Yeni Üyelik
45.
Bölüm

43. Bölüm - Çözüm

@galaksikadin

3 gün boyunca hastanede kalmıştık. Durumu iyiye gittiği için bugün eve çıkacaktık.

Ben dün eve gidip tüm evi güzelce temizlemiş ve tekrar hastaneye gelmiştim.

Polisler gelip ifadesini almışlardı. Midyeyi aldıktan sonra arabaya binecekken kapüşonlu bir adamın vurup kaçtığını söylemişti. Hastaneye de çevredeki esnaflar getirmiş.

Hakan abim çıkış işlemlerini halledip yanımıza gelmişti.

‘’Paşa beyimiz keyfiniz yerine geldiyse sizi evinize alalım artık’’ diyerek odaya girdi abim.

‘’Sen yine mi burdasın?’’ dedi Umut Ali.

Canını acıtmamak için hırkasını yavaşça giydirdim.

‘’Kusura bakmayın efendim kırmızı halınızı seremedik’’ dedi Hakan abim dalga geçerek.

‘’Beğenmedim çalışma stilini kovuyorum seni defol’’ dedi Umut Ali karşılık vererek.

‘’Hassittir lan ordan şerefsiz’’

‘’Aa dalaşmayın birbirinize’’ diyerek uyardı Hacer teyze.

Tüm eşyalarımızı alıp arabaya bindik ve eve geldik.

Umut Ali oturma odasına geçip oturduğunda bende yemek hazırlamıştım.

Yemeğimizi yedikten sonra Ali balkona çıktı. Hacer teyze bizde kalacaktı. Üzerindeki yorgunluğu atmak için duşa gireceğini söyleyip gitmişti.

Bende kahve yapıp Umut Ali’nin yanına gittim.

Kahveyi elimden alıp ‘’Ellerine sağlık’’ dedi.

‘’Afiyet olsun. Çok acın var mı?’’

‘’Yok sevgilim iyiyim ben’’

‘’Yürürken zorlanıyor gibisin ama’’

‘’İyiyiim merak etme sen’’ dedi ve elini dizime koydu.

Kahvelerimizi içtikten sonra Hacer teyze gelmişti yanımıza. Ona da kahve yapıp verdiğimde biraz oturduk. Hava ısınmaya başlamıştı artık.

‘’Ben bir duşa gireyim’’ dedi Umut Ali ve kalktı. Doktor eve geldiğimiz zaman yaraya su geçirmez bant yapıştırıp duş alabileceğini söylemişti.

Umut Ali banyoya gittiğinde ‘’Kızım yardım etsene tek zorlanır’’ dedi Hacer teyze.

Normalde hiç düşünmeden giderdim fakat Hacer teyzeye ayıp olur diye gitmemiştim.

Bardakları toplayacakken ‘’Bırak ben hallederim bunları’’ dedi.

Bardakları bırakıp odaya gittiğimde yatağın üzerinde oturmuş yarasına bakıyordu.

Kapıyı kapatıp yanına ilerledim ve yanına oturdum.

Yüzüme bakıp tekrar yarasına döndü.

Elini dikişin üstünde gezdirdiğinde ‘’Mikrop kapacak yapma’’ dedim.

‘’Bir şey olmaz’’

‘’Ali neyin var çok durgunsun’’

‘’Bir şeyim yok’’

Geldiğimizden beri durgun ve düşünceliydi. Soğuk davranıyor gibiydi birazda.

Yerinden kalkıp kıyafetlerini almak için dolaba yöneldi.

Bende peşinden kalkıp Ali’yi durdurdum ‘’Sen git banyoya ben alıp geliyorum’’ dediğimde kafasını sallayıp gitti.

Garipti.

Kıyafetlerimizi alıp banyoya gittiğimde yarasına bant yapıştırdım ve üzerimizi çıkartıp duşakabine girdik.

Suyun altına girip gözlerini kapattı.

‘’Ali neyin var?’’ dedim tekrardan.

Gözlerini açarak ‘’Neyim olsun?’’ dedi.

