Televizyonda kanal değiştirirken sinirle televizyonu kapatıp kumandayı kenara bıraktım.Hastaneden çıkalı 2 hafta oluyordu yaram iyileşse de ne annem ne Ece nede diğerleri bir iş yapmama izin vermiyor sürekli yatmamı dinlenmemi söylüyordu.Üstelik bu iki hafta içinde Egemi toplasan 3 veya 4 kez görebilmiştim.Bu konuda çok canımı sıkıyordu bana kırgınlığı kalmadı sanırken hastaneden çıktığımızdan berii benden uzaktı sürekli telefonla konuşuyor yanıma pek fazla uğramıyordu.Ondan böyle bir soğukluğu beklemiyordum ama hak ettiğim için de sesim çıkmıyordu.Ağlamamak için yattığım yerden kalktım.Mutfağa girdiğimde ilk kez kimse yoktu.Kek yapmaya karar verdim.

Dolaptan yumurtaları çıkardığımda bir çığlık duydum.Yumurtalar elimden kayarken korkuyla Eceye baktım.

"Abla neden ayaktasın sen ! "

"Allah seni nasıl biliyorsa öyle yapsın Ece korkuttun beni senin yüzüne yumurtaları düşürdüm.Her yeri batırdık şu hale bak ! Ayrıca size daha kaç defa demem gerek ben gayet iyiyim."

Eğilip kırılan yumurtaları toparlayacakken Ecenin sesini duydum.

"Off boşver şimdi orayı ben toparlarım.Sen odana gitsene Ege abi senin için odana bir kutu bırakmış."

Ne zaman gelip bıraktığını sorgularken Ecenin sesiyle göz devirdim.

"Neyi bekliyorsun abla hadi doğru odana bende birazdan geliyorum."

Odama gittiğimde yatağın üzerindeki büyük kutu dikkatimi çekti.Kutunun üzerindeki yazılı olan kağıdı alıp okumaya başladım.

"Hep böyle çocuksu mu bakar senin gözlerin?

Hep böyle içinde uzak bir ışık mı yanar ?

Bakışlarında beni dinlendiren birşey var;

Kıyısındaymış gibi en sakin denizlerin...

Bir yelkenliyim şimdi ben senin limanında ,

Fırtınalardan geldim sende dinleniyorum.

Bu huzur, bu sessizlik hiç bitmesin diyorum ;

En eşsiz dakikalar sürsün senin yanında...

Hiç yumma gözlerini , ışığın eksilmesin ,

Gündüzüm ,aydınlığım, ipek böceğim benim !

Güz bahçemde açılmış o son çiçeğim benim !

Yorgun kalbim seninle elem nedir bilmesin ;

Ayrıma gözlerimden çocuksu gözlerini,

O sakin , o yalansız , o kuytu gözlerini..."

Ümit Yaşar Oğuzcan.

"Ben seninle uyuyup seninle uyanmak istiyorum.Güne seninle başlayıp seninle bitmek istiyorum.Ömrüm boyunca Kollarımın arasında olmanı , kokunla nefes almayı istiyorum.Sende istiyorsan kutudaki elbiseyi giy Ayçiçeğim.Artık hayallerimizi gerçekleştirelim.Seni bana ilk kez Egem dediğin restoranda bekliyor olacağım.

Seni çok seven adam."

Gözlerimden akan yaşları sildim.Her anımı güzelleştiren nefesim olan adam seni herşeyden çok seviyorum.Kağıdı düzgünce yatağa bıraktıktan sonra kutunun kapağını açtım.İçinde gelin çiçeğim gibi duran Ayçiçeklerini görmek kocaman gülümsememi sağladı.

Onu alıp yatağa bıraktıktan sonra beyaz elbiseyi kutusundan çıkardım.Zarif kol detayları sadeliği ve şıklığı ile elbiseye resmen aşık olmuştum.

Elbiseyi de yatağın üzerine bıraktığımda kapıya vuruldu.Gel dediğimde içeriye Ece ve Sevda girdi.Kızların gözleri yatağın üzerindeki elbiseyi bulduğunda gözlerinden kalp çıkıyordu.

