@geceninisigiii
|
Selammmmm arkadaşlarrr nabersiniz?? Sizi biraz bölümsüz bırakıyorum ama gerçekten dersler yoğunduu Sizi çok ama çok seviyorum iyiki varsınızzz iyi okumalar gecenin karanlığında bana yol gösteren ateşböceklerimmm **** Bazı anlar vardır...insan kalakalır..ne kalbi nede beyni o an karar veremez.. Ben..öyle bir düşünce girdabının içindeydim ki kendimi bulamadan başkasını bulmaya çalışıyordum.. O girdabın bir ismi vardı..Çaresizlik.. Beni o girdaba sokan ise Atilla'ya duyduğum o özel duyguydu..boşveremiyordum,bırakıp gidemiyordum.. Sanki onu bulduğumdan beri eksik parçam tamamlanmıştı..çocukluğumdaki güzel bir anıyı hatırlamak gibiydi Atilla.. Bir o kadar güzel..bir o kadarda uzak.. Şimdi ise soruyordu bana.. ses tonu yalvarır gibiydi.. "Sen beni sevebilecek misin mermaid?" Kalbim adeta bağırıyordu...sevgimi.. Ama beynim beni durduruyordu.. olmaz diyordu..söyleme..eğer aramızda yoğun bşr bağ olursa..hedeflediğim şeyden uzaklaşırdım.. Benim hedefim Atillayı kurtarmak ve sağlığına kavuşturmaktı..onunla sevgili olmak değil,aşk yaşamak değil... Bunu kalbim istesede.. Ben sustukça Atillanın sakinleştiğini ama o sakinleşmenin aslında bir hayal kırıklığı olduğunu görüyordum.. Mavi gözleri hüzün ile doluydu..derin bir nefes aldı..ve konuşmaya devam etti "Mermaid...ö-özür dilerim..ben öyle birşey sormaya hakkım yok.. Zaten sevemeyeceğini biliyorum..Benim gibi felçli ve işe yaramaz bir adamı sevemezsin..sadece iyi biri olduğun için yardım etmeye çalışıyorsun..nankörlük ettim..affet.." Boğazımdaki düğümden konuşamıyordum odadan çıktım hemen yüzümü yıkadım..aynaya baktım..bitik durumdaydım.. Aklıma Mertin durumu geldi..yanına gittim..Melek hala ziya beyle ilgileniyordu bana bağırdığı için tansiyonu yükselmişti.. Mert ve tanımadığım koruma balkonda oturmuş sigara içiyorlardı.. "oo fişek doktor gelmiş! Erken geldin?" Dedi tanımadığım koruma "Siz kimsiniz?" "Hakan ben! Ziya beyin sevdiği korumalarındanım" "Ben Elfida.." Mert morali bozuk şekilde bizi dinliyordu.. "Anlat bakalım Koruma Mert! Neymiş derdin?" "Aşk acısı doktor aşk!" Dedi Hakan.. Hakana ölümcül bir bakış atan Mert bana döndü.. "Sana bir şey söylesem..meleğe söylemesen?" Hayde bakalım cenaze namazına! "Tamam söyle" "B-ben..şey.." Meleğe aşığım derse şak diye düşüp bayılazağam! Hakan " Meleğe aşık!" Mert sinirle " Bağırma lan it!" "ikinizde durun! Meleğe aşıksın anladık ta ne zamandır?" Hakan " 2 yıld-" Mert" Senin belanı si- öhöm severim! Doktorun yanında küfür ettirme lan!" "Tamam durun!..şimdi sen meleğe aşıksın tamam 2 senedir hadi okey..ulan niye hu kadar efkarlısın üstelik dayak niye yedin?" Umarım meleğe açılmıştır..Acaba Melek mi dövdü lan..eli ağırdır! "Ziya bey..ona yazdığım mektubu gördü..yırttı attı..sonra bir temiz yumruk geçirdi.." dedi hüzünle.. " Sana ne oldu peki doktor?" Atilla Bozkurt çarptı ne olsun daha Mert! "Atilla ile atıştık..." Hakan " Ney?" Mert " Niye be?" Olanları anlattım..onu koruduğumu,onun bana bu yüzden kızdığını ve en sonunda isyanla bana bağırdığını.. Hakan " Yeminle bu adam mal" Buna moralim bozuk olsada güldüm Mert "Sus lan!..Ya doktor..adamın zoruna giden senin onu koruman değil..korumaya muhtaç olması..yani senin karşında ezik gibi gözükmek istemiyor.. bir de.." "Ne? Bir de ne?" "boşver doktor zamanla öğrenirsin.." Melek elinde tansiyon aleti ile yanımıza geldi..canı çıkmış gibi bir hali vardı Ziya bey onu çok zorluyor sürekli iş veriyordu.. " Selamın aleyküm cemaat cimleten Allah kurtarsın! Bu nasıl bir adam ya! Tansiyonuma bak,şekerim düştü gibi sanki günlük ilaçlarımı getir! Yok içmicem vazgeçtim geri götür bezdum!" " Melek Nefes al