Yeni Üyelik
18.
Bölüm

18. Bölüm

@girayinafyonsurubu

Gördüğüm haber afişiyleriyle hangisi iin şok olsam bilememiştim. Annem ve babamın haberine mi? Yoksa kendi haberime mi?

Şokumu gören Çakır beni kolumdan tutmuş ve arabaya sürüklemişti. Nereye gittiğimizi sorduğumda İstanbula demişti.

5 saat süren bi yolculuğun ardından İstanbula varmıştık. Çakıra evimin yolunu tarif etmeye başlamıştım.Yarım saatlik bi yolculuğun ardından eve varmıştık.

Birlikte yukarı çıkıp kapıyı açtım.

"Gel hadi içeriye, ben sana odanı göstereyim" dedim. Beni takip etti. Ona misafir odalarından birini vermiştim. "Ben duş almaya gidiyorum. Eğer sende almak istersen sana Anılın kıyafetlerinden verebilirim" dedim.

Kafa salladı. "Olur" dedi.

Hemen Anılın odasına gittim, kıafet alıp Çakıra verdim ve odama doğru yürüdüm. Güzel bi duştan sonra üzerimi giyindim. Mutfağa geçip birer tane sandviç yapmaya çalıştım. Sanırım olmuştu. Çakır odasından çıktı ve mutfağa doğru geldi. "Bak sandviç yaptım. Hadi al" dedim ve yarısını peçeteye sardığım sandviçi Çakıra uzattım. Teşekkür etti ve elimden aldı. Bi ısırık aldığında "Nasıl olmuş?" diye sordum.

"Güzel" dedi. "Çok güzel olmuş"

"İyi beğendiğine sevindim" dedim. "Hızlıca yiyip çıksak olur mu?" diye sordum.

"Bende mi gelicem?" diye sordu.

"Gelmek istemezsen gelmezsin ama benim basın toplantısı yapmam gerekiyo sanırım. Bu yüzden bi hazırlık bişeylerde yapamam gerekiyo. Ve aileminde bi yanına uğramalıyım" dedim ve devam ettim. "Gelmek istemezsen evde kalabilirsin, herşey var zaten. "

"Yada bende geleyim, hem evde sıkılırım ben" dedi. Kafamı salladım." Hadi çıkalım o zaman" dedim ayağa kalkarken. Ayağa kalktı, o kapıya doğru yürürken ben odama doğru yürüdüm. Üstümdeki kıyafetlere uygun olan bi topuklu ayakkabı alıp giydim ve geri kapıya doğru yürüdüm.

Çakırın arabasına bindik, bu seferde annemgilin evinin yolunu tarif etmeye başladım.

Kısa bi süredeen sonra eve gelmiştik. Güvenliklere demir kapıyı açtırdım. Arabayı park edip indik. Koşarak kapıya gittim. Hemen zile bastım. Kapıyı açan Aren haberleri görmüş olmalıki beni görünce bi şok geçirdi. Sonra kapıyı yüzüme kapattı. Biraz sonra bağırma sesini duydum. "Abi dışarıda ablama çok benzeyen bi kadın var, bi de yanında mafya kılıklı bi herif var" dedi. Çakır, Arenin bu dediğinden sonra kahkaha attı.

Salak, yemin ederim gerizekalı bu çocuk.

"Ya açın şu kapıyı" diye bağırdım. Bu sefer Yağız açtı kapıyı. Beni görünce sımsıkı sarıldı. "Kızım nerdesin 4 gündür. Telefonunda kapalı kimse sana ulaşamıyo" dedi. Kollarının arasındayken "Sonra azarlarsın beni" dedim. Geri çekildi. "Bu herif kim?" dedi. "Cidden mafya kılıklıymış" diye de mırıldandı.

Al birini vur ötekine.

"Eğer Arenle birlikte örgüt toplantılarına gelseydin bilirdin. Yeni varisimiz" dedim. Çakır "Çakır Kandemir" dedi ve elini uzattı. "Yağız Atalav, 3 numaranın ikiziyim" dedi. "3 numara?" dedi sorarcasına. El kaldırdım. "Benim" dedim.

Ardından içeriye geçtik. Ağlamaktan helak olmuş annemi ve onu sakinleştirmeye çalışan babamı, Karan abimi, gözleri kan çanağına dönmüş Sinemi, Demir abimi ve nişanlısı Ela ablayı gördüm.

Ve benim bir tanem olan Oğuzu.

Zaten odada beni ilk fark eden oldu.

"Haya" dedi ve paytak adımlarla bana doğru gelmeye başladı. "Gel buraya halasının bir tanesi" dedim ve Oğuzu kucağıma aldım. Kollarını boynuma doladı. Herkesin gözü bize dönmüştü. Annem, babam, Sinem, Karan abim ve Ela ayağa kalkmıştı. Demir abim hala koltukta oturuyodu. Annem ve babam gelip sımsıkı sarıldılar bana. Oğuzu yere bırakıp herkese sarıldım. Demir abim "Ben dememiş miydim? Buna bişey olmaz, dokuz canlı bu diye" dedi. Ona abartılı bi şekilde göz devirdim. Karan abim benim yerime kafasına geçirmişti bi tane, ona öpücük attım.

Sonrasında neler olduğunu baştan sona onlara anlattım ve Çakırı tanıştırdım. Annemin gözüne pek girmişti. Kahve yapma bahanesiyle mutfağa gittim. Arkamdan bi kaç adım sesi duydum. Arkamı döndüğümde Sinemi gördüm.

