Yeni Üyelik
30.
Bölüm

28. Bölüm

@girayinafyonsurubu

Sabah annemin bağırmasıyla uyandım.

"Derrrinnnn! Hadi kalk geç kalıcaz bak"

Yüzümü buruşturup yatakta doğruldum. Ardından arkamdaki yastığı alıp yüzüme bastırdım kendimi geriye doğru atıp çığlık attım.

1 dakika boyunca aralıksız bağırdıktan sonra yataktan kalktım ve banyoya gittim. İşlerimi halledip çıktım ve üstümü giyindim. Siyah eşofman ve siyah sweat giydim. Elbisemi ve topuklu ayakkabılarımı yanıma alıp aşağıya indim.

...

Annemle birlikte evden çıktık. Kuaföre vardığımızda arabadan inip içeriye girdik.

Semra abla ikimizi de sıcak bi şekilde karşıladıktan sonra ikimizi de koltuklara oturtturdu.

Saçlarına sadece kırık fön istediğimi söyledim. Saçlarım yıkama, kurutma işlemi ve fönle birlikte 2 saat sürmüştü.

Çok yorucuydu. Şimdiden ben yorulmuştum.

Saçlarım bittiğinde saat 15.30 du. Hemen gidip üstümü giyindim.

Bordo bedenimi saran mini bi elbise tercih etmiştim. Ayağıma geri spor ayakkabılarımı giydim. Topuklu ayakkabılarımı salonda giyecektim.

Gidip koltuklara oturdum ve annemin işinin bitmesini bekledim.

...

Arabadan inip salona doğru yürümeye başladık.

Her yer süslenmişti. Sade ama şıktı. Abimgilin de zevki güzelmiş.

Hepsini annen seçmediyse bende bişey bilmiyorum.

Gelin odasına doğru yürüdüm. İrem ablanın herşeyi burada yapılmıştı. Elanın işi daha erken bittiği için Ela buraya bizden yarım saat kadar önce gelmişti ve o da şimdi İrem ablanın yanındaydı.

Kapıyı tıklattım. Gel sesini duyduğumda hemen kapıyı açtım.

İlk önce Elaya sarıldım. Üstünde siyah benimkine benzer bi elbise vardı. Ayağında ise siyah bantlı topukluları.

Ardından İrem ablaya döndüm. Çok güzel olmuştu. Bebe mavisi saten uzun bir elbise giymişti. Elbisenin kolları düşüktü. Belini ise bir korse sarıyordu. Sarı saçları ise omuzlarından dalga dalga dökülüyordu.

Ona da sarıldıktan sonra biraz sohbet ettik. Daha sonra ben abimin yanına gitmeye karar verdim.

Gelin odasından çıkıp karşı odaya doğru ilerledim.

Kapıyı dan diye açtım. Kaya abim takımını giymiş jilet gibi olmuştu. Arkın da aynı şekilde mükemmel gözüküyordu ama bı sorun vardı. Demir abim de öyleydi.

Kaya abim beni aynadan gördüğünde bana doğru döndü ve tebessüm etti.

"Abi" dedim içli içli. "Çok yakışıklı olmuşsun"

"Derinim" dedi abim. "Sende çok güzel olmuşsun."

Sarıldım ona. Kafamı boynuna gömdüm. Bu süre için sanki hiç bişey yaşamamış olmayı istedim.

Biraz kaldık öyle. Ayrıldığımızda kaşlarımı çattım. "Hani evlenmeyecektik. Sonsuza kadar birlikte yaşayacaktık" dedim.

Kahkaha attı. "Ben eklenebilirim ama sen evlenmezsin. Seni evlatlık alıcam ben" dedi.

Elimi öne doğru uzattım ve sokmasını bekledim. "Ama maaşın benim" demeyi de unutmadım.

"Hay hay" dedi ve elimi sıktı. Birlikte güldük buna. Ancak bizi bölen şey telefonumun çalması oldu.

Ege arıyordu.

Kaşlarımı çattım ve abimgile 1 dakika diyip odadan çıktım.

Aramayı cevaplayıp kulağıma götürdüm. "Efendim Ege?"

"Derin, Emre oraya geliyo" dedi direk.

