İyi okumalar. 

▀▄▀▄ ◦•●◉✿✿◉●•◦ ▄▀▄▀

Bazen insanlar kendi çıkarları için başkalarının hayatını yakar. Pişman olunur mu olunmazmı orası muama.

Genç kız bir kaç saat önce olanları anlamayaçalıştı. Ama anlayamadı şu iki gündür duyduğu herşey saçma gelmişti.

Aden merdivenlerden bahçeye inip kapıya doğru yöneldi. Amcasının sesiyle duraksadı.

"Aden gel hele buraya"

Amcasının oturduğu yere doğru yürüdü.

"Efendim amca " Diyerek amcasının karşısında durdu.

Behram bey'in öfkesi hala dinmemişti. Sert vakur bir sesle "Eve geç kalıpta benim canımı sıkma! Vakitlice gel eve. "

Aden bakışlarını amcasının ateş püskürten gözlerinden kaçırarak "Tamam amca". Diyerek bahçe kapısına ilerledi.

Tam kapıdan çıkacakken Murat seslendi.

" Aden "

Aden Murat'ın sesiyle yönünü genç adama dödü bekledi. Murat genç kızın yanına gidip bahçe kapısını işaret etti. Birlikte kapıya doğru adımlayıp evden çıktılar. Kapının az ilerisine yürüyüp karşılıklı bir şekilde durdular.

" Nereye gidiyorsun " Diye sordu murat.

"Derenle buluşacağım "

Murat sorgulayan bakışlarını genç kızın yüzünde gezindirdi.

"Doğruyu söyle Aden nereye gidiyorsun" diye genç kızın gözlerine baktı.

Aden sorgulayan bakışları anladı.

"Gerçekten Derenle buluşacağım "

"Madem gerçekten Derenle buluşacaktın boynunu niye okadar kaşıdın. Sen ne zaman boynunu kaşısan bir iş çeviriyor, birşey gizliyorsun. O el nezaman boynuna gitse altından birşeyler çıkıyor.

Murat aden'in her hareketini bilir bakışlarından bile ne hissetiğini anladı. Onu çok iyi tanırdı.

Aden utanarak " Şey" dedi sanki ne söyleyeceğini bilmiyormuş gibi. Sölediği küçük yalanından utandı. "Amcamın izin vermeyeceğini bildiğm için öyle söyledim. Burda eşyası falan kalmadı"

Genç adam sırıtarak " Nişan hazırlığı içinde yardım istemedi ozaman "sırıtmaya devam etti.

" Yok istemedi "

"Madem öyle ne diye bir iş karıştırır gibi tırnaklarını boynuna geçiriyorsun "

"Ben yalanın büyüğünü de küçüğünü de sevmem saçma sapan bir yalan söyledim işte. Elimin boynuma gitmesi istem dışı olıyor fark etmiyorum. Aslında yalan söylemiş te sayılmam. Amcam Deren lerin bizim her zaman yanımızda olduklarını bildiğim için nişan hazırlıklarına yardım edeceğim dedim. Sadece nişan konusu yalandı. Amcam kaç gündür üstüme çok geliyor bunaldım onun için çıkmak istedim evden "

Çocuk gibi kendini açıklamaya çalışıp utandığı için yanakları kızaran kız Murat'a çok tatlı geliyordu.

"Deli kız hem yalan söylüyorsun hemde utanıyorsun. Zaten hiçte beceremiyorsun. "

Genç kız utangaç bir şekilde tebessüm etti.

Murat bir kaç saniye etrafa bakınıp söze girdi.

"Dikkat et o it senin Anetebe geldiğini biliyor. Tekrar karşına çıkmak isteyecektir. "

Genç kızın yüz ifadesi bir anda değişti. Gergin bir şekilde etrafa bakındı.

" İki haftadır burdayım karşıma çıkmadı. "

"Bu çıkmayacağı anlamına gelmez Aden. O it doğru zaman'ı kolluyor. Buraya geldiğinden beri o fırsatı vermedik ona. "

Genç adam gerilmeye başladı.

Zamanında o adam sürekli genç kızı rahatsız edip olur olmadık yerde karşısına çıkıyordu.

Genç kız kendini rahatlatmaya çalıştı.

"Belkide çıkmaz. Oda anlamıştır onu istemeyen birinin peşinde dolanmaması gerektiğini. "

Savaş Aden'den hiç vaz geçer miydi?

"Sen bu söylediğine inanıyor musun? Ulan İstanbul'da bile her taşın altında seni ardı. Seni bulamasın diye attığı her adımın önünü kestim. "

Aden sinirle konuşan adamın gözlerine baktı. Adeta ateş saçıyordu gözleri.