Ece :Abla bu elbise mükemmel eniştemin zevkli biri olduğunu biliyordum ama bu kadar mükemmel birşey beklemiyordum.

Sevda :Çok güzelmiş canım benim sana uğur getirsin.

"Kızlar ben çok mutluyum Ege hastaneden sonra benimle çok vakit geçirmediğinden bana hala kırgındır diye düşünüyordum.Ömrümden ömür gitmişti şu 15 günde ama o bana süpriz hazırlıyormuş."

Ece : Ege abi bizimle konuştu daha fazla ertelemek istemediğinizi bir organizasyon yapsa yardım edip edemeyeceğimizi danıştı.Bizde seve seve yardım edeceğimizi söyledik.Herşey hazır sadece seni hazırlamak kaldı geriye hadi bakalım nikahın var nikahına geç kalan tek gelin olmak istemezsin herhalde.

Heycanla başımı salladığımda kızlar heycanıma gülüyorlardı.Sevda gülümseyerek makyaj masamı işaret etti.

Sevda : Otur da makyajını yapalım.Sonra saçını yaparız ardından üzerini giyindin mi hazırsın.

Ben makyaj masama geçip oturduğum da Sevda da makyaj eşyalarını çıkarmaya başladı.Ece de ona yardımcı oluyor bir yandan da konuşuyordu.

Ece :Fark etmedim sanma enişte bey gelin çiçeğini de Ayçiçeği yaptırmış.Kral adam valla her seferinde itina ile her anınıza anlam katıyor.

"Öyledir benim sevdiğim."

Sevda dikkatle makyajımı yaparken ben heycanla atan kalbime söz geçirmeye çalışıyordum.Biten makyajım ile aynaya baktım.Sade ve güzel bir makyaj yapmıştı tamda istediğim gibi.

Sevda üzerini giyinmeye gittiğinde Ece yanıma geldi.Üzerini giyinmişti.Üzerinde kırmızı renkte ince askılı saten bir elbise vardı.Saçlarını salık bırakmıştı.Bana kocaman gülümsedikten sonra saçlarımı yapmaya başladı.

"Çok güzel olmuşsun Ecem."

Ece : Kalbini çalmam gereken bir beyefendi var ablacım ona tüm hazırlık çaktırma.

"Arda sana zaten aşık hemde körkütük birşeyler yapmana gerek yok ki çocuk gözünün içine bakıyor."

Ece : Biliyorum benim tüm şımarık hallerime çocuksu hallerine katlanıyor bazen ben bile kendime katlanamazken onun bana her daim sevgiyle yaklaşması beni ona daha da aşık ediyor.Arda sakin sessiz ve bir o kadar da konuşkan.Yani herkese suskunken benim yanımda şen şakrak bütün saçmalıklarıma sorgulamadan katılıyor böyle olması kalbimi ısıtıyor.Bazen diyorum acaba ona sevgimi gösterebiliyor muyum ? O anlarda bana bir bakışı var kalbimi hızlandırıyor nefesimi kesiyor hem karnımda kelebekler uçuşuyor hemde yanaklarım al al oluyor.

Saçlarımı yaparken bir yandan da benimle konuşuyor hislerini anlatıyordu.Onu o kadar iyi anlıyorum ki aynı şeyleri bende Yağız Ege de hissediyordum.

"Seni çok iyi anlıyorum aynı şeyleri Ege de bana hissettiriyor.Sanki dünyadaki en değerli varlık benmişim gibi hissettiriyor.Bazen bir bakışıyla bazen bir gülüşüyle bazen de sadece sarılmasıyla bu duygu eşsiz birşey sevdiğinin en az senin kadar sevmesi rabbim her genç kıza nasip etsin."

Sevda & Ece :Amin.

Kapıdan yanımıza gelen Sevdaya baktım.Çok güzel olmuştu.Üzerine siyah mini bir elbise giymişti.Straplez bir elbiseydi üzerinde çok güzel durmuştu.Ece gülerek konuştu.

