Yeni Üyelik
16.
Bölüm

16. Bölüm

@girayinafyonsurubu

Gözlerimi araladığımda ilk önce görüş açıma beyaz bi ışık girdi. Daha sonra beyaz bi tavan. Gözlerimdeki buhu iyice gidince yavaşça doğruldum. Sırtım ağrıyordu.

Hastane odasındaydım. Üstümde gene aynı kıyafetlerim vardı. Boğazım kurumuştu. 2 dakika sonra içeriye bi hemşire girdi.

"Uyanmışsınız Açelya hanım" dedi. Başımı salladım.

"Kendinizi nasıl hissediyorsunuz?"

"İyiyim sanırım. Sadece sırtım ağrıyo. Bide boğazım kurumuş" dedim hafif çatallaşmış sesimle.

"Ben sizi su koyayım" dedi. Suyu doldurup içmem için yardımcı oldu.

"Teşekkür ederim" dedim. Ardından "Ne oldu bana,?" diye sordum.

"Olanları size doktorunuzun anlatması daha iyi olur" dedi. Ardından odadan çıktı. Sanırım doktoru çağırmaya gitmişti.

5 dakika sonra kapı açıldı. İçeriye giren kişiyle biraz şaşırıdım.

İçeriye giren kişi örgütümüzün yeni varisi Çakır Kandemirdi, ve şuan karşımda doktor önlüğüyle duruyodu.

Hadi canım o mu benim doktorum.

"Açelya, nasıl hissediyorsun kendini?" diye sordu.

"İyiyim, bana ne oldu?"

İlk önce başıyla hemşireye çıkması gerektiğini işaret etti.

Ardından konuşmaya başladı. "Araban patlamış, daha doğrusu patlatılmış bi bomba düzeneğiyle" dedi. Hatırlamaya başladım.

"Evet sayaç sesi geldikten sonra arabadan inip koşmaya başladım ancak bi kaç saniye sonra gözlerim karardı." dedim.

"Evet kaçtığındaki stresinden dolayı bayılmışsın sanırım." dedi.

"Bizim yeni varise bak sen demek doktormuş, çen büyüdün de doktor mu oldun çen" diye dalga geçtim.

"Evet büyüdüm ve doktor oldum" dedi ve devam etti. "Çok bişeyin yok taburcu olabilirsin" dedi.

"Burda gidecek biyerim yok. Cüzdanımı ve telefonumu da almamıştım, arabamda haliyle yok" diye fısıldadım.

Biraz düşündü.

"Yanlış anlamanı istemem ama 3 gün sonra İstanbula döneceğim, sen zaten istesende araba kullanamazsın. Birbirimizi tanıyoruz, aynı örgütteyiz. İstersen bu 3 günde bende kalabilirsin, sonra zaten birlikte döneriz" dedi.

Teklifini düşündüm. Aileme haber versem çok endişelenir bi daha beni tek bırakmazlardı. Hemde kısa bi süre uzaklaşmam lazımdı. Aslında mantıklıydı hem 3 günden de bişey olmazdı.

"Tamam, olur ama bunu karşılıksız bırakmam haberin olsun" dedim gülerek.

Bembeyaz dişlerini göstererek güldü. "Tamam istanbula gidince bi dondurma ısmarlarsın" dedi.

"Dondurma mı?" dedim ve yüzümü buruşturdum. "Beni 3 gün evinde ağarlıyacaksın ve sadece dondurmamı istiyorsun?" dedim.

"Bence fena fikir değil. Ayrıca çok büyük bişey yapmıyorum ki" dedi.

"Çok alçak gönüllüsün, ben yaptığım herşeyle övünen biriyim" dedim gülerek ve devam ettim. "Başka bişey iste lütfen"

"Tamam, o zaman senden küçük bi ricam olabilir. Ama bunları evde konuşalım. Taburcu işlemlerini halledeyim sonra çıkalım" dedi ve tebessüm edip odanın kapısına doğru yöneldi. Arkasından tebessümle baktım.

5 yıldır ilk defa bu kadar çok gülmüştüm.

_________________

Çakır taburcu işlemlerini halletmiş sonrasında ise beni arabsına doğru yönlendirmişti.

Binip motoru çalıştırdığında "Uyu istersen evim buraya biraz uzak kalıyo" dedi.

"Hiç uykum yok. Ayrıca evin neredeki?" diye sordum.

"Çeşmede" dedi.

"Vay vay vay, bizim doktor kılığındaki varise bak sen demek çeşmede oturuyorsun." dedim.

Güldü.

Kısa bi sessizlikten sonra konuşmaya başladı.

"Ya sen şimdi benim üstümsün ya ben sana nasıl davranmam gerektiğini bilmiyorum" dedi.

Ağız dolusu bi kahkaha atım. "Oğlum biz toplantı odasındayken sen fiziken orda olup ruhen koridordamıydın? Ben orda demedim mi bi süreliğine işleri bırakıyorum diye" dedim. Kafasını salladı. "Ee tamam işte yani şuan ben sen üstün değilim" dedim.

"İyi bari dilediğim gibi seninle dalga geçebilirim" dedi.

"Allah Allah bak sen şuna neyim varmış benim dalga geçilecek?" dedim sorarcasına aynı zamanda kaşlarımı da çatmıştım.

