Yeni Üyelik
25.
Bölüm

25. Bölüm

@feyzagns9

Evlenme teklifi almamın üzerinden haftalar geçmişti.Hastaneden süresiz izin alarak ayrılmıştım.İlaçların dozu attığı için maalesef yan etkileri de artmıştı.Bazen bayılmalar yaşarken bazen şiddetli baş ağrıları ile mücadele ediyordum.Bunun yanı sıra his kaybı yaşadığım anlar oluyordu ya da hafızamdaki anı kayıpları sık meydana geldiği için Doktorum Merve ile konuşmuştum.Bu durumların normal olduğunu söylemişti.Bu şekilde nereye kadar dayanacağım bilmiyorum ama çabalıyorum.Kendim için Yağız Ege için abim için Ece için çabalıyorum.


Hazırladığım kahvaltıya baktığımda ekmeğin eksik olduğunu gördüm.Ece uyanmadan ekmek alıp geleyim.Odama gidip üzerimi siyah pantolonumu ve beyaz tişörtümü geçirdikten sonra cüzdan ve telefonu alıp evden çıktım.Marketten değilde biraz daha ilerdeki fırından taze çıkan ekmek almaya karar verip fırına doğru ilerledim...


Ece 'den


Uykumu almış bir şekilde gözlerimi açıp güne başladım.Elimi yüzümü yıkadıktan sonra üzerime günlük kıyafetlerimi giyip odadan çıktım.Ev bugün çok sessiz duruyordu.Normalde ablam bu saatlerde uyanık olur bize kahvaltı hazırladı.Acaba uyanamamışmıydı ? merakla odasına ilerledim.Odaya girdiğimde yatağı düzgündü banyoya baktığımda orada da yoktu.Mutfağa ilerlediğimide kahvaltı ' nın masa üzerinde olduğunu gördüm.Ama ablam yoktu.Ekmek almaya mı gitmişti acaba ?


Milleti telaşa vermemek için bir on beş dakika beklemeye karar verdim.Aradan geçen on beş dakikadan sonra ablamı aramaya başladım ama telefonu kapalıydı.Evde daha fazla duramazken anahtarı telefonumu alıp kapının önüne çıktım.Ayakkabılarımı giydikten sonra markete doğru yola çıktım.Markete gidip sorduğumda bugün öyle bir müşteri gelmediğini söyledi.Kalbim korkuyla çarpmaya başlamıştı.Nereye giderdi ablam.Belki Ege abiye gitmiştir diye Ege abiyi aradım.Telefonu üçüncü çalışta açtı.


"Alo "


"Ege abi benim Ece.Ablam yanına mı geldi acaba ? "


"Hayır ben bugün erkenden askeriye geçtim.Ne oldu Ayperiye ulaşamıyor musun ? "


"Kalktığımda evde yoktu.Kahvaltı masada hazırdı ama kendi yoktu.Ben markete ekmek almaya gitmiştir diye bekledim ama gelmedi.Bende hazırlanıp markete geldim.Marketçi bugün böyle bir müşteri gelmedi dedi.Arıyorum telefonu da kapalı.Ya başına birşey geldiyse ? "


"Tamam sakin ol bakalım hemen kötüyü çağırma.Sen eve git eve gelirse kapıda kalmasın ben bakıp araştıracağım.Akın abide yanımda onada söylerim."


"Tamam bulursanız bana da haber vermeyi unutmayın."


"Tamamdır."


Kapanan telefonla derin bir nefes aldım.Allahım sen ablamı koru onu bize sağsalim ulaştır rabbim.Hızlı adımlarla eve ilerdedim.Eve geldiğimde anahtarla kapıyı açacakken karşı dairenin kapısı açıldı.Leyla hanım abimin annesi kapıda bana bakıyordu.Yüz ifademi fark edince konuştu.


"Sorun ne Ece ? Ablana birşey mi oldu yoksa ? "


Abim durumu Leyla hanıma anlattığı için ablamın hastalığından haberi vardı.Ve bunca yıl annelik yapmadığı için pişman olmuş birkaç haftadır ablamla yakın olup ona annelik yapmaya çalışıyordu.Telaşı da bu yüzdendi.Eğer ablama kendini affettirmeden  birşey olursa vicdan azabı çeker diye korkuyordu.Sıkıntılı bir nefes aldım.Gözlerimiz buluştuğunda konuştum.


"Ablam sabah bana haber vermeden evden çıkmış.Arıyorum ama telefonu kapalı başına birşey gelir yada bir yerde bayılır kalır diye çok korkuyorum.Abim ve Ege abiye haber verdim.Aramaya çıktılar bende eve gelirse evde olayım onlara haber vereyim diye geri geldim."


