Sabah çalan alarmın sesiyle uyanmıştık hazırlanıp evden çıktık. Simit fırınından 2 simit alıp kampüse doğru yola koyulduk. İlk dersimiz çok yoğun geçti öyle böyle derken öğlen olmuştu. Miran la Alparslan da çıkarken yavaş yavaş önlerinden çıktık sınıftan dışarı doğru yürüyorduk Miran hayırdır kızlar suratınız sirke satıyor bir şey mi oldu diye sordu. Sena dayanamayıp olan biteni anlattı .Miran: Yusuf haa diyerek dişlerinin arasından tıslama sesi geldi .Yusuf takık bi çocuk bizim okulun psikoloğuyla görüşürdü hep dedi Alparslan.

Ne yani bu manyak Aryamı mı buldu dedi kendi bile farkında değildi Aryam demişti Aryam kelimesini duyan Arya afallamıştı. Alparslan ve Sena öylece donup kalmışlardı Miran bir an şaşıran gençlerde gezdirdi gözlerini ne olduğunu anlamamıştı bir an aklına düştü son dediği kelime ulan dilimi eşşek arıları soksun diyebilmişti içinden- şey yani bula bula koca okuldan Arya yı mı buldu?Sana yaklaştı mı Arya size bir şey yaptı mı hele bi yapsın bacaklarını kırar eline vermezsem o adi şerefsizin bozuk psikolojisine bakmam patlatırım beynini ne demek takip etmek dağ başı mı burası Miran ı sakinleştirmeye çalışan Alparslan, abicim sakin ol bundan sonra kızlar nereye biz oraya evlerine biz bırakırız dedi Miran ın kafasına yatmıştı tamam tamam çok güzel olur. Kızlar sevinmişti ama bu çok iyi bir fikir değil sanki her yere mi dedi Sena -evet her yere dedi Alparslan beğenemedin mi? Gençler öğle yemeklerini yediler ders başlamıştı tekrar derse girmek için sınıfa geçtiler. Okul çıkışı sinemaya mı gitsek dedi Miran ne kadar duvarları da olsa Miran da bir insandı ve haliyle o da gençti diğer yaşıtları gibi onunda hakkıydı.

Yazardan:

Okul çıkışı gençler akşam namazlarını eda edip sinemaya geçtiler komedi filmine giden dörtlü keyifle mısırlarını yerken bir yandan da kahkahalarla filmi seyrediyorlardı içerisi çok karanlıktı sadece projeksiyon cihazından ışığın yansıması sayesinde yanındaki arkadaşlarının yüzünü görebiliyorlardı. Herkes filme dalmıştı ki oda ne Arya sıcak bi nefes hissetmişti boynunda bu hiç hoşuna gitmemişti tam kafasını çevirecekken oda ne bir anda birinin ağzını kapamasıyla kendinden geçti.Yusuf planını yapmıştı onu en çaresiz anında yakalayıp onu ormanda terkedilmiş uzun zamandır kullanılmayan bir eve götürecekti ve ardından Arya nın onu sevmesi ve ona inanması için her şeyi yapacaktı onu ölen sevgilisine çok benzediği için ilgisini çekmişti ölen sevgilisi Zehra nın yerine koymuştu çok sevmişti Zehra yı onu Zehra gibi seven hiç kimse yoktu ne zaman Zehra öldü. Hayatı yaşayan bir ölüden farksız oldu. Zehra'yla küs ayrılmışlardı Zehra Yusuf'un uyuşturucu bağımlısı olduğunu sonradan öğrenmişti ve tedavi olması gerektiğini sürekli anlatıp durmuştu. Bir gün buluştuklarında Yusuf un saçı başı dağınık yalpalaya yalpalaya yürüdüğünü gördü anlaşılan haplanmıştı yine. Zehra sinirden ağlayarak ona doğru koşup içme artık şu mereti içme diye bağırmaya başladı olayın ne olduğunu henüz anlayamayan Yusuf Zehra yı seçmeye çalışıyordu Zehra'yı iki gösteren gözlerini ovuşturdu ama Zehra iki taneydi ona sarılmak istediğinde tekrar sendeledi Zehra daha çok sinirlenerek bitti artık bitti anlıyor musun artık sana hayatımda yer yok ne zaman aklanırsan bu pis illetten işte o zaman belki bir şansımız daha olur diyerek kendini caddeye attı ağlamaktan kıpkırmızı olan gözleri son bir damla daha düşerken tam eliyle silerken ters şeride girmiş olan araç hızla genç kızın üzerine doğru geliyordu aracın frenleri boşalmıştı adam durmak istese de duramadı direksiyonu kırmak istedi kıza çarpmamak için ama nafile kızcağız çarpan arabanın önce camına sonra havaya ardından da yere savrulmuştu. Çarpan kişi olayın şokunu atlatamazken yoldan kazayı görenler hemen yardıma gelmişlerdi önce yerde yatan kazazedenin durumuna bakıp çarpan şoföre baktılar şoför aracın hemen dibine oturmuş boş boş yerde yatan kıza bakıyordu ölmüş müydü acaba ehliyeti de yoktu ceza alır mıydı umurunda değildi genç bir can yerde öylece yatıyordu.

Beyefendi iyi misiniz duyduğu seslerle kendine gelen adam önce etrafa sonra gelen sese doğru bakıp -iyi misiniz bir şeyiniz var mı diyen kişiye

-Be ben iyiyim o iyi mi öldü mü? .....

Ambulanstan indirilip acil kapısına getirilen Zehra nın az da olsa nabzı atıyordu yolda ki müdahaleyle kalbi tekrar atıyordu yaşama tekrar geri dönmüştü ambulans hemşiresinin acil doktoruna hasta Zehra Bıyıklı 19 yaşında A RH+ hastanın iç kanama olasılığı beyinde hasar tespit ettik acilen ameliyathaneyi hazırlayın danışmadaki kıza hastanın ailesini bulup hemen haber verin diyen doktor ameliyathaneye geçmişti. Ameliyathane kapısında bekleyen anne babası kızlarının acı haberini almıştı olaydan saatler sonra Yusuf her şeyden habersiz Zehraların evin önünden geçerken bir cenaze arabası geçmişti yanından ne de güzel kokuyordu biraz sonra cenazeyi indireceklerdi ne olduğunu anlamadığı kalabalığı yarıp cenaze tabutunun yanındaydım Zehra nın anne babası neden ağlıyorlardı Zehra'm Zehra'm nerede diye bağırmaya başladım annesi Yusuf oğlum başımız sağ olsun ne diyorsun sen Elvan abla Zehra nerde nasıl oldu daha iki saat önce benim yanımdaydı araba çarpmış diyebilmişti hıçkırıklarının izin verdiği şekilde .O günden sonra bırakamamıştı bu illeti ne zaman içse kafası bi milyon olup Zehra'sını görürdü beyaz lar içinde ona kırgın kırgın bakardı. Zehra öleli 2 yıl 5 gün 425955 saat00 saniye olmuştu bu dünyada tek tattığı sevgiydi taki ölüm acısı onu bulana kadar mezarlıktan korkmazdı mezarlıktan korkanlar henüz sevdiklerini kaybetmemiş olanlardı ona göre. Kaç gece sabahladı mezarının başında kendinden habersiz mezarlık bekçisi onun bu haline ne kadar üzülse de biliyordu ki bu genç laftan anlamazdı iki aydır her gece gelir ağlar bağırır çağırır sonra sabaha kadar sızar kalırdı.