Aya'dan:
Sahile vardım sert rüzgar yüzüme vururken içimdeki hevesi kırılmış küçük kız çocuğundan farksızdım. Miranın yanına tam da onun istediği gibi bir kız in yakışması beni delirtiyordu, yüreğim acıyordu.
2 saat sonra
Eve geldiğim de ne yediğim yemekten bir şey anladım nede çalıştığım kitaplardan. Her şey boş ve anlamsız geliyordu. Bütün dünyam o olmuş sanki bir tek o vardı benim için.
Daha nasıl anlatsam içimdeki bu berbat ama çok sevdiğim duyguyu. Ona karşı acı çekmeyi bile sevmeye başlamıştım.
1 hafta sonra:
Miran'dan:
Bir haftadır Aya'nın tavırları aklımı bulandırıyordu. ne olmuştu da böyle davranıyordu? 😪
Artık gidip sormalıydım. Teneffüste yanına gittim yavaş adımlarla. Beni fark etmedi ama saniyelerce gözlerini kapattı. Sanki bir şey hatırlamışta durmuş gibiydi. Sonra boğazımı temizleyerek öksürdüm. Hafif kısık ama gür olan bir sesle Arya müsait misin diyebilmiştim. Arya bana doğru döndü ve hafif acı bir gülümsemeyle efendim seni dinliyorum dedi. Senin neyin var? Bir haftadır bi tuhafsın bir derdin mi var hasta mısın ne oldu? Bir haftadır bekledim. En son gelim de konuşayım dedim kendi kendime. Arya söze girdi demek bir haftadır benim için üzülüyorsun öyle mi ? Üzülsen böyle yapmaz......
Devamını getiremedi. Ne yapmazdım ne diyorsun? Ne yani sen benim yüzümden mi bu haldesin? Arya söze girerek ne alaka hem ben senin umurunda olmazdım ki. Bir dakika ya sen git o sevgilinle ilgilen sonra bizi böyle görürse üzülür dedi. Ağzım açık gözlerim belirgin sinirli bir şekilde ne diyorsun sen ya. Ne sevgilisi kimden bahsediyorsun sen dedim ciddi çıkan sesimle. Kim mi alaycı bir sesle söylemişti bunu. Hani her sabah sırıta sırıta yanında geldiğin o kız. Sen beni mi takip ediyorsun dedim. Ne münasebet sokak ve okul umuma (insanlara) açık yerler. Bazen aynı zamanlarda okulun kapısının önünde karşılaşıyoruz fark ettinmi bilmiyorum ama dedi imalı sesiyle. Demek öyle birincisi benim sevgilim yok. İkincisi o kız benim sevgilim olamaz sevgiliden öteyiz. Öylemi ne güzel işte dedi Arya kinayeli bir şekilde. Derin bir nefes aldım Arya tamamen yanlış anlamışsın ve anlamayada devam ediyorsun.Şu an sana neden niçin açıklama yapıyorum bilmiyorum ama dinle: O gördüğün kız benim için çok değerli çünkü o benim süt kardeşim. Dinimizde süt kardeş namahrem değildir.Öz kardeş gibidir ve ben de buna binaen öyle davranıyorum. Abilik yapıyorum :) Diğer konuya da açıklamak getirmek gerekirse ben kimseyle gönül eğleyecek biri hiç değilim. Müslümanın helali olur sevgilisi değil. Şaşkın ama biraz da mahcup bir edayla ben bilmiyordum dedi kekeleyerek. Konuyu saptırmayalım ne oldu sana dedim. Ben..... Şey hiççç sınav stresi dedi.Pek inanmadım ama neyse deyip çapkın bir gülüş yolladım gerilen ortamı yumuşatmak için. Eğer gülerse hem konuyu anlayacaktım hemde başka bir sebepten dolayı mı olduğunu bilecektim.Görüşürüz diyerek gülümsemeye devam ettim. Oda aynı şekilde yapınca tamam dedim içimden bu beni kıskanmış emin oldum.Tekrar tekrar aynı şeyi düşünüp kıskanmış olması çok hoşuma gitmişti ama neden? Bu kız benim ayarlarımla oynuyordu.Bir hafta önce ne yaşadık şimdi kıskançlıkla alakalı bir durumda kıza açıklama da yapmıştım.Bana bizden olmayacağını ihtimali bile düşünülemez dedikten sonra böyle davranması.Hem anlam veremiyor hem de acayip hoşuma gitmişti.Sokkata daha emin ve dik yürümeye başlamıştım. Beni seven benden hoşlanan biri var diye. Biri ama bu sıradan biri değil Arya'ydı bu kişi.
🙃🙃🙃🙃
Arya'dan:
Tenefüste kendimi bahçeye attım. Manzaraya bakarak bu hafta yaşadıklarımı Miran'ı o kızı düşünüyordum. Onları her gün yan yana görmemle ölüyordum. Miran'ı çok düşünmüş olmalıydım ki çikolata kokusu burnumu okşadı.Tanıdık bir ses müsait misin demişti. Sesi duymamla arkamı dönmem bir oldu. Miran'dı bu Miran'ımdı. Kalbimin yegane sahibi. Hop hop Arya kendine gel dedim. Evet müsaidim bir şey mi vardı dedim. Bir haftadır yanına gelmek yada gelmemek için cebelleştim. En son git konuş dedim kendi kendime. Senin neyin var bir haftadır bir tuhafsın dedi. Demek bir haftadır benim için üzülüyorsun öyle mi ? Üzülsen böyle yapmaz......Devamını getiremedim aşırı sinirlerim yıpranmıştı.
