Yeni Üyelik
42.
Bölüm

40. Bölüm - Yalan

@galaksikadin

Umut Ali’den

Anlaşılan 8 ay daha alınganlığıyla baş edecektim.

Şikâyet etmiyordum kesinlikle ama öyle şeylere üzülüp ağlıyordu ki şaşırıyordum.

Sabah olduğunda uyanıp kahvaltı hazırlamaya başladım.

Her şey hazır olmak üzereyken incecik eller belime dolandı.

‘’Yanımda yoktun’’ dedi

Elini tutup öptüm ve önümü döndüm.

Belinden tutup tezgâha oturttuğumda dilimlediğim salatalıktan yemesi için uzattım.

‘’Karım uyanınca acıkır diye düşündüm ve sen uyanmadan kahvaltıyı hazır etmek istedim’’ dedim ellerimi iki yanından tezgâha koyarak.

‘’Düşünceli kocam benim’’ dedi gülümseyerek.

‘’Hani bana sabah öpücüğü?’’ dedim ve yanağımı çevirdim.

Yanağımı öptüğünde bu sefer diğer yanağımı çevirdim.

Her iki yanağımı da öptüğünde dudaklarımı uzattım. Bal dudaklarını uzatarak dudağımı öptüğünde bende boynundan öptüm.

‘’Hadi bakalım sofraya’’ dedim ve tezgâhtan indirdim.

Kahvaltımızı yaptığımızda ‘’Narin’im benim şimdi dışarı çıkmam gerekiyor. Küçük bir işim var halledip geleceğim hemen.’’

Tedirgin olduğunu belli etmemeye çalışarak ‘’Tamam kapıları kilitlerim ben zaten’’ dedi.

Elini tutup ‘’Yavuz yanında durması için birisini gönderdi. O gelecek ve kapıda bekleyecek’’ Akın yukarıda bekleyecekti, Selim de dış kapıda bekleyecekti.

‘’Nerede bekleyecek?’’ dedi

‘’Bu kapının önünde bekleyecek’’

‘’Hayır olmaz öyle kapıda birisini bekletmem ben yazık’’

‘’İşleri bu sevgilim. Koruma onlar’’

‘’Olabilir ama ayıp kapıda öyle bekleyemez. Güveniyorsan içeride beklesin’’

‘’Hayır seni kimseyle aynı evde bırakmam’’ dedim net bir şekilde.

‘’Tamam o zaman arabası falan yok mu gitsin arabasında beklesin. Numarasını bana ver bir şey olursa eğer ararım çıkar yukarı’’

‘’Çok inatçısın’’ dedim ve telefonumu alıp Akın’ın numarasını gönderdim.

‘’Bir şey olmayacak. Eğer kendini kötü hissedersen, mide bulantıların çok artarsa, halsizleşirsen beni hemen ara geleyim yanına. Aklım sende sürekli mesaj at bana olur mu? Kendine çok dikkat et’’

‘’Ali sanki gelmeyecek gibi konuşuyorsun’’

‘’Senin için endişeleniyorum sadece’’

‘’Merak etme iyiyim ben film açar izlerim’’

‘’Tamam sevgilim. Canın bir şey falan isterse Akın’a söyle alıp getirsin’’

‘’Ali tamam sanki ilk defa evde kalıyorum’’

‘’Seni seviyorum dikkat et’’ dedim ve alnından öptüm.

‘’Bende seni seviyorum sende dikkat et’’ dedi ve el salladı.

Elini tutup öptüğümde gülümseyerek baktı.

Kapıyı kapatıp kilitlediğinde aşağı indim.

Akın kapıda bekliyordu.

‘’Yukarı çıkma arabada bekle. Bir şey olursa Narin seni arayacak’’

‘’Tamam abi’’

‘’Gözünüzü dört açın’’

‘’Abi site çok büyük kimin ne için geldiğini pek anlayamıyoruz ki’’

‘’Anlayacaksın. Şüphelendiğin olursa gönder şu güvenlikleri baksın. Akın sana güveniyorum’’ dedim ve omzuna vurdum.

‘’Tamam abi merak etme’’ dedi ve arabasına gitti.

Bende arabama bindiğimde Narin mesaj attı.

Narin’im: Sitenin havuzuna ineyim mi?

Siz: Hayır

Narin’im: Neden?

Siz: Evden çıkma ben gelince istediğin yere gideriz

Narin’im: Tamam

Narin’im: Gelirken midye alır mısın?

Siz: Alırım tabii ki. Çok canın çektiyse aldırtayım çocuklara

Narin’im: Hayır şimdi midem bulanıyor sen gelince al

Siz: Tamam sevgilim. Kahvaltını güzelce yap

Siz: 😘

Yavuz’un deposuna gittiğimde Faruk karşılamıştı beni.