"Pekala bende size geleyim.Evde duramam şimdi."


Kapının arkasındaki anahtarı alıp kapıyı kapattı.Yanıma geldiğinde beraber eve girdik.Ona salona geçmesi için işaret verdiğimde salona geçip oturdu.Bende arkasından ilerlerken çalan telefonuma baktım.Arda arıyordu hemen açıp konuştum.


"Ablamı buldunuz mu ? Nasılmış iyi miymiş? "


"Hayır Ece ablanı bulmadık.Ben sadece sen nasılsın onu sormak için aramıştım? "


"İyi değilim Arda ablama birşey olur diye çok korkuyorum.Bu sıralar ağrıları bayılmaları arttı.Ya bir yerde bayıldıysa telefonu da kapalı delireceğim meraktan."


"Sakin ol lütfen bak biz tim olarak heryerde arıyoruz.Kısa zamanda bulunacak.Hem Yusuf abide mobese kayıtlarına bakıyor.İlla ki bir iz buluruz.Sen ferah tut içini."


Ardanın konuşması biraz olsun içim ferahlatırken içten bir  şekilde teşekkür ettim ona.


"Teşekkür ederim Arda.Bu yaptığımız konuşmanın bendeki anlamını bir bilsen Allaha emanet ol."


"Rica ederim ben bir gelişme olursa haber ederim sana.Sende Allah'a emanet ol Ece."


Telefonu kapattıktan sonra içeriye geçince oturdum.Eli kolu bağlı beklemek kadar zor birşey yoktu bu hayatta.Tek duam ablamın bana sağsalim gelmesiydi.


Yağız Ege ' den


Eceyle konuşup telefonu kapattıktan sonra Akın abiye döndüm.Demir timi de Akın abi de merakla ağzımdan çıkacak sözcükleri bekliyorlardı.Uzatmadan konuşmaya başladım.


"Abi Ayperi Eceye haber vermeden evden çıkmış.Ece uyandığında Ayperiyi evde bulamayınca aramış ama telefonu kapalıymış oda belki ekmek almaya markete gitmiştir diye düşünüp markete gitmiş ama orada da yokmuş.Kısacası Ayperi kayıp onu bulmamız gerek."


Akın abi oturduğu yerden ayağa kalktı.Timde onunla birlikte kalkmıştı.


Akın :Pekala dağılıp arayalım.Yusuf sen mobese kayıtlarına bak nereye gider görürsen bize haber edersin.Diğerleri de sokaklara dağılsın arayalım.


Hep beraber askeriyeden çıktık.Ben lojmanın oradaki sokakları gezmeye başladım.Akın abi ise hastanenin o taraflara bakıyordu.Lojmanın iki sokak altında gezerken parkta bankaların birinde oturan Ayperi dikkatimi çekti.Koşarak yanına gittim.Beni fark etmemiş dalgın dalgın çimleri izliyordu.Hemen önüne geçip sarıldım.Güzel kokusu burnuma dolarken başına birşey gelmedi diye seviniyordum.Kendimi geri çekip gözlerine baktım.


"Ayçiçeğim neredesin sen güzelim kalbimize indireceksin."


Ayperi dalınca yüzüme bakıp elindeki ekmek poşetini gösterdi.


"Fırından ekmek almak için çıkmıştım.Ekmeği aldım ama evin adresini unuttum.Evimi bulamıyorum Ege nerede olduğunu hatırlamaya çalışıyorum ama aklıma gelmiyor.Eceyi aramak istedim ama telefonumun şarjı bitmişti."


Duydukalarım ile yutkundum.Hastalığından dolayı hafıza kaybı yaşıyordu.Yüzünün önüne gelen saç tutamlarını ellerimle kulağının arkasına sıkıştırdım.İki elimle yüzünü sevdikten sonra anlından öptüm.


"Sorun yok güzelim.Ben şimdi evine götüreceğim seni.Ama önce abine haber etmem gerek.Sen bekle beni burada hemen geliyorum."


"Tamam bekliyorum."


Aramıza biraz mesafe koyduktan sonra Akın abinin numarasını aradım.Telefon anında açılırken konuşmaya başladım.


"Ayperiyi buldum abi durumu gayet iyi sadece evin adresini unuttuğu için evi bulamamış telefonun şarjı da bitince Eceye ulaşamamış.Ben şimdi eve götüreceğim onu sende bizimkilere haber edersin."


"Tamam aslanım bende birazdan evde olurum."


Telefonu kapattıktan sonra Ayperinin yanına gittim.Sanırım hala evin adresini hatırlamak için kendini zorluyordu.Dikkatini başka yöne çekmek ve bana bakmasını sağlamak için konuştum.


