Yeni Üyelik
43.
Bölüm

43. Bölüm

@feyzagns9

 

Acı heryerdeydi Yağız Ege kucağında kanlar içinde yatan sevdiğinden gözlerini bir saniye bile ayırmıyordu.Parmaklarının altında atan nabız ona yaşam ile ölüm arasındaki ince çizgiyi her saniye hatırlatmaktan geri durmuyordu.Ambulansın siren sesleri mahalleyi inletirken Yağız Egenin dilinde tek bir dua vardı.

"Allahım ne olur Ayçiçeğimi bana bağışla.Yaşayacaksakta beraber yaşayalım , öleceksekte beraber ölelim.Yalvarırım Allahım bu koca dünyada beni onsuzluğa zifiri karanlığa mahkum etme."

Gelen ambulans ile sağlık görevlileri hemen sedyeyi alarak Yağız Egenin yanına ilerlediler.Yağız Ege Ayçiçeğini seydeyeye yatırırken canının yanmasından korkacaksına dikkatli ve nazik bir şekilde yatırmıştı.Ambulans içine alınan sedye ile ilk müdahale yapıldı.Yapılan ilk müdahaleden sonra ambulans hareket etmeye başlamıştı.Yağız Ege , Ayperinin başucuna geçmiş tuttuğu eline öpücükler bırakarak saçlarını seviyordu.

"Beni sensiz bırakma Ayçiçeğim.Beni nefessiz bırakma.Beni varlığına inandırmışken yokluğunla sınama , bana bu kötülüğü yapma sevgilim.Dayan ne olursun dayan benim için bizim için dayan Peri kızım."

Ambulans hastaneye giriş yapmış doktor ve hemşirenin yönlendirmesiyle Ayperi ameliyata alınmıştı.Yağız Egenin elleri arasındaki küçük el kaybolduğunda yaşadığı boşluk hissiyle çakılıp kalmıştı.Tırnağı kırılsa canı acır diye korktuğu kadının sırtında koca bir kurşun yarası vardı.Ayakta durmakta güçlük çekerken kollarına giren kardeşlerine baktı.Sağında Feyzullah solunda ise Arda vardı.

Arda : Bırakma kendini kardeşim zor biliyorum çok zor hemde ama dayan.Ayperi güçlü kadın nelerle baş etti.Kıytırık bir mermiye mi yenilecek ?

Feyzullah: Arda doğru söylüyor kardeşim.Güçlü dur sen Güçlü dur ki sevdiğin kadın da senin gücünü hissetsin savaşmayı bırakmasın.

Yağız Ege güçlü durmak felan istemiyordu.Tek isteği sevdiği kadının gözlerini açıp ben iyiyim demesiydi.Yavaş adımlarla sandalyelerin olduğu yere ilerledi.Yığılırcasına kendine sandalyeye bıraktı.Gözleri üzerindeki kurumuş kanlara kaydı.Ardından ellerine baktı.Elleri sevdiğinin kanına bulanmıştı nişan yüzüklerine kaydı gözleri kana bulanmış yüzüğüne baktı.Oysa nişanlanırken ne kadar da mutluydu ay yüzlü sevdiği şimdi ise içeride yaşam savaşı veriyordu.

Ameliyathaneden çıkan hemşire elindeki torbayla Yağız Egenin yanına geldi.

"Hasta yakını sizsiniz sanırım.Bunlar hastanın üzerinden çıkan eşyalar."

 

Yağız Ege kızarmış gözlerini Hemşireye çevirip torbayı eline aldı.Torbanın içinde gördüğü kana bulanmış yüzükler ve kolye ile öfkeyle doldu.Bunu onlara yaşatan herkesi cehhennemin dibini göndermeye yemin etti.Ama ilk önceliği sevdiği kadının gözlerini açmasını beklemekti.Daha sonra onları akıttığı kanda boğacaktı.

Dakikalar saatlere karışıyor zaman geçiyordu.Yağız Egeye geçen her dakika ızdırap gibi geliyor hastanenin duvarları üzerine doğru geliyormuş gibi hissediyordu.Arda , Yağız Egenin durumunun iyi olmadığının farkındaydı.Omzundaki yaranın dikişleri açılmış kanıyordu.Dizindeki yara da aynı durumda gözüküyordu.Arda Ecenin yanından kalkıp Yağızın yanına gidecekken kapı açıldı.

Dışarıya çıkan hemşire koşar adım ilerlerken Yağız Ege kalkarak hemşirenin yanına ilerledi.

"Neler oluyor neden böyle telaşlısın birşey mi oldu Ayperiye ? "

"Kan takviyesi lazım beni tutmayın."

