@feyzagns9
|
Hastanenin çatısında oturmuş gökyüzünü izliyordum.Gece olmuş gökyüzünde hilal yerini almıştı.Düşünceler insana yük olurmuş ya ben bunu babaannemi kaybettiğim gün anladım.Eve gittiğimde gülümseyen yüzüyle beni bekleyen kadını bulmak yerine evin soğuk betonlarına bakarken fark ettim bunu. Bazı insanlar çok şanslı anneleri var babaları, kardeşleri onları seven insanlar var.Benim böyle bir ailem yok.Beni seven bir annem yok mesela ben daha 1 yaşındayken beni babama bırakıp giden bir kadın annem.Baba mi ? Oda yok benim hayatımda aslında var ama yok bir figürandan ibaret.Ben daha 6 yaşına girdiğimde evlenmeye karar verdi. Sevgili üvey annem beni fazlalık görüp istemediği için beni babanneme bıraktı.O sahip çıktı bana o büyüttü.Ben onda gördüm sevgiyi anne sevgisini baba sevgisini bütün sevgileri onda tattım ben.Şimdi oda bırakıp gitti beni kalbim acıyor nefesim kesiliyor bu dünya bana fazla geliyor babannem. Derin bir nefes alıp ayağa kalktım.Kararımı vermiştim bana acılar bırakan nefesimin kesilmesine sebep olan şehirden gidecektim artık.Gidiyordum da bugün bu hastanede son günümdü.Buradaki görevim bu akşam bitmişti.Ağır adımlar ile giyineme odasına gidip üzerimi değiştirdim.Hastaneden çıkmış evime doğru ilerlemeye başlamıştım... Çok geçmeden eve geldiğimde kapının önünde gördüğüm arabayla babamın geldiğini anlamam uzun sürmedi.Demek ki haber çabuk ulaşmıştı kendine.Yani KOSKOCA ÜNAL HOLDİNGİN SAHİBİ olsun o kadar değil mi ? Umarım sabrımın sınırını zorlamadan bu işi hallederiz. Bahçede oturan babamın gözleri beni bulunca sinirle ayağa kalktı.Derin bir nefes alıp yanına ilerledim. "Neden geldin baba? " "Sen ne yaptığını sanıyorsun Ayperi duyduğum haber doğru mu? Ne demek sınıra gidiyorsun ben kızımı bile bile tehlikeye göndermem." Kızın mı? Gerçekten mi baba bunları söylemek için bana sahip çıkmak için çok geç kalmadın mı ? Ben senin Eceyle baba-kız hallerini izlerken neredeydin? "Bana karışmaya hakkın yok baba sana haber verme zorunluluğum olduğunu düşünsem verirdim zaten şimdi izin verirsen duş alıp hazırlanmak istiyorum." Babamın gözlerinde gördüğüm korku ve endişe parıltılarını umursamak istemedim.Bu zamana kadar bana babalık yapmamışken şimdi ne hakla bana karışıp endişe duyabilirdi ki ? "Gidemezsin diyorum Ayperi buna izin vermem." Sinirle babama bakarken dayanamayıp bağırdım. "YETER ARTIK ANILYOR MUSUN BABA YETER.BEN SENİN CANIN İSTEDİĞİNDE OYNADIĞIN CANIN SIKILINCA KÖŞEYE ATTIĞIN BİR OYUNCAK DEĞİLİM.BENİMDE BİR KALBİM DUYGULARIM VAR.BENİ YÖNETMEYE ÇALIŞMANDAN YORULDUM.BEN ARTIK HÜR OLMAK İSTİYORUM.BU ZAMANA KADAR SANA SESİMİ ÇIKARMADIYSAM O DA BABANNEM HATIRINA SEN BENİM İÇİN BİR ANLAM TAŞIMIYORSUN.İLLA DUYMAK MI İSTİYORSUN TAMAM O ZAMAN BEN SENİ BABA OLARAK GÖRMÜYORUM SİLDİM SENİ.SEN BENİ DEĞİLDE SERPİL HANIMI TERCİH ETTİĞİNDE BABANNEM GİLİN EVİNE BIRAKIRKEN AYAĞINA KAPANIP SANA YALVARIRKEN BANA BİR KEZ OLSUN BAKMADAN ÇEKİP GİTTİĞİNDE SİLDİM SENİ.