Yeni Üyelik
6.
Bölüm

6. Bölüm

@girayinafyonsurubu

Okulun bahçesine girdiğimde direk göz göze geldik malum kişiyle.

O ayağa kalkarken ben hızlı hızlı yürümeye başladım.

Şuan konuşmak istemiyordum. Hala o pisliği onun yaptığını düşünüyordum. Beni kandırmak için her yolu denerdi. Okul yönetimini nasıl kandırıyorsa beni de öyle kandırırdı.

Okulun içine girip hızlı hızlı merdivenleri çıktım. Arkamdan gelen adım seslerini duyabiliyordum.

Çantamı gelişi güzel sıraya fırlatıp sınıftan geri çıktım. Arkamdan gelirken duyduğum küfür keyifle sırıtmama neden oldu.

Kantine inip kahvemi aldım ve bu masaya geçip oturdum.

Ardımdan gelip Emre ve Efe de masaya oturdu.

Efe "Ya of ayaklarıma kara sular indi be yenge" diye hayıflandı.

Yenge?

Ne demek yenge?

"Ne yengesi ne? Ne saçmalıyo bu?" diyip Emre'ye döndüm.

Efe "Ağzımdan kaçtı bi an. Hem "bu" falan ayıp oluyor" dedi alınmış bi şekilde.

Başlarım ama bunun alınmasına ha.

Sabır çekip Emre'ye döndüm. Ona beklentiyke bakarken o ağzını açıp tek kelime etmiyordu.

"Davet mi bekliyosun konuşmak için?" dedim sıkıldığımı belli eden bi ses tonuyla.

"Burası çok kalabalık konuşamayız" dedi.

"Ne arkamdan geli-" derken cümlemi bölen şey Gizemin sesiydi.

"Emre sana inanamıyorum gerçekten bu varoşla mı takılıyosun." Tiksintiyle baktı. "Neyse iki gün sonra sıkılır koynuma gelirsin zaten." dedi tiz sesiyle ve arkasını dönüp götünü herkese göstere göstere gitti.

Gerizekalı.

"İki gün sonra koynuma gelirsin zaten" cümlesinin nefesini havalı bulmuştu bu. Bence aşağılanacak çok fazla yeri vardı da.

Arkasından ayağa kalktım. "Benim Emre gibilerle işim olmaz. Takılmıyo benimle. Bu akşam gelir koynuna." dedim.

Emre bileğimden tutup geri yerime oturtturdu beni. Bu da ayrı bi cinsti. Gizem gene bize doğru döndü.

"Ne işi var o zaman senin oturduğun masada?" diye sordu. Bence herşeyi bütün gerçekleriyle anlatıp Emre'yi de okuldan attırabilirdim.

"Em-" diye söze giriyordum ki büyük bi elin ağzıma kapanması bı oldu. Gizem bu halimize şaşkınlıkla bakarken ben Emre'nin elinden kurtulmaya çalışıyordum.

Ve hayır mecaz yapmamıştım. Çok ciddiydim.

Gizem biraz daha garip garip baktıktan sonra arkasını dönüp gitti arkadaşlarıyla birlikte.

Emre elini ağzımdan çekti. Tam ona bağrıcakken gene eliyle ağzımı kapattı.

"Sus artık. Rezil olduk senin yüzünden" dedi ve beni kolumdan tutup sürüklemeye başladı.

-1'e indiğimizde spor salonuna girdik.

Efe malzeme odasının kapısını anahtarla açtı. İçeriye girdiğimizde kapatıp gene kilitledi.

Gıcık şey.

Emre nihayet elini ağzımdan çektiğinde "Niye insan gibi söylemiyorsun gerizekalı? Ya nefessizlikten ölseydim" diye abarttım.

"Abartma" dedi gülerek. "Elinin nenkadar büyük olduğundan haberin yok herhalde?" dedim sesiz kaldı.

Daha sonra "Hadi anlat artık" dedim. Bunu dememle ciddi haline geri döndü.

Gri gözleri koyulaştı. Dik duruşuna geçti.

Artık o zorba olan Emre olmuştu.

"Olay sandığın gibi değil" diye söze girdi.

"Nasılmış?" diye lafını böldüm hemen.

"Lafımı kesme. Sonuna kadar sessizce dinle" diye uyardı ve anlatmaya devam etti.

"Telefonda olan fotoğrafların hiç biri benim çektiğim fotoğraflar değil. Zaten telefonda benim değil" dedi.