Gelip sarıldı bana. Çok şaşırdım. "Açelya ben özür dilerim. Keşke en başından sana hiç kötü davranmasaydım. Sanırım Karan abinla olan ilişkini azıcık kıskanmış olabilirim." dedi. Kollarımı ona doladım. "Tamam hadi affettim. Biliyorum çok seviyosunuz beni" dedim. Güldü. "Evet çok seviyoruz seni. Oğuz şu dört günde durmadan "Hayam nerde?" diye sorup durdu, benden çok seni seviyo valla" dedi bıkmışçasına. Bu haline güldüm. Birlikte kahve yapmaya başladık. Biraz sonra Çakır geldi mutfağa. Sinem bana göz kırpıp "Ben bi Oğuza bakayım" dedi ve çıkıp gitti.

"Su bardakları nerde?" diye sordu Çakır. Yerlerini gösterdim. "Ailen çok tatlı insanlar" dedi. Ya ya öyleler canım. "Özellikle annen. Çok sempatik" dedi.

"Evet" dedim. "Öylelerdir. Annem zaten pek sevdi seni" dedim.

"Beni kim sevmezki zaten" dedi alayla. "İzgi teyzem kendine anne dememi istedi" dedi. Ufak çaplı bi kahkaha attım.

"Oo Çakır bey yeni talibim misiniz yoksa?" dedim alayla. Aramızda olan iki adımın birini kapattım. Diğerini de o kapattı. "Öyleyim Açelya hanım" dedi. İkimizinde dudaklarının kenarı kıvrıldı. Sonra içeriye kapıyı üstüme kapatan ve bi daha hiç görünmeyen Aren girdi.

"Ablam kılığındaki kadın? Mafya kılıklı herif? Ne yapıyorsunuz burda?"

Allahım neydi günahım?

"Ebeni yapıyoruz Aren, ebeni yapıyoruz"

"Ebemi mi?" dedi. "Anne bu insanlar kim?" diye bağırdı ve içeri gitti.

"Ya bilgisayar mühendisliği okuyan biri nasıl bu kadar gerizekalı olabilir?" dedim. Omuz silkti.

Daha sonra mutfağa bu sefer de annem gelmeden sesi geldi.

"Açelya daha hazır olmadı mı bu kahve-. Çakır, oğlum sen ne yapıyorsun burda?" dedi annem Çakır'ı gördüğü anda.

"İzgi ablacım, su içecektim de ben ondan mutfağa gelmiştim." dedi

"Oğlum sen ne zahmet ettin. Söyleseydin Arene getirirdi o" dedi Annem.

Aren ordan bağırdı. "Aren de mafya kılıklı adama hizmet etmeyi bekliyodu zaten"

Hafifçe kıkırdadım. Kıkırdamamla annemin fal taşı gibi açılmış gözleri bana döndü. Anında yüzümü eski haline getirdim.

Ya aşkım niye inanmıyorsun aile içi ilişkimiz çok iyidir.

Annem "Çakır, oğlum hadi gel biz içeriye geçelim" dedi.

Hayatım boyunca toplasan bana Çakır'a oğlum dediği kadar kızım dememiştir.

"Benim Açelyayla bi konu hakkında konuşmam lazım. 5 dakikaya gelirim." dedi.

Annem bana göz kırptı.

Ahh anne ahh.

"Tamam oğlum. Açelya hadi sende hızlı yap şu kahveleri" dedi ve mutfaktan çıktı.

Kısık sesle homurdanmaya başladım. Çakır bu halime kahkaha atmaya başladı.

Ona doğru döndüm. "Ya sana oğlum dediği kadar bana kızım dememiştir. Neymiş Açelya hızlı yap şu kahveleriymiş. Napiyim kahve daha hızlı kaynasın diye 'hoh hoh" mu yapa-" diyodum ki Çakır elimi ağzımın üstüne koydu. Ben ona kaşlarımı çatmış bakarken çok şükür açıkladı.

"Az kısık sesle konuş, duyucak şimdi kadın" dedi. Avcunun içini yaladım elini çekmesi için. "Kızım ne yalıyosun elimi" dedi ve avcunu üstüne sürdü.

"Lan ne kadını, kadın sana anne demeni istiyo" dedim.

"Yaa" dedi alayla. "Sende mi dememi isterdin?"

"Senin yerine demek istiyen bi çok kişi tanıyorum" dedim ve aramızdaki 2 adımın birini kapattım.

Diğerini de o kapattı. "Yok kimse demesin ben diyim" dedi. Vücutlarimız yapışmıştı. O kafasını eğmiş ben kafamı yukarı kaldırmıştım.

Ya kanka valla çok uyumluyuz.

"Bana mı yürüyorsunuz Çakır bey" dedim. Abartılı bi şekilde göz devirdi.

"Yok Açelya hanım yürümek ne demek, Türk havayolları gibi uçuyorum size" dedi.

"Hmm" diye bi ses çıkardım.

Kulağıma doğru eğildi. " Örgüt balosuna benimle gelme şerefinde bulunur musunuz?" diye sordu.

"Bilmem diğer adaylara bakmam lazım"

"Diğer adaylar mı? Onlar kimki?" diye sordu kısık sesle geri çekilirken.

Bu sefer ben kulağına yaklaştım.

"Hı hı diğer adaylar. Bi kaç örgüt üye-" diyodum ki Arenin sesi duyuldu.

"Ablam kılığındaki kadın, mafya kılıklı herif, ne yapıyorsunuz burada?" diye bağırdı.

Babam bağırdı içeriden "Aren, oğlum ne oluyor?"

"Bunlar öpüşüyorlar burda" diye bağırdı Aren.

Ya yeter ama ya. Bende insanım bıktınız artık ya.

________________

KESTİKK

ÇAKIR HAKKINDAKİ DÜŞÜNCELERİNİZİ ALABİLİR MİYİM?

OY SINIRIMIZ:10

KENDİNİZE İYİ BAKIN

SİZİ SEVİYOM

BAYY

Loading...
0%