@feyzagns9
|
Ah be "İstanbul" sen değil misin bir boğaz uğruna koca şehri ayıran, Kim bilir ne sevdaların ahı var üzerinde ki kavuşmuyor iki yakan!" Akın yıllardır Sevdanın hazır olması sabırla beklemişti.Sevda ise nişanlanan Yağız Ege ve Ayperi'nin gözlerindeki mutluluğu görünce artık hazır olduğunu ve bu mutluluğun onlarında hakkı olduğuna karar vermişti.Bu kararını Akına nişan gününde belli etmişti zaten.Akın Sevdanın hazır olduğunu fark ettiğinde dünyalar onun oldu ama bu sefer de farklı bir telaş belirdi içinde acaba hangi şekilde nasıl bir evlenme teklifi yapsaydı? Nerede ve hangi koşullarda yaptığı evlilik teklifi Sevdanın hoşuna giderdi.Düşünceler arasında kaybolurken İstanbula gelme kararı aldılar.Ayperi'nin babaannesinin mezarını ziyaret etmek ve hasret gidermek istediğini biliyordu.Bu yüzden izin bitmeden İstanbula gelerek bu ziyareti gerçekleştirmek istediler. Mezarlığın başına geldiğinde Akının aklına babannesi ile yaşadığı anılar geldi.Dualar edip çiçekler diktiler mezarına Ayperi çok dağılmıştı ama bu sever yanlız değildi.Solunda sevdiği adam sağında ise abisi vardı.Mezarlığa dimdik giren Ayperi ziyaret sonrasında güç aldığı iki erkeğin kollarında veda etti babaannesine... Akın İstanbul'un tarihi yapılarını araştırırken dikkatini çeken hikaye ile duraksadı. "Kız Kulesi ve Galata Kulesi'nin dillere destan aşkı" Başlığın ardından hikayeyi okuduğunda aklına gelen evlilik teklifi ile kocaman gülümsedi.Sonunda istediği gibi hem romantik hemde kendilerine has bir teklif olacaktı.Evlilik teklifi için istediği yüzüğü yaptırdıktan sonra Ayperinin evine doğru yola koyuldu... Sevda güzel ve bakımlı bahçede bulunan salıncağa oturmuş yavaşça sallanırken bahçeden içeriye giren Akın dikkatini çekti.Akın Sevdayı fark etmeden eve doğru ilerlerken Sevdanın seslenmesiyle adımları durdu. "Hayatım? " Akın Sevdaya doğru ilerleyip yanına oturduktan sonra konuşmaya başladı. "Sevdam bende seni evdesin sanıyordum.Bu yüzden bahçeye bakmadan eve ilerledim.Sen burada tek başına oturmuş ne yapıyorsun kızlar nerede ? " "Ayperi Yağız Egeyle birlikte aile mezarlığına gittiler.Ece ise Ardayla birlikte İstanbul turu yapmaya karar verdi.Bende sevgilim gelse de biraz gezsek diye salıncak köşelerinde seni bekliyorum." Akın sevimli bir şekilde Sevdanın yüzünü severken konuşmaya başladı. "Oy oy kıyamam ben sevdama yanlız bırakmışlar benim sevdiceğimi hadi git hazırlan bende seni gezmeye çıkarayım.Uzun zamandır gitmek istediğin Galata kulesine gidelim." Sevda duyduğu haberle sevinçle ellerini birbirine çarpıp bulunduğu yerden kalkıp Akının yanağına öpücük kondurup hızlı adımlarla eve doğru ilerledi.Hızlı olmalıydı bu yüzden arkasında kendine aşık aşık bakan sevgilisini fark etmeden şarkı söyleyerek misafir odasına ilerledi.Üzerine seçtiği lacivert elbisesini giydikten sonra saçlarını tarayıp boş bırakmıştı.Gül kurusu tonlarında yaptığı makyajı yüzünün güzelliğini ortaya çıkarmıştı.Son birkez boydan aynaya baktığında hazır olduğuna kanaat getirdi. Bahçeye çıktığında Akının telefonla uğraştığını gördü.1 buçuk saattir içeride hazırlanmaya çalışıyordu.Akın ise sabırla sesini çıkarmadan beklemişti onun bu huyunu çok seviyordu Sevda ne kadar geç hazırlanırsa hazırlansın hiç şikayet etmeden bekliyordu onu dikkatini çekmek için seslendi. "Sevgilim ben hazırım çıkalım hadi." Sevdanın sözlerinden sonra Akının gözleri Sevdayı buldu.Baştan sonra incelediğinde gözlerindeki hayranlık artıyordu sanki sonunda gözleri buluştuğunda Akının gözlerindeki duyguyu gören Sevdanın kalbi hızlandı heyecandan elleri titredi.Akın oturduğu yerden kalkıp yavaş adımlarla Sevdanın yanına ilerlerken Sevda heycanla elini nereye koyacağını şaşırmıştı.Sonunda yanına gelen Akın Sevdanın yüzünü kavrayıp anlından öptü.Sanki yeniden nefes alır gibi öpmüştü. Sevdanın yüzünde oluşan kocaman gülümsemeyi gören Akın baş parmağıyla gülümsemesini severken ezberlediği mısraları Sevdanın gözlerine bakarak okumaya başladı. "Sen güldüğün zaman, Sen güldüğün zaman Sevda mısraların güzelliğine