@geceninnkuytusuu
|
İyi hadi size kıyamadım sizi seviyorum❤💞🔥💋 Şarkıyı açıp okuyun uyumlu bölümle
Sabah gözlerimi zor açmıştım. Yanı basımda koltukta uyuyan Murat'ı görünce kalbimde kelebekler hareketlendi. Yüzündeki yara yavaş yavaş gidiyordu. Sağ gözündeki morluk kaybolmuştu biraz ama hala yakışıklı ve karizmatikti. Ah bu kelebekler bi durun.
Evet bazı insanların karnında olan kelebekler benim kalbimde. Eli aşağıya sarkmış kafası da yan yatmış çok tatlı görünüyordu...
Elimi eline atıp tuttum. Uyanmamıştı. İşaret parmağımla Y çizdim yanına da A harfini çizdim sonra Z harfini yanına ekledim. En sonunda gözlerini açtı.
"Günaydın." dedi uykulu sesle.
"Günaydın ben mı uyandırdım?"
"Yoo uyanmıştım." deyip kollarını geriye atıp esnedi.
"Hadi kahvaltıya çıkarayım seni ne dersin?"
"Güzel olurdu da okulum var benim bugün." dedim.
"O okula ben de kayıt yaptırdım. Bundan sonra sen nereye ben oraya güzelim." ayyy bayılacam şimdi.
Lan ben bu adama aşık olmuştum. Birden gelen duyguya hakim olamadım. Kalbim yeni hayata dönmüş bir yaralı gibi yeniden atmaya başladı.
"Bunu bilmiyordum. Ne zaman yaptın?" ayağa kalkıp yanıma oturdu.
"Seni asla yanlız bırakmayacam bundan sonra." Elimi tutup dudaklarına götürdü.
"Şey ben..." yanaklarım kesin kızardı.
"Kızarınca çok tatlı oluyorsun. Seni acaba hep utandırsam mı?" dedi.
"Ya sussana" dedim kahkaha attı.
"Tamam hadi hazırlan okula gidelim" dedi. Ben de yerimden kalkıp odama yürürken
"Endamın yeter şarkısı senin için yazılmış olmasın?" demesiyle kıkırdadım.
"Kaçın kurası da sana yazılmış sanırım.🙈" odama koştum hemen.
Ne dedim ben? Allah'ım ya şu an da yerin dinine girmek istiyordum. Üstümü giyip en kırmızı olan rujumu alıp sürdüm.
Saçımı at kuyruğu yaparak tokami taktım. Sonra bir üstüme çeki düzen verip indim aşağıya. En sonunda dayanamayıp konuştum.
"Niye orda dikizliyorsun beni?" diye sordum. Görünmediğini sanıyordu sanırım.
"Dikizlemek mı?" Dedi. Yanına yürüdüm.
"Evet kapı arkasında koca bedenin görünüyor popon ben burdayım diyor adeta yani seni ele veren o" Murat kollarını bana sarıp belimi tuttu. Sonra kulağıma yaklaştı.
"Seni surda becersem kimse kurtaramaz seni elimden" dedi hırlayarak. Birden abim.
"Yaz abim nerdesin?" uyanmış olmalı. Hemen ittim onu.
"Burdayım abi." Murat kulağıma.
"Benden kurtulacağını mı sanıyorsun?"
"Senden kurtulmak isteyen kim?" dedim ona dönerek.
"Vaay bak sen..." abim ceketini giyerken bana baktı.
"Burda miydin? Odana baktım yoktun" dedi.
"Ya ben koltukta uyuya kalmışım abim." dedim. Ellerini yanağıma koyup anlımı öptü.
"Hep bunu yapmak istemişimdir" anlımı mı öpmeyi? "Hadi ben çıktım isim var." Sonra Murat'a bakıp "Sana emanet." deyip çıktı.
"Hadi biz de bi kahvaltı yapalım sonra okula gidelim." dedi. Elimi tutup parmaklarını parmaklarımın arasına geçirdi. Ulan kalbim yavaşla.
"Ta- tamam gidelim" dedim. Kapıyı kilitleyip çıktık. Arabası Lamborghini'ydi. On kapısını yukarı doğru açtı. Ben de gülümseyip bindim.