"Bugün çok güzel görünüyorsun Ayçiçeğim."


Bakışları beni bulduğunda doğru yolda olduğumu fark ettim.Gülümseyerek konuş bana.


"İlahi Ege beni kot pantolon ve tişört ile güzel bulan birtek sensin galiba."


Kaşlarımı çattım tabii ki ben olacaktım.Benden başka hiçbir erkek Ayperimi güzel bulamazdı birkere.


"Tabii ki ben olacağım Ayperim.Seni benden başka hiçbir erkek güzel bulamaz."


Gözlerimdeki kıskançlık ifadesi hoşuna gitmişti.Yanağımı öpüp konuştu.


"Hemen kızma canım.Seni de benden başka kadın yakışıklı bulamaz.Bulursa olay çıkarırım bilmiş ol Üsteğmenim.Ayrıca sana demiş miydim bilmiyorum ama üniforman üzerindeyken ayrı bir yakışıklı oluyorsun canım.Böyle yüzünün heryerini öpesim geliyor.Ama öpemem."


Merakla konuştum.


"Neden öpemezsin benim için sorun değil aksine hoşuma gider."


"Biliyorum canım ama dışarıdayız.Bir gören olur olmaz öyle.Sadece yanağından bir kere öpeceğim.Onunla idare et artık."


"Edelim bakalım bu seferlik."


Kıkırdayıp yanağımdan öptüğünde dayanamayıp bende onun yanağından öptüm.Elinden tuttuktan sonra lojmana gitmek için yürümeye başladık.Eve geldiğimizde zile basmadan kapıyı açtı Ece.Hemen Ayperinin boynuna atlamsıyla Ayperi biranlık dengesini kaybetti.Hızla belinden destek verip dengede durmasını sağladım.Ayperi şaşkınlığını atar atmaz kardeşine sarıldı.


"İyiyim Ece merak etme."


Ece :Aklım çıktı abla nasıl korktum bilemezsin.Bir daha benden habersiz bir yere gitme olur mu ?


"Tamam gitmem hadi sakinleş artık.Ayrıca kapıda dikilmeye devam mi edeceğiz."


Ecenin yeni aklı gelmiş gib kenara geçip içeriye geçmemiz için yol açtı.Ayperi ayakkabısını çıkarıp içeriye geçtikten sonra bende ayakkabımı çıkarıp içeriye geçtim.Salona girdiğimizde Leyla Hanım hemen Ayperiye sarıldı.Ayperinin kasılan bedenini fark ettiğimde gözlerine baktım.Ona sarılmasını istemiyordu.Yani bunca vakit nefret beslemişken şimdi vicdan rahatlatmak için ilgilendiğini düşünüyordu.Ayperinin yemek yemediği detayı aklıma düşünce Eceye döndüm.


"Siz daha kahvaltı bile yapmadınız Ayperi de sende açsınız mutfağa geçip kahvaltı yapmanız gerek.Ayrıca Ayperinin alması gerek ilaçlar var hadi doğru mutfağa geçelim. "


Ayperi kendini geri çektiğinde Leyla hanımın yüzü düşmüştü ama belli etmemek için neşeli çıkarmaya özen gösterdiği sesiyle konuştu.


Leyla:Ben size anne kahvaltısı hazırlayayım güzelce karnınızı doyurun.


O mutfağa giderken Ayperinin yüzünde alaycı bir gülümseme oluştu.Bu gülüş acısını gizlemek için kullandığı gülüşlerdendi.Ece yardım için mutfağa gittiğinde Ayperinin bakışları beni buldu.


"Duydun mu Egem ben tam 25 yıl sonra annemin ellerinden hazırlanmış kahvaltıyı yiyeceğim.Buna ne kadar sevinsem de bu yaptığının vicdanı rahatlasın diye yaptığını fark edince sevincim yine kursağımda kalıyor.Ben onlara ne yaptım Ege bu kadar sevgisiz büyütülecek kadar ne yapmış olabilirim ki ? Biliyor musun ben küçükken çok uslu bir çocuktum.Hiç şımarık davranmazdım.Çünkü annemin beni yaramazlık yaptığım için terketttiğini düşünürdüm.Babam da benimle pek ilgilenmezdi zaten.Ona göre eski karısından kalan fazlalıktan onu hatırlatmaktan başka işe yaramazdım.Zorunda olduğu için bakardı bana.Ama ben bir aptal gibi küçük bir gülümsemesinde deli gibi mutlu olurdum.Çok aptalım değil mi bir saç okşamasına bir bakışına kanacak kadar aptal ve çaresiz."