Ece :Saçlarında hazır artık nikah elbiseni giyebilirsin ablacığım.Bende abimi arayayım gelip bizi alsın.

"Tamam hemen geliyorum."

Sevda :heycanla bekliyoruz.

Üzerime son olarak elbisemi de giydiğimde artık hazırdım.Kendimi peri masallarındaki prenses gibi hissediyordum.Odaya geldiğimde kızların gözleri beni buldu.İkisi de hayran bir şekilde bana bakarken utanıp gözlerimi kaçırdım.

Ece :Abla muhteşem olmuşsun Ege abi bir kez daha aşık olacak sana bak göreceksin.

Sevda :Bizim bile nutkumuz tutuldu ben Egenin halini düşünemiyorum.

"Demeyin öyle daha fazla heyecanlanıyorum."

Sevda :Olacak olanı söylüyoruz bebeğim.Neyse şu ayakkabının altına adımızı yazalım.Bende artık evlenmek istiyorum.

Ece umutsuzca konuşan Sevdaya baktı.Bu hali komik gelmiş olacak ki kahkaha atmaya başladı.Bende ona eşlik ettim.

Sevda :Gülmeyin ya kaç yıldır sevgiliyiz tam evlilik aşamasına geldik başımıza gelmeyen kalmadı.Adamla kavuşamıyoruz bir türlü.

"Bu sahne bir yerlerden tanıdık geldi sanki."

Ece :Aman aman susun kötüyü çağırmayın.Bugün büyük gün Ayperi ÜNSAL artık Ayperi ARSLAN olacak.Hadi Sevda yaz artık adını da bana ver.Sıra da Ardayla biz varız.

Sevda :Abinde öyle diyordu canım benim sen okulunu bitirip işinin başına geçmeden evlenmek felan yok.Unut o işi sen Akın hayatta izin vermez.

Ece umursamazca omuz silkerken kocaman gülümsedim.Bugün günlerden 24 Eylül Cuma günüydü.Ben bugün kahvelerinde hayat bulduğum adamla evleniyorum.Yerde miyim gökte miyim bilmiyorum.İçim içime sığmıyor.Gelen aramayla telefonu Sevda açtı.

Sevda:Tamam canım bizde hemen aşağıya iniyoruz.Tamam görüşürüz sevgilim.

Telefonu kapattıktan sonra bize döndü mesajı alan biz hemen ayakkabılarımı giyip çiçeğimi elime aldım.Hazırdım aşağıya indiğimizde arabasına yaslanmış bizi bekleyen abim dikkatimi çekti.Onunda gözleri beni bulduğunda gözlerindeki buğulanmayı gördüm.Kollarını açtığında beklemeden kolları arasına girdim.Nazikti dokunuşları ama sevgisini içime işliyordu.

"Ayperim canım kardeşim benim seni bir daha böyle göremem diye çok korkmuştum.Hep mutlu ol canımın içi sende kardeşim bildiğim Ege de birbirinize sahip çıkın hep mutlu olun çünkü mutluluk en çok sizin hakkınız."

"Teşekkür ederim abi varlığın arkamda dimdik duruşun bana güç ve güven veriyor.Herşey için teşekkür ederim."

"Abilerin görevidir kardeşlerini koruyup kollamak bana bunun için teşekkür etme güzelim sen mutlu ol huzurlu ol o bana yeter."

Birbirimizden ayrıldığımızda Eceyle biz arabaya geçtik.Abimle Sevda biraz konuştuktan sonra onlarda arabaya bindi.Sonunda restorana geldiğimizde dışarıda beni bekleyen siyah takım elbiseli sevdiğim görüş açıma girdi.Ellerim heyecandan titrerken kalp atışlarımın arabada yankılandığını hissediyordum.Arabadan indikten sonra Yağız Egem anında yanıma gelip elimi nasırlı ellerinin arasına aldı.Dudaklarıyla elimin tersini öptüğünde yüzümde kocaman bir tebessüm oluştu.

Gözlerini bana çevirdiğinde baştan aşağıya süzdü.Ardından kahvelerine aşık olduğum gözlerini gözlerimde sabitledi.

