@geceninisigiii
|
Çok sağolun hepiniz iyiki varsınız ama lütfen yorum ve oylarımızda aynı hızda artsınn Bugünden sonra her cumartesi bölüm atmaya karar verdim inşallah yane İyi okumalar ******** 2005-Moskova/Rusya Hava yağmurluydu..insanlardan ordan oraya koşturup ıslanmamaya çalışırlarken mert pencereden onların telaşlarını seyrediyordu.. Annesi Kardelen odaya girdi "Mert'çiğim! Yemeğini yemedin?" Mert annesine döndü "мать-" bu rusçada anne demekti ama kardelen onu susturdu "Baban yok tatlım türkçe konuşabilirsin.." Mert rahatlayarak " Anne babam benim niye türkiye ile ilgili hiç bir şey bilmeme izin vermiyor!" Kardelen hanım sıkıntıyla iç çekti "Baban türkleri sevmiyor.." "Ama seninle evlenmiş!" Dedi masumca "Baban benimle şirketinin türklerin sermayesinden yararlanmak için evlendi" Mert daha çocuk olduğu için bunu tam kavrayamamıştı ama yimede annesini dinledi "Peki benim adım türkçe mi?" "Evet" "Anne babam beni o yüzden mi sevmiyor?" Gökler gürledi ve yağmur hızlandı..birkaç dakika sonra baba Dennis eve geldi Yemeğe oturan aile sessizce yemeklerini yerken bir defa daha gök gürledi! Mert bundan korkup azıcık irkildi.. Dennis Kalaşnikov bunu farkettiği anda sinirle çocuğu ensesimden tuttu "Sen gök gürültüsünden mi korkuyorsun?" Dedi sert rus aksanıyla Mert yanlışlıkla türkçe konuştu ve "Korkuyorum" dedi bunu demesiyle kendini kapının önünde buldu Gök gürültüleri iyice artıyor ve şimşekler çakıyordu sokaklarda kimse kalmamıştı..ve o gün sokağa atılan küçük mert bu korkuyu küçük kalbine kazıdı.. Annesinin isyan dolu bağırışlarını duyuyordu ama küçük adımalrla ilerledi nereye gideceğini bilmez bir haldeydi O sırada birine çarptı..uzun boylu heybetli bir adamdı mert anca onun bacak boyu kadar olabilirdi Üzerinde askeri kıyafetleri görünce irkildi ve titreyerek adama baktı.. Adam eğildi..yüzünde bir maske vardı kolunda ise bir bayrak simgesi.. Annesinin özlemle hep gösterdiği türk bayrağı.. Adama babacan bir tavırla rusça konuştu "Ne işin var buralarda genç adam?" "B-ben türkçe biliyorum" dedi tiz bir sesle Adamın gözleri parladı "Adın ne senin?" "Mert..." "Benimde Turgay..memnun oldum genç adam! Hadi gel biraz ısıtalım seni!" Turgay onu sıcak bir kafeye götürdü ve bir sıcak çikolata içirdi Mert o gün o fırtınanın arasında hiç tatmadığı baba sevgisini bir türk askerinden tattı ******** ELFİDA KIRCALI El ele tutuşmak ne güzel bir histi böyle.. sanki güvendeymişim gibi hissettiriyordu.. Artık emindim ben atillaya aşıktım.. Kalbimin çarpması, yanaklarımın yanması yalan olamazdı.. Hissettiklerim yalan olamazdı.. Fakat artık tehlikenin göbeğindeydik..ona aşık olmam birşeyi değiştirmezdi.. şimdi aşk zamanı değil iş zamanıydı.. Uçaktan indiğimizde çokta dikkat çekmiyorduk bu iyidi.. Gurur bir araba temine edene kadar havalimanındaydık Birer kahve alıp oturduk havadan sudan bahsediyor yalandan gülüyorduk ve kahve içerken bir adamın bana baktığını gördüm Belki birine benzetmiştir takma Yani zaten takip ediliyor olma ihtimalim yüksekti üstüne birde bu çıkmıştı! Adam bir anda üstüme gelmeye başladı birazcık atillaya yanaştım Adam rusça şekilde "Selam kızıl bomba" Ben sana şimdi bir patlarım görürsün bombayı! Allahtan tek tük rusçam vardı "Selam terbiyesz herif!" Dedim sertçe Adam kıkırdadı ve "Yalnızmısın kızıl bomba?" Ben tam lafa girecekken atilla o mükemmel aksanıyla "Değil kocası burda! Şimdi siktirip gidin!" Kocam?! Allahım şimdi burda kocam da kocam demek istemiyorum! Adam şokla "siz evlimisiniz?!" Atilla "Kendisi müstakbel karım! Şimdi defolun!" Adam giderken mert "Müstakbel karın? Vay am-" Melek öksürdü "Hadi canım yani" Hanımcılık kural bir öksürük bir uyarıdır Atilla bana dönüp "Если однажды ты станешь моей женой, русалка... и хотя это эгоистично, я хочу, чтобы ты была только моей." Dedi o kadar çok rusçam olmadığı için anladığım tek şey bencil ve elfida kelimeleriydi Mert ise meleğin kulağına birşey fısıldadı ve melek "Oha!" Dedi "Ne dedi bu şimdi?" Atilla "Anlarsın mermaid..bir gün anlayacaksın" ********* Yorulmuştuk...bize ayarlanan eve gelmiştik biraz şehirden uzakta olsa sade ve büyüktü.. Herkes yerleşmiş ve odalarına çekilmişti konuşmaları bugün yapamazdık çünkü ölümüne yorgunduk.. Ben odama geçmiştim ve kapı çaldı İçeri tekerlekli sandalyede Atilla ve