ÖNCELİKLE OY ATARSANIZ SEVİNİRİM

İYİ OKUMALAR

___________________

Barlas Valkan Acar

Açalya beni merdivenlerde bırakıp gitmişti.

Hemde ona diyeceğimi dinlemeden.

Hislerini tek taraflı sanması ve beni konuşturmayarak açılmama izin vermemesi beni deli ediyordu.

Tamam şuana kadar ona hislerimi açmamıştım çünkü kendi hislerini belli etmiyordu.

Açelyaya ilk tutulduğum zaman kafama topuklu ayakkabı yemiştim. 2 sene önce aynı sınıftaydık. Okulumuza harkes okul kıyafeti ile gelmek zorundaydı ancak bu aykkabı için geçerli değildi. Okulumuzdaki bi çok kız topuklu ayakkabı giyerek okula geliyodu.

Tabi bunların içinde Açelya da vardı.

Sınıfa girip yerime oturmuştum. Tenefüsteydik ve son derse girmek için zilin çalmasını bekliyordum. Yağız her zamanki gibi ikizini sinirlendirmişti ve Açelyadan kaçıyordu. Açelya ise eline topuklu ayakkabısının tekini almış, zar zor yürüyerek Yağızın kafasına atmakla tehdid ediyodu. Yağız sınıfta dört dönerken benim sırama yanaştı ve Açelya topuklu ayakkabıyı tam fırlattığı sırada beni kaldırdı ve önüne siper etti. Kafama yediğim ince topuk ise alnımı biraz yarmıştı.

Açelya hemen yanıma gelmiş bolca özür dilemişti. Beni zorla revire doğru sürüklemişti. Zil çaldığında biz revire girmiştik ancak revir yerinde yoktu. Açelya bana kendsinin pansuman yapabileceğini söyledi ve biraz gazlı bez ve tentürdiyotu alıp yanıma oturdu. Pansumanı yaparken bile özür diloyudu. Özür dilemeyi bırakması için ona uzun bi açıklama yapmıştım. Özür dilemeyi bırakmıştı vancak bu seferde Yağıza söylenmeye başlamıştı.

geçen 20 dakikanın ardından derse girmeme kararı almıştık. Biraz daha sohbet edip sonra ayrılmıştık.

Hareketleri, gülüşü o kadar içten ve güzeldiki.

Aşık mıydım bilmiyorum ama hoşlandığım kesindi.

Zilin çalmasıyla düşüncelerimi bi kenara bıraktım.

Telefonumdan saatime baktığımda Açelyanın gitmesinin üzerinden 15 dakika geçmişti.

Kalkıp sınıfıma doğru yürüdüm.

-----------------

Dersin bitmesiyle hemen ayaklandım ve Açelyanın sınıfına doğru yürüdüm.

Açelya hala sınıftaydı. Sınıfta bi kaç kişi daha vardı. Onlarıda çıkardım Açelya bana melül melül bakarken.

Sınıfın kapısını kapattım. Ama malesef bende sınıf kapısının anahtarları yoktu.

Yapacak bişey de yoktu.

Kıza 'Bi saniye beklesne hizmetliden anahtarları alıp geleyim' mi diyecektim.

Açelya hala bana bakıyordu.

"Konuşmamız lazım" dedim yine ve yine.

"Konuştuk işte Valkan daha ne konuşacağız?" dedi. Bana bi tek o Valkan diye sesleniyordu.

"Sen sadece kendin konuştun Açelya beni dinlemedin" dedim.

"Ne diyecektin Valkan ' Sana karşı bişey hissetmiyorum ama yardımcı olmak için gözüne görünmem' yada ' Üzgünüm Açelya kalbimde başka birisi var' gibi şeyle-" derken sözünü kestim.

"Sana ne kadar tutulduğumu ve bu yüzden konuşmak istediğimi anlamayacaksın değil mi?" dedim.

Donup kaldı.

Aradan geçen 3 dakikanın ardından "E-efendim?" dedi.

"Sana diyorum ne kadar tutulduğumu yani hoşlandığımı o yüzden sabahtan beri peşinde koştuğumu anlamayacaksın değil mi?" dedim hafif yorgun ama mutlu çıkan sesimle.

Gözlerini gözlerime sabitledi. Birazda öyle konuştuk.

Sanırım şuan atmadığım paranın hıncını çıkarıyodu. Çünkü gözleriyle bana bi güzel sövmüştü parayı atmadığım içi.

Sonra sınıftan koşarak çıktı.

Bi kerede kaçma be kızım.

___________________

KESTİKK

UMARIM BEĞENİRSİNİZ

AÇELYA AZICIK O AYAKKABI PARASININ HINCINI ÇIKARIYOR

AMA SEVGİLİ OLMALARI YAKINDIR.

KENDİNİZE İYİ BAKIN

SİZİ SEVİYORUM

BAYY