"Bekle benim kanım uyuyor benden al "

Hemşire karşısında berbat halde duran adama baktı.Omzundaki kanayan bölgeye değdi bakışları ardından sert bir şekilde konuştu.

"Sizden kan alamam beyefendi üstelik sizinde kana ihtiyacınız var gibi duruyor.Omzunuz kanıyor acilde bir baktırsanız daha iyi olur."

"Bana akıl vermeyi bırakıp şu kanı alsanız mı artık? Bakın size durumu özetleyeyim.İçeride yatan kadın benim tüm hayatımı temsil ediyor ve eğer o nefes almayı bırakırsa ben zaten biran bile düşünmeden kafama sıkıcağım. O yoksa bende yokum bu yüzden rica ediyorum ne yapacaksanız bir an önce yapıp kanımı sevdiğime ulaştırın."

"Bu çok tehlikeli lütfen izin verin başka yerden bulayım."

Yağız Ege hiç düşünmeden belinden çıkardığı silahı kafasına ddayadıArda ve Feyzullah ona adım atacakken geri çekilip konuştu.

"Size kanımın benim için önemli olmadığını kanıtlamak için kafama mı sıkmam gerek.Eğer öyleyse bir dakika düşünmeden kafama sıkarım.Hemen şimdi alın şu kanı."

"Ama-"

​​​Arda : Delirdi bir kere dediğini yapın.Ancak öyle durur.

"Tamam."

Yağız Ege silahını indirip beline yerleştirdi.Kan alma odasına geçtiklerinde Yağız Ege sedyeye uzandı.Hemşire damar yolu açarak kanı torbaya aktarmaya başladı.Yağız Ege dolan torbayı izlerken sevdiğinin son sözleri zihninde tekrar edip duruyordu.

 

"S-sen b-bana b-bu dünyada c-cenneti y-aşattın."

 

Asıl Ayçiçeği hayatına girdiğinden berii cenneti yaşayan oydu.Onunla yaşadığı her an unutulmaz bir hayal gibi gelmeye başlamıştı Egeye sanki hepsi toz pembe bir rüyaydı şimdi ise rüyadan uyanmış kabusu yaşıyor gibiydi.

Neyi istesek nasip olmuyordu.Biz yeni çok istesek hep bir engel vardı hayatımızda.Kan torbasını dolmaya devam ederken sevdiğinin gözleri kapanmadan önce söyledi son söz aklına geldi.

 

"Se-ni sevi-yorum sevgilim."

 

Bu cümle normal zamanda onu bulutların üstüne çıkarırken şimdi yüreğini acıyla kavuruyordu.Sonumuz böyle olmasın sevgilim bize mutsuz son yakışmaz ben seninle birlikte uzun bir ömür hayal ediyorum.İçinde çocuklarımızın olduğu sonsuz bir mutluluk.Hayallerimizi yarım bırakma bizi yarım bırakma sevdiğim.

 

Torba dolmuş hemşire serumu çıkarttıktan sonra dinlenmem ve yaralarıma bakılması için bir hemşire göndereceğini söyleyip odadan çıkmıştı.Bense kimseyi umursamadan yattığım sedyeden kalktım.

Arda :Yağız yeter artık kardeşim.Şu hale bak yüzün bembeyaz kesildi.Kendini öldürmeye mi çalışıyorsun amacın ne lan senin Ayperi orada yaşamak için çalışırken sizin için canla başla mücadele ederken senin şu yaptığına bak.Böyle giderse geberip gideceksin.Peki bir o kız uyanınca ne diyeceğiz.Sen sizin için yaşam savaşı verirken o çoktan canından vazgeçti mi diyeceğiz.

 

Kendini düşünmüyorsun bari sevdiğin kadını düşün.Yat şu sedyeye dinlen biraz en azından yaralarına bakılsın.

 

Kalktığı sedyeye geri yattı Yağız Ege kendi için değil sevdiği kadın için yaptı bunu o sedyeye uzanırken Feyzullah tedavi için gelen hemşireyle konuştu.Serum yapmasını mümkünse içerisine ağır bir uyku ilacı enjekte etmesini söyledi.Yoksa yapacağı delilikten bahsederken hemşire ikna olmuş tamam anlamında başını sallamıştı.Hemşire içeriye girmiş açılan yaralarını temizleyip tekrar dikiş atmıştı.Durumun vahimliği karşısında şaşırıp kalmıştı hemşire bu acıya dayanması normal değil dedi içinden ardından Feyzullahın neden ısrarla rica ettiğini anlamıştı.

 

Adam kendini düşünmüyordu ki tek derdi sevdiği kadındı.Bu yüzden serum bağlayıp ağır bir ağrı kesici uyguladı.Hem ağrısını durduracak hemde uyuyup dinlenmesini sağlayacaktı.Yağız Egenin gözleri kapanmaya başladığında ne yaptıklarını anlamıştı.Ama eli serumu gidip serumu sökemeden uykuya dalmıştı.