Onun bu kadar yaralı olması kalbimi ağrıtıyordu.Onu kendime çekip sarıldığımda tuttuğu hıçkırıklarını serbest bıraktı.Burun çekme sesiyle bakışlarım kapıyı buldu.Akın abi gözleri kızarmış bir şekilde Ayperiyi izliyordu.Gözlerinde gördüğüm saf pişmanlık daha fazla üzülmeme sebep oldu.Keşke anne baba olmak içinde sınava girilmesi gerekse.Ne Leyla Hanım anne olabilmişti ne de Fırat bey baba olmayı becerebilmişti.Olan ortada kalan iki çocuğu olmuştu.Onlardan abi kardeş geçirecekleri zamanı bile çalmışlardı.Bu kadar acımasızlık fazlaydı.


Sardığım bedenden biraz ayrılıp gözünden akan yaşları sildim.Gözlerinden öptükten sonra konuştum.


"Sen benim hayatımda gördüğüm en güçlü kadınsın Ayçiçeğim.Sana yapılan onca haksızlığa rağmen içindeki iyiliği sevgiyi öldürmeyip iyi insan olarak kalmayı başarmış bir kadınsın.Ne pahasına olursa olsun ayakta durup kendi emeklerin ile bir yerlere gelmeyi başarmışsın.Ben her geçen gün sana daha fazla hayran oluyorum.Daha fazla aşık oluyorum.Kırgınlıklarını, Kızgınlıkları,hayal kırıklıklarını görüyorum meleğim.Ama sana söz veriyorum bunların geçmesi için geçmese bile üzerini yeni anılar eklenerek daha katlanır hale gelmesi için elimden geleni yapacağım.Biz bir aile olacağız meleğim.


Yaşayamadığın yaşamak istediğin ne varsa beraber yapacağız.Yeri gelecek çocuk olacak yeri geldiğinde yetişkin gibi davranacağız.Canımız ne isterse o şekilde davranacağız."


"Ama ya benim çocukça hallerimden sıkılırsan."


"Senden sıkılmak mı?  Böyle bir cümle benim kitabım arasında yer almıyor.Benim ömrüm boyunca sıkılmayacağım tek insan sensin güzelim."


"Seni çok seviyorum Egem."


Anlından öptüğümde öksürük sesi geldi.Akın abinin burada olduğunu tamamen unutmuştum ben.Ayperiden ayrıldığımda Akın abi Ayperiyi kendine çekip sarıldı.


Akın : Abiyim ulan ben boru değilim.Gözümün önünde flörtleşiyorlar birde.Ayıp ayıp yeni nesilde hiç edep kalmamış yahu.


Ayperinin yanakları kızarmış utanmıştı.Telaşla abisine bakıp konuştu.


"Annem kahvaltı hazırlanacaktı ben bir gideyim belki birşey lazım olmuştur."


Akın abi yanağından öptükten sonra gülümseyerek konuştu.


Akın :Kaç bakalım küçük hanım.Tek kaldığımız zaman olur nede olsa.


Ayperi odadan çıktıktan sonra Akın abinin gözleri beni buldu.Yüzüne ciddiyet geliğine göre durum askeriye ile ilgiliydi.Suratındaki sıkıntılı hal canım sıkarken konuştum.


"Sorun ne abi?  "


Akın : Görev emri geldi.Uzun süredir aranan uyuşturucu ve terör örgütünün yerini tespit etmişler.İçine sızacak bilgiler toplayıp onları çökertmek için özel time ihtiyaç varmış.Bu yüzden bu görev demir timine verildi.İki gün sonra süresi belirsiz göreve çıkıyoruz.


Kahretsin tamda böyle zamanda başıma  gelecek iş miydi bu ? Ayperinin bana bu kadar ihtiyacı varken benim ona ihtiyacım varken süresiz görev de nereden çıkmıştı.Duydukalarımın ağırılığı ile arkamdaki koltuğa yıkılır bir şekilde attım kendimi.Ben bana ihtiyacı olan kız nasıl derdim gidiyorum diye ? Ya ben burada yokken bir sıkıntı yaşanırsa yaa benim onu son kez görme ihtimalim bile ellerimden alınırsa? SEN BU ACIYA NASIL DAYANDIN BABA.ANNEMİ YANLIZ BIRAKIP NASIL GİTTİN.VATAN DEDİN DEĞİL Mİ ? VATAN DEDİĞİNDE AKAN SULAR DURULUR ÖNCELİK HEP VATAN OLUR.ZORMUŞ ONU BÖYLE BIRAKIP GİTMEK ÇOK ZORMUŞ BABA.SENİN SINAVIN ÇOK ZORMUŞ BE BABAM.


Bölüm sonu...


Oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum.


🤭😊


Loading...
0%