@gece.71
|
"Güneş kız?" kafamı çevirdiğimde gördüğüm kişiyle koca bir şoka girdim. (Ben şoka sizde bime bunu demesem olmazdı kdkkd) Karşımda bana bakan kişi Tuna'dan başkası değildi. Ayrıca.. güneş kız bana nereden tanıdık geliyordu? Sanki yıllar önce birisi bunu bana söylemiş gibi hissediyordum. Pek de düşünmedim. "Tuna?" dediğimde herkes afallamış bize bakıyordu. Baran abim, "Siz nerden tanışıyorsunuz?" dediğinde kaşlarımla işaret yaptım. Söylememeliydi. "Bir kaç kere denk gelmiştik." diye geçiştirdim aynen Asya kesin inandılar kızım şuanda. Çok da üzerinde durmadılar masaya oturduğumuzda babam konuşmaya başladı. "Asya'm bu Murat amcan. Benim kardeşim gibidir. Bu da onun oğlu Tuna." Murat amcaya bakıo başımla selam verdim. Masada sağ yanıma Baran abim, sol yanıma Bertuğ abim oturmuştu. Karşımda Gökalp abim. Onun yanında Gğney abim diğer yanında Kuzey abim vardı. Tuna ise tam karşımdaydı. Tek sorun tğm abilerimin öldürücü bakışlarının hedefinin Tuna olmasıydı. Yemekten sonra kaynaşmak çocuklar olarak bahçedeydik. Abinler ve Tuna arasında derin bir sohbet dönüyordu ve Tuna arada bana kaçamak bakışlar atıyordu. Ben görmemezlikten geliyordum falat Güney abim için aynınşeyş söyleyemeyeceğim. "Yeter be! Siyaset konuşup duruyonuz. Bizde insanız sıkıldım amına koyayım." dediğimde ne dediğim farkına yeni varıyordum. "Hassiktir!" Allah kahretmesin onu da mı dışımdan söyledim? Utançla başımı yere eğdim. Yanaklarım kesin kıpkırmızı olmuştu. Ortamda birinin kahkaha sesini duymamla yer yarılsın içine girim yani o derece. "Kızarınca o kadar tatlı oluyosun ki yanaklarını sıkasın geliyor." İŞTE BUNA TAM SİKTİR. BUNU DİYEN TUNA VE BEŞ ABİMİN YANINDA! Beşi birden ayağa kalktı. Ve bende. "Abilerimm lütfen gelin hadi!" Ama onlar beni duymuyordu, hassiktir, özür dilerim. "AH!" dediğimde herkesin bakışları beni buldu, ben ise kendimi yere attım. En çok sinirlenen Baran abişim gibi duruyordu. "Barana bi ayağım." dedim duygulu bir sesle. O ise hemen yanıma geldi, tabi diğerleri de Tuna da dahil. "Abi burktum." dediğimde söylene söylene beni kucapına aldı. Ve odaya götürdü. Bertuğ abim buz getirmişti Baran abim odaya çıkarmıştı, Gökalp abim krem bulmuştu. Kuzey abim masalımı okumuştu ve Güney abimde alnıma bir öpücük bırakmıştı. Artık kocaman bir aileye sahiptim, ve mutluydum. Telefonumu elime alıp Tuna'ya mesaj attım. Siz; Konuşmamı gerek. Kalbimde kelebekler uçuştu. Siz; Güzelim mi? Tuna; Evet güzelimsin ;) Siz; Neyse ne yarın konuşmamız lazım. Tuna;😎 Ne alaka be! Birden camdan sesler gelmeye başladı. Bismillahirrahmanirrahim. "Asya? İyi misin?" dedi Güney abim. "İyiyim abi su içecektim, bir şey mi oldu?" dediğimde çok geçmeden cevapladı. "Sesler duydum gibi de bir bakayım dedim." dedi. "Ee hadi sen uyu ben öyle gideyim." Zorlanarak, "Tamam dedim ve yatağa yattım. Altta Tuba var amına koyayım. Yatağa yattım ve abim saçlarımı okşamaya başladı, gerisini ise hatırlamıyorum. TUNA'DAN Güney odadan çoktan çıkmıştı fakat ben kızımı izlemekten kendimi alamıyordum. Çok güzel uyuyordu. Çok