Sonay'dan

Sarayımız savaş alanına o kadar uzak olmasına rağmen top sesleri kulakları sağır edecek derecede duyuluyordu. İnsanların haykırışları, yalvarış ve yakarışları, yaralanan askerlerin acı içinde çığlık sesleri...

Heryer toz duman olmuş hiç bir yer görünmüyordu. Bense kendi odamın gösterişli balkonundan dinliyordum her şeyi...

Sencer'den

​​Kapıyı tıklattım ve kralın yani babamın odasına girdim. Arkası dönüktü geldiğimi duymamıştı.

"Baba, beni emretmişsin."

Arkasını döndü yüzünde derin bir hüzün hakimdi.

"Oğlum, sözü uzatmıyacağım. Uzun bir yolculuğa çıkacaksın düşman ülkenin Surlarını aşacaksın. Duyduğum kadarıyla kraliçenin bir kızı var ve onu canından çok seviyor. Onu ya kaçıracaksın ve konuşturacaksın ya da en yakını olup planlarını dostuymuş gibi öğreneceksin. Sonra kimseye yakalanmadan bize mektup göndereceksin. Bizde ona göre hareket edicez. Anlaşıldımı?"

"Anlaşıldı baba ,izninizle"

Heyecan dolu bir macera... Sencer prensesi kaçıracak mı yoksa dostumu olacak belki de aşık olur bilinmez... 1. Bölümde görüşmek üzere...🌸🌸

​​​​​