Kahkaha attı. "Şaka yapıyorum zaten dalga geçilecek bişeyin yok ama kaşma şu kaşlarını çok çirkin oluyosun" dedi. Direksiyon tutan koluna ilk çnce vurup sonra cimcikledim.

Yalandan "Ahh acıdı, ayrıca kaza yapabilirdik. Benim gibi mükemmel birine öldürmeye teşebbüs ettiğin için seni dava edicem" dedi.

"İyiki çok alçak gönüllüsün dedik" diye homurdandım. Gene kaşlarımı çatmış kollarımı göğüsümde bağlamıştım.

Gene kahkaha attı. "Sadece şaka yapmıştım. Ayrıca gerçekten çatma şu kaşlarını çok çirkin oluyosun" dedi.

Bunu dedikten sonra her ne kadar şaka yaptığını bilsemde konuşmama kararı almıştım.

__________

İçeriye girdiğimizde hemen "Aç mısın?" diye sordu. Sonra ben cevap vermeden "Takibi açsın Allah bilir en son ne zaman yemek yedin?" dedi vücudumu süzüp. Gerçekten son günlerde hiç bişey yememiştim. Bu yüzden de kilo kaybetmiştim.

"Gel ben sana odanı göstereyim" dedi. Peşinden gittim. Bana odayı gösterdiğinde "İçeride banyoda var istersen duş alabilirsin" dedi. Başımı salladım. Tam gitmek üzereyeken "Kıyafetim yok" dedim.

Elini alnına vurdu. Çok komik görünüyordu. "Doğru, ben unuttum onu. Benim kıyafetlerimden vereyim mi?" diye sordu. Başka bi seçeneğim olmadığı için kabul ettim.

5 dakika sonra elinde gri bi eşofman altı ve lacivert bi tişörtle geldi. Bana verip mutfağa dopru yöneldi.

Duşa girip kendimi soğuk suyun altına soktum. Su vücudumdan akarken rahatladığımı hissediyordum.

Yaklaşık 45 dakika suyun altında kalmıştım ve bu bana çok iyi gelmişti.

Duştan çıkıp ilk önce şaçlarımın ıslaklığını aldım havluyla. Sonrada Çakırın bana verdiği lacivert tişörtü üstüme geçirdim. Çakır çok uzun boylu bi adamdı. Ben 1,75 olamama rağmen gösüne falan geliyordum. Yani çakır 1.90-1,93 falandı. Bu yüzden tişörtü tam dizlerimde bitiyordu. Hava zaten çok sıcaktı bu yüzden eşofmanı giymekten vazgeçmiştim.

Odadan çıkıp mutfağa yöneldim. Çakır tezgahın başındaydı. Masaya baktığımda duvara montelenmiş ve benim evimde olduğu gibi bar tabüreleri vardı.

Masanın üzerinde ise kremalı mantarlı makarna duruyordu.

En sevdiğim.

Çakır "Sen otur bende salatayı karıştırıp geliyorum" dedi. Masaya oturup Çakırı beklemeye başladım.

5 dakika sonra geldiğinde yemek yemeğe başlamıştık.

"Ee söyle bakalım. Ne istiyorsun benden?" diye sordum.

" Ben aslında İstanbula taşınacağım, ama doğru düzgün bilmiyorum hiçbiyeri bide ev bakmak lazım şimdi. Bana bu konuda yardımcı olmanı istiyorum" dedi.

Barlas gittikten sonra İstanbulda bi üniversite tercih ettiğim için İstanbula taşınmıştım. 5 yıldır da orda yaşadığım için çoğu yeri biliyordum.

Kafamı salladım. "Tabiki yardımcı olurum, 5 yıldır İstanbulda yaşıyorum heryerini karış karış bilmesemde sana heryeri gezdiririm." dedim ve devam ettim. "Hem dondurmada ısmarlarım" dedim alaycı bi tavırla.

Tebessüm ederek göz devirdi. Bende konuşmaya devam ettim. "Ayrıca ev ararken isersen benim evimde kalabilirsin. Evime giren çıkan çok olduğu için bol bol misafir odası var" dedim.

"Beni eve atmaya mı çalışıyorsun" dedi alaycı tavırla.

"Aaa" dedim ayıplarcasına "Sana en başından beri yürüyordum nasıl fark etmezsin" dedim ve devam ettim. "Hem ilk sen beni evine davet ettin. Yoksa sen mi beni evine atmaya çalışıyorsun Kandemir" dedim gözlerimi kısarak.

Bu halime kahkaha attı. Bende onunla gülmeye başladım.

Yemek boyunca ve sonrasında bol bol birbirimizle uğraşmış ve gülmüştük.

5 yıldır ilk defa hiç Barlası düşünmemiştim.

5 yıldır ilk defa bu kadar çok gülmüş, ilk defa bu kadar mutlu hissetmiştim.

_________

KESTİKK

BU BÖLÜMDE BÖYLE OLSUN.

ÇOK AZ OY GELİYO OYÜZDEN SINIR KOYUYORUM.

10 OYDA YENİ BÖLÜM GELİR.

KENDİNİZE İYİ BAKIN

SİZİ SEVİYORUM

BAYY

Loading...
0%