Yeni Üyelik
1.
Bölüm

1. Bölüm

@floweryyy

Selamlarrr yeni ve ilk kurgum. Keyifli okumalarınız olsunn. Hepiniz öpülüyorsunuzz.

 

 

 

 

 

 

Bir kusurum ve yanlışım olursa affedin

 

 

 

 

 

 

(Oy ve yorumlarınızı bekliyorum) Her bölümün sonuna🤍 koyacağım sorularınızı ve fikirlerinizi yazabilirsiniz.

 

 

 

 

 

 

 

Bir genç kız. Küçük yaşta ailesini kaybetmiş. Kendi ayakları üzerinde bir işe sahip olmuş. Hayatın zorluklarını bilirmiş. Ona rağmen mutlu yaşarmış ta ki o güne kadar. Bir günde bir insanın hayatı nasıl değişir. Değişmiş...

 

 

 

 

 

 

Bora fırtınaymış. Yıkarmış. Ama bir Durusuna naifmiş.Bir ona sakinmiş. Bir ona öyle bakarmış. Kimsenin görmediği yüzünü bir ona gösterirmiş...

 

 

 

 

 

 

" Dünya alev alsın elzemim . Tepeye oturup seninle birlikte şarap içerek seyredirim "

 

 

 

 

 

 

" Seni seviyorum"

...

 

 

 

 

 

 

" Her zerrenle..."

 

 

 

 

 

 

​​​​​​~

"​​Kız iki saattir seni arıyorum neredesin?" Gelen Defneydi. Hastaların olmadığı bir boşlukta kantine inmiştim.

Defne benim iyi bir arkadaşım. Gerçi çok arkadaşa sahip değilim. İyi bir kızdı. Gençti,25 yaşındaydı. Hastanede hemşire kendisi.

Beline doğru uzanan koyu kahve saçlarını belinden savurarak yanıma geldi ve sandalyeyi çekip oturdu. " Yine haberlerdesiniz Duru hanım" M harfini uzatarak. Onun bu dediğine tebessüm ettim.

Son aylarda sürekli adımı haberlerde görebiliyorlardı. Yaptığım işlerden, girdiğim ameliyatlardan konuşuluyorum. Yaklaşık bir ay önce girdiğim ameliyattan kaynaklı bir ödül aldım. Bu durum daha çok konuşulmama neden oluyor. Benim hoşuma gidiyor. Aklıma gelen bir düşünce ile yüzümdeki tebessüm silindi.

Acaba ailem yaşasaydı benimle gurur duyarlar mıydı ? Sevinirler miydi ? Ödül törenime gelirler miydi ? Hatta belki umursamazlardı bile. Bu yüzden gereksiz hayal kurmaya gerek yok. Sonra aklıma her zaman düşündüğüm o şey geldi. Anneme mi benziyordum ? Babama mı? Çok merak ediyordum bu sorunun cevabını. Cevabı hiç öğrenmeyecek olamama rağmen...

​​​" Duru orada mısın?" Defneden gelen ses ile irkildim. " Evet, dalmışım"​ " Eee bu akşam partiler miyiz?" 2 kişiydik bizden başka kimse yoktu. Partilemekten kastı 2 şarap çekirdek cipsti. " Olur bize gel akşam"

​​​​​​Bıkkınlığını belli eden mırıltılar çıkararak "Ödül aldığın gün bana söz vermiştin ama " Evet defneye söz vermiştim. Çok ısrar etmişti . Beraber bara gidelim dediğinde sürekli geçiştiriyordum.

" Hadi ama sözünü tutmalısın"

​​​​​​" Tamam sen kazandın"

Gülerek" bu akşam saat 10 da sizin evden çıkalım " dedi . Tam cevap verecektim ki hastaneye yeni gelen hemşirelerden biri koşarak yanımıza geldi. " Duru hanım"dedi soluklanarak

" Acil hasta amaliyathaneye alındı kurşun yarası. " Duyduklarımla hemen ayaklanıp amaliyathaneye doğru koştum.

Amaliyat önlüğümü giydim. Hızlı adımlarla ameliyathanenin kapısına geldim. Tam kapıdan girecektim ki bir el kolumu tutup beni kendisine çevirdi.

Kahve gözleriyle keskin bir şekilde gözlerime baktı.

" İçerdeki ölürse sende ölürsün Doktor" söylediğiyle bocaladım. Kolumu sıkan eline baktım.kolumun mosmor olduğuna emindim. Bir yere dahi çarpsam moraran tenimi öyle bir tutmuştu ki söylediklerinden daha sertti. Ardından gözlerine bakarak " elimden geleni yapacağım" dedim çünkü ne söylersem kendi aleyhime olduğunu biliyordum.