Ne demişti murat 'İstanbul'da bile seni aradı'

'Seni bulmasın diye attığı her adımın önünü kestim'

Genç kız duyduklarıyla dahada gerilip korkmaya başladı. 'Oradadamı peşime düştü. Kurtulamayacak mıyım senden ' diye içinden konuştu genç kız.

Bu konuyu uzatıp kendini daha fazla korkutmak istemedi hemen konuyu değiştirdi Aden.

"Bu arada sen nereye gidiyorsun abi "

"Bi işim var onu halledeceğim. Aden aslında işimin acelesi yok. O it karşına çıkar diye korkuyorsan seninle gelebilirim istersen"

"Yok abi gerek yok sen işine bak ben giderim. "

Karşısındski kızın gerildiğini hissetti genç adam. Bir kaç saniye eliyle saçlarını karıştırdı. Genç kıza doğru yaklaşıp saçlarını öpüp " Dikkat et deli kız bir sorun olursa beni ara " Diyerek geri çekildi.

"Tamam abi " Diyerek gülümsedi.

Genç adam arabasına doğru adımlayıp arabasına binip uzaklaştı.

Genç kız da arabasına binip gideceği yöne doğru ilerledi.

SAVAŞ AKTAN Aden'e takıntılı bir şekilde aşıktı. Genç kız 17 yaşındayken savaş ona hastalıklı bir şekilde aşık olmuştu. O günden sonra genç kızın peşini bırakmadı. Tehlikeli bir adam dı savaş karanlık bir tarafı vardı piskopatın. Nezaman genç kızın karşısına çıksa tedirgin oluyordu. Bazen yaptığı dengesiz hareketleri korkamasına sebep oluyordu.

Savaş gibi hastalıklı ve takıntılı ruha sahip olan adamlar yüzünden kaç kadının canı yandı, kaç kadın toprağa girdi, kaç evlat annesiz kaldı, kaç anne evlatsız kaldı sayısı okadar çok ki...

Genç kız 45'dakiklık yolu bitirmiş arkadaşı ile buluşacağı kafenin yakınına aracını park edip indi. Kafeye girdiğinde masalara göz gezdirdi. Arkadaşının cam kenarındaki masada oturduğunu gördü. Arkadaşının geldiğini fark eden Deren ayaklanıp yanına gelen arkadaşına sarıldı. İki arkadaş uzu sohbetler edip kahvelerini içtiler.

"Heyecanlı mısın? Sevdiğin adama kavuşuyorsun sonunda Deren hanım " Diyerek gülümsedi.

"Hemde nasıl heyecanlıyım. Çok şey atlattık. Biz ağır şeylerle imtihan edildik bunu en iyi sen biliyorsun. Bazen evleneceğimize inanamıyorum. " Gözleri parlıyordu adeta .Öyle içten gülümsedi ki mutluluktan.

"Sen mutlu ol canımın içi siz hakettiniz mutlu olmayı. " Dedi Aden.

"Sende mi bulsan artık birini sap gibi dolanıyorsun. Ayağına gelen kısmetlride geri tepiyorsun. Kaan'ı bile red ettin kızım be. "

"Yok canım ben almayayım. Böyle iyiyim ben başımı ağrıtmaya hiç niyetim yok. "

Deren muzip bir şekilde gülümsedi.

"Aden aslında Kaan'a bir şans versen bir dakika durmaz atılır hemen. "

"Derennn sinirlerimi bozuyorsun kapat şu konuyu. " Diyerek arkadaşına ters bir bakış attı.

"Aman Aden sende sanki hayatına hiç kimseyi almayacak evlenmeyecek gibi konuşuyorsun. Ne var kızım bunda seni seven biri olsa senin sevdiğin biri olsa hayatında fenamı olur. "

"Sevmeyi her insan beceremiyor.Bir kere daha dipsiz bir kuyuya düşüp canım yansın istemiyorum Deren .Şuanda öyle bir düşüncem yok sadece işime odaklanmak istiyorum. Evlenmeyi düşünmedim düşünmüyorum da."

"Evde kalmış kız kurusu ol ozaman. "

"Olurum "

"Şaka falan bir yana Aden amcan hala sana öfkeli mi?

" Bundan önceki gelişimde daha iyiydi şimdi pimi çekilmiş bomba gibi bulduğu her fırsatta bana patlıyor.Arada bi sanki beni düşünüyormuş gibi yapıyor ama sonrası yine aynı. "

"Ferman'a boşuna söylemiyorsun size yaptıklarını. "

"Söyleyemem Deren delirir. Zaten abimlerin sırtında yeterince yük var bide ben yük olmak istemiyorum. "

"Sen tam bir delisin. Seni çok seviyorlar sen yük olurum diyorsun. "

Aden saate baktı 3 saati devirmişlerdi. Biraz daha oyalanırsa eve geç kalacaktı.

