Yeni Üyelik
26.
Bölüm

24. Bölüm

@girayinafyonsurubu

2 gün sonra...

Annemgilin karşısına geçmiş, bilmem kaçıncı torunlarının olacağını söylemeye çalışıyordum. Ama her seferinde birisi sözümü kesiyordu. Dün hastaneye gitmiştik ve hamile olduğumu doğrulamıştık. Karnımda 3 haftalık bı canlı vardı. Daha sonra doktor bize süreci anlatmıştı ve 1 ay sonrasına randevu vermişti.

Oturduğum yerde dikleştim ve yanımdaki Çakır'ın elini tuttum. Birden "Ben hamileyim" dedim. Ortamda bi ölüm sessizliği oldu. Herkesin gözlerini ben ve Çakır arasında mekik dokuyordu.

İlk tepkiyi veren annem oldu. Ayağa kalktı. Onun kalkmasıyla bende kalktım. Gelip bana sıkıca sarıldı ve "Çok güzel bı anne olacaksın" dedi ve daha sıkı sarıldı. Sonrasında Çakır'a sarıldı ve ona bı kaç nasihat vermeye başladı.

Geri kalanlar ise hak getireydi. Çünkü hepsi bana ve Çakır'a sarılmak yerine birbirlerine sarılıyorlardı.

Belime bir kolun dolanmasıyla kafamı aşağıya doğru çevirdim. Favori yeğenim Oğuz gelmiş bana sarılıyordu. Yada o boyuyla sarılmaya çalışıyordu.

Onu kucağıma aldığımda Çakır direk Oğuzu benim kucağımdan aldı. Oğuz beni istiyordu. Bende onu kucağıma almak istiyordum ama Çakır " Hayır olmaz, Sarışın için tehlikeli" dedi.

Oğuz "Sarışın mı?" diye sordu. Çakır ona kafa salladı. "Evet, sarışın benim sarışınım o." dedi. Oğuz kaşlarını çattı. "Hayır benim sarışınım o" dedi ve bana uzanmaya çalıştı, Çakır ise onu benden uzaklaştırmaya çalışıyordu. Bu manzarayı izlemek çok güzeld. Çakır'dan harika bi baba olacakt. "Hayır, rahat dur Oğuz"

"Yeşillim bırak çocuğu, gelsin işte bana. Hem ne olacak sanki?" dedim ve Oğuzu kucağıma aldım. Oğuz bu sefer bana döndü "Yeşillim mi? O na hala" diye sordu. "Çakır abinin gözleri yeşil ya bende ona yeşillim diyorum" dedim. "Salatalık de o zaman sen ona. Salatalıkta yeşildir" dedi bilmiş bilmiş. Çakır ona çocuk gibi göz devirdi. İkisinin yıldızları bı türlü barışmamıştı.

Ben böyle sohbet ederken saatler geçmişiti. Saat 10.30 olduğunda bizde kalkmaya karar verdik. Herkesle vedalaşıp evden çıktık. Eve giderken radyoyu açtım. Ayla Çelik- Bağdat çalışıyordu.

Şarkıya eşlik etmeye başladım. Benden sonra Çakır da bana katıldı. Arabanın tavanındaki camını açmak için düğmeye bastım. Cam açılınca ayağa kalktım camdan vücudumun yarısını çıkardım. Şarkıyı söylemeye devam ediyordum.

"Ben dünyanın en büyük aşığı olabilirim."

"Ben koynunda yüz sene, bin sene durabilirim."

"Ben Leylayı, Mecnunu, Ferhatı, Aslıyı, Keremi bilmem ama bağdatı iki gözüm kapalı bulabilirim"

Şarkıyı birlikte söylerken kırmızı ışıkta durmamızla şarkı da aynı anda bitti. Geri oturdum. Çakır uzanıp dudaklarıma uzun bı öpücük kondurdu. Arkadan gelen korna sesleriyle yeşil ışığın yandığını gördüm.

...

Sabah bildirim sesleriyle kalktım. Telefonuma baktığımda bir sürü etiketleme gördüm.

ÜNLÜ İŞ KADINI AÇELYA ATALAV, GEÇEN SENE EVLENDİĞİ EŞİ PROFESÖR DOKTOR ÇAKIR KANDEMİRLE ARABADA MI ÖPÜŞTÜ.

