Yeni Üyelik
14.
Bölüm

14. Bölüm

@feyzagns9

Kollarıma bayılan Ayçiçeğimi kucağıma aldım.Gözlerim Akın abiyi buldu.Onu bırakmak istemiyordum.Ama Akın abi isterse karşıda çıkamazdım.


"Senin kucağında kalsın Aslanım.Belli ki onun sana ihtiyacı olduğu kadar senin de ona ihtiyacın var."


"Eyvallah abi."


Kucağımdaki Ayçiçeğim ile mağaradan çıkmaya başladım.Arkamdan ise Akın abi geliyordu.Dışarıya çıktığımızda timin gözlerindeki rahatlamayı gördüm.Akın abi kesin emir verdiği için gelemedikleri yüzlerinden belli oluyordu.Gözleri kucağımdaki Ayperiye kaydığında Akın abi önümüze geçip konuştu.


"Çok korktu bu yüzden bayıldı.Hadi helikopterle buluşacağımız konuma ilerleyelim.Bu itler şimdi buraya yakın bir yerde bekliyor olabilirler.Tetikde olun her ihtimale karşı.Yaralı istemiyorum demir timi anlaşıldı mı ?"


Demir timi :Emredersiniz komutanım.


Helikopterin geleceğe kordinatta doğru ilerlerken kucağımda yatan Ayçiçeğime bakıyordum.Üç gündür ne yemek yiyebilmiştim nede uyuyabilmiştim zehir olmuştu günlerim.Nefes almayı unutmuş gibi hissediyordum.Takii o bana sarılıncaya kadar.O sarıldığında saçlarından gelen yasemin kokusu burnuma dolduğunda işte dedim işte nefes almaya başladım.Hayat yeniden renklendi sanki.


Sonunda helikopterin geleceği konuma ulaşmıştık.Helikopter geldiğinde herkes bindi.Helikopterin içindeyken Akın abi yanıma gelip oturdu . Ayçiçeğimin saçlarından öpüp seviyordu.


"Çok korktum güzelim seni yeni bulmuşken kaybederim diye çok korktum.Benim daha senle gerçekleştirmek istediğim bir sürü hayallerim var kardeşim.Sakın gitmeyi düşünme."


Yüzündeki yaraları gördükçe kalbim ağrıyordu.Çok canını yakmışlardı güzelimin kim bilir ne kadar korkmuştur da belli etmek istememiştir.Güçlü durmak istese de çok kırılgan bir yapıya sahip aslında bir bakış bir söz bile kalbinin kırılmasına yetiyor.Onu herkesten korumak istiyorum.Kimse zarar vermesin kimse kırmasın istiyorum onu.


Ben gözümden sakındıkça babası denilen it daha çok kırıyor Ayçiçeğimi.Baba sevgisine aç bir kız Ayçiçeğim.Babası onu sevsin ona değer versin diye bekliyor ama salak adam kendini öyle bir kaptırmıştı bunun farkında bile değil.Sanki karşısındaki kızı değil emrindeki bir işçi.Yüzünü incelerken içimden gelenleri söyledim.


Sen beni kendine nasıl bu kadar bağladın Ayçiçeği , ben sensiz nefes alamayı unutur hale gelmişim.Sen yokken dünya dönmeyi bırakıyor sanki.Güneş doğmayı unutuyor ben kapkaranlık bir dünyada yine bir başıma kalıyorum.


Ben karanlıktan korkuyorum Ayçiçeği senin olmadığın karanlık bir dünya istemiyorum.Beni o dünyaya hapsetme olur mu ? Beni sensiz sevgisiz kimsesiz bırakma.Akın abi gözlerime bakarken gözlerimi kaçırdım.Gözlerim dolmuştu çünkü bu hisse de yabancıydım.Uzun zaman olmuştu duygularımı hissetmeyi bırakalı.Ben gün sayardım Şehadet şerbetini içmek için ama ilk defa göreve giderken geri dönmek istedim.Geri dönüp Ayçiçeğime kavuşmayı hayal ettim.


Ayperim güzelim benim ruhumun kayıp yarısı canımın içi özlediğim duygularımı yeniden yaşamamı sağlayan kadın.Sen benden hiç gitme...


Helikopter iniş yaptığında gelen sağlık çalışanları ile Ayperiyi kulağımdan alıp hastaneye götürmek için ambulansa taşıdılar.Biz de Albay 'dan izin alıp arkası sıra yola çıktık.Ayperi acil müdahale odasına alırken bizde bekleme salonunda öylece bekliyorduk.Timin yoğun bakışlarını üzerimde hissetsem de konuşmadım.Aradan geçen zamanla önüme şu şişesi uzatıldı.Uzatanın sahibine baktığımda Arda olduğunu gördüm.Elime aldıktan sonra konuştum.


"Sağol Arda."


