Yeni Üyelik
54.
Bölüm

53. Bölüm

@garipbirisi

Murat, koltuğa oturup Aslı'nın sakinleşmesini bekledi. Aslı, bir süre sonra derin nefesler alarak yavaşça kendine geldi. Murat, gözlerini ondan ayırmadan onu izliyordu. Aslı, gözlerini kapatıp titreyen bir sesle, "Bana bir daha Şevket'le gelme," dedi.

 

Murat, alaycı bir kahkaha attı. "Karımın eski aşığını unutamıyor. Kusura bakma," diye sertçe karşılık verdi.

 

Aslı, öfkeyle ayağa fırladı. "Benim aşığım falan değil! Yapma artık!" diye çığlık attı. Sinirden ellerini saçlarının arasına sokup karıştırırken gözleri doldu.

 

Murat, karşısındaki bu öfke patlamasını görünce onu ne kadar kışkırttığını fark etti ve geri adım atmaya karar verdi. "Peki," dedi, soğukkanlı bir sesle.

 

Aslı, odanın içinde sinirle ileri geri yürümeye başladı, adımları gittikçe hızlanıyordu.

 

Murat, sakin bir sesle, "Sakinleşir misin? Otur yerine," dedi.

 

Aslı, öfkeyle Murat'ın üzerine yürüdü. "Oturmuyorum! Sana ne?" diye bağırdı. Geri dönerken birden karnına keskin bir ağrı girdi. Hafifçe içe eğildi, birkaç adım atıp koltuğun ucuna oturdu, ama ağrı hızla şiddetlendi.

 

Murat, bu durumu fark edince anında yerinden kalktı ve Aslı'nın yanına gidip sehpanın kenarına oturdu. Yüzünü görmeye çalışarak endişeyle, "İyi misin?" diye sordu.

 

Aslı, Murat'ın elini kolundan itip, "Bırak!" dedi. Kalkmaya çalıştı, ama acı onu yerinde tutup daha da bükülmesine neden oldu. Murat, kararlı bir ifadeyle, "Hastaneye gidelim," dedi.

 

Aslı, acıyla yüzünü buruşturarak, "İstemiyorum... sadece uzanmak istiyorum. Bir şeyim yok," dedi. Yavaşça ayağa kalkıp yatağına doğru yöneldi ve kendini yatağa bıraktı. Ağrısının hafiflemesini beklerken gözlerini kapattı.

 

Murat, bir battaniye alıp onun üzerine dikkatlice örttü, sonra yere oturup onun sakinleşmesini beklemeye başladı. Sessizlik, odada tedirgin bir hava yarattı; her iki taraf da kalplerinin çarpışını hissedebiliyordu.

 

Aslı, ağrı hafiflediğinde derin bir uykuya daldı. Murat, onun sakinleşip toparlanmasını bekledikten sonra yavaşça yerinden kalktı. Sessizce odayı ve mutfağı toparladı, ardından Aslı'nın uyanması için yiyecek bir şeyler hazırlamaya başladı. Akşam olmuş, dışarıda karanlık iyice çökmüştü.

 

Aslı, gözlerini aralayıp odadaki loş ışığa baktı. Mutfağın içinden Murat'ın tıkırtıları duyuluyordu. Hafif kasılmalar hissetse de ayağa kalkmasına engel değildi. Yavaşça mutfağa yürüyüp kapıda durdu. Murat, Aslı'nın varlığını hissetmişti ama dönüp bakmadan yemeği ısıtmaya devam etti.

 

Aslı tezgaha yaklaşıp bir bardak su içti. Bardağı tezgahın üzerine bırakıp derin bir nefes aldı ve hafifçe tezgaha yaslandı. "Şevket benim için çok önemli... ama gönül ilişkisiyle değil," dedi, sesi titreyen bir samimiyetle.

 

Murat, bu kelimeleri duyunca kısa bir an duraksadı. "Biliyorum," dedi, sesi soğuk ve kısık çıktı.

 

Aslı, bir adım daha atıp, "O zaman neden sürekli öyleymiş gibi davranıyorsun?" diye sordu. Murat’ın gözlerinde ani bir öfke parladı. Elindeki bıçağı sinirle lavaboya fırlattı. Metalin çıkardığı ses, odada yankılandı.

 

Aslı, Murat’ın bu ani hareketi karşısında irkilip bir adım geri çekildi, kalbi hızla çarpıyordu. Sessizlik, aralarındaki gerilimi daha da yoğunlaştırdı.

 

Murat, öfkeyle gözlerini Aslı'ya dikti. "Aranızdaki ilişkinin boyutunu anlat," dedi, sesi soğuk ve tehditkardı. Aslı "Benimle ilgili her şeyi biliyordun, hani?" diye ekledi, sesindeki keskinlik odanın gerilimini daha da artırdı.

 

Murat, adım adım Aslı'nın üzerine yürümeye başlayınca, Aslı geri adım atarak kaçmaya çalıştı. Murat, onu buzdolabıyla arasında sıkışana kadar takip etti. Aslı, titreyen elleriyle Murat'ın göğsünü itmeye çalıştı ama Murat geri çekilmedi. "İçeriden doğru bilgiler alamamışım demek ki," dedi sert bir tonda.

 

Aslı, kenara sıkışmanın verdiği stresle "Çekil!" diyerek Murat'ı itti ama Murat kımıldamadı bile. Onu sertçe süzen Murat, "Anlatacak mısın?" diye sordu.

 

Aslı, kurtulmaya çalışarak "Çekil," dedi, sesi titriyordu. Murat, dişlerini sıkarak "Bana bak," dedi. Aslı, iyice heyecanlanıp kolunu geri çekmeye çalıştı. Murat, Aslı'nın kolunu tutup onu kendine çevirdi ve "Bana bak!" diye bağırdı. Aslı, Murat'ın ani hareketi ve bağırması karşısında korkuyla gözlerini ona dikti.

 

"Anlat!" dedi Murat, sesi keskin ve sertti. "Hadi!"

 

Aslı, ağlamamak için kendini zor tutarak fısıldadı, "Bırak." Derin nefesler aldı ve Murat'ın kolunu yeniden itmeye çalıştı. Bu sefer, Murat elini çekti ve onun geçmesine izin verdi.

 

Aslı, kapıya doğru yürüdü, derin bir iç çekerek "Babam," dedi, sesi neredeyse duyulmayacak kadar kısılmıştı, sonra mutfaktan çıktı. Yatağına gidip ağlamaya başladı.

 

Murat, duyduğu kelimenin etkisiyle olduğu yerde donup kaldı. Tezgaha yaslanarak bir süre hareketsiz durdu; beyninden vurulmuşa dönmüştü.

Loading...
0%