@geceninnkuytusuu
|
Yeni bölüm geldi hadi koşun seviliyorsunuz 💋🔥❤🦋💞
𝐀𝐓𝐄Ş Ben ne yaptım? Elimdeki bıçak elimden düşmüştü. Ellerimi başına koyup yere çöktüm. Siktir siktir siktir! Ellerimle başıma vurmaya başladım. Allah belami versin!
"Yaz sevgilim özür dilerim. Yaz nolur bırakma beni!" deyip onu kucakladım.
Eve baktım Murat yoktu hemen arabaya koydum onu arka koltuğa yatırdım. Arabayı son gaz sürmeye başladım. Allah'ım naptım ben?
"KAHRETSİNNN!" Direksiyona yumruk attım. Hastane önüne varmıştım. İnip arka kapıyı açıp kucağıma aldım. Hastaneye koştum. "Sedyeeee çabuuuk!" dedim. Bir doktor yanıma geldi.
"Durumu ne?"
"Bıçakla yaralanma..." dedim. Sedyeye yatırdım. Onu götürülürken elinden tuttum.
"Durumu nasıl? İyileşecek değil mi?"
"Sakin olun! Bıçak karaciğere çok yakın saplanmış zarar vermemiş Allah'tan geçmiş olsun" dedi ve gitti.
Oh Allah'ım çok şükür. Yiğit kapıdan girince ona döndü bakışlarım. Sinirli gibiydi. Murat da yanında bana nefretle bakıyordu. Murat yakama yapıştı.
"Ona bir şey olursa seni öldürürüm duydun mu lan beni piç!" Yiğit onu benden çekmişti.
"Tamam Murat sakın ol kardeşim. Hastane burası." dedi. "Durumu nasıl? Doktor ne diyor?" diye sordu Yiğit bana.
"Karaciğere yakın saplanmış ama iyiymiş durumu zarar görmemiş." dedim. Murat çok sinirli duruyordu. Ben Yiğit'e onu çıkar burdan diye göz belerttim. Yiğit kafa salladı ve Murat'a dönüp kulağına bir şeyler dedi. İkisi de dışarı çıktı. Doktoru görünce yanına gittim.
"Onu görebilir mıyım? 5 dk." dedim.
"Tamam ama yormayin" deyince hemen odaya girdim. Uyuyordu yavrum. Peki beni affedecek miydi? Sanmıyorum...
Yanına oturdum ve elini tutup dudaklarıma götürüp koklayıp öptüm. Uyurken bile bu kadar güzel miydi bu kız?
"Yaz'ım ne olur affet beni çiçek kokulum" dedim. Parmağı oynadı avucumun içinde. "Yaz beni duyuyor musun?" diye sorunca.
"Ateş" diye inlemişti.
"Burdayım yavrum burdayım güzelim." dedim ve eğilip anlından öptüm. Gözlerini açıp bana bakınca ne yapacağımı bilemedim.
"Ne oldu bana nerdeyim?" diye bana sordu.
"Hatırlamıyor musun?" diye sordum.
"Hatırladım... Neden Ateş? Niye bana bunu da yaptin ya?" dedi.
Elini tuttum.
"Sana yemin ederim kendimde değildim o ara. Gözüm dönmüştü sanki, onunla seni öpüşürken görünce delirdim. İnan ki bana senin asla kötülüğünü istemiyorum. Ben ne yaptıysam sana olan aşkımdan seni sevdiğimden ve korumak ıstediğimden yaptım her şeyi. Ne olur affet beni." dedim.
"Ateş ben karma karışığım bilmiyorum." dedi.
"Peki sana süre tanıyacam ama lütfen düşüncen olumlu olsun. Seni seviyorum." deyip dudağına öpücük kondurdum. O an da içeri Yiğit ve Murat girmişti. Murat bana saldıracakken Yaz onu durdurdu.
"Murat dur!" dedi.
Murat Yaz'a öyle bir bakış attı ki o an anladım kalbi kırılmıştı. Bir şey demeden çıkıp gitti odadan. Yaz'a döndüm.
"Ben çıksam iyi olur. Siz abi kardeş kalin" dedim.
"Ateş!" demesiyle durdum Yaz'ın. Ona döndüm. "Bilmiyorum düşüncem olumlu mu olur olumsuz mu ama ben karar verene kadar seni görmek istemiyorum." deyince sanki kalbim durmuş geri döndürmeye çalışıyorlar gibi hissetmiştim... Odadan çıktım...
