@fatmaynen
|
* * * "Nasıl yaparsın bunu, nasıl haber verirsin onlara?" Soluk soluğa konuşarak elini göğsünün ortasındaki kurşun yarasına bastırıp acıyla dişlerini sıktı. Gözyaşları içinde yanında diz çöktüm. Etraftaki silah sesleri bile vicdanımın sesini bastıramazken, ben sesim soluğum tükenmiş bir hâlde yarı baygın gözlerine bakıyordum. Dikenli bir tel kalbimin etrafını sarmış var gücüyle sıkıyordu sanki. Benim yüzümden yediği ilk kurşun değildi. Son mu olacaktı? "Kendini yorma, dayan lütfen yardım yolda." "Hayır" dedi. "Uyandığımda bana ihanet ettiğin gerçeğiyle yüzleşmek istemiyorum" Aldığım nefes ciğerlerime fazla geldi, gözyaşlarım görüşümü bulanıklaştırdı ve yanaklarımdan aşağı süzüldü. "Hayır lütfen." Başını dizlerime koyarak yüzündeki teri sildim. "Lütfen böyle konuşma, dayan ne olur!" "Sen hem bana, hem bu vatana ihanet ettin." Öksürdü. O koca bedeninin bir kuş gibi hafiflediğini hissettim. "Vatana ihanet, insanın kendi ruhuna ihanettir. Ve sen kendi ruhuna bile ihanet ederken benim ruhumu nasıl seveceksin?" Ve son sözleriydi. "Hayır, hayır!" "Demir hayır!" Çığlıklarımı duymadı. Ağladığımı görmedi. Ve beni affetmedi. Asla affetmeyecekti. Yakında 🥹🩷
|
0% |