Ünlü çift yoldayken bağıra bağıra şarkı söylerken kameralarımıza yakalandı. İkilinin söylediği Ayla Çelik- Bağdat şarkısı birlikteliklerinin mutluluğunu simgeliyor.

Heberin devamı için...

Gördüğüm haberlere pek şaşırmamıştım. Hayatımın büyük bı kısmı magazindeydi zaten. Çokta umrumda değildi. Yanıma döndüğümde Çakır yoktu. Yataktan kalktım ve mutfağa gittim. "Günay-" diyodum ki burnuma gelen yumurta kokusuyla midem ağzıma geldi. Koşarak lavaboya gittim. Çakır koşarak peşimden geldi.

"Tamam tamam yok bişey. Derin nefes al. Temiz havayı içine çek" dedi Çakır. Onun dediklerini uygularken, bı yandan da klozetin başından kalkmış lavaboda yüzüme su çarpıyordum.

Evet daha gün bile aymamışken yüzüm solmuştu.

Eyy adalet, sana sesleniyorum...

...

5 ay sonra...

Çakır gene bıkmadan usanmadan beni bişeyler yemeye zorluyordu.

Ve bu hiç hoşuma gitmiyordu.

"Ya sarışınım, hiç bişey yemiyorsun. Baksana kilo bile almadın" dedi. "Ne alakası var Çakır, nasıl kilo almadım" diye çemkirdim.

Gayette yiyordum.

"Tamam sarışınım bişey demedim." dedi.

"Off, özür dilerim yeşillim. Biliyorsun hormonlardan böyle oluyor" dedim ve elimle yeni çıkmış sakallarında gezdirdim.

Elimi eline alıp avucumun içini öptü. "Biliyorum sarışınım, bakma sen bana" dedi. Yanağına bı öpücük kondurdum.

...

Çakırdan...

Açelyanın hamileliği ne yalan söyleyeyim zor geçiyordu. Her gece bişey aseriyordu ve bunlar genelde çikolatalı acı biber turşusu falan oluyordu.

Gene Açelyanın ve minik Kandemirin isteği üzerine evden çıkmış süpermarket arıyordum. Açelyanın ve minik Kandemirin canı bu gece kelle paça çekmişti. Paçacıya götürmeyi teklif etmiştim ama kendisi yapmak istemişti. Bakalım istedikleri şeyi bulabilecek miydim?

Girdiğim marketten bulabildiğim şeyleri aldım. Ve çıktım. Çıkarken Yağızın gördüm. Onunda gözünden uyku akıyordu. Beni görünce direk yanıma geldi

"Ne işin var bu saatte burda?" diye sordum.

"Yengem Kumsal için bez mez bişeyler istedi. Onları almaya geldim" dedi.

"Demirgil İzgi annegilde mı kalıyor?" diye sordum. Yağız "Abim yurtdışına gitmiş. Kumsalla, Denizde rahat durmuyo annemgile geldiler. Sen ne iş?" diye sordu bana.

"Açelya kelle paça istedi. Onun için malzeme aldım. " dedim. Gözlerini büyüterek "Açelya mı istedi? Bide bu saatte? Hayatta inanmam" dedi. Kafamı salladım. O sırada bize doğru gelen bı köpek gördüm. Kuduz gibi duruyordu. Ve açıkçası pek güzel bakmıyordu.

Kolumla Yağızı dürttüm. O da köpeği görünce bı adım geri gittik. Köpekte bizimle bir adım ileri geldi. Biz geri gittikçe o üstümüze doğru geliyordu.

Biz koşmaya başladık. Köpek arkamızdan kovalıyordu. Köpeğe yakalanıcaz korkusuyla tarzan olmuştuk. Biraz daha hızlanıp ara sokağa girdik. Köpek geçip gitti.

Ancak şuan daha büyük problemlerim vardı.

Birincisi, Açelya... Şuan sinirini bı düşündüm de pek iç açıcı durmuyordu.

İkincisi ise ben evin tam tersi yönüne koşmuştum ve arabam yoktu.

Sıçtık ya...

____________

KESTİKK

Bu bölümde burda bitsin.

Yazmış olmak için yazdım biraz. Ama olsun.

Umarım beğenirsiniz

Sizce yeni bi kurguya başlamalı mıyım?

Kendinize iyi bakın

Sizi seviyom

Bayy

Loading...
0%