"Deren ben artık kalkayım eve geç kalmayayım. Bu aralar amcamın hey heyleri üzerinde yine bana patlamasın. "

"Aden biraz daha otursaydın çok özledim kızım seni. " Diye dudaklarını büzdü.

"Bidahaki sefere canım " Diye ayağa kalkıp arkadaşına sarıldı.

Aden kafeden çıkıp aracının oldığu yöne yürüdü. Arabasına binip çalıştırıp ilerledi.Aradan geçen yarım saatsonra şehir merkezinden çıktıp evin yoluna girdi. Evlerinin olduğu bölge şehir merkezinin dışındaydı. Şehrin kalabalığından uzak ormanlı alana yakın villalardan oluşan büyük bir siteydi.

Arada belli bir uzaklık olmasına rağmen yolun kenarında duran siyah bir araba dikkatini çekti. Gittikçe yol kenarındaki arabaya yaklaşırken yolun ortasına geçen adamla hızını düşürüp durmak zorunda kaldı

Gördüğü suretle bedeni buz gibi oldu. Kendine doğru gelen adamla bedeni adeta kas katı kesildi. Uzun zaman olmuştu onu görmeyeli. Uzun zamandır bedeni böyle bir korku sarmamıştı. Arabanın camı tıklatılınca ürkek bir kuş gibi titredi genç kadının bedeni. Murat'ı aramak geldi aklına ama ona birşey olur diye korkup vaz geçti.

Arabanın kapısını açmak için zorlayan genç adam açılmayınca.

" Aden aç şu kapıyı." Diye arabanın kapısını zorlamaya devam etti.

Bir kaç defa daha açmasını söylediği halde Aden kapıyı açmadı. Genç adam öfkeyle camı yumrukladı.

" Aç şu kapıyı sana zarar vermek istemiyorum. Eğer açmazsan camı kırıp ben açacağım . Hadi güzelim canın yansın istemiyorum. "

Aden eli titreyerek düğmeye basıp arabanın kapı kilidini açtı. Kapı kilidini açtığı gibi arabanın kapısı açıldı.

Görmek istemediği katran karası gözleri gördü Aden .

Karşısında ürkek kuş gibi duran genç kıza . "Şişş korkma güzelim . " Dedi genç adam.

Genç adamın o katı sesini duyunca daha çok korkmaya başladı genç kız. Bulunduğu yerden uzaklaşmak istese bile buna imkanı yoktu.

Korkulu gözlerle katran karası gözlere bakıp titremesine engel olamadığı sesiyle. " Ne -ne istiyorsun." Dedi

" Konuşmak istiyorum güzelim. " Genç adam karşısındaki kızın titreyen göz bebeklerin deki korkuyu gördü. Genç adam şuanki bulundukları durumdan dolayı Ade'nin korkması işine geldi.

Korktuğunu belli eden bakışlarını katran karası gözlerden kaçırdı. " Benim seninle konuşacak bir şeyim yok. "

Genç adam sert bir şekilde. "Ama benim var. Şimdi yan koltuğa geç ."

Aden başını hayır anlamında salladı. Genç adamın dahada öfkelenmesine sebep oldu.

" Sana canını yakmak istemediğimi söyledim ama zorluyorsun beni ."

Katran karası gözleri dahada koyulaşmış bir şekilde genç kızı uyardı . Aden korkudan dolan gözleriyle yan koltuğa geçti. Genç adam sürücü koltuğuna geçip arabayı çalıştırdı ormanlık alana giden yola girdi.

Dakikalar süren yolculuk bitti araba durdu. Genç adam arabadan inip kızın kapısını açtı. Genç kız gözleri dolmuş bir şekilde etrafa bakın maya başladı. Bulundukları yerin ıssız olması daha çok korkmasına sebep oldu

Koluna temas eden elle bakışlarını genç adama çevirdi. Korkak adımlarla arabadan inip etrafa bakındı. Arabadan bir kaç adım uzaklaştı.

" Ne istiyorsun Savaş "diyerek katran karası gözlere baktı. Baktığı gözler bilinmez bir lav misali gibiydi genç kızın daha çok korkmasına sebep oldu.

" Seni istiyorum Aden "diyerek genç kıza doğru adımladı tam karşısında durdu. Genç kıza doğru eğilerek " Çok özledim seni ."diye fısıldadı.

Genç kız bir iki adım geriye gitti. Genç adam geriye giden kızın üstüne doğru yürüdü. Genç kız bir adım daha geriye giderek sırtını arabaya çarpmasıyla durdu.

Arabayla kendi arasında kalan genç kızı baştan aşağı süzdü. Sol elini arabaya yaslayıp " Güzel yüzünü bana hasret bıraktın lan "diye dişlerini sıkıp genç kızın yüzüne doğru tısladı.

Savaş genç kızın gözlerine bakarak kahve rengi saçlarını parmak uçlarıyla dokunarak boynuna doğru eğilip. O güzel kokusunu içine çekti.