Ne yapmazdım ne diyorsun diye gürledi? Ben senin çok mu umrundayım sanki. Bu dediğimi duymuş olacakki söze girdi. Ne yani sen benim yüzümden mi bu haldesin diye sordu? Sen neden bunları bana soruyorsun? Sen git o sevgilinle ilgilen sonra bizi böyle görürse üzülür dedim.Miran'ın Ağzı açık gözleri belirgin sinirli bir şekilde ne diyorsun sen ya dedi. Ne sevgilisi kimden bahsediyorsun sen dedi ciddi çıkan sesiyle. Kim mi alaycı bir sesle söylemiştim bunu. Hani her sabah sırıta sırıta yanında geldiğin o kız. Sen beni mi takip ediyorsun dedi. Ne münasebet sokak ve okul umuma (insanlara) açık yerler. Bazen aynı zamanlarda okulun kapısının önünde karşılaşıyoruz fark ettinmi bilmiyorum ama dedim imalı bir şekilde. Miran söze atıldı. Demek öyle birincisi benim sevgilim yok. İkincisi o kız benim sevgilim olamaz sevgiliden öteyiz. Öylemi ne güzel işte dedm kinayeli bir şekilde. Derin bir nefes aldı Arya tamamen yanlış anlamışsın ve anlamayada devam ediyorsun.Şu an sana neden niçin açıklama yapıyorum bilmiyorum ama dinle: O gördüğün kız benim için çok değerli çünkü o benim süt kardeşim. Dinimizde süt kardeş namahrem değildir.Öz kardeş gibidir ve ben de buna binaen öyle davranıyorum. Abilik yapıyorum :) Diğer konuya da açıklamak getirmek gerekirse ben kimseyle gönül eğleyecek biri hiç değilim. Müslümanın helali olur sevgilisi değil. Şaşkın ama biraz da mahcup bir edayla ben bilmiyordum dedim kekeleyerek. Konuyu saptırmayalım ne oldu sana dedi . Ben..... Şey hiççç sınav stresi dedim ya dedim .Pek inanmadım ama neyse deyip çapkın bir gülüş yolladı gerilen ortamı yumuşatmak için sanırım. Görüşürüz dedi gülümsemesi devam ederken. Allah'ım ne yapmaya çalışıyordu bu adam böyle. O nasıl bir bakış o nasıl bir gülüş o nasıl bir endam. Kalpten gidecektim bir gün. Ben de ona tatlı gülümsemelerimden birini yollayarak görüşürüz dedim.
Miran gittikten sonra manzaraya bakıp aptal aptal gülmeye devam ettim. Konuştuklarımızı hatırlayıp ağlamaya başladım. Bir yandan ağlayıp bir yandan deli gibi kahkaha atıyordum. Bir haftadır sevgili sanmıştım onları. Psikolojim çok yıpranmıştı.Demek süt kardeşi ha. İyiymiş dedim kendi kendime. Allah'ım şükürler olsun sana dedim.
OKUL DÖNÜŞÜ:
Okul çıkışı içim huzurluydu. Kulaklığımı takıp telefonumdan müzik listesine girerek Bilal sonses kalbimde ruhumda gönlümde sen varsın şarkısını açtım. Aptal aptal sırıtarak evin yolunu tuttum. Eve vardığımda ev sessizdi. Anne anne diye iki kere seslendim. Ama annem yoktu. Telefonumdan annemin ismini tuşlayarak telefonu kulağıma götürdüm. Üç dört çalışta telefon açılmadı. Sonra hemen arama kapandığında peşine annemin araması ekranda belirdi. Hemen açıp anne neredesin sen? Neden telefonlarımı açmıyorsun dedim endişelenerek. Sakin ol güzel kızım. Biraz dışarı çıktık Nurdane teyzenle(Nurdane teyze komşumuz annemin de ahretliği)tabak çanak bakıyoruz biliyorsun ben böyle şeyleri seviyorum.
Telefonu kapattıktan sonra karnımın aç olduğunu hissettim. Buzluktan aparatif bir şeyler aramaya başladım. Donmuş olan böreği buzluktan alıp fırını çalıştırdım. Böreği tepsiye koyup fırına verdim. Çay suyu koyup odama üstümü değiştirmeye gitim. Rahat bir eşofman üstüne siyah kapşonlu bir hırka içine beyaz bir tişört tabiki.Telefonumu ve şarj aletimi de alıp odadan çıktım.Televizyonu kimse yokken izlemek için bundan daha iyi fırsat geçemezdi elime.Güzel bir dizi seçip çayımı demledim. Börek pişmişti dilimleyip tabağa yerleştirdim ve afiyetle mideme gönderdim.
21:30:00
İnstada dolaşırken karşıma bir hesap çıktı. @ahdevefa tıklayıp paylaşımlarına baktım ve hepsi mantıklı ve yararlı paylaşımlardı. Bazılarını da anlamıyordum. Anlamadığım kelimelere google dan bakıp araştırmaya başladım. Araştırdıkça hayretim beni ele veriyordu. Aslında her Müslümanın yükümlü ve yapması gereken sorumlulukları vardı. Benim de bir yerlerden başlamam lazımdı ama bu gece değildi. Bir kaç sure ezberleyip namaz kılmayı öğrenmek için biraz daha video izlemem lazımdı. Uykuma yenik düşüp uyuya kaldım.