Kapıyı kapattı ben binince. Murat arabanın önünde dolanıp şoför koltuguna bindi. Kapıyı kapatıp kemerini taktı.
Kemeri görünce aklıma yine Ateş gelmişti. Ondan ölene dek nefret edecektim.
Benim nefretimi kazanmıştı. En sonunda araba hareket edince düşüncemden sıyrıldım.
Okul bahçesine girince Range Rover arabasını görünce yerimde durdum. Sanki yapışıp kalmıştım. Murat beni öyle görünce.
"Güzelim noldu iyi misin?"
"Yo- Yok bir şey." okula doğru el ele giderken korktuğum başıma gelmişti.
Ateş karşımıza çıkmıştı. Elini yumruk yapmış birleşen ellerimize bakıyordu. Doğru ya aynı okula yazılacaktık. Ateş sinirle bize doğru yürümeye başladı. Sonra kolumdan tutup kendine çekti.
"Uzak duracaksın bu kızdan anladın mı beni ? Kuzen muzen dinlemem seni öldürürüm." deyince onu itmeye çalıştım.
"Bırak beni pis zorba" dedim.
"Beni dinleyeceksin!" Deyip kendiyle beni çekiştirdi.
"Ya bırak beni! Murat!" Murat gelip Ateş'in kolunu tutup kendine çevirip yumruk attı.
"Kız gelmek istemiyor zorlama!" dedi elimden tutti. Herkes etrafımıza toplanmış film izler gibi bizi izliyorlardı.
"Defolun gidin lan burdan! Film mı bu amına koyayım." dedi Ateş.
"Ateş git burdan huzursuzluk çıkarmadan"
"Ben mı? Ben mı huzursuzluk çıkarıyorum? Benimle gel sadece 5 dakika sana olanları anlatmama izin ver" dedi.
"Istemiyorum sana tahammülüm yok" Sırf derse geç kalmayalım diye kahvaltıyı eş geçip okula gelmiştik gelmez olaydık.
"Yaz lütfen" kafa sallayıp hayır dedim. "Bunu sen istedin" deyip üstüme gelip beni yine omzuna almıştı.
"Bırak ımdaaat! Murat kurtar beni!" Murat birden silahını çekti.
"Kuzen eğer Yaz'ı bırakmazsan..." dedi ve sustu. Ateş de arkasını döndü.
"Bırakmazsam?.. Ne yaparsın lan?" diye sordu cesurca.
"Seni vurmak istemiyorum... Bırak kızı da sınıfa gidelim." dedi sakin bir sesle.
"Beni dinlemeden olmaz." dedi Ateş.
"Ya senden nefret ediyorum. Senden iğreniyorum." dedim. Birden beni indirince şok oldum.
"Peki Yaz buyur git. Hadi gitsene" öyle duruyordum. Niye girmiyordum? "SİKTİR GİT!!" diye bağırınca sıçradım.
Ateş benim tanıdığım Ateş değildi. Beni hep koruyan o değil miydi? Her düştüğümde beni kaldıran ee şey tamam abarttım. Beni kurtaran o değilmiş gibi konuşuyordu.
"Bunu da dedin ya ne diyeyim ben sana" dedim.
"Ben..." dedi Ateş. İsteyerek dememişti anlaşılan.
"Murat yürü gidelim" dedim elini tutarak. Murat bana bakıp.
"Iyi mısın?" diye sordu. Kafa salladım.
"Sakın bir daha karşıma çıkma senin yüzünü bile görmek istemiyorum artık." dedim ona dönüp. Sınıfa giderken Ateş'in söylediği şeyle durmuştum.
"Söylemedim çünkü Yavuz seni öldürmekle tehtit etti beni." demesiyle şoka uğradım ve kaskatı kesildim. Yalan söylüyordu. Ona inanmıyordum.
"Başka bir yalan bulamadın mı?"
"Yemin ederim doğruyu söylüyorum. Yavuz senin kardeşinmiş gibi davranacaktı. Ben onu durdurmaya çalıştım gizliden ona engel olamaya çalıştım. Beni fark edince seni öldürmekle tehtit etti." bu çok saçma.
"Bu çok saçma." dedim.
"Öyle ama gerçek bu" dedi. "Inanirsin inanmazsın sana kalmış bir şey." deyip arkasını dönüp uzaklaştı...
DEVAM EDECEK... |
0% |