 

 

*****

 

Arda ve Ece ameliyathanenin önünde beklerken Feyzullah Yağız Egenin yanına duruyordu.Ece ağlamaktan helak olmuştu.Ablasını kaybetmek istemiyordu.Ona çok alışmıştı arkadaşı sırdaşı annesi olmuştu.Ece ablasının mutlu olmasını istiyordu.Hiç mutlu olmadığı kadar mutlu olmasını yüzünün hep gülmesini istiyordu.

Ece sevdiğinin gözlerine bakıp konuştu.

"Arda gitmez değil mi ? Yağız abiyi , abimi , bizi bırakıp gitmez değil mi ? Gitmesin ne olur gitmesin Arda ben onsuz yapamam ki anlamsız yapamam.Çok seviyorum onu vallahi çok seviyorum çok pişmanım yaptığım hatalardan onu üzdüğüm zamanlardan beni affetmiş midir? "

 

"Ecem ağlama artık gözlerinde yaş kalmadı.Ayperi güçlüdür daha önce de dedim şimdide diyorum o sizi kolay kolay bırakıp gitmez.Ablan da seni çok seviyor ve eminim ki affetmiştir.biz bol bol dua edelim olur mu ? "

 

Ece cevap verecekken kendilerine koşarak gelen Akın , Sevda, Leyla hanım ve Gökhanla ayağa kalktılar.Akın bakışlarını Ardaya çevirip konuştu.

 

Akın:Neler oluyor Arda Ayperinin burada ne işi var ?

 

Ardanın konuşmasını engelleyerek Ece lafa girdi.

Ece : Kağan hani sana bir ara anlatmıştım ya ablama saplantılıydı diye anlattığım çocuk dün gece saatlerinde ablama mesaj atmış aşağı in konuşalım diye ablamda aşağıya inmiş ne konuştular tam bilmiyorum ama magazindeki habere göre senin canınla tehdit etmiş ablamı eğer gelmessen abini öldürürüm demiş.Ablamda mecburen kabul etmiş.Bu olaydan babamın da haberi var abi hatta biz ablamı görmek için gittiğimizde ablama zorla nişan yaptırmaya çalışıyorlardı.Ablam nişandan kaçıp Yağız abinin yanına geldi.Onlar sarılırken ne olduysa biri silahını çıkartıp Ablamı sırtından vurdu.

Akın öfkeyle nefes aldı.Bu sefer babası denilen şerefsizi öldüresiye dövecekti.Ama şuan da önceliği kardeşiydi.Leyla hanım eski eşinin bu kadar yoldan çıktığını duyduğunda daha fazla nefret etmişti ondan.Çocuklarına huzur vermiyor rahat nefes aldırmıyordu.Bu işe artık kendisi son verecekti.

Leyla hanım:Bu işe kimse karışmayacak.Özellikle sen Akın bu işi babanızla ben halledeceğim.Ona öyle bir ders vereceğim ki bir daha çocuklarıma bulaşamaması gerektiğini beynine altın harflerle kazıyacak.

Ameliyathanenin kapısını açıldığında herkesin gözleri dışarıya çıkan doktoru buldu.Doktorun surat ifadesi sıkıntılıydı.Bu ifade hiç kimsenin hoşuna gitmemişti.

 

Ece : Söyleyin artık ablam iyi mi ?

 

"Hasta geldiğinde çok fazla kan kaybetmişti.Üstelik kurşun omur iliğe oldukça yakın bir yere saplanmıştı.Kurşunu çıkarmayı başardık fakat kalbi durdu.Uzun uğraşlar sonucu tekrar hayata dönmesini sağladık.Lakin kurşunun vücuda kalıcı hasar bırakıp bırakmadığınız anlamamız için uyanmasını beklemek zorundayız.Şimdilik yoğun bakımda durumunu takip edeceğiz."

 

Akın:Kalıcı hasar derken ?

 

"Belden aşağı felç kalma olasılığı var.Hayati tehlikesi devam ediyor.Siz kendinizi herşeye hazırlayın.Geçmiş olsun."

Akın ameliyathaneden çıkan kardeşine baktı.Yüzü bembeyaz dudakları ise morarmıştı.Bir ölüden farksız gibiydi geç bulduğu kardeşini erken kaybetmek istemiyordu.Hiç kimse Ayperiyi kaybetmek istemiyordu...

Bölüm sonu...

Bölümü nasıl buldunuz ?

Yorum ve oylarınızı merakla bekliyor olacağım.

🤗🤗🤗

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Loading...
0%