ve karşısında kendine aşkla bakan adama aynı şekilde karşılık verdi.Akın Sevdanın gözlerinde gördüğü aşk ve sevgiyle içi titredi.Elleri yavaşça yüzünden kayıp Sevdanın elini buldu.Yüzünde beliren gülümsemesi ile konuştu. "Burada sadece seninle tüm dünyadan uzak sadece gözlerini bakarak bit ömür geçiririm güzelim.Ama artık Galata kulesine gitmemiz gerek çünkü ben Sevdama İstanbul'un en güzel yerlerini gezdirmek istiyorum." "Gidelim sevgilim seninle gezmek yeni yerler görmek bana ancak mutluluk verir." Akın Sevdanın elini arabaya gidene kadar tuttu.Arabaya bindiklerinde Akın arabayı çalıştırıp Galata kulesine doğru sürmeye başladı... **** Akın Galata kulesinden kız kulesini izleyen Sevdaya baktı.Tam zamanı dedi içinden hadi oğlum fırsat ayağına geldi.Patlat hikayeyi et teklifini.Akın kendine gaz verdikten sonra boğazını temizler gibi ses çıkartıp Sevdanın dikkatini çekti.Sevda gözlerini manzaradan çekip Akına baktı. "Sevda çiçeğim sen hiç Galata Kulesi ve Kız Kulesinin hikayesi duydun mu ?" "Bir hikayeleri olduğunu biliyorum ama daha önce birinden hiç dinlemedim.Eğer biliyorsan senden seve seve dinlerim sevgilim." "Aslında bende birkaç gün önceye kadar bilmiyordum.İstanbulun tarihi yapılarını araştırırken dikkatini çekti.Bu imkansız aşkı seninle de paylaşmak istiyorum." "Kız Kulesi’nin uzun tarihi, bir sürü âşık çiftin yıllarca oturup, Salacak Sahili’nden Kız Kulesi’ni izlemesine neden olmuş. Kız Kulesi de aşıkları izledikçe zamanla kendi yalnızlığını hissetmeye başlamış. Bir gün karşısında Galata Kulesi yükselmeye başlamış, tüm büyüleyici duruşuyla. O an Kız Kulesi ve Galata Kulesi tüm İstanbul huzurunda birbirlerine âşık olmuşlar. Lakin araya giren koskoca İstanbul Boğazı, imkânsızlaştırmış aşklarını. İmkânsız aşk karşısında günden güne eriyip soluyormuş Kız Kulesi. Galata Kulesi ise Kız Kulesi’ni böyle gördükçe kahroluyormuş ve duygularını duyurabilmek amacıyla mektuplar, şiirler yazıyormuş. Tarihte bir gün, Ahmet Çelebi çıkıvermiş Galata Kulesi’nin tepesine. Amacı oradan Üsküdar’a uçmakmış. Galata Kulesi, Ahmet Çelebi’ye uçmadan önce tüm aşkını dile getirmiş ve yazdığı mektupları vermiş. Hezarfen Çelebi dayanamamış bu aşkın çaresizliğine, almış mektupları ve atlamış Galata Kulesi’nden. Rüzgar o kadar kuvvetliymiş ki mektuplar dağılmış Boğaz’ın dört bir yanına. Yine de Kız Kulesi anlamış, Galata Kulesi’nin ona ne kadar âşık olduğunu ve martılarla birlikte şarkılar söyleyerek dile getirmiş aşkını. İmkânsız olan aşk, artık karşılığını bir şekilde gördüğü için iki kulede parlamış İstanbul’da günden güne..." Sevda dinlediği hikayeden oldukça etkilenmişti.Bunun farkında olan Akın hiç durmadan devam etti. "Senden öncesi benim topraklarım kuraktı.Hep yarım hissederdim kendimi sanki bir parçam eksikmiş gibi gülüşlerim hep yarım olurdu.Fazla konuşmaz bütün sıkıntılarımı kendi içimde halletmeye çalışırdım.Sonra sen çıktın karşıma bütün ezberlerimi bozdun eksik kalan yanımı tamamladın.Seninle nasıl gülünür onu öğrendim ben ilk derdimi sana açtım.İçimde biriken bütün dertlerime derman oldun... Hayatım senden öncesi ve senden sonrası diye ayrılıyor.Ve ben dönüp baktığımda sensiz olan hayatımın hep eksik olduğunu görüyorum.Ben sensiz bir ömür geçirmek istemiyorum KARA SEVDAM.Benim ömür boyu dert ortağım gülüşlerimin nedeni olur musun ? Benimle evlenir misin Sevdiğim? " Akın diz üstü çökmüş cebindeki yüzük kutusunu çıkartarak yüzüğü Sevdaya doğru tutmuştu. Sevda mutluluk gözyaşları içerisinde başını sallayarak konuştu. "Evet evlenirim seninle bir ömür yaşarım Üsteğmenim." Akın yüzüğü Sevdanın parmağına taktığında Sevda dudaklarını Akının dudakları ile buluşturdu.Akında anında karşılık verdiğinde ikisininde derinden hissettiği iki duygu vardı tutku ve aşk imkansız görünen aşklarını imkanlı hala getiren çift.Korkularına kaygılarına rağmen hiçbir zaman birbirinden vazgeçmeyen bir çift.Mutluluk onların en büyük hakkıydı peki bu mutlulukları uzun sürecek miydi ? Bölüm sonu... Yorumlarınızı ve oylarınızı bekliyorum. 🤗🤗😊😊 |
0% |