İçimdeki çocuk salıncaktan düştü. Dizleri kanadı, oyuna küstü ama hiçbir zaman o parktan vazgeçmedi."

💝🦋

Nehir'den

Sabahın köründe abimlere gelmiştim. Çünkü miniğimi çok özlemiştim ve yengemde yemeğe davet edince kıramamıştım.

"Haya haya geymissin nie bana haber veymiyosun?" Gözlerimi karşımdaki minik fare ile açtım. Gülümseyip kucağıma aldım.

"Minik faree çok özlemişim halam" diyip bolca öptüm. Abim konuşmalarımızı duymuş olucak ki yanımıza geldi.

"Hadi kalkın kahvaltı yapalım" dedi ve odadan çıktı minik fareyi de alıp mutfağa gittim.

"Günaydınnn fare sende günaydın de bakiyim"

"Güyaydın Baylas abi" duyduğum isimle Kumsa'ın boynundaki başımı kaldırdım ve Barlas'a baktım. Yüzündeki gülümsemeyle bizi izliyordu.

"Günaydın küçük hanım" dedi.

"Günaydın yengem" dedi yengem Nisanur bu arada abim anladığınız üzere evliydi . Yengem buradaki köyde öğretmen ve 26 yaşında 2 yıl önce abimle evlenmişlerdi.

"Günaydın yenge" dedim ve masaya oturdum. Kahvaltımızı yapmaya başladık.

"Ay siz çok yakışıyorsunuz kız" dedi yengem Barlas ile bana bakarak çayımı yudumladım.

"Ne alaka yenge?" Omuz silkti ve ikimize alıcı gözüyle baktı.

"Siz sevgili olun valla" iç çekip abime baktım kaşlarını çatmış Barlas'a bakıyordu.

"Onlar zaten sevgili benim bildiğim kadarıyla" dedi abim.

Cafer bez getir battı buralar!

Barlas'a hadi açıkla der gibi baktım.

"Turan abi biz sevgili değiliz o an ağzımdan öyle çıktı"

"Lan madem değilsiniz ne diye kaç gündür söylemiyorsun sana o kadar eziyet ettim gıkın çıkmadı?"

"Ben savcı hanım söylemiştir sanıyordum?" İşine gelince savcı hanım öküz, pis dev yarması.

"Hayır söylemedi harbi niye söylemedin?"

"Sormadın çünkü?" Kahvaltımızı yaptıktan sonra odama gidip üstümü değiştirdim. Odadan çıkıp salona geçtim.

"Ben çıkıyorum adliyeye gitmem lazım"

"Ben bırakiyim isterseniz bende o tarafa gidiyorum." Dedi Barlas kabul edip etmeme arasında kalmıştım ki canım yengem beni bu durumdan kurtardı.

"Hadi hadi gidin siz bende evi topliyim sonra parkta buluşalım piknik yaparız" dediği anda kendimizi kapının önünde bulmuştuk.

🦋💝

Neredeyse yarım saat geçmişti ve ben çok sıkılıyordum.

"Şarkı açabilir miyim?" Diye sordum Barlas'a bana baktı ve kafasını onaylar biçimde salladı. Telefonumu arabaya bağlayıp Badem-Sen ağlama şarkısını açtım.

Sen ağlama

Bir damla gözyaşın yeter

Sen üzülme, gülüm

Gamzende güllerin biter

Kısmını Barlas bana bakarak söylemişti. Salak çocuk valla kalbime indiricek bu gidişle. Adliyeye geldiğimizde teşekkür edip arabadan indim ve odama gittim.

4 saat sonra

Dosyalardan kafamı kaldırabilmiştim sonunda eşyalarımı alıp adliyeden çıktım ve taksiye bindim.

"Şehitler parkına gidicez ama ondan önce yakınlarında pastane varsa orayada uğruyacağız." Taksici beni onayladı yaklaşık 15 dakika sonra pastaneye gelmiştik. Kurabiye ve sütlü baklava alıp taksiye geri bindim. Parka geldiğimizde ücreti ödeyip bizimkilerin yanına gittim.

"İyi akşamlar" dedim neşeli çıkan sesimle beni ilk cevaplayan Ekin'in eşi Asel olmuştu. Kendisi beyin cerrahıydı.

"İyi akşamlar kankim"

Kendisi beyin cerrahı ama ekin gibi beyinsiz biriyle evlenmiş.

İç sesime göz devirip gülümsedim. Asel 5 yıl öncesinde ve şuanda bana çok yardımcı olmuştu. Birbirimizin en büyük destekçileriydik. Bu arada ben size kartal timindeki çocuklarımı tanıtmadım değil mi?

Can; 27 yaşında asteğmen şuanlık ailemizin avukatıyla nişanlıydı eh tabi birazcık katkım olmuştu.

Ege: 28 yaşında teğmen. Şuanlık sevgilisi yok.

Ekin: üsteğmen,27 yaşında ve Asel ile evli.

Yağız: 29 yaşında üsteğmen ve istihbarattan Gizem ile sevgililer.

Pars: 26 yaşında Üstçavuş cinayet şubeden pamira ile sevgili.

Ve ben: 26 yaşındayım. Savcıyım her ne kadar önceki hayatımda yüzbaşı olsamda şuanda savcıyım. Ve evet sapım taliplerimi bekliyorum.

2 saat sonra

Yemekler yenmişti, oyunlar oynanmış ve şimdide yürüyüş yapıyorduk yanımda Barlas vardı. Banka oturmuştuk ve karşımdaki parka bakıyordum. İç çekip konuşmaya başladım.

"İçimdeki çocuk salıncaktan düştü.

Dizleri kanadı oyuna küstü ama hiçbir zaman o parktan vazgeçmedi."

Barlas bana anlamayan gözlerle baktı. Anlasın diye bende ona baktım. Bazen konuşmak gerekmezdi. Bazen gözlerde anlatırdı geçmişimizi.

"Bir kitaptan çok sevdiğim bir alıntı takma fazla" dedim.

"O zaman bende sevdiğim bir alıntıyı söyleyeyim" boğazını temizledi ve tekrar konuşmaya başladı. Merak içinde ona bakıyordum.

"Bir insan diğer bir insana bazen hayata bağlandığından çok daha kuvvetli bağlarla bağlanabilirmiş."

"Alakasız ama güzel. Mantıklı olsak ne olucak dünyaya bir kere geliyoruz sonuçta herşeyin altında mantık aramak saçma." Güldüm haklıydı.

"Geçmişini merak ediyorum."

Çok şey vardı anlatılacak

O yüzden sustum.

Birini söylesem diğeri yarım

kalacaktı.

Sen duydun mu sustuklarımı sevgili okur?

💝🦋

Selamünaleyküm canlarım.

Bölüm nasıldı?

Siz nasılsınız? Şahsen ben pek iyi değilim.

Siz,duydunuz mu sustuklarınızı?

Kartal timiyle tanıştık sıra alfa timiyle nasıl buldunuz kartal timini?

Bölüm kısaydı farkındayım kusuruma bakmayın lütfen.

Sınır: 5 vote 10 yorum