ŞİMDİ ASIL AİLENİN KIZININ YANINA GİT BABA.BİR DAHA DA BANA KARIŞMA." Yıllardır içimde biriktirdiğim duyguları haykırırken rahatladığımı hissettim.Babamın omuzları çökmüş önümden çekilirken hızla eve ilerleyip çantamdan çıkardığım anahtarla ile kapıyı açıp içeriye girdim.Kapıyı kapatıp yere çöktüm.Gözlerimden yaşlar akarken hıçkırıklarım duyulmasın diye kendimi zorluyordum. Keşke böyle olmasaydı keşke bana babalık yapsaydın senin üzülmen gerekirken yine ben üzülüyorum neden ya madem bakmayacaksın sevmeyecektin neden yaptınız beni benim ne suçum vardı.Fotoğraflardan tanıdığım annem gözümün önünde kızını seven bir babam var.Ve hiçbirsey olmamış gibi beni bir çöp gibi babaannemin kapısının önüne atmamış gibi bana babalık taslıyor.Özlüyorum babanne daha birkaç gün oldu ama ben seni çok özlüyorum.Saçlarımı okşamanı bana herzaman küçük bir çocuk gibi davranmanı özlüyorum.Ben seni çok özlüyorum.Beni de alsan ya yanına senin yanında dedemin yanına olsam ya bende. Oturduğum yerden yavaşça kalkıp banyoya geçtim.Üzerimdeki çıkartıp duşa girdim.Sıcak su vücudumdan akarken biraz olsun rahatladığımı hissediyordum.Uzun bir duşun ardından bornozumu giyip giyinme dolabının önüne geçtim.Valizim zaten hazırdı.Burada bıraktığım birkaç parça kıyafetten siyah takım kıyafeti giyindim. Saçlarımı kurutup taradından sonra valizimi ve çantamı alıp kapıya ilerlemeye başladım.Babannem ile güzel anılarımızın olduğu eve son kez baktım.Mutfağında yemekler pişirdiğimiz salondaki koltukta beraber filmler izlediğimiz duvarlarında kahkahalarımızın yayıldığı ev şimdi sadece betondan duvarları olan içindeki sıcaklığın ölüp yerini soğuk duvarlara bıraktığı yerdi burası. Çünkü evi yuva yapan sıcacık hale getirip sevdiren kadın gitmişti.O gittikten sonra bende gidersem bu ev anıların olduğu ev olarak kalacaktı hatırlarımda. Kapı dışına çıktığımda babamın hala burada olduğunu görmek biraz şaşırmama sebep olsa da kapıyı kapatıp kapıyı kilitledim.Valizimi sürükleyecekken gelen korumalardan biri valizimi alıp arabaya koydu.Gözlerim babamı bulurken kızarmış gözleri dikkatimi çekti.Eliyle arabayı gösterdiğinde sesimi çıkarmadan bindim.Kendi de bindikten sonra şoför arabayı hareket ettirmişti. "Nereye gidiyoruz baba ? " "Havaalanına seni uğurlamaya geliyorum kızım.Biraz önce yüzüme haykırırken fark ettim sen haklısın ben sana baba olmayı beceremedim şimdi eğer mutlu olacaksan önünde durmayacağım.Benim sana veremediğim mutluluğu sen elde et kızım ama bana bir söz ver biliyorum bunu istemeye hakkım yok ama sen yine de kabul et olur mu ? Ben aradığımda o telefonu aç aklım sende kalmasın.En azından bir kaç dakika da olsa sesini duyayım." Şaşkınlıkla babama bakakaldım.Beni yıllardır görmezden gelen adam şimdi bana babalık yapmaya çabalıyordu.Aslında bu da bir oyun olabilirdi.Vicdan yapıp vazgeçmemi bekliyorsa çok büyük yanılıyor.Başımı tamam anlamında onaylayıp gözlerimi camdan dışarıya çevirdim. Havaalanına geldiğimizde arabadan indikten sonra valizimi çıkaran korumanın elinden valizimi alacakken babam eline aldı.Birlikte içeriye ilerlerken sesimi çıkarmadan takip ettim onu bekleme yerinde beklerken babam konuşmaya başladı. "Sen doğduğunda çok heycanlıydım.İlk defa kız babası olacaktım.Hep istemiştim bir kızım olmasını sonra sen doğdun.Seni kucağıma aldığım ilk an dünyalar benim oldu sanki yüzün bembeyazdı.Ay gibi parlıyordun kollarım arasında sonra birşey oldu.O an çok hafif bir gülümseme gördüm yüzünde.Kalbim durdu nefesim kesildi sandım.Bana dünyaları vermiştin o tebessümle ama ben o tebessümün değerini bilemedim.Annene olan hırsımı, öfkemi , nefretimi hep senden çıkardım.Yüzündeki o tebessümün buruk bir tebessüme çevrildiğini bile fark edemeyecek kadar kör olmuştum.Senin benden sevgi bekleyen gözlerini fark edemeyecek kadar hemde.