" Elinden gelenin fazlasını yap. Unutma o ölürse sende ölürsün Doktor"

Kolumu bırakmasıyla irkildim ve amaliyathaneye doğru koştum. Amaliyat riskliydi. Kurşun yarası derindi. Yaklaşık üç buçuk saat süren amaliyattan çıktım. Hastanın bir gün yoğun bakımda kalıp sonra odaya alınması gerekiyor. Çıktığımda eldivenlerimi çıkartıp alnımda ki teri sildim.

Tüm amaliyat boyunca o adamın söyledikleri beynimde yankılandı. Gerçekten ölür müydüm ? Bu sorunun cevabını bulmak çok zor olmadı. Hastanın yarası kurşun yarası olması herşeyi açıklıyordu aslında.

Saat çoktan 6 olmuştu. Hemen odama gidip önlüğümü çıkarttım. Çantamı alıp hastane çıkışına doğru gittim. Gece için Defneye söz vermiştim bu kafayla nasıl gideceğimi bilmiyorum. Ama eğer gitmezsem Defne büyük olay çıkarabilirdi.

Tam kapıdan çıktığımda yanıma bir hemşire geldi. Endişe ile yüzüme bakıp birşey söylemeden elinde ki siyah gül buketini kucağıma bırakıp gitti.

​​​​​Hayatımda çok çiçek almaya alışık değildim. En son gelen çiçek sağlık bakanlığı tarafındandı. Kişisel olarak aldığım ise üniversitesi mezuniyetimde dostum Ömerdendi. Kendisi şuan Mersin'de yazılımcılık yapıyor. Bu güllerin ondan olabileceğini düşündüm fakat üstündeki notu görene kadar.

Küçük zarfı açıp baktığımda el yazısı ile yazılmış bir yazı ile karşılaştım.

Siyah gül yeni başlangıçları sembolize eder yeni başlangıcımıza DOKTOR HANIM...

İsimsizdi. Kimden geldiğimi bilmiyordum ama şaşırmama neden oldu. Hızlı adımlarla arabama binip eve doğru sürdüm. Yol boyunca bu çiçek aklımda kaldı. Kimden ve neden gelmişti ?Neyin başlangıcıydı?​​​​​

~

Çalan kapıyla birlikte son kez aynadan kendime bakıp kapıyı açtım. Gelen Defneydi. Üstünde dar kırmızı bir elbise altında ise onları tamamlayan siyah topuklu ayakkabılar vardı.

" Mükemmel olmuşsun" dedim. Oda beni süzdü. Siyah askılı dizimin hemen üstünde bir tane bir elbise giymiştim ayakkabı olarak da ipli topuklularımı giymiştim.

" Seninle birlikte bir yere gitmeyi sevmiyorum. Kısmetimi kapatıyorsun". Dedi kızmış gibi yaparak. Onun bu haline kahkaha atarak evden çıktım. Kapıyı kilitleyip anahtarı çantama attım. Defneye bugün başımdan geçenleri söylememistim. Belli de etmemistim. Arabaya binip Defne'nin dediği mekana sürdüm.

Mekana gelmiştik bu yüksek sesten de anlaşılıyordu. Kapıda iki adam vardı çok da umursamaz gözüküyorlardı. Defne ile içeri girdik uzun bir koridordan geçtikten sonra eğlence yerine vardık. Defne direk bir masaya oturunca ben de yanıma gittim. Ortam çok karışıktı kimileri dans ediyor kimileri eğleniyor kimileri birbirlerini delice öpüyor kısaca insanlar eğleniyordu.

Defneye sonra böyle bir yere getirdiği için kızacaktım. Yanımıza gelen garsondan ben bi şarap istedim. Defne ise bira. Aradan beş dakika geçti. Garson istediklerimizi getirdi. Ardından yanımıza bir adam geldi Defne sahnede dans ediyordu Adam yanıma oturdu içki kokusu burnunu kıracak şekilde ağırdı.

" Selam güzellik" dedi ağzının içinde harfleri yuvarlayarak.

" Uğraştırmadan gider misiniz? "

" Neden güzelim biraz eğlenebiliriz bence " dedi elini bacaklarıma uzatarak. Tam geri çekiliyordum ki başka bir adam adamın kolundan tutup yumruklarla dışarı çıkardı neye uğradığımı şaşırdım. Çok düşünmemeye karar verdim ta ki yanımda bir not kağıdında ki yazıyı görene kadar.

 

 

 

 

" Umarım çiçekleri beğenmişsinizdir DOKTOR HANIM..."

 

 

 

 

~​​​​​

 

 

 

 

Evet bölüm sonundan selammm. Nasıl buldunuz ? Belki biraz karmaşık gelmiş olabilir ama ileriki bölümlerde her şey anlaşılır. Umarım beğenmişsinizdir. Destek için yorumlarınızı ve oylarınızı eksik etmeyin. Bu arada eğer bu bölüm biraz tutarsa kitabın çok güzel kurgusu var onu devam ettiririmmm

🤍

Loading...
0%