‘’Neden kızıyorsun ki? Moralin bozuk anlaşılıyor’’

‘’Kızmadım’’ dedi ve kollarını kaldırıp kafasına şampuan sürdü.

Kollarını kaldırdığında canı acıyordu bu yüzden yüzünü buruşturuyordu.

Elimi saçlarına götürüp masaj yaparak yıkadım.

‘’Yorulma sen hallederim’’ dedi.

Alınmaya başlıyordum artık. Ne olduğunu da söylemiyordu.

Normalde sarılır öperdi. Şimdi doğru düzgün ilgilenmemişti bile.

İkimizde duş alıp üzerimizi giydik ve banyodan çıktık.

Yorgunduk hepimiz.

Hacer teyzenin yatağını serip bende odaya geçtim.

Umut Ali sırt üstü yatmış tavanı izliyordu.

Geldiğimi anlayınca pozisyonunu hiç bozmadı.

Işığı kapatıp yanına yatığımda yine bana dönmedi.

‘’Ali neyin olduğunu söyle artık’’ dedim.

Kafasını çevirip bana baktı ve ‘’Neden sürekli bunu soruyorsun?’’ dedi.

‘’Çünkü soğuk davranıyorsun’’

‘’Senin gibi mi?’’ dediğinde şaşırmıştım.

Doğrulup yatakta oturdum.

‘’Ben soğuk mu davranıyorum?’’ dedim.

‘’Sıcak mı davranıyorsun?’’

‘’Ali soruma soruyla cevap verme’’

Sürekli soruma soruyla karşılık veriyordu.

‘’Ne dememi istiyorsun şuan?’’ dedi

‘’Neden böyle davranıyorsun?’’

Yerinde zorlukla doğrulup arkasına yaslandı ‘’Narin’im kendine hiç sordun mu neden böyle davranıyorum diye’’

‘’Ben nasıl davranıyorum ki?’’

‘’Sana Narin desem moralin bozulur dimi? Ya da böyle seninle ilgilenirken yüzüm asık olsa? Hemen trip atarsın. At eyvallah başım gözüm üstüne. Ama ben seni özlemişim, ameliyattan çıkmışım yüzünün asık olduğunu görüyorum soruyorum cevap vermiyorsun. Hala anlatacağın şeyi bile anlatmadın’’

‘’Ali’’

‘’Bak işte Ali, sürekli Ali. Ağzından iki güzel cümle çıkmasını bekliyorum 3 gündür mahrum ettin beni. Bir şey yaptıysam söyle çözeyim. Vurulmadan önce gayet iyiydi aramız’’ dediğinde gözümden yaş aktı.

Uzanıp gözyaşımı sildiğinde ‘’Sana bunları kızmak için söylemedim. Sadece aramıza neden soğukluk giriyor bunu bilmek istiyorum’’ dedi ve elini yanağıma koydu.

‘’Bak güzelim seninle açık konuşacağım. Bunu alınman veya üzülmen için söylemiyorum. İnsanlar birbirlerini severler ve evlenip yuva kurarlar. Bazen çiftler arasında sevgi bağı kopabilir. Eğer sende de böyle bir durum varsa bana rahatça söyleyebilirsin. Benimle mutsuz olmandansa bensiz mutlu olacaksan içim acısa da bunu yaparım. Ama bana açık ol’’

‘’Ali sen ne diyorsun?’’

Söyledikleriyle başımdan aşağı kaynar sular dökülmüştü resmen. Gözümden akan yaşları durdurmaya çalışarak kendimi toparladım.

‘’Senin kafan yerinde değil anlaşılan ne dediğini bilmiyorsun’’ dedim kızarak.

‘’Bizim bebeğimiz var Ali’’ dedim cümleme ek olarak.

‘’Ben seni canımdan çok seviyorum. Ama olur ya insanlık hali belki benden sıkılmışsındır’’ dedi gözyaşlarımı silerek

‘’Yok öyle bir şey’’ dedim net bir şekilde.

‘’O zaman neden böyle davranıyorsun?’’