tatlıydı şerefsizim. Bana maviş maviş baka gözleri, sapsarı saçları. Aklımı kaçırıyorum. Ayrıca bu kadar güzel olması suç olmalıydı. Diğerlerinin hakkını yemişti. Hiç adaletli değildi ki bu. Ben Tuna Demir, hayatımda ilk defa yeniliyordum, ve bu benim en güzel yenilgimdi. Yaşadığım en gğzel yenilgi, kazandırdığım en güzel galibiyetti. Ben Tuna Demir, bu kıza aşık oluyordum. (yazar; öhöm öncelikle şunu sölemek istiyorum; OSMAN! VER OĞLUM MÜZİĞİ.) ASYA'DAN Elimde ki not kağıfıyla bakışıyordum. Şaka mı? "Güneş kız... çok güzel uyuyordun, kıyamadım. Abin beni görmedi. Ayrıca içip içip sana yazmıyorum, tek fotoğrafınla sarhoş oluyorum. Günaydın;)" Bu adamın tatlılık şaka filan mı? Niye bu kadar taktım be buna. Notu alıp yanımdaki kitabın sayfalarından birinin içine koydum, ve kalkıp üstümü hiyinmeye başlayacaktım ki annem içeri girdi. "Günaydın kızım." dedi tatlı bşr tebessümle. "Günaydın sultanım." Yanıma geldi. "Kızım burabın adeti vardır. Aha bu çiçekli eteği giy, üzerine de aha bunu. Altına da çiçekli papuçlar. Kafana da kırmızı bir yazma. Tamam. Hadi aşağıda bekliyorum." dedi ve çıktı. ......... "Aynen öyle abi ya!" dedi Tuna Baram'a bakarak. Tam o sırada bakışları bir çift mavilikte takılı kaldı. Üzerini süzdüğünde bu kıza her şeyin yakışabileceğini anladı. Herşeyin ama, herşeyin. "Oha kızım!" Dedi Bertuğ. Tuna ise yutkunamadı, annesini gördü bir an karşısında. Evet, bu oydu. Uzaklaşarak köprüye gitti ve oraya uzandı. ........ Herkesin beğeni dolu bakışları karşılığında teşekkür etmiştim fakat aklım Tuna'da kalmıştı. Ben neden bu kadar düşünüyordum bu çocuğu, ben.. ben sanırım.. aşık oldum. Koşarak peşinden gittim. İyi ce uzaklaşmıştı. Köprüye uzandığında yanına gittim. "Ne yapıyorsun burada?" dediğimde aldıpım tepki beklediğim tepki değildi. "PEŞİMDE DOLAŞIP DURMA!" diye bağırdı. Bağırmamalıydı, bağımamaso gerekiyordu. "Bağırma." dedim ve arkamı dönüp ilerlemeye başladım. Hızlı hızlı ilerliyordum. "Asya dur! Öyle demek istemedim. Asya bi dinle!" Arkamı döndüm. "Neyi dinleyeceğim ya, neyi dinleyeceğim?" her ne olursa olsun bana bu şekilde bağırmaya hakkı yoktu. Ayrıca hiç bir şey dememiştim bile. "Kızım ben o yüzden bağırmadım dur bir dinle." dedi kollarımdan tutarak. "İyi dinliyorum neymiş?" dediğimde derin bir nefes aldı. "Sen.. sen anneme çok benziyorsun." dediğinde yutkunamadım. "Özellikle seni bu kıyafetler içinde görünce bi an... şey oldu işte anla. Annemi ne kadar özlediğimi hatırladım." dediğinde ne yapacağımı bilememiştim. Bağırmamam gerekiyordu. Kollarımı hızla boynuna doladığımda kaskastı kesildi bedeni. Fakat sonra o da ellerini belime sardı. Ve sımsıkı saeıldı. Boynumun ıslandığını fark ettiğimde daha da sıkı sarıldım, mümkünmüş gibi. Çok güzel kokuyordu. Gerçekten güzeldi. Farkettirmeden içime derin bir nedes çektim. Ayrıldığımızda, "Seni seviyorum." dedi Tuna... ........ NİHAHAHAHAHA şu oy işini unutun ben yazmak istediğim içimn yazıyom sonuçta saçma oldu. Neyseee upuxun bölüm attım. Okul başlıyo aktif olamazsam kbbb öptümmmm..
|
0% |