"Ne?" Nidası döküldü dudaklarımdan.

"Seninle konuşmak istiyormuş" dedi.

Gözlerimi kapatıp derin bi nefes çektim. "Tamam." Dedim. "Gelsin, konuşsun"

Farkındaysanız konuşsun dedim. Konuşalım demedim. Kısacası konuşmayacaktım.

Telefonu kapattım. Gelin odasında girip kızlara gülümsedim ve topuklu ayakkabılarımın olduğu kutuyu alıp geri çıktım.

Dışarıya çıkıp hemen köşedeki banka yöneldim. Kimse yoktu dışarıda. Banka oturup bacak bacak üstüne attım ve eğilip spor ayakkabılarımın bağcığını çözmeye başladım. Ayakkabımı ve çorabımı çıkardıktan sonra elim topuklu ayakkabıma gitti ama benden önce biri tuttu, eline alıp önüme çöktü.

Emre.

"Emre" diye bı nida döküldü ağzımdan. Geleceğini biliyordum ama bu kadar hızlı geleceğini düşünmemiştim.

​​​​​Ben alık alık ona bakarken o ise topuklu ayakkabıyı ayağıma giydirmişti. "Efendim güzelim?" dedi. Ardından diğeri ayakkabıya uzandı.

"Ne oldu? Ne konuşacaksın benimle?" diye sordum.

"Özür dilerim güzelim" diye girdi söze. Gözlerimin içine bakıyordu. Gri hareleri solgun duruyordu. Göz altları çökmüştü. O da zor bi dönemden geçiyordu.

Ayakkabımı giydirdi, ardından ayağa kalktı ve elimi tutarak beni de ayağa kaldırdı. Elim hala elinin içindeydi.

Derin bi nefes verdi ve devam etti. "Biliyorum, yaptığım, dediğim şeyler yanlıştı. Ama biraz beni de anlamaya çalışsan. Gözümün önünde eriyip gidiyordun. Yanındayken bile seni koruyamadım. Kendimi sorumlu tuttum ve senden ayrılırsam herşeyin daha iyi olacağını düşündüm." dedi. Ağlamamak için kendimi zor tutuyordum. Zaten çok duygusallaşmıştım. Normalde böyle değildim ki ben.

"Özür dilerim Deniz Kızım benim. Sana söylediklerim için, seni üzdüğüm için. Seni çok seviyorum Derin." diye bitiridi Emre.

Gözlerim dolmuştu. Ben bunu hak edecek ne yapmıştım? Sıkıca sarıldım Emre'ye. Elleri anında belimi buldu. Başımı göğsüne yasladım.

İşte şimdi güvenli bölgedeydim.

Gözümden bu damla yaş düştüğünde hemen siliverdim.

Ağlarsam ve makyajım akarsa onun için bi daha ağlardım.

Biraz öyle kaldık. Daha sonra ise ayrıldık. Ardından Emre'ye etrafı göstermeye başladım. Bol bol fotoğraf çekindik birlikte.

...

Şu kahrolasıca nişan başlamıştı artık. Umarım çabuk biterdi çünkü ben sabahtan beri birilerinin getir götürünü yapıyordum.

Kendimi Emre'nin yanına atıverdim. Masadakiler bana şaşkınlıkla bakıyordu. Efe alaylı bi sesle "Aa Derin sende mi buradaydın?" dedi. Sadece kapıda görmüştüm ve nişan başlayalı 2 KOCA SAAT OLMUŞTU. VE BEN 1 DAKİKA BİLE OTURAMAMIŞTIM.

Annem sürekli "Yok İrem ablanın osunu getir." "Yok bana su getir" "Ayakkabımı getir" "Oyumu getir, buyumu getir" diyordu.

Bu işin tadı kaçtı Muhsin.

Ben iyice kıl olmaya başlamıştım. Keşke sevgili kalsalardı. Düğünlerde genelde Kaya abimin kollarında ben olurdum ama bugün İrem abla vardı.

Kıskançlık mood on.

​​Kafamı geriye doğru attım. Gözlerimi kapattım. Tam uyuyacakken telefonumun çalmasıyla yerimde sıçradım. Annem arıyordu.

