Selamlarrrr bugün tam 2 bölüm gelecektirrr! Bu bölüm bir tık uzunn iyi okumalar!

*******

2010-Kasım18

Attila her zaman sessiz bir çocuktu..liseye başlamıştı dersleri her zaman olduğu gibi iyidi..

Bir gün okuldan eve dönerken sınıfın zorbası Kaan'ı görünce adımları duraksadı.iri yapılı uzun boylu bir çocuktu Kaan,hep Attila ile uğraşırdı

En sonunda Attila dayanamayıp çocuğun yüzüne yumruğu geçirmişti burnu zedelenen çocuk intikamını almaya gelmişti..

Ve yalnız değildi..

Attila kaçacak yer ararken 7 çocuk üzerine çullandı! Attila yer düşer düşmez yerde tekmelenmeye başladı..karşı kohmaya çalışsada çok kalabalıklardı..

Sonra bir ses ve yere düşen Kaan..

Sınıfın sessiz çocuğu Mert..yardıma gelmişti..

Attila bunu fırsat bilip ayağa kalktı ve Mert ile 7 kişilik gruba karşı kotdular..kavga bittiğinde gözlerinin biri şişik dudakları yarık olsada

Mert "Sanırım biraz dayak yedik ha?"

Attila sırıttı "Öyle gibi oldu sanki.."

İkiside kahkaha atarak güldüler bu ikili artık dost olmuşlardı..

Mert "Sen yine mevzu olursa haber ver ben seni korurum" dedi göğsünü kabartarak

Attila alaycı şekilde sırıttı "Tabii canım gözündeki morlukta onaylıyor bunu! Koruma sen beni yanımda ol yeter kardeşim"

​​​​​Mert "Lan görüceksin boksör olup o kemeri belime takacağım!"

Attila "Takarsın! Hatta bende seni gemiyle müsabakalara götürürüm!"

İkiside güldü..bilmiyorlardı ki bu hayalleri birgün ellerinden kayıp gidecekti..

Attila evin önüne geldiğinde duraksadı...fakat içeri girdi..

Ziya bey içkisini içiyor ve bazı dosyalara bakıyordu..

Çocuğunun yara bere dolu yüzünü görünce

"Dayak mı yedin lan? Bu ne hal! Ben sana dayak yemeyeceksin demedim mi? Madem kavga ediyorsun bari dayak yeme it!"

Çocuğu ensesinden tuttuğu gibi odasına kitledi..

Attila..üzgündü ama bir yemin etti o gün..

Durmayacağım,güçleneceğim dedi önce babasını haksız çıkaracaktı!

Yapamazsın dediği herşeyi zevkle yapacaktı!

******

​​​​​​​​​​​Gergin bir nefes verdim ve ziya beyin "yasaklı çalışma odasına" doğru ilerledim..

Bütün anahtarlar veya özel dosyalar buradaydı Mert anlatmıştı..

Bu odanın anahtarı bir tek mertte vardı ondan anahtarı aldıktan sonra hemen kapıyı sessizce açtım..

Büyük ahşap bir masa ve yeşil minderleri olan ahşap bir sandalye vardı masanın üzerinde ise bir ton dosya ve müsvette onları çerçeveliyen 6 ayrı monitör vardı..

Yavaşça masaya yöneldim ses çıkarmamaya çalışıyordum kapıda mert nöbet tutarken melek merdivenlerde nöbetteydi..

Çekmeceyi yavaşça açtım ve 8 anahtar vardı hepsini aldım hangisiydi bilemezdim sonuçta!

Tam odadan çıkacakken monitörlerden 3.cüsüne gözüm takıldı..

Attilanın odasının güvenlik kamerasını gösteriyordu!

Görüntüyü gördüğüm an buz kestim..

Zavallı adam yerdeydi! Kolundaki serum devrilmişti ve iğnesi kolunu kanatmıştı..titriyordu!

Bu görüntüyle iyice öfkelendim! Odadan hışımla çıktım ve merte

"Hemen kamera kayıtlarını sil! Ben Attilayı kurtaracağım! Meleğe de söyle kapıda nöbet tutsun!"

Cevap beklemeden anahtarları Attilanın kapısında denemeye başladım!

1. Anahtar olmadı..

2 hayır bu da değil!

3 işte bu! Kapıyı açtığım gibi Attilanın yanına koştum Yerdeki adama çömeldim vekafasını kaldırdım..titryordu ve bakışlarından anladığım bir şey vardı..

Geldin...

​​​​​​"Ben burdayım geçti..geçti"

Saçlarını okşadıktan sonra onu bir kuvvetle kaldırdım sedyeye geri koydum.. kanayan koluna hemen sargı bezi sardım

Sesim titreyerek "Özür dilerim daha önce gelmeliydim...daha önce gelmeliydim."

Ve hiç beklemediğim birşey oldu..titreyen dudakları arasımdan bir cümle döküldü...

"Sen g-geldin ya..o bana yeter mermaid"

*******

Kurban verenneeee nasıldı bölümm🥺🔥🔥