‘’Bana doğruyu söylemeni istiyorum saklama hiçbir şeyi. Benden önce hiçbir ilişki yaşadın mı?’’

‘’Daha önce de söyledim bir iki kere oldu ama öylesineydi ciddi bir durumu yoktu hiçbirinin’’

‘’Daha ilerisini?’’

‘’Ellerini bile tutmadım da ne demeye çalışıyorsun?’’ dedi kaşlarını çatarak.

Kafamı eğip ‘’Kimseyle hiç yakın temasta bulundun mu?’’ dedim.

Çenemden tutup kaldırdı ‘’Senden başkası olmadı hayatımda’’ dedi gözlerimin içine bakarak. ‘’Bu nereden aklına geldi?’’

‘’Ebru’yla aranızda ne vardı?’’ kaşlarını daha çok çattı ve elini çenemden indirip elimi tuttu.

‘’Hiçbir şey yoktu’’

‘’Bana doğruyu söyle lütfen’’

‘’Bebeğimiz üzerine yemin ederim’’ dedi şüphesiz.

Komodinden telefonumu alıp Ebru’nun attığı mesajları açtım ve Ali’ye uzattım.

‘’Okumanı istiyorum’’ dedim.

Telefonu elimden alıp okudu. Sinirlenmişti ve kendini sıkıyordu. Alnındaki damar belli oluyordu.

‘’Neden bana daha önce söylemedin?’’ dedi ve telefonu yatağa fırlattı.

"Bilmiyorum doğruluğundan korktum"

‘’Seni ne kadar çok sevdiğimi biliyorsun ama benden şüphe mi ettin?’’ dedi sesini biraz yükselterek.

‘’Benden önce de bir hayatın vardı sonuçta. Olmayacağı kesin değildi bunun’’

‘’Neresi kesin değildi Narin. Sen bana ilk zamanlar Ebru’yu sordun aramızda hiçbir şey olmadığını söyledim sana. Ben seni severek büyüdüm. Uzaktan da olsa belki bir gün bir şekilde seni görürüm, sana baktığımda başka birisi hayatımda olursa pişman olurum diye yazık olur o kadına diyerek hayatıma kimseyi almadım. Ama sen bana gelip sormak yerine aptal birisine mi inandın’’

‘’Hayır inanmadım’’

‘’Olabilme ihtimalini düşündün’’

‘’Sen olsan sende aynısını düşünürdün’’

‘’Düşünmezdim. Ben senin bana yalan söylemeyeceğini biliyorum. Böyle bir durum olsa da direkt gelir sana sorardım. İçimde saklayıp aramıza soğukluk sokmazdım. Beni artık sevmediğini benden soğuduğunu düşündüm lan. Kafayı yedim resmen. Güldürmeye çalışıyorum zoraki tebessüm ediyorsun, dokunuyorum geri çekiliyorsun. Ağzından güzel cümleleri zar zor duyuyorum’’ tüm temasını kesip ayağa kalkmıştı. Odada bir sağa bir sola gidip geliyordu.

‘’Sen neden bana söylemedin? Bana neden gelip anlatmadın?’’

‘’Unutmuştum bile ben bunu’’

‘’Doğru yani bu evraklar. Doğruyu söylüyor’’

İkimizde sinirli, ikimizde kırgın, ikimizde üzgündük.

‘’Evraklar doğru ama doğruyu söylemiyor. Evet hamileydi hastaneye geldik. Hatta fark ettiysen İstanbul da ki bir hastane. Beni aradı ve yardım etmem için yalvardı resmen. Birisi öğrenirse hayatının biteceğini, tek güvenebileceği kişinin de ben olduğumu söyledi. Korktuğu için tek gidememişti. Acıdım haline yardım ettim. Burdan çıktık hastaneye gittik. İşlemlerde refakatçi olarak benim adımı aldılar. Kendisi gitti ben arabada bekledim. İşi bitince de tekrar Ankara’ya döndük. Hepsi bu kadar’’ dedi ve yanıma gelip yere diz çöktü.