‘’Nerede?’’ dedim arabadan inerek.

‘’Baygın şuan’’

‘’Konuştu mu?’’

‘’Hayır’’ dediğinde Nazım’ın yanına gittim. Yüzü dayak yemekten tanınmaz hale gelmişti.

‘’Uyandırın’’ dediğimde yüzüne su fırlattılar.

Nazım irkilerek uyandığında zorlukla kafasını kaldırıp bana baktı.

‘’Amacın ne?’’ dedim bağırarak.

‘’Murat’ı sen öldürdün’’ dedi

‘’Amacını sordum sana Murat’tan bahsetmedim’’

‘’Sen abimin emanetini öldürdün bende elinde sonunda senin hayatını mahvedeceğim’’

‘’Burda kafana sıksam ne bok yiyebilirsin lan’’

‘’Hapse girersin hiçbir şey yapamazsın’’

‘‘Murat'ı da geberttim neden dışarıdayım öyleyse?’’

‘’Şerefsizsin’’ dediğinde yüzüne bir yumruk da ben attım. Sağ tarağına doğru kafası savrulduğunda yakasından tuttum.

‘’Hep boş atıyorsun ama dolu tutmaya çalışıyorsun. Hasan nerede? Ebru’yla ne planlıyorsun?’’

‘’Sanane’’ dediğinde bir kere daha vurdum.

Konuşmuyordu piç.

Yavuz depoya gelip beni yanına çağırdı.

‘’Hasan’dan haber yok. Ebru da evden çıkmıyor. İşe de gitmemiş’’

‘’Plan yapıyorlar muhtemelen’’ dedim.

‘’Yapacak bir işin yok şimdilik adamı da öldüremiyorsun. Evine git bari Narin’i yalnız bırakma’’

Kapıya çıktığımızda birer sigara yaktık.

Uzun bir sessizlikten sonra olaydan bağımsız olarak konu açtım.

‘’Ankara da çalıştığım türkü bardan aradılar. Televizyon programı varmış beni götürmek istiyor Şahin’’

‘’Gidecek misin?’’

‘’’Evet’’

‘’Hayırlısı olsun izleriz seni’’

‘’Oradan verilen parayı türkü barda çalışan kızlara vereceğim. Her biri genç yaşta hem okuyup hem çalışıyor’’

‘’Oğlum niye daha önce söylemedin hallederim ben’’

‘’Ben zaten oradan aldığım parayı bahşiş veriliyor diye onlara veriyordum. Birkaç kere de ben vermek istedim kabul etmediler. Bende bahşiş diyerek aldığımı veriyordum. Şimdi de bunu eğer kabul etmezseniz çıkmayacağım diyerek kabul ettiricem’’

Telefon çaldığında Yavuz’la vedalaşıp arabama bindim

‘’Efendim Narin’im?’’

‘’Ali neredesin?’’

‘’Midye alıp geliyorum sevgilim bir şey mi oldu?’’

‘’Hayır. Seninle bir şey konuşacağım’’

Sesi bir garip geliyordu bir şeyin olduğundan korkup gaza basmaya başladım.

‘’Bir şey olmadığına emin misin?’’ dedim

‘’Gelince görsün’’ dediğinde iyice merak etmiştim.

‘’İyi misin bari onu söyle’’

‘’İyiyim bekliyorum’’ dedi ve kapattı.

Akın’ı arayıp ters bir durumun olup olmadığını sordum.

Olmadığını söyleyince rahatlasam mı daha mı tedirgin olsam bilemedim.

Narin’den

Umut Ali gittikten sonra havuza girmek istemiştim. Tek gitmemi istemediği için bende zorlamadım ve ev işi yapıp sıcak suyla yıkanarak üzerimdeki yorgunluğu attım. Üzerimi giyip saçımı kuruttuktan sonra oturma odasına geçtim ve koltuğa yattım.

Telefonumu elime aldığımda tanımadığım bir numaradan fotoğraf ve mesaj gelmişti.

05** *** ** **: 🔘fotoğraf

05** *** ** **: Merhaba Narin, ben Ebru. Biliyorum benden pek hoşlanmıyorsun. Benim de seni çok sevdiğim söylenemez. Ama bilmen gereken bir durum var. Biz Umut’la yani senin tabirinle Ali’yle bir ilişki içerisindeydik.