"Nasıl?" diye mırıldandım.

"İngilizce hocasını bı kaç kere bunu yaparken gördüm. Emin olmadan bişey yapmak istemedim ama bı şekilde İngilizce Çin'in telefonuna ulaşıp doğruluğunu teyit ettim." dedi ve devam etti.

"Yakın bi arkadaşım hacker. İngilizcecinin telefonunu hacleyip benim telefonuma aktardı. Yani telefonumun iki alanı olmuş oldu. Bu alanı benim bi alanı ingilizcecinin. Anladın mı buraya kadar?" diye sordu.

"Gerizekalı değilim. Bi kere denilince anlayabiliyorum." dedim.

Kafasını iki yana sallayarak alaylı bi gülüş bahşetti beyefendi.

Devam etmesini bekledim. "Daha sonrası malum." dedi.

"Ee, peki bana ne için ihtiyacın var?" diye sordum. Aslında söyledikleri mantıklıydı. Yalan söyleme ihtimali pek vermiyordum ama tam da güvenemiyordum. Çünkü ingilizcenin bı kaç kere telefonu bı yere doğru doğrulttuğunu görmüştüm. Ama hiç ihtimal vermemiştim.

Emre cevabını verdiğinde bende ufak çaplı bi şok geçirmiştim.

"10 Kasım'da Atatürk'ü anmak için bu program olacak ve 12. sınıflar vals gösterisi yapacaklar biliyosunki." dedi kafamı aşağı yukarı salladım.

"Aynı şekilde kontrol panelinide özel günlerde seçilen öğrenciler kontrol ediyor" dedi ve devam etti. "Sen ve ben seçilen öğrenciler olucaz ve burada sen devreye giriyorsun" dedi. Kaşlarımı çattım.

"O nasıl olacakmış?" diye sordum.

"Benim durumu biliyosun hocalar bana güvenmez" dediğinde sözünü kestim. "Neden acaba?" dedim. Bana göz devirip devam etti. "Sen duyduğuna göre dersleri iyi, hocalarıyla iyi geçinen bı kızmışsın. Bu yüzden hocalardan ikimizin adına sen izin alacaksın" dedi baskın bi ses tonuyla.

"Senden emir almıyorum" dedim umursamaz bi tavırla. Alayla güldü. "Daha sonrasında ise polis ekipleri gelecek ve ingilizceciyi alıp götürecekler. Telefonum ise kanıt olcak." dedi ve devam etti. "Şimdi söyle bakalım teklifimi kabul ediyor musun? Yoksa o pisliğin hala donanmasını ve sende dahil olmak üzere bütün kızları çekmesini mi istiyorsun?" diye sordu.

Etrafa bakınmaya başladım. Aynı zamanda düşünüyordum. Eğer teklifini kabul etmezsem elimde kanıt olmadığı için yine serbest kalacaktı. Ve ben bunun olmasını istemiyordum. Basit bi anlaşmadan zarar olmazdı bence.

Burada çokça malzeme vardı. Bu küçük odanın bu kadar malzeme alması ise daha şaşırtıcıydı. Ayrıca çok malzeme olduğu için duvarlar insanın üstüne üstüne geliyordu.Efe kapı da birşeyler yapıyordu ama ne yaptığını anlamamıştım.

Telefonumdan saate baktım. Daha dersin başlamasına yarım saat vardı.

"Aslında" diye söze girdiğinde Efe lafımı kesti.

"Abi" dedi. Emre ise ona "Dur bi dakika Efe" dedi.

"Sanırım" dediğinde yine Efe lafımı kesti.

"Abi" dedi. Bu sefer ses tonu daha endişeliydi.

"Efe bi dur diyorum ve kardeşim" dedi Emre yine.

"Kabu-" diyordum ki Efe bağırdı. "ANAHTAR DELİKTE KIRILDI." dedi.

Emre ve ben aynı anda "Ne!" dedik.

Efe "Burada kaldık." dedi.

Ya Allah kahretsin ama ya.

_______________

Kestikk

Nasıl olmuş bacım bu yorumlarda yazın.

Skdkscjdjjdsm

Neyse. Valla buda böyle oldu. Umarım beğenirsiniz.

Eklememi istediğiniz sahneler olursa söyleyin lütfen.

Oy atarsanız sevinirim.

Kendinize iyi bakın sizi seviyorum.

Bayy.

Loading...
0%