Offf.

"Efendim anne" dedim aramayı cevaplayıp.

"Derin İrem ablan çiçeğini istiyor" dedi. "Hadi bi getir kızım"

"Getirmiyorum ben hiç bişey." dedim. Sabahtan beri koşuşturuyordum. Zaten İrem ablada bi değişikti bugün.

"Hadi Derin getir şu çiçeği. Kız istiyo işte" dedi annem.

"Anne bu kızın 2 tane kız kardeşi var. Biri benimle yaşıt, biri benden 2 yaş büyük. Sabahtan beri oturuyorlar. Bu zahmet kalksınlarda alıversinler" dedim ve telefonu kapattım.

Kapattım kapatmasına da annem çok kızacaktı.

Geri uyuyacakken dans müzik çalmaya başladı.

Emre elimden tutup kaldırdı beni. Ben ne olduğunu anlamadan kendimi dans pistinde diğer çiftlerin arasında salınırken buldum.

Başımı Emre'nin omzuna yasladım. Gözlerimi kapattım ve kokusunu soludum.

Çok güzeldi be.

Biz dans ederken Emre kulağıma fısıldadı. "Seni çok seviyorum güzelim" dedi.

"Bende" diye mırıldandım.

"Hiç gitmeyelim birbirimizden olur mu?" dedi Emre.

Kafa salladım. "Hı hı" gibi ses çıktı ağzımdan. Uyku beni içine çekiyordu.

Biraz daha dans ettiğimizde şarkı bitti. Ben kafamı kaldırdım. Kaldırdığım gibi burunlarımız sürtüştü.

Gözleri dudaklarımda oyalandı. Ama dayanamayıp öpen yine ben oldum.

Emre'nin dudakları iştahla dudaklarımda oyalanıyordu. Beni daha sert öpmeye başladığın da bizi bölen şey cırtlak bu ses oldu.

"Ayy Emre napıyorsun buradaa!" dedi İrem ablanın benimle yaşıt kızı Asel.

Gene mi yaa.

Biz ayrılırken Emre kaşlarını çattı ve sağına soluna baktı. Aseli tanıyamamış olacakki hala sağına soluna bakıyordu.

Bu dakika ya bunlar nerden tanışıyorlardı?

​​​​​​Emre'nin çenesinden tutup Asele doğru döndürdüm. Emre'nin kaşları daha çok çatıldı.

Asel kollarını açtı ve Emre'ye doğru gelmeye başladı. "Ayy hayatım nasılsın?" dedi.

Emre iki adım geriledi. Benim kaşlarım çatıldı bu sefer.

Asel gelirken Emre'nin önüne geçtim.

"Hayırdır tatlım? Ne bu samimiyet" dedim Asele hitaben.

Asel anbean bozulurken "Sen kimsin ya!" dedi.

Elimi uzattım. "Derin ben. Emre'nin sevgilisiyim. Sen kimsin?" diye sordum.

"Asel ben. Emre'nin eski sevgilisiyim" dedi.

Asel olduğunu zaten biliyordum gerzek.

"Hmm" dedim. "Tamam gidebilirsin" dedim ardından da.

Asel yüzünü buluştururken Emre'yi kolundan tuttum ve otoparka doğru sürükledim.

"Eve gidelim ve uyuyalım yoksa şurada bayılacağım" dedim. Emre kafa salladı. Arabaya bindik.

Ve Emregilin evine doğru yol aldık.

...

Eve geldiğimizde arabadan inipeve girdik. Emre'nin odasına çıktım direk. Güzel bi duş aldım. Mirayın gecelikleri den birini giydim ama bu gecelik biraz şeydi.

Kırmızı saten bu gecelikti ve götümü anca kapatıyordu.

Emre de ne vereceğini çok iyi biliyordu.

....

Kestikkk

İlham perilerim gitti ve bölüm çok kötü oldu. Çok özür dilerim.

Bi dahaki bölüm daha ateşli ve güzel olacak.

Hepinizden tekrardan çok özür dilerim.

Kendinize iyi bakın ve dikkatli olun.

Sizi seviyorum.

Bayy.

Loading...
0%