@gecelerkarabasan
|
Demir ile Alazı izlemeyi bırakıp salona geri dönmüştüm. Düşüncelerim o kadar fazlaydı ki inceden başıma ağrı girmeye başlamıştı. Ben terk edilmiştim. Sırf kızım diye. Ama simdi gelmiş baba - kız olmak istiyor. Ancak ölünce olacağını söylemiştim ve hala daha sözümün arkasındayım. Kafamda farklı farklı düşünceler varken salonun girişinde elinde iki kupayla birlikte gelen Demiri gördüm. Sağ elindeki kupayı bana uzattı hemen aldım. Kahve çok güzel kokuyordu. "Ellerine sağlık Demir." Güldü ve sol yanağında gamzesi çıktı. Hoştu. Fazla hoştu. "Afiyet olsun Yade." Biraz havadan sudan konuştuktan sonra onun 25 yaşında olduğunu öğrendim. Benin yaşımı öğrendiğinde ise çok şaşırdı. Nedeni ise yüz olarak biraz daha büyük gösteriyormuşum. Sormak istediğim bir soru vardı ve olduğum yerde kıpırdanıp duruyordum anneannem görse 'götünde kurt mu var kızım ?' Derdi kesin. Demir , sanki bir derdim olduğunu anlamış gibi baktı bana."Sormak istediğin soruların var farkındayım. İstediğini sorabilirsin Yade." Dedikleri bir nebze de olsa rahatlamama yetmişdi. Derin bir nefes çekip sordum. "Alazın annesi yok mu ?" Sıkıntılı bir nefes çekti. "Terk etti Alazı. Aslına bakarsan Alazın varlığından doğduktan bir ay sonra haberim oldu." Dedikeri kaşlarımı çatmamı sağlamıştı. "Nasıl yani? Annesi senden sakladı mı bu durumu?" Yavaşça kafasını iki yana salladı. "İki yıl önce arkadaşlarla eğlenmeye çıkmıştık. Bir mekana gitmiştik ve o gece olan oldu. Nasıl ve ne ara olduğunu hala hatırlamıyorum. Sadece sabah uyandığımda yanımda bir kadın vardı. Yüzünü bile hatırlamıyorum. Kendimden utanmıştım o an. Her neyse, o gece Alaza hamile kalmış. En başta aldırmak istemiş ama bir cana kıyıp günaha girmek istememiş." Dedikleri beni dumura uğratmıştı. Çünkü cana kıymayın onu terk ediyordu. Bu nasıl bir vicdandı ? Demir ne düşündüğümü anlamış gibi konuşmaya devam etti. "Kapıma geldi bir akşam. Dedi bu senin oğlun. Şaşırdım tabii ki. Anlattı her şeyi, o gece neler olduğunu o da hatırlamıyormuş ama arkadaşları benimle birlikte çıktığını söylemişler. Bir şekilde bulmuş beni. Be ona bakamam daha çok gencim hayatımı mahvedemem diyerek bıraktı gitti. Kaldım öylece kucağımda bir bebekle. Daha bir aylıktı ve minicikti. Ama bir bakan bana benzediğini anlardı." Son dediğin beni güldürmeyi başarmıştı çünkü çok haklıydı. Alaz , Demirin Junior versiyonuydu. "Evet , çok belli sana çok benzediği. Büyüyünce de senin şuan ki halin olur eminim ki." Dediklerim onu mutlu etmişti sanırım. Kim istemezdi ki çocuğunun ona benzemesini. "Haklısın. Hiç şüphe etmedim. Çok çabuk alıştım ona. Doğru en başta çok zorlandım tek başıma amanbir şekilde oturdu her şey yerine." Tek başına mı ? "Annen veya baban ne dedi bu konuda ?" Gerilmişti. "İstemediler. Kimden olduğu belli olmayan , benden bile ooldugu şüpheli olan bir bebegi istemediler. Tabii babam daha ağır konuştu bu konuda. Bende Alazı alıp çıktım gittim evden. İstanbuldan buraya geldik işte." Hayran kalmıştım Demirin babalığına. Keşke benimde babam bu kadar cesaretli olup yanımda kalsaydı. "Alaz çok şanslı senin gibi bir babası olduğu için." Sesimden yanlış bir şey olduğunu anlamış gibi kasları çatılmıştı. Kafamı kaldırıp baktım ona. "Babam beni terk etmişti. Bir yaşındaydım o zaman." Şaşkınlığını kolayca üzerinden atıp konuştu tekrar. "Neden böyle bir şey yaptı peki ?" Çok detaya girmek istemiyordum. "Erkek istiyormuş babam. O kadar eminmiş erkek olduğumdan. Doğumda öğrenmek istemiştim annemde,babamda tamam demiş. Bir yıl dayanabilmiş babam bana. Sonra da çekip gitmiş. Aklım bir şeylere ermeye başladığında annemin ne kadar kötü olduğunu anlamıştım. Sevdiği adam onu yarı yolda bırakmıştı. Ama asla bir annem olamaz kimse. Beni tek başına büyüttü yıllarca ailesiyle arası kötü kaldı ama bir geldiler çat kapı oturdular konuştular barıştılar. Annemin o günkü mutluluğu aklımdan çıkmıyor." Demiş beni sakince dinlemişti. "Annen , o nerde şimdi ?" Sorusu beni dalgınlaştırdı. Düşünmeden cevap verdim ama. "Öldü." Sormak istemiyordu sanırım yüzünden belliydi ama merakta ediyordu. "Kanserden. İki ay önce." Biraz durdu. Sanırım duyduklarını sindirmek istiyordu. "Başın sağolsun." Sadece bu işte. Denecek bir şey yoktu çünkü. "Teşekkür ederim." Ortamın havasını değiştirmek için başka konularda açmıştı ve gerçekten kafam dağılmıştı. Biraz daha konuştuktan sonra saatin geç olduğunu farkettim. Ne çok konuşmuştuk biz öyle ya. Geç olduğunu söyleyip kalktım. Eve çıktığımda direk üstümü değiştirip yatağıma yattım. Tavana bakarken annemle olan anılarım geldi aklıma. O güzel günleri düşünürken uyuya kalmıştım. ° ° ° ° ° ° ° ° ° ° Merhabaaa efenimmm. Normalde bölüm daha erken gelecekti fakat uygulama yazdığım bölümü kaybetmediği için gecikme yaşadık. Kusuruma bakmayın lütfen. Bu bölüme kadar hepsi yazdığım gibi attığım bölümlerdi ancak sonra ki bolumler biraz daha aralıklı gelecek çünkü asıl hikaye burdan başlıyor. Öpüldünüzzz😽😽😽😽
|
0% |