"Çook ama çoook güzel olmuşsun Peri kızım...Hangi sözü kullansam hangi kelimeyi söylesem yetersiz kalacak sadece şunu söyleyebilirim.Hayatıma girdiğin beni senin gibi bir melekle bir ömür geçirme şansı tanıdığın için sana çok teşekkür ediyorum Ayçiçeğim."

"Ben teşekkür ederim başımıza ne gelirse gelsin ilk beni dinlediğin için bize bir şans verip beni hayatına aldığın için bütün matemimi bayrama çevirdiğin koca dünyada yalnızlığıma kalabalık olduğun için ben teşekkür ederim Egem."

Birbirimizin gözlerinde kaybolurken bu muhteşem anı Gökhanın sesi bozdu.

Gökhan: Bu romantik anı bölüyorum ama nikah memurunun kıyması gereken bir nikah daha varmış.Bu yüzden acele etseniz iyi olur.

Yağız Ege , Gökhana terk bir bakış atmakla yetindi.Ardından aşık olduğum o gülümsemesi ile elini bana uzattı.Titreyen elimi elinin üzerinde bıraktığımda titreyen ellerimi kavrayıp hafifçe sıktı.Onun bu hareketi biraz daha iyi hissetmemi sağlamıştı.Ufak bir hareketi bile yanımda olduğunu gösteriyor sakinleşmemi sağlıyordu.Beraber içeriye doğru adımladık.İçeriye girdiğimizde restoranı kaplayan Ege gilin askeriyeden arkadaşları ve benim hastaneden yakın konuştuğum doktor ve hemşire arkadaşlarım vardı.Bu kadar kalabalık bir ortam beklemiyordum.

Beraber nikah memurunun olduğu masaya ilerlemeye başladık.Masanın üzerindeki ufak Ayçiçeği süslemeleri dikkatimi çekmişti.Gözlerim Egeye döndüğünde bana göz kırpıp masaya ilerlemeye devam etti.Masaya geldiğimizde oturmam için sandalyeyi çekti.Ben oturduktan sonra kendisi de oturdu.Benim nikah şahidim Sevda olurken Yağız Egenin şahidi Arda olmuştu.

Nikah memuru bana bakarak konuşmaya başladı.

"Sayın Ayperi ÜNSAL hiç bir kimsenin baskısı altında kalmadan , kendi hür iradenizle Yağız Ege ARSLAN ile evlenmeyi kabul ediyor musunuz ? "

Elime verilen mikrofona gür sesimle konuştum.

"Sonsuza kadar EVET."

Salonda yankılan alkışla kocaman gülümsedim.Nikah memurunun bakışları bu sefer Egeyi buldu.

"Sayın Yağız Ege ARSLAN hiç bir kimsenin baskısı altında kalmadan , kendi hür iradenizle Ayperi ÜNSAL ile evlenmeyi kabul ediyor musunuz ? "

Egenin gözleri benimle buluştuğunda o gür sesiyle konuştu.

"Seninle başlayan bu masalda evet demek, sonsuza kadar mutlu sona varmak demek.Sonsuza kadar EVET."

Salonda yükselen alkış sesleri ve helal komutanım sesleri ufak bir kahkaha atmamı sağlarken nikah nemeurunu da gülümsetmişti.Alkış sesleri durduğunda nikah memurları bu sefer şehitlerimize döndü.

"Sizde şahitlik ediyor musunuz ? "

"Evet."

"Evet."

"Bende Belediyenin bana verdiği yetkiye dayanarak sizleri karı koca ilan ediyorum.Gelini öpebilirsiniz."

İmzalalarımızı attıktan sonra nikah cüzdanımız elime geldiğinde Yağız Egeyle gözlerimiz buluştu.Elleri yüzümü bulduğunda elleriyle yüzümü kavrayıp anlımdan öptü.

"Yeni hayatımıza hoş geldin güzel karım."

"Hoşbuldum yakışıklı kocam benim."

Bölüm sonu...

Yorumlarınızı ve oylarınızı bekliyorum.

🤗🤗🤍🤍😘😘