Sevgili okurlarım umarım yeni kurgumdan memnunsunuzdur.

Bazıları diyorki ;

"Sen bir kızsın nerden çıkıyor böyle askeri kurgular yazmak ."

Şöyle söylim ben bir kızım evet ama hayali asker olmak isteyen bir kızım.Asker olmak istiyordum bir zamanlar .Ama hasbelkader...Nasip değilmiş.

Hayal gücümün sınırı yok benim.Herşeyin hayalini kurarım ve sizlerle paylaşırım.Eğer beni hayal kurduğum için yargılayacaksanız buyrun yargılayın.

Ama bu devirde hayal kurmakta zor iş ...

Bilmem anlatabildim mi ?😉

Evet kaldığımız yerden devam ediyoruz.

Keyifli okumalar ...

Cesur askerimiz onlarla resmen oynuyordu.Bu işten keyif aldığı belliydi.Kampta yapamadığını burada yapıyordu.

Birden karakoldan bir ışık hüzmesi yükseldi.Belli bir mesafeye gelen ışık hüzmesi birden patladı ve her yer aydınlandı.Bu bir aydınlatma fişeğiydi.

Avcı yapılan atışları kendi gözleriyle görmüştü fişeğin aydınlığında ve korku dört bir yanını kaplamıştı.

Avcı telsize uzandı ve titreyen elleriyle mandala bastı:

-Tamam siz kazandınız.Teslim oluyorum.

Cevap gelmedi.Kısa bir süre bekledi ve bu sefer bağırarak :

-Ateş etmeyin teslim oluyorum.

Tok bir ses yayıldı karanlığın içinden:

-Talebin reddedildi.Şehitlere sözüm var ve ben verdiğim sözü tutarım.

Ses oldukça yakından geliyordu.Artık korku hat safhaya ulaşmıştı.Avcı yalvarmanın yakarmanın bir işe yaramayacağını anladı .Bu seferde mertliği tuttu:

-Gel ulan gel gebert benide kurtulayım artık...

Tekrar o tok ve ürpertici ses yankılandı:

-Daha çok yalvarman gerekecek şerefsiz...

Sinirleri gittikçe daha fazla gerilmeye başlayan Avcı iki büklüm olduğu taşın ardından kalkmaya yeltendi ama bir el onu ensesinden yakaladı.

Karşısındakini artık net bir şekilde görebiliyordu.

Bakışları bir kurşundan çok daha derindi.Tüneller açıyordu bedeninde.Karanlıkta bir an askerin parlayan kasaturasını gördü ve acı şekilde askerin yüzüne bakarak :

-Demek buraya kadarmış.Keşke bizimkilere bu savaşı bitirmeleri gerektiğini söyleyebilseydim.Sen asker .Sen tek başına hepimize bedelsin.100 adamımı tek başına duman ettin .Bordo bereli haa...Bizim korkulu rüyamız ama bunu yapan insan olamaz .

-Sizin gibiler yüzünden insanlıktan çıktık.Sen merak etme ben onlara senin kelleni göndericem.Mesajımı anlayacaklardır.

Avcı kafasını askerin güçlü pazuları aradında buldu.Asker sanki kurbanlık boğazlayacakmış gibi besmele çekerek kasaturayı Avcının gırtlağına dayadı.Soğuk ve keskin demir boğazında sürtünerek eti ikiye ayırdı.Boğazından kan fışkırıyordu.Kasatura her sürtünüşünde biraz daha derine iniyordu.Az sonra Avcı nefesi kasaturanın açtığı delikten almaya başladı.Güçlü spazmlar ve sarsılmalarla gözleri kocaman açıldı.Kasatura artık boğazını yarılamıştı.Avcı korkunç bir ölümün kollarındaydı.Ölümü çılgınlık noktasında tattı.Başı ve gövdesi birbirinden ayrıldıktan sonra bile bir süre bedeni yerde sarsılıp titredi.Sonunda ayakları yerdeki toprağı eşeleyerek küçük bir çukur açtı ve öylece kaldı.

Böylelikle asker verdiği sözde durmuştu.

Şehitlerin intikamını almıştı.

Ama herşey daha yeni başlıyordu.

Bundan sonra olacaklar askerimizi nasıl etkileyecek .

Merak ediyorsanız takipte kalın .😊