Onu iten Gurur girdi "Buyrun?" Dedim sakin bir ses tonuyla Gurur gülerek "Atillaya oda kalmadıda müstakbel karısının yanına getirelim dedik" Ah şu şakalar ne zaman bitecekti! Atilla kaskastı kesilirken gurur onu bırakıp çıktı İlk kez gerçek anlamda başbaşaydık Neden kabim bu kadar hızlı atmak zorundaki! Atilla utana sıkıla konuşuyordu.. "B-ben teşekkür ederim...herşey için.." "Ben özür dilerim daha önce gelmediğim için" Atilla kalakalırken "Saat geç oldu yatalım artık.. sabah işlerimiz var" dedim Kahretsin ki tek yatak vardı...Ayrıca ben koskoca adamı nasıl yatağa taşıyacaktım! Atilla "Şey..ben oraya geçemem ki nasıl yapsak?" "Seni taşımam gerek" Atilla kızarıp bozarırken "Hey bu utanç verici!" "Eğer ben aynı durumda olsaydım ne yapardın" "Seni kucağımdan indirmezdim mermaid" Bu Atillanın kesinlikle boşluğuna gelmişti gözleri fal taşı gibi açılırken durumu toparlayacak şeyler aradığını görebiliyordum Ona sırtımı döndüm ve kollarını omuzlarımdan aşağı sarkıttım zaten benden çok uzun olduğu için ayakları yere deyiyordu "Beni sırtında taşıyorsun ha?" Dedi inanmaz bir sesle "Daha çok sürüryorum! Boyun kaç senin!" Üzgün bir ses tonuyla "1.96...ama ne önemi var ki artık..yatalak aciz bir adamın boyu olsa ne yazar?" "Ayağa kalkınca göreceğim seni! Bana boy şakası yaparsın sen kesin!" Diye güldüm inancım tamdı Atilla yürüyecekti..Ama hala babasının onu serumla zehirlediğini söylememiştim Bunu bilirse daha da çok yıkılabilirdi..şimdi zamanı değildi.. Onu yatağa yatırdım ve üstünü örttüm.. En uca geçerek yattım ve ışığı södürdüm.. Bir dakika bile geçmeden "Eğer bu kadar uzakta durursan düşersin mermaid..Düşersen tutamam da..düşmesen olur mu?" Azıcık daha yaklaştım ona..hava gök gürültüsüyle ve şimşeklerle aydınlanıyordu.. Ardından mırıltısını duydum "keşke sarılsan mermaid..." Bşr cesaretle ona iyice yaklaşıp kollarımı ona sardım..başımı omzuna gömdüm..dudakları titreyerek saçlarımdan öptü... "Sen benim öldü sandığım duyguları yaşadığını simgeleyen kadınsın mermaid...Umudum,son çıkış yolumsun.." Benim duymayacağımı düşünerek kurduğu bu cümleler adeta aklıma kazımıştı..ben onun umuduydum o benim yıllardır aradığım ailemdi... Ve onu asla kaybetmemeye yeminliydim! ****** Melek odasında otırmuş hala o öpüşte kalakalmıştı...Mertin öpüşleri cümleleri çıkmıyordu aklından! Yan odada kalıyordu mert Ama yinede özlemişti ve telefonuna bir mesaj geldi Karanlıklar lordu: Melek uyudun mu? Çilli güzel:Hayır da ne bu uyudun mu lar falan sapık mısın? Karanlıklar lordu:Ya bir saattir yazacak bahane arıyorum ne yapayım kızım! Çilli güzel: Odama gel mesela? Karanlıklar Lordu:H3rbfen m7 Çilli güzel: Sakin mi olsan? sanırım fazla heyecan yaptın yazamıyorsun bile kskskskk Karanlıklar lordu: N3 alapa pi? Çilli güzel : 5 Dakikaya burda ol! 5 dakika bile sürmeden mert kapıdaydı melek kapıyı açtı mert yüzünde tuaf bir ifade ile duruyordu.. Endişeli gibiydi.. "geç içeri" dedi melek gülümseyerek Mert içeri geçti birlikte oturdular "Ya ben sana bişi sorucam!" "Sor çilli güzelim" Artık melek çilli güzel değil mertin çilli güzeliydi "Gerçekten Atilla bizim elfidaya "Bir karım olursan mermaid..bencilce olabilir ama sadece benim olmanı istiyorum" dedi mi ya!" "Kendi kulaklarımla duydum diyorum çilli güzelim" Onlar sohbet ederken gök gürültüsü ve şimşekler hızlanıyordu.. mert ellerinin titrediğini hissediyordu..o gece aklından hiç çıkmıyordu kendinş kasmıştı Melek bunu fark etti "Mert? İyi misin?" "İ-iyiyim ben!" Demesiyle bir şimşek çaktı ve mert gözlerini sıkıca kapadı..tirtir titriyotdu melek hemen ona sarıldı hemde sımsıkı.. "Geçti..tamam..tamam.tamam sakin ol.." deyip saçlarından öptü.. Hala titreyen mert "bu-bu gece yanında uyusam?" Dedi korkmuş bir ses tonuyla Melek kabul etti..yatağa geçtiler..meleğe iyice sokulan mert cenin pozisyonunda yatıyordu titremesi ve irkilmeleri hers es duyduğunda yenileniyordu.. Melekse ususlca saçlarını okşuyor ve "ben burdayım yalnız değilsin" diye fısıldıyordu.. Rahatlayan mert "Melek..." "Efendim bir tanem?" Bir tanem lafı yğreğini ağzına getirirken yanakları kızaran mert "S-seni..seni çok seviyorum çilli güzelim.." Melek "Ben de seni çok seviyorum bir tanem..." Aşk sadece tutku'dan değil anlayıştan,destekten oluşurdu... ********* Naberrrr nasıldı bölümmmm
|
0% |