Gülümsemekle yetindi.Arda ile yakındık.Ben konuşmasam da çoğu zaman anlardı halimden tıpkı şimdi olduğu gibi.Suyu açıp içtim biraz olsun ferahlamamı sağlamıştı.Şişenin kapağını kapatıp yanımdaki sandalyenin üzerine bıraktım.Nihayet doktor çıkmıştı.


Akın :Durumu nasıl?


"Açlıktan bayılmış vücudunun bir çok yerinde ezilme ve morluk dolu.Serumla vitamin takviyesi yapıyoruz kendine gelince çıkabilir."


Akın:Teşekkür ederiz doktor bey.


Daha fazla bekleyemeden Ayçiçeğimin yanına girdim.Hasta yatağında kolunda serumla uyuyordu.Yanına gidip oturdum.Saçlarını sevmeye başladım.O uyanmadan rahat edemeyecektim.


Ayperi den


Gözlerimi açtığımda nerede olduğumu sorguladıktan sonra olanlar aklıma geldi.Gözlerim çevrede dolaşırken hastanede olduğumu fark ettim.Ellerimin arasındaki el varlığını hissetirircesine kendini belli ederken gözlerim elin sahibini buldu.Egem bana bakıyordu.Gözlerinde gördüğüm endişeli ifadeyle konuşmaya başladım.


"İyiyim endişelenme."


"Sen endişelenme desende endişelenmeye devam edeceğim Ayçiçeğim.Üç gün ömrümden ömür gitti resmen.Seni bulamayacağım diye öyle çok korktum ki bir daha böyle korkutma beni."


Gerçekten korktuğu yüzünden belli olurken biraz olsun gülümsesin rahatlasın diye muzip bir seste konuştum.


"Emredersiniz Üsteğmenim."


Yüzü gülümserken konuşmama ayak uydurup konuştu.


"Aferin asker."


Aklıma onsuz geçirdiğim üç gün geldi.Onunla bir daha konuşamayacağımı düşünüyordum.Sona yaklaşmış gibi hissetmiştim bu his yine benliğimi sararken dolan gözlerimle yattığım yerden doğrulup Egeme sarıldım.Oda bana sarılırken konuştum.


"Çok korktum Egem seni bir daha görmeyeceğim diye abimle bir daha konuşamayacağım diye sizi son görüşüm olur diye çok korktum.Seni çok seviyorum sevgilim herşeyden çok."


Gözyaşlarım onun boynunu ıslatırken o ise belimi sıvazlayıp konuşmaya başladı.


"Hşşt sakin ol Ayçiçeğim geçti buradasın yanımızdasın sakinleş güzelim.Seni seviyorum yasemin kokulum ağlama yakma yüreğime.Senin her göz yaşın benim yüreğimi dağlıyor."


Sakinleşmek için daha sıkı sarıldım ona kokusu sakinleşmemi sağlarken kapının çalınmasıyla birbirimizden ayrıldık.Arkama yaslanırken Ege de kalkıp kapıyı açtı.İçeriye abimle tim girmişti.Abim gelip bana sarıldığında bende ona sarıldım.


Akın : Abim iyi misin nasıl hissediyorsun kendini ?


"Merak etme abi iyiyim sadece biraz halsiz hissediyorum kendimi o kadar.O da dinlenince geçer."


Gözlerim demir timini bulurken hepsi bir ağızdan konuştu.


Demir Timi :Geçmiş olsun yenge.


Sözleri gülümsememi sağlarken onlara teşekkür ettim.Onlar sayesinde kurtulmuştum.Aklıma gelen Yiğit ile hemen abime döndü bakışlarım.


"Abi  Yiğit ATABEY hastaneleri bir araştırır mısın?  18 -19 yaşlarında bir genç göğüsünden vurulmuştu.O pislik hastane önüne atın dedi.Nolur bir araştırın yaşaması lazım daha yeni yetişkinliğe adım atmış.Sırf kardeşleri onların eline kalmasın diye kendini feda etmiş nolur bulun onu sözüm var benim ona."


Akın :Sakin ol abicim araştırıp buluruz biz merak etme.Şimdi kendi iyileşmene ondaklan sen tamam mı?


Gönülsüz başımı salladım.Hemşire geldip kolumdaki serumu çıkardığında Abimin arabasına binip eve geçmiştik.Tim ise karargaha geçmişti.Eve geldiğimizde abimin bakışları beni buldu.


Akın :Bizim eve gel istersen güzelim.Tek kalma hem benimde içim rahat olur.


Annem abimde kaldığını bildiğim için başımı olumsuzca salladım.Zaten keyfim yoktu birde annemi çekemezdim.


"Ben evimde kalsam iyi olur abi.Hem Ege de yanımda olacak zaten merak etme."


Bakışlarım Egeye döndü.Emrivaki yaptığım için biraz mahcupça bakmıştım.Abimde bakışları Egeyi bulmuştu.Ege ise halinden memnun bir şekilde konuştu.


Ege :Eğer seninde müsaden ve rızan olursa ben dururum yanında abi.


Abim ikimize baktıktan sonra konuştu.


