@gezegeninenguzelye
|
Ezgi🤍 Ada 🤍 Gece yavaşça ilerlerken Ada ve Ezgi, pijama partisi havasına iyice girmişti. Ada rahat bir pijama giymiş, Ezgi ise tatilden getirdiği şirin desenli bir pijama ile Ada’nın yanında kanepeye yayılmıştı. Masanın üzerinde koca bir kase patlamış mısır, birkaç çeşit atıştırmalık ve sıcak çaylar onları bekliyordu. “Bu gecenin tadını çıkarmalıyız. Ne kadar zamandır şöyle sakin sakin oturup sohbet edemedik,” dedi Ezgi gülümseyerek. Ada da aynı şekilde gülümsedi. “Kesinlikle. Seni çok özledim.” Ezgi bir an duraksadı ve gözlerini Ada’ya çevirdi. “Şimdi… Mert. Her şeyi anlattığını söyledin ama bana Mert’le nasıl tanıştığınızı hala anlatmadın. Bunu hep merak ediyordum!” Ada gülerek içini çekti. “Tamam, tamam anlatıyorum. Aslında çok garip bir şekilde başladı. O gün evdeydim, televizyonda bir program izliyordum ve… Mert ekranda belirdi. Onu izlerken dalıp gitmişim. O kadar karizmatik göründü ki gözümde... Ama işin asıl ilginç kısmı sonra başladı.” Ada hafifçe güldü. “Ne oldu?” diye sordu Ezgi merakla. “Kapı çaldı. Hiç beklemiyordum ve açtığımda karşıma Mert çıktı. Şok oldum! Resmen ekranda izlediğim adam karşımdaydı. Hiçbir şey diyemedim önce. Yan komşunuzum ben Mert Yazıcıoğlu diyince donakaldım.Meğer Rita, Mert’in bahçesine kaçmış. O da Rita’yı göremezsem merak etmeyeyim diye bana haber vermeye gelmiş.” Ezgi kahkahalarla güldü. “Olaya bak kızım. Kırk yıl düşünsem aklıma gelmez.Peki sonra?” Ada gülümsemeye devam etti. “Sonra tabi ben Ritayı hemen alayım dememe kalmadan yanlış anlama rahatsız olmadım sadece merak etme diye haber verdim dedi. Ertesi gün Rita’yı yürüyüşe çıkarırken yine ona rastladım. Yani aslında ayaklarım beni ona götürdü diyebiliriz ama dalga geçme. Sonra birkaç kez daha karşılaştık ve sohbet etmeye başladık. Daha sonra buluşmalar arttı...” Ezgi gözlerini devirdi. “Rita'ya bak sen. Ne cevherler varmış Rita'da pes doğrusu. Peki nasıl bu kadar yakınlaştınız? O fotoğraf mesela anlatsana kızım hadi.” Ada içini çekti ve gözleri parladı. “Bir gece Mert’in bahçesinde oturuyorduk, şarap içiyorduk. Hafif bir sarhoşluk vardı üzerimde… O an cesaretimi topladım ve dedim ki, ‘Sana karşı bir çekim hissediyorum. Ama bu sadece merak değil… Daha derin bir şey var. Bunun ne olduğunu tam olarak çözemiyorum.’” Ezgi ağzını kapatarak “Ne dedin, Ne dedin!!” diye şaşkınlıkla güldü. Ada gülerek devam etti. “Evet, aynen böyle söyledim! Ve Mert bana döndü, gözlerimin içine baktı ve dedi ki, ‘Peki, bunun ne olduğunu öğrenmek ister misin?’ Sonra beni öptü. O andan sonra dünya durdu sanki. Sadece ikimiz vardık.” Ezgi şaşkınlıkla gözlerini kocaman açtı. " İnanamıyorum Ada! Ağlıycam mutluluktan. Kızım neler yaşamışsın haberim yok.Peki, aşık mısın ona? Yani… Gerçekten ne hissediyorsun?” Ada derin bir nefes alarak içten bir şekilde cevap verdi. “Evet, Ezgi. Ona aşık oldum sanırım. Gerçekten. Onun yanında kendimi buldum sanki. Kaybolmuşum da o gelince kendimi bulmuşum gibi. O yanımdayken kalbimin ritminden dünyayı duyamıyorum. Başımı döndürüyor.” Ezgi Ada’nın gözlerine bakarak gülümsedi. “Bunu duyduğuma çok sevindim. Mert’in gözlerinde de seni nasıl sevdiğini görebiliyorum. Siz çok yakışıyorsunuz. Ağlıycam mutluluktan şimdi.” Ada da gülümsedi, içini mutluluk kapladı. Ezgi'nin bu sözleri ona güç vermişti. “Seni çok özledim Ezgi,” diyerek ona sarıldı. Ezgi de kollarını Ada’nın etrafına doladı. “Ben de seni özledim kızım. Hadi, bu gece kız kıza keyif yapalım. İkimiz de bunu hak ettik.” Ada başını sallayarak mutfağa yöneldi. “Evet, biraz daha atıştırmalık hazırlayalım. Gece uzun!” |
0% |