‘’Ben senden başkasına elimi sürmedim, sürmem de. Ama bana güven Narin’im. Birbirimize güvenelim. Zorlamasam söylemeyecektin bile’’ dedi ve gözyaşlarımı sildi.

‘’Hastaydın bu konuyu açmak istemedim o yüzden’’

‘’Keşke açsaydın çözerdik. Anlatmadın aramıza soğukluk girdi daha kötü oldu’’

‘’Özür dilerim’’

‘’Seni seviyorum birtanem’’ dedi ve yüzümü avuçları arasına alıp dudaklarımdan öptü.

‘’Bende seni seviyorum sevgilim’’ dedim

‘’He şöyle ya. Şükür’’ dediğinde gülümsedim.

‘’Güven bana. Yaşadıklarından dolayı tedirginsin ama güven bana. Gerekirse bağır çağır. İçine atıp kendini de beni de yıpratma. Ben bu konuyu o kadar önemsememişim ki unutmuştum bile. He şunu da şöyleyeyim çok fırsatım da oldu’’ dediğinde bu sefer ben kaşlarımı çattım. ‘’Elimi sallasam ellisiydi’’ dediğinde omzuna vurdum.

Yüzünü buruşturduğunda ‘’Yaa çok özür dilerim unuttum ben. Sende kaşınıyorsun’’ dedim panikleyerek.

Gülümseyip ellerimi tuttu ve öptü.

‘’Düzeldik mi?’’ dedi.

Olumlu anlamda kafamı salladığımda elimden tekrar öpüp ayağa kalktı ve yerine geçip yattı.

Göğsüne yattığımda ‘’Sen bu aralar sigara içmiyorsun fark ettin mi?’’ dedim.

‘’Hastanede vermiyorlar o yüzden içemedim’’ dedi ve göğsüne çekti.

‘’Verseler içecek miydin?’’

‘’Yok sevgilim bırakmaya çalışıyorum’’

‘’Gerçekten mi?’’

‘’Evet. Hem senin için hem de bebeğimiz için zararlı. Bana sadece biraz zaman tanı olur mu?’’

‘’Kolay değil anlıyorum. Bırakacağına çok sevindim’’ dediğimde başımın üstünden öptü.

Elini karnıma koyduğunda ‘’Aşkım sence cinsiyeti ne olacak?’’ dedim.

‘’Sağlıklı olsun hiç önemli değil’’ dedi tekrar saçlarımdan öptü.

‘’Tabii ki öyle ama ne hissediyorsun?’’

‘’Benim kızım olacak bence. Hissediyorum. Kız çocukları babalarına aşık olur derler’’

‘’Oğlumuz olursa o da sana hayran olur’’

‘’Tamam önce kızımız olsun. Sonra bir daha yaparız’’

Kafamı kaldırıp yüzüne baktığımda alnımdan öptü.

‘’Kızdım sana. Beni kendinden mahrum bıraktın’’ dedi.

‘’Bende sana kızmıştım. Söylemedin diye’’

‘’Sende böyle mi cezalandırdın beni’’

‘’Kapatalım mı artık konuyu’’ dedim.

Konu açıldıkça moralim bozuluyordu.

‘’Tabi karıcım emir büyük yerden’’ dedi ve tekrar alnımdan öptü.

‘’İyi geceler kocacım’’ dedim ve yanağından öptüm.

‘’İyi geceler yavrum’’ diyip tenimi okşadı.

Çözmüştük aramızdaki sorunları. Belki içime atmamam belki inanmamam gerekiyordu ama o an söylemeyi doğru bulmamıştım.

Ne de olsa benden önce bir hayatı vardı. Olabilme ihtimali de vardı. Belki tek gecelikti, belki de devamlı ilişkileri vardı bunu bilemezdim.

En büyük örneği Yavuz abim ve İzel’di.

--------- 🦋 --------- 🦋 ---------

Dün geç attım telafi etmek için bugün erken atayım dedim😇🌼

Çözdüler aralarındaki sorunu😄

Ah Ebru ah bekle senn😤

Yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın lütfen🫶🏻

Hoşçakalın💘

Loading...
0%