Akın:Kardeşim sana emanet Yağız Ege en ufak sorunda hemen bana haber veriyorsun.


Ege :Tamam abi.


Ben ayakkabılıktan aldığım yedek anahtarla kapıyı açtım.Abim ben içeriye girmeden önce aklımdan öpüp konuştu.


Akın:İyice dinlen güzelim.Bende birazdan Egeye kıyafet getirmeye gelirim.


"Tamam abi."


Biz içeriye gectigimizde Ege kapıyı kapattıktan sonra bana döndü.


"Güzelim sen bir duş al.Bende sana yemek hazırlayayım."


"Tamam sevgilim."


Yanağından öptükten sonra hızlı adımlarla odama ilerledim.Her seferinde utanıyordum ya.Üzerindeki kıyafetleri çıkardıktan sonra hemen duşa girdim.Sıcak su bedenimden akarken üzerimdeki morluklar kendini daha çok belli etmeye başlamıştı.Beyaz teninden dolayı en ufak iz çok belli oluyordu.Gerçi üzerimdekiler ufak izler değildi.Ege 'nin sesini duymamla suyu kapattım.


"Efendim bitanem."


"Ayçiçeğim yatağın üzerine gelirken eczaneden aldığımız kremleri bıraktım.Yaralarına sür tamam mı?  "


"Tamam Egem."


O odadan çıktıktan sonra bende biraz daha durup duşumu alıp çıktım.Üzerime bornozumu giydikten sonra dolabımın yanına geçip giyecek kıyafetlerimi aldım.Yatağın üzerindeki kremleri gördüğümde ağrı kesici ve morluklar için olduğunu anladım.Yaralarımın üzerine sürdükten sonra biraz bekleyip üzerimi giyindim.


Dolaptan aldığım toz pembe üzerinde kırmızı kalpler olan tatlı bir pijama takımı giydikten sonra Egenin tepkisini merak ediyordum.Acaba nasıl bir tepki verecekti.Saçlarımı kurutma gereği duymadan mutfağa doğru ilerlemeye başladım.


Mutfakta çorba hazırlayan sevgilimi görünce yüzümdeki tebessüm büyüdü.Kalbim benim merhametli yüreğini seveyim senin.Bakışları beni bulunca kısa bir duraksayıp baştan aşağı tekrar süzdü.Yanıma geldiğinde yüzündeki gülümseme büyümüştü.Elleri yanaklarımı bulurken nazikçe sevip yanaklarımdan öptü.


"Sanırım şeker komasına gireceğim bu tatlılık biraz fazla Ayçiçeğim.Asker adamı yataklara düşüreceksin."


"Taş gibi adamsın Egem birşey olmaz sana."


Ağzımdan çıkan cümlelerden sonra yanaklarım kızarmadan başlamıştı.Egenin ise kahkahası mutfakta yankılanıyordu.


"Taş gibi öyle mi sevdim bunu hemşire hanım."


Yanaklarım daha da kızarırken Ege yüzündeki kocaman gülümseme ile beni izliyordu.


"Utanınca ayrı bir güzel oluyorsun Ayçiçeğim sürekli utandırasım geliyor seni."


"Şey çorba taşmasın altını kapatalım hadi."


Ege çorbanın altını kapattıktan sonra bana döndü.


"Saçların yaş neden kurtmadın.Hadi gel saçını kurutalım."


Davetini geri çevirmeyerek odamdan saç kurutma makinesini alıp salona geldim.Kurutma makinesini fişe taktım.Yanıma gelip saç kurutma makinesini eline alıp saçlarımı kurutmaya başladı.Ben babamdan görmediğim sevgiyi ilgiyi onda görüyordum.Saçlarımı sanki kırılacak bir nesne gibi incitmekten korkarak nazik hareketlerle kuruttu.Kurutma makinesini kapattıktan sonra bana bakıp konuştu.


"Saçlarını örmemi ister misin ? "


Sözlerinden sonra kalbim heycanla çarparken gülümseyerek baktım ona.


"Çok isterim."


"O zaman koltuğa otur hadi."


Dediğini yapıp koltuğu oturdum.Arkama geçip saçlarımı örmeye başladı.Örmeyi bitirdiğinde bileğimdeki tokadı çıkarıp verdim.Saçlarımı bağladıktan sonra fotoğrafını çekip gösterdi.


"Nasıl olmuş ? "


"Çok güzel olmuş bitanem.Ellerine sağlık."


Bakışlarımız kesiştiğinde ikimizinde bakışları dudaklarımıza düştü.Dudaklarımız birbirine yaklaşmışken çalan zille Ege geri çekilip konuştu.


"Sanırım Akın Üsteğmenim de alarm takılı.Ne zaman yakınlaşsak yakınımda bitiyor yahu."


Ege' nin sitemi beni gülümsetirken bende Egenin peşinden kapıya ilerledim.Ege kapıyı açtığında karşımda hiç beklemediğim kişi dikiliyordu...


Bölüm sonu...


Oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum.


😊😊🤗🤗


Loading...
0%