döndüm

Farah:canına mı susadın sen?

Argun:sana susadım Farahım

Farah:Farahın de-

Argun:hani Farahımdın,kalktım artık Farahımsın

Farah:türkiyenin kaç ili vardır?

Argun:neden sordu-

Kafasını karıştırıp,kolunu büktüm

Argun:AAAAAAAAĞ kolumm!

Farah:kimse kolum tutmak için benden izin almadı,bir kere

Argun:Farahımın Argun'u olmak çok zor

Farah:olma sende

Argun:hani beni seviyordun Farah,insan sevdiğinin kolunu kırar mı

Farah:yoo geçer ya en fazla 1 haftaya,geçen haftalarda Polen adlı amonyak arkadaşım üzerinde denedim,geçti 1 haftaya

Argun:işi ilerlettim diyorsun yani

Farah:dövüş benim işimdir diyorum,ilerletmek zaten zorunlu

Argun:bende Azgun Argun olmayı ilerleteyim o zaman?

Farah:iflah olmazsın Azgun Argun

Argun:ee bizim öpücüğe ne oldu?

Farah:dağa kaçtı,ayı yedi,ayı kustu,çöpçü korktu kaçtı temizleyemedi,orda kalakaldı

Argun:ilahi Farah,bir öpücük ya?

Farah:yanaktan olur bak,ha tabi sonra dudağımı yıkamak şartıyla,ben titiz biriyimdir

Argun:aşk olsun Farah,benden mi tiksiniyorsun

Farah:sen hiç başak burcu olmak ne demek bilmez misin?

Argun:bilmem,şartın kabul

Yanağından buse verip tuvalete kaçtım,dudağımı sabunla yıkadım,e canım çocuk daha yeni kalktı kim bilir hangi çeşit böcekler gezindi,aaağaaağ

Tuvaletten çıktım,Argun biriyle konuşuyordu,kapattı

Argun:Eflin,iyi haber,abin seni ziyarete gelmiş,burayı nasıl buldu bilmiyorum,sanırım senin telefon numarandan buldu,abin sonuçta,bilir numaranı,bu yüzden konum bulundu riskine girmeye gerek yok

Farah:kapıda mı!

Argun:evet,az önce korumalar bildirdi,bende içeri almalarını söyledim

Eflin'in ağzından:

Eris'in odasına dalınca,direk yüzüne su atıp kaçtım,kardeş olmak bunu gerektirir sonuçta değil mi?

Eris kalkıp arkamdan koşturdu,ben de adrenalin patlaması ile ağaca tırmandım,bahçe de ağaç vardı Allahtan,yoksa benim sela'm bilmem kaç yaşındayken okunmuştu

Eris:Eflin!,uyandırmak için sudan başka yöntem mi bulamadın!

Eflin:yok asıl amaç,suyun kaldırma kuvvetinin gerçek olup olmadığının deneyini yapmaktı,yoksa ben biricik tek mal(bastırarak) varlığı kardeşime hiç rahatsız olacağı bir şey yapar mıyım?

Eris:Eflin!

Eflin:efendim tek mal(bastırarak) varlığım

Eris bir anda ağaca tırmanmaya başladı,bende ne yaptığımı bilmeyerek ağaçtan atladım

Birinin kucağına düştüm(en güzel aşklar kucakla başlar OSJXJDXJX)

Eflin:sen kimsin?

İskoç:güzel soru,bir güzel soru daha, asıl sen kimsin?

Eflin:buraya abimden izinsiz kimse giremez

İskoç:abin kim?

Eris bizi gördü

Eris:la-n la-n lan-n Eflin elden gidiyo!

İskoç:ismin Eflin demek?

O sırada Farah ve abim dışarıya çıktı

Farah:İskoç abi?!

Eflin:ismin İskoç demek?