Yeni Üyelik
25.
Bölüm

Geçmiş - Mutlu Gün

@gevezeyazar

22.11.2015

 

Sonbaharın son güneşli günleriydi belki de. Bir kadının en mutlu günlerinden biri düğünü olsa da baba evinden ayrılmak en zoruydu.

 

Sabahın erken saatlerinde heyecanla odanın içinde gezen Aysima uykumu bölse de bugün onun için en özel gündü. Günlerdir hatta aylardır bugün için hazırlanıyordu.

 

“Evleniyorsun işte ne bu panik.” Yastığımı kafasına fırlattığımda yerinde duramayacak kadar heyecanlıydı.

“Sıra sana da gelecek o zaman da ben evimde rahat rahat uyuyacağım!” sinirini belli etmek istercesine yastığımı fırlatarak iade etti.

“Sana laf yetiştirmekle uğraşamayacağım tatlım artık kocan uğraşsın seninle.” Kalkıp odadan çıktığımda karşılaşmak istediğim sabah değildi. Herkes de bir heyecan, koşturmaca vardı.

 

Kahvaltı hazır sesiyle masada toplanmış. Günün programını son kez konuşurken aceleyle yaptığımız kahvaltımızı Simay’ın isyanıyla sonlandırmıştık.

 

Yanımızda bulundurmamız gereken eşyalarımızı almış çıkmaya hazırlanıyorduk. Damat bey çoktan gelmiş bekliyordu. Gelen bildirim sesiyle telefonumu çantamdan çıkardım.

 

Huzurum: Dışarıda seni bekliyorum.

Meleğim: iki dakikaya yanındayım.

 

Kuaförde görüşürüz diyerek koşar adımlarla dışarıya çıktım. İlk defa görüyor gibi heyecanla sarıldım. Öpücüğümü aldıktan sonra sağ koltuktaki yerimi aldım. Eğlenerek yaptığımız yolculuk kısa sürede bitti. Beni kuaföre bırakıp kendisi de hazırlanmak için gitti.

 

Saatler süren kuaför maceramız zorda olsa bitmişti. Beklenen an gelmiş Damat Bey gelinliğiyle ilk defa göreceği gelinini almak için kapıda bekliyordu. Gözlerindeki mutluluk aşkla bağlı olan çift için kavuşmaların en güzeliydi.

Zümrüt yeşili elbisem, gri tonlarında yaptırdığım hafif makyajım, dağınık topuzumla Uraz’ın karşısındaydım. Gözlerini kırpmadan hayran hayran izleyen adam siyah keten pantolonu, beyaz gömleği, blazer ceketiyle kalp ritmimi değiştirmeyi başarmıştı.

 

“Çok güzelsin Meleğim.”

“Çok yakışıklısın Hayatım.”

 

Uzattığı elini tutarak arabaya ilerdik. Düğünün vazgeçilmesi korna sesleriyle önce eve geldik. Alışılmış adetler eşliğinde gelinin evden çıkma geleneği için heyecanla dakikalar sayan Aysima rahat hareket edemediği için olduğu yerde çırpınıyordu.

 

Damat Bey’in gelmesiyle dualar eşliğinde evden çıkmış yeniden arabalara yönelmiştik. Babamdan köşe bucak kaçan sevgilim kuytu köşede arabada mahsur kalmıştı. Zalim teyzem bu fırsattan istifade ederken ben arka koltukta oturmak zorun da kalmıştım.

 

Düğünün yapılacağı salona vardığımız da artık aramıza mesafeler girmek zorunda kalmış uzaktan uzağa izlemekle yetinecektik. Veda öpücüğü verdikten sonra hayaller Uraz hayatlar teyzem olarak salona geçtik.

 

Beklenen an gelmiş Gelin-Damat alkışlar eşliğinde pistin ortasına ilerlemiş ilk danslarını etmeye başlamışlardı.

 

Huzurum: Teklifim hala geçerli bu düğün bizim olabilirdi.

Meleğim: Parayla değil canım sırayla. Sıranı bekle.

 

En küçük olmak bu konuda biraz zor olabilirdi. İkinci dansta tüm çiftler sahneye davet edilirken kedi gibi bakmak ancak bana yakışırdı.

 

Huzurum: En azından nişanlı olsak dans edebilirdik.

Meleğim: Daha okulumuz bitmedi Uraz.