Genç kız adamın ettiği temasla korkudan yutkundu. Adamın göhsüne bastırıp geri itti. Genç Adam kendi isteğiyle bir adım geriye gidip Aden'e alan açtı .

Boynunu sağa doğru yatırıp ateş saçan gözlerini genç kıza dikti.

"Ne yapıyorsun sen? Bana bir daha dokunma " Diye bağırdı Aden. Arabanın olduğu yerden biraz uzaklaştı tekrar yaklasmasını istemedi.

"Niye inat ediyorsun lan. Seni seviyorum" diye bağırdı Savaş . " 5 yıldır lan 5 yıldır . Birgün olusun yüzüme bakmadın. Sana olan duygularımı görmedin. "Diyerek öfkeyle ellerini saçlarının arasında gezindirdi. " Sevdim lan seni. Ufacık bir şans ufacık bir şans bile vermedin bana. "Öfkeli bir şekilde genç kızın üzerine doğru yürüdü. " Ulan bir şans verseydin. Seni mutlu etmek için herşeyi yapardım. Oyuncak gibi oynamak için değil evlenmek için istedim seni. Benim ol istedim kadınım ol istedi. Sana dokunmamak için kendimle savaşıyorum. Bir gün bile sana olan aşkımı görmedin lan. Seni gördüğüm ilk günden beri sevdim seni senden başkasını sevemedim lan ben . Sen kalbime girdiğinden beri kimseyi hayatıma almadım." Diye bağırdı.

Genç kız adamın bağırmasıyla korkudan olduğu yerde sıçradı.

Ne demişti o 'evlenmek için istedim . ' Bu söz genç kızın kafasında Şimşekler çakma sına sebep oldu.

"Ben seninle evlenmeyi bırak aynı havayı bile solumak istemiyorum. Sana defalarca seni istemediğimi söyledim. Ama sen anlamadın. "

"Sen beni isteyeceksin. Aden senden vazgeçeceğimi mi düşündün? "

" Seninki sevgi değil Savaş seninki takıntı. 17 yaşındaydım daha çocuktum beni sevdiğini söylediğinde. O günden beri peşimi bırakmadın. " Karşısında ki adama iğrenerek baktı. "Sen hastalıklı takıntıları olan bir zihniyete sahipsin. Red edilmeyi kabullenmeyen bencil adamın tekisin. Sen bana bu beşyılımı cehennem eden adamsın." diye bağırdı.

Arkasını dönüp sinirli bir şekilde arabasına ilerledi. Arabanın kapısını açacağı sırada kolunda hissettiği elle geriye doğru çekilmesi bir oldu.

Genç adam kolundan tuttuğu kızı kendine çekip bedenlerini bir birine yapıştırdı. Kızın beline kollarını dolayıp geri çekilmesini engelledi.

Kulağına eğilip "Senden hiç bir zaman vazgeçmeyeceğim. Ya güzellikle yada zorla benim olursun. " O çok sevdiği kokuyu içine çekip boynuna ufak bir öpücük kondurdu. Geri çekilip kızı bıraktı.

Kara hareleriyle genç kızın koyu kahve gözlerine baktı.

"Bu daha başlangıç Aden EROĞLU kendi ayaklarınla geleceksin bana. Nefesimi her an ensende hissedeceksin. Bu iyi günlerin tadını çıkar. Sena öyle zor günler yaşatacağım ki aklın almayacak. Dört yıldır bana kendini hasret bıraktın sabrım kalmadı artık. Olacakları izle ve gör. Cehennemi şimdi yaşatacağım sana" Sesi haddinden fazla sert çıktı genç adamın.

Genç kız korkmuş bir vaziyette arabasına binip ordan uzaklaştı. Elinin tersiyle gözlerinden sicim sicim akan yaşları sildi.

Aklına Savaşın boynunu öptüğü gelince çanta sından ıslak mendili çıkarıp öptüğü yeri tiksinerek sildi. Okadar tiksinmiş tiki sildiği yeri derin kızarıklar bile bıraktığını hissetmedi.

İki hafta önce sakin bir hayat yaşarken az önce yaşadığı şeyle Savaş'ın hayatını mahvedeceğini bu günden sonra hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını anladı. Savaş piskopatın tekiydi genç kızı bu günden sonra zor günlerin onu beklediğini anladı.

O sadece Savaşın hayatını mahvedeceğini düşünüyordu ama daha kimler mahvedecekti hayatını bilmiyordu. Omuzlarına taşıyamayacağı yükler binecek ti. Bencil insanlara göre ne kadar kolaydı başkasının hayatını mahvetmek.

Umarım beğenmiş siniz dir. Takip etmeyi ve yorum yapmayı unutmayın. Yazdıklarım hakkında ne düşündüğü nüzü merak ediyorum.