05** *** ** **:Aynı şirkette çalıştığımız için kimsenin bilmesini istemedik. Biz Umut’la beraber olduk ve ben hamile kaldım. Umut bebeği istemeyerek aldırmam gerektiğini söyledi. Evlendikten sonra istediğimiz zaman çocuk sahibi olabileceğimizi söylemişti. Ben bebeği aldırdıktan sonra sen girdin hayatımıza ve Umut benden uzaklaştı.

05** *** ** **: Sana bu durumdan hiç bahsetmediğini biliyorum. Ama bir kadın olarak evlendiğin kocanın geçmişini bilmen gerekir. Umut’a sorduğunda bunu inkar edecek bu yüzden sana fotoğrafı da attım.

05** *** ** **: İyi düşün Narin gerçekten böyle bir adamla mı beraber olmak istiyorsun?

Okuduklarımla gözyaşlarım akmaya başlamış ve gözlerim puslanmıştı. Yalan söylüyordu inanmıyordum bu kadına. Sırf bizi ayırmak için söylediği yalandı.

Siz: Sana neden inanayım? Yalan söylemediğini nereden bileceğim?

05** *** ** **: Elimde kanıtım var. Bak attığım evrakta Umut’un ve benim imzam var.

Siz: İnanmıyorum sana.

05** *** ** **: İstersen hastaneyi arayıp sorabilirsin.

Hasta haklarından kaynaklı bana bilgi vermezlerdi bunu kendisi de çok iyi biliyordu.

Siz: Ben Ali’ye güveniyorum.

05** *** ** **: Üzülmeni istemem Narin. Senden bu durumu saklayan bir adam senden daha neler neler saklar. İyi düşün.

Attığı fotoğrafı defalarca inceleyip, yazıyı tekrar tekrar okudum.

İşlem: Küretaj

Hasta: Ebru ÇETİN

Refakatçi: Umut Ali KARA

İkisinin de isminin yanına imzaları vardı. Ve tarih bir hemen hemen bizim karşılaştığımız dönemlere aitti. Evrağın en alt kısmında da hastanenin kaşesi ve doktorun imzası vardı.

İkisi de Ankara da çalışıp orda yaşıyorlardı fakat hastane İstanbul’daydı.

Burada kendimi yemektense Umut Ali’ye soracaktım.

Aradığımda midye alıp geleceğini söylemişti.

Saatler geçmişti ve gelmemişti hala. Aradığımda ise açmıyordu telefonlarını.

Akın’ı arayıp soracaktım.

‘’Yenge bir şey mi oldu?’’ diyerek açtı telefonu.

‘’Akın, Ali’ye ulaşamıyorum’’

‘’Eve gelecekti yenge. Konuştuk biz’’

‘’Ne zaman konuştunuz benim telefonlarımı neden açmıyor’’

‘’Ben bir daha ulaşmaya çalışayım haber vereceğim sana yenge’’ dedi ve telefonu kapattı.

Akın’dan da haber gelmeyince Yavuz abimi aradım.

“Efendim Narin”

“Abi napıyorsun?”

“İyiyim güzelim çalışıyorum sen napıyorsun?”

“Abi, Ali yanında mı?”

“Hayır. Gelmedi mi?”

“Gelmedi abi çok endişeliyim”

“Bir işi çıkmıştır ben ulaşmaya çalışayım”

“Midye alıp geleceğim demişti ama ulaşamıyorum telefonlarımı açmıyor”

“Tamam işte. Midyeyi bulmaya uğraşıyordur. Telefonda arabadaysa duymamıştır telaş etme sen”

“Abi ulaş ona lütfen. Haber bekliyorum senden”

“Tamam” diyip kapattığında kapı çaldı.

Koşarak kapıyı açtığımda karşımda bir adam vardı.

“Buyrun?” dedim

“Yenge ben Akın” dedi kendini tanıtarak.

“Ulaşabildin mi Ali’ye”

“Ulaştım ulaştım” dediğinde “Eee neredeymiş?” dedim panikle.

Bir şey olmuştu hissediyordum. Kalbim sıkışıyordu.

“Yenge önce bir otursan mı?”

“Kötü bir şey oldu” dedim ağlayarak.

“Durumu belli değil ameliyata almışlar” dediğinde inanamamıştım. Bugün herkes bana yalan söylüyordu. Beni kandırıyorlardı. Olamazdı.

--------- 🦋 --------- 🦋 ---------

Sizce Umut Ali yaşayacak mı?
Peki bunu ona kim yaptı?

Umut Ali'yle Ebru'nun ilişki var mıdır sizce? veya Ebru'nun aldırdığı bebek kime ait?

Belki de tek gecelik bir ilişkiden olmuştur😁🫶🏻

Yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın lütfen🤍

Hoşçakalın❤️‍🔥

Loading...
0%