canım" dememle deein bir nefes aldı Mert kaçamak bakışlarla onu süzüyor ama yara almış yüzünü gizlemeye çalışıyordu.... Melek kuzumsa hemen farkedip " Ne oldu senin yüzüne!" Hakan "uf olmuş bişisi yok" Mert sağlam bir şekilde hakanın omzuna vurdu Sonrada meleğe döndü.. "Yok birşeyim..iyiyim melek" Melek demişti...Mert meleği kafasında bitirmeye çalışıyordu.. Melek "M-melek? Sen bana Melek dedin? Niye dedin?" Mert " Adın bu değil mi? Ne diyecektim başka?" Melek susarken kalbinin kırılma sesi kulaklarımda duyabileceğim seviyedeydi..Mertin suratına bir tane geçirmemek için zor duruyordum! Sonrasında mertin telefonu çaldı Arayan kişiyi göz ucuyla gördüm Başkomiser Emir Telefonu hızlıca açan mert hoparlörde konuşmaya başladı " Alo! Abi! Nerdesin Kaç gün oldu!" Cılız bir ses "Mert..kaçırıldım..acil yardımın gerek..kan kaybediyorum..yara aldım.." "NERDESİN? HEMEN GELİYORUM!" " Eski dağ evinde..yaram derin..çıkamayabilirim..eğer ölürsem.-" " Yok öyle yağma ölmüyorsun!" "Ö-ölürsem..Eda...edaya onu sevdiğimi söyle..hep sevdi seni de ona..hep sevdide..utandı gelemedi de..." Telefon kapandı.. Mert öfke ve panikle "Ben gidiyorum!Emiri kaçırmış şerefsiz!" Sakinliğimi korudum " Hiç bir yere gidemezsin! Ziya bey içerde! Nereye derse ne halt ediceksin!" "Ne yapayım saksı gibi dikileyim mi doktor!" " Birlik olalım diyorum! Artık geldiğimizden beri planladığımız kurtarma operasyonunu hayata geçiriyoruz!" "Nasıl?" "Ziya beyin devri bitti artık! Operasyonun adı: Kurtuluş! İlk olarak Emiri ordanda Atillayı kurtaracağız!" Kendimden emin bir ses tonuyla "Kaç silahın var Mert Kalaşnikov?" ******** Planımız basitti..Rusyaya kaçıyorduk! Başta yapmamız gereken ise Ziya Bozkurtu bir süre uyutmaktı! Başta mertin verdiği tabancaları aldık önce bütün korumalardan kurtulacaktık! Mert ve Hakan hariç Atillanın kapısını kitledik..içeride uyuyordu.. Sıra korumalara gelmişti....kapıda 2 ziya beyin odasının kapısında 2 ve bahçe güvenliğinden sorumlu 3 koruma vardı.. Melek ziya beyin odasındakileri halledecekti mert ve hakan bahçedekileri ve dış kapıdakileri...ben ise son vuruşu yapacaktım.. Silahlarımıza susturucu taktık..merte işraret vermemle eve dağıldık Melek elindeki silahı gergin halde tutuyordu arkasından geliyordum "poligona gittiğimizi hatırlıyorsun değil mi melek?" Evet anlamında başını salladı " bunu gerçeğe döndüreceğiz..ateş et!" Melek korumalara ateş etti birinikolundan vurdu diğerini ise tutturamadı..iyice gerilen melek titrerken elindeki silahı hızla kavradım ve vuramadığı adamı bacağından vurdum.. Nasıl doktorum ama! İlk vurulanın başına gittim "Evli misin?" Acıyla inleyen adam " Evet.." "Döver misin peki karını?" "Sözümü dinlemezse eve-" Başından vurdum.. Artık bir doktor değil..katildim.. Diğerinin başına gittim Adam ben sormadan "Evliyim! Karımıda çok seviyorum dövemem onu!" Cebinden telefonunu çıkardım karısını aradım.. Kadın ürkekçe "Cüneyd..kaç gündür aramıyorsun..çocuklar ev aç..bırak şu kumarı eve gel artık!" Bunu duymamla kapadım ve adamın ne kadar parası varsa karısının bankasına yolladım..ardından adamı yine başından vurdum... Mert ve Hakanda işlerini bitirip gelmişlerdi.. Ziya beyin kapısını ayağımla tekmeleyerek açtım ardımdan silahlı mert,hakan ve melek girdi.. Ziya bey korku dolu gözlerle bakarken "Oyun başlıyor Ziya bey!" Mert ,hakan ve Melek silahlatını Ziya beye doğrultular ellerini havaya kaldıran Ziya beyin boynuna şırıngayı batırdım.. Bu bir tür uyuşturucuydu..damardan alım insanı komaya sokar veya felç bırakırdı.. Ardından kulağına fısıldadım.. "Atillaya yaptıklarının bedelini ödeme vaktin geldi Ziya bey.." **** SELAMMM NASILDIIII?
|
0% |