İnsan yaptığı hataların farkına en değerlisini kaybedince varıyor. Bende de öyle oldu sen benden yavaş yavaş uzaklaşırken fark edemeyen ben seni kaybedince açtım gözlerimi biliyorum artık ne söylesem ne desem boş ama seni sevdiğimi bil kızım.Ne zaman başın sıkışsa bir baban olduğunu dayanamadığın an seni yanıma almam bir telefonuma bakar bunu unutma tamam mı peri kızım? " En azından vedamızın güzel bir şekilde olması mutlu etmişti beni.Bir dert daha yüklenmek istemiyordum sırtıma benim yüklerim bana yeterdi zaten. "Teşekkür ederim baba ilk defa kararıma saygı duyduğun için teşekkürler.Kendine iyi bak." Kollarını bana sarılmak için açmıştı.Bana tam uzanacakken geri çektim kendimi.Bunu yapamazdım işte yıllarca gözümün içine baka baka öbür kızına sarılıp beni hiçe sayarken şimdi hiçbirşey olmamış gibi sarılamazdım.Kendimi geri çekmem yüzünü düşerse de gülümseyerek el salladı bana. "Sende kendine iyi bak Ayperim." Son kontrollerde yapıldığında nihayet uçağa binmeyi başarmıştım.Koltuğuma geçip kulaklığımı taktım.Çalan şarkıları rahatlamamı sağlarken yorgun düşen bedenim ile uykuyadaldım... Birinin koluma dokunmasıyla gözlerimi açtım hostes'ti. "Uçak inişe geçiyor emniyet kemerlerlerinizi bağlayın lütfen." "Peki teşekkür ederim." Denileni yapıp emniyet kemerini bağladıktan sonra uçağın inişe geçmesini bekledim.Gerçekten bileti neden gece aldığımı sorguluyordum şuanda yorgunluk ve uykusuzluktan ölmüş durumdayım resmen. Valizimi almış havaalanından nihayet çıkmayı başarmıştım.Gördüğüm taksiyi çevirdim.Valizi bagaja yerleştirdikten sonra yolu tarif etmemi bekleyen taksiciye konuştum. "Askeri lojmana gideceğim." Orta yaşlarda olan adam bana bakıp konuştu. "Hayırdır bacım sende de pek asker tipi yok ama." Sorusunu duyunca kaşlarımı çatıp adama baktım.Ne diye soruyordu ki ? Bakışlarımı fark etmiş olacak ki konuştu. " Yanlış anlama bacım sadece merak etmiştim." "Hemşireyim ben gönüllü olarak geldim buraya burada çalışacağım." "Anladım hayırlı olsun bacım Allah yardımcın olsun.Zor valla insanlarla uğraşmak." "Teşekkürler." Kısa bir konuşmanın ardından arabanın içi sessizlik kapladı.Ne kadar uykum gelse de direnmeye çalışıyordum.Tabii ki bilmediğim bir adamla yolculuk yaparken uyuyacak kadar salak değilim. Sakın geçen yolculuğun ardından arabanın lojmanın önünde durmasıyla taksiciye parayı ödeyip arabadan indim.Arkadan valizimi aldıktan sonra Taksici gaza basıp gitti.Bende kapıda nöbet tutan askerlerin yanına ilerledim.Beni görmeleriyle gözlerime bakarken konuştum. " Ben gönüllü olarak buraya atanan hemşire Ayperi ÜNSAL." Çantamdan kimliğimi de çıkartıp verdiğimde kısa bir soruşturmanın ardından başlarını tamam anlamında salladılar. "Hayırlı olsun." "Teşekkür ederim iyi nöbetler." Onlara kısa bir baş selamı verdikten sonra içeriye doğru yürümeye başladım.Biran önce evimi bulup yatağa atmak istiyordum kendimi.Sonunda apartmana giriş yaptım.Asansör ile ikinci kata çıktıktan sonra yeni evimin anahtarını elime alıp kapıyı açtım.Bismillah diyerek eve sağ ayakla giriş yaptım.Valizimi de alarak yatak odasına geçtikten sonra üzerimi değiştirip yatağıma yattım.Uyku beni ele geçirirken yarının güzel geçmesini diliyorum... Bölüm sonu... |
0% |