𝑩𝒊𝒓 𝑯𝒂𝒇𝒕𝒂 𝑺𝒐𝒏𝒓𝒂. . . 𝐘𝐀𝐙 Sonunda taburcu olmuş eve gelmiştim. 1 hafta düşünme fırsatım oldu bu arada. Ateş söz verdiği gibi çıkmadı karşıma bu 1 hafta. Onu affetmeye karar vermiştim. Murat da bunu biliyordu, bilmesine rağmen de bir şey dememişti. Murat İstanbul'a dönmüştü bana gitmeden 'Inşallah mutlu olursun biz olamadık bari sen mutlu ol' demişti bana. O gerçekten iyi değer bilen birisiydi. Onu kaybettiğim için çok üzgündüm. Ateş'e bir mesaj attım. Birazdan gelirdi. Abim de ben yanında oturuyorum diye el hareketleri yapıyordu bana sözde şakalaşıyordu.
"Abi ya yeni çıktım. Yaralıyım ayıp ama ya!" dedim. Kahkaha attı..
"Abisinin güzeli..." deyip anlımı öptü.
O ara kapı çalmıştı. Abim kalkıp açınca Ateş ile tokalaştı. Ateş beni görüp yanıma oturdu ve bana baktı.
"Beni niye çağırdın?" diye sordu.
"Ateş ben bu 1 hafta düşünme fırsatım oldu ben seni affetmeye karar verdim." dememle dudaklarıma yaklaştı. Gülümsedim.
"Seni öpebilir mıyım?" diye sorunca kafa salladım.
"Ama abi-" diyemeden dudakları dudaklarımla buluştu.
Abimin öksürük sesiyle geri çekildi.
"Şey çok özlemişte" dedim utanarak.
"Belli Ateş var mı çürüğü?" diye sorunca anlamadım.
"Abi ne diyorsun?"
"Ağzının içine girdi onu dedim." demesiyle daha çok utandım.
"Utandırma benim güzelimi Yigit" dedi uyarı sesle.
Abim işine döndü. Ateş bana sevgiyle aşkla bakıyordu. Ellerimi tutup öpücükler kondurdu.
"Bir daha ne olursa olsun benden bir şey saklama." dedim. Sarıldı beni kendine çekti.
"Söz güzelim." deyip anlımdan öptü.
Yemek gelince önüme koydu. Ateş eline kaşık alıp çorbaya daldırdı. Bana uzattı.
"Ac o güzelim dudaklara sahip ağzını" ayyy eridim...
Çorbayı içtim. Abim arkada "Öhhöm" dedi.
"Tamam sustuk. Ben yerim Ateş sen zahmet etme." dedim kaşığı almaya çalıştım ama vermedi.
"Ben besleyecem seni kendi ellerimle güzel sevgilim." dedi. Makarnaya çatal batırdı ve ağzıma yaklaştırdı.
"Şımaracam ama." dedim.
"Şımar güzelim hak ediyorsun." dedi.
Yemekler bitince herkes yatmaya yöneldi. Abim Ateş'e döndü.
"Istersen burda kal. Geç oldu çıkma bu saatte" dedi. Ateş gülümsedi.
"Tabi ki kalırım." dedi.
"Odan yukarda benim odamın karşısı." dedi abim. Sanırım Ateş benimle kalmayı planlıyordu. Yüzü düştü. Ateş bana baktı.
"Iyi geceler madem" deyip anlımdan öptü. Sonra yukarı çıktı.
Onu affetmiştim doğru mu yapmıştım? Çünkü arkamdan iş çevirmişti. Ona olan aşkım galip gelmiş nefretimi yenmişti. Umarım hep böyle olur bir daha bana yalan söylemezdi...
Sabah gözlerimi belime sarılmış kollarla açtım. Arkamda Ateş sarılmış uyuyordu. Ona dönüp sakalini okşadım.
"Uzamış baya" demesiyle güldüm.
"Bu halin çok yakışıklı. Gerçi her halıne ayrı bayılıyorum ama..." dememle gözlerimi açtı.
"Hmm bak sen." dedi beni öptü. Ona daha da sarildim kendime çektim. Onunla çok mutluydum... DEVAM EDECEK.... |
0% |