Selamlarrr gerek uygulama hatası gerek internet kesintisi...atamadım şu bölümü! Şimdide sınav haftam var yani sık sık bölüm atamayacağım! Bana dua edin lüfennn

Bu bölüm bir tık kısa sorryyy

*****

2001 / 18/ Ağustos

Sevgi yurdunda Ziya beyin gelmesiyle bir coşku vardı..

Sadece bir çocuk hediyesini almaya gitmemişti..

Elfida.. hediyeler onun içini acıtırdı..acıtan taraf şuydu..hediye maksadında gelen eski püskü kullanılmış ama süslü paketlerde gelen müsvetteler..

​​​​​​Yada o ailelerin öz çocuklarının küçümseyen bakışları ve gülen sesleri..Elfida istemiyordu bunu..istemiyordu kimsenin ona acımasını!

​​​​​​Sessizce izliyordu...taa ki o lüks arabadan inen o çocuğu görene kadar 9 yaşlarında bir çocuk inmişti Ziya Bozkurtun arabasından..masmavi gözleri Elfidayı buldu...

Kalabalığın arasından geldi yanına..sordu

"Sen niye almıyorsun ki?"

Elfida " İstemiyorum ben! İhtiyacım yok!"

Attila "Iı şey bunu alırsan ben mutlu olurum.."

Elfida" Ne o?" Deniz kabuklu bir kolye uzattı ona Attila

Elfidanın gözleri parladı " Ama bu çok güzel..."

Attila "Annemindi ve bana dedi ki bunu hakeden birine ver"

Elfida şaşırdı.. "Ben hakediyor muyum?"

Attila "Evet çünkü benimle konuşan tek arkadaşsın" diyip güldü

Elfida önce Attilaya sarıldı..Attila kızardı ve karşılık verdi.. Elfida kolyeyi aldı ve Attila arabaya yöneldi

"Beni unutma mermaid!"

Elfida " Marmadid ne ya?"

Attila güldü " Mermaid! Mermaid! Deniz kızı demek!"

Diyip arabaya bindi..Ziya Bozkurt ise hediyeleri verir vermez arabay bindi..

******

Şoktaydım! Konuşmuştu! Hiç susmasın dedim içimden hep konuşsun..iyileşsin..

"K-konuştun? Allahım şükürler olsun!"

Attila gülümsedi ona sarıldım..karşılık veremiyordu amayinede sarıldım..

Mert ve Melek odaya dalınca ayrıldım!

Melek "Ay bölmemeyi çom isterdim ama Ziya bey uyanmış! Odasının ışığı yanıyo çabuk çıkın!"

Attilaya baktım yüzü kızarıktı..

"Sabah yine geleceğiz tamam mı?"

Attila hala kızarmış ve utanmış bir ifadeyle bakıyordu..

Odadan çıktım kapıyı aynı şekilde kitledim.

Mert sırıtarak "Ne yaptın da benim arsız dostum kızardı?"

Panikle " Anlatırım önce şu belayı atlatalım!"

Hemen çalışma odasına girip anahtararları koydum ve kapıyı kitledim!

Mert ve Meleğin yanına geldiğimde "Hallettim.."

Melek "Oh be! Şimdi anlat çabukkk!"

Mert "İzin verde bir nefes alsın herkes senin gibi nefessiz konuşamıyor çilli güzel"

Melek kızasada "Sanane be! Arkadaşım değil mi!"

Mert "Niye kızdın be çilli?"

Melek " Ya çilli diyip durma!"

Mert "Doğru..çilli güzel daha iyi" diyip sırttı ama bunu yaparkende utandığını gördüm..

"Romantik kavganızı bölüyorum ama hadi konuşacaklarımız var haydi!"

Mert "Peki patron sensin doktor"

Odama geçtik

"Şimdi beni dikkatle dinleyin!-"

Melek "Dinliyoruz"

"Attila konuştu!"

Mert ve Melek aynı anda " NE?"

Mert "N-ne dedi peki??"

"Sen geldin ya yeter mermaid dedi"

İkiside imalı şekilde baktılar ama mert sanki daha çok şey anlamış gibi beni süzdü..

Kısık bir ses tonuyla "Mermaid dedi yani sana..."

"Mermaid ne demek?"

Mert sustu..anlammıştım ne demekti ki?

Mert " Araştır doktor...anlarsın.."

Melek " Heh önce ger bizi sonra araştır de! Şovmen seni! Söyle işte!"

Mert " Senin dilin fazla mı uzadı çilli güzel?"

Melek bu iltifatla kızarıp kalırken susmalarıyla konuşmaya başladım

"Madem Attila burada mahkum hayatı sürüyor yapmamız gereken ilj şey onu sağlığına nasıl kavuşturacağımızı bulup sonrada kaçırmak"

Mert güldü " Kaçırmak mı? Hayırdır doktor bizim kaptanı çok mu beğendin?"

Ya ne alaka ama...

Adam felçli haliyle bile nefes keser elfida..

Kendimi toparladım ve merte

" Yok canım ben insan kurtarma peşindeyim ciddi ol azcık!"

Mert daha çok güldü

Pislik herif benle alay ediyor!

​"Hey! Tamam artık! Yarından tezi yok başlıyoruz! Melek sen ziya beyin hareketlerini inceleyeceksin ve bize tıaflık olduğunda söyle.. Mert sen ise malikanede olan bitenden haberdar ol.. ben Attilanın durumunu kontrol edeceğim..."

Elfida KIRCALI online!

******

Ay kurban olam size nasıldııııı