 

Nihayet oyun havalarına geçilmiş kıskanılası danslar son bulmuştu. Dakikalar süren horanlar vazgeçilmezlerden biriydi.

 

Meleğim: Oynar mıyız?

Huzurum: Asla.

Meleğim: Sana horon oynatmazsam bana da Deren demesinler.

 

Oturduğum yerden kalktım. Kalabalığın içinde kendime oynayacak yer aradığımda planımı kolaylıkla başarabileceğim kişilerin yanına geçtim. Elini tuttuğum kişi Simay’ın erkek kuzeni olduğundan ben rahat olsam da Uraz bunu bilmiyordu.

 

Simay ne olduğunu anlamaz gözlerle bana bakarken ben halimden gayet memnundum. Ve beklenen adam solumda yerini almıştı. Kulağına yaklaşıp sadece onun duyabileceği yükseklikteki neşeli sesimle “asla, asla demeyeceksin.” Göz kırpmayı ihmal etmeden oyunuma devam ettim. “Bir tek sana yeniliyorum güzelim.” Çekiştirmesiyle oyunuma son vermek zorunda kalsam da amacım yerine ulaşmıştı.

 

Aile fotoğraflarının çekilmesi, herkesin gitmiş olmasıyla düğün son bulmuş olsa da bizim eğlencemiz kaldığı yerden devam edecekti.

 

Vedalar edildikten sonra gençlerden oluşan ekibimizle rezervasyon yaptığımız restoranda doğru yola çıktık. Ön koltuktaki yerimi almıştım artık.

 

Tavan lambasını açtıktan sonra açtığım şarkıyla ne yapmak istediğimi anlamıştı.

 

Ebru Yaşar – Seni anan benim için doğurmuş

 

Video kaydını başlatıp bizi görecek şekilde ayarladıktan sonra eğlenmeye kaldığım yerden devam etmeye başladım.

 

“İlerde kızımıza izleteceğim anılarımıza yenisi ekleyelim.” En cilveli halimde hem söylüyor hem imkanlar izin verdikçe kollarımı hareket ettiriyordum. Elimi dudaklarına götürüp öptükten sonra sıkıca tutmaya devam ederken kalbimi yeniden fetheden cümlelerini sıraladı.

 

“Canım kızım bu videoyu izlerken yanımızda olacağın günü sabırsızlıkla bekliyorum.” Videoyu kapatıp boynuna masumca bir öpücük kondurduğumda kokusuyla ciğerlerim çoktan bayram etmişti.

 

“Her gün hayalini kuruyorum Deren. Naz’ımızın da yanımızda olacağı o güzel günler çok yakın.” Omuzumu silkeledim dudaklarımı büzdüm üzüldüğümü belli etmek için.

 

“Olmaz. Benden daha çok seveceksin gibi paylaşamam.” Şen kahkahası yankılanırken zorda olsa üzülmüş rolü yapmaya devam ediyordum.

 

“Fenamı olur annesi gibi nazlı bir kızımız olsa.” Olmaz olur mu çok da güzel olur. Rolüme kendimi kaptırmış sessizliğime devam ediyordum.

 

“Seni çok seviyorum Meleğim kızımızda olsa önceliğim hep sen olacaksın.” Beklediğim cevabı aldığımda kocaman öpücükle taçlandırdım yolculuğumuzu.

 

Geldiğimiz mekânda bize ayrılan masada özgürce aşk dolu yemek yedik. Başlayan müzikle eğlencemiz kaldığı yerden devam etti.

 

Dans etmek için elini uzattığında memnuniyetle karşılık verdim. Gözleri gözlerimde, elleri belimde minik hareketlerle olduğumuz yerde dans ediyorduk.

 

Son dansımız olduğunu bilemeden son dansımızı ettik o gün. Ve şimdi geriye kalan unutulmaya yüz tutmuş binlerce anı. Uzun zaman geçti üzerinden hayaller bile silindi aklımdan. Gözlerimi kapattığımda gözlerini hatırlayamıyorum. Başkasına ait gözleri, başkasına ait kalbi yasakladım kendime. Evlendiği günden sonra hayallerime bile ortak etmedim.

-------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Düğün videosunu izleyerek hatırladıklarımı yazmaya çalıştım. Bu yüzden biraz eksik kaldı.

Loading...
0%