Yeni Üyelik
1.
Bölüm

1. Bölüm

@gizemkebi7

Selamm

Yeni hikayem ile karşınıdayım . Biblebuild hikayesi ama daha çok Build olucak Angst yazmaya çalışıcam umarım beğenirsiniz .

 

2024

 

Yüzlerce insanın tek bir noktaya odaklanmış olduğu boş ve karanlık sahnede ilk önce bir çift topuklu ayakkabı sesi yankılandı sonra ise spot ışığı genç bir kızın üstüne düştü .

 

Siyah uzun saçları beyaz yüzünü çevreliyordu , üstünde beyaz gömleğinin üstüne giydiği mavi B harfi bulunan bir süveter ve siyah bir etek vardı . Heyacanı gözlerinden okunan Koreli kız mikrofonu sıkıca kavradı ve derin bir nefesten sonra konuşmaya başladı

 

"Merhaba ben Kim Larin . Hepiniz hoşgeldiniz . Biz yaklaşık 1 yıldır bu gece için hazırlanıyoruz . Umarım bu gece beklenilenin üstünde olur ve sizi memnun ederiz "

 

"Ama önce bu gecenin en önemli ismini çağırmak istiyorum . Benim yakın arkadaşım ve en büyük destekçim , karşınızda Build Jakapan Puttha "

 

Sahnenin geri kalanı da aydınlanırken alkışlar ve tezahüratlar ile Build sahneye çıktı beyaz tişörtü ve mavi ceketi ile Larin'in farklı bir versiyonu gibiydi .

 

"Vay canına " dedi Larin seyircilere göz gezdirirken "Bu kadar insanın geldiğine inanamıyorum "

 

Arkadaşına gülen Build bilmiş bir şekilde Larin'in yanına yaklaştı .

 

"Ben de "

 

2022 Kasım

 

Boş sokakta yankılanan adım sesleriyle yaslandığım korkuluktan uzaklaştım ve içki şişemi elime aldım . Ayak seslerinin kime ait olduğunu öğrenmek için arkamı döndüğümde karşımda siyah maskesi yüzünden yüzü gözükmeyen bir adam yere bakarak bana doğru yaklaşıyordu .

 

Bulunduğumuz yer denizi karşısına almış bir sokak arasıydı saat geç olduğu için etrafta kimse yoktu, ben ve tanımadığım yabancı dışında .

 

"Ah galiba yanlış zamanda geldim "

 

Aramızda beş adım kala beni fark etmişti

 

"Keyfine bak birazdan gidicem zaten "

 

Elimdeki şişeyi kafama dikip yanıma gelmiş denizi izleyen adama yandan bir bakış attım . Bir yerden tanıdık geliyordu ama ?

 

"Burada ne yapıyorsun ? Saat çok geç oldu "

 

Sesi de bir yerden tanıdık geliyordu

 

"Sadece biraz yanlız kalmak istedim. Peki sen ? Neden buradasın ?"

 

Derin bir nefes alıp arkamızda kalan banka oturdu .

 

"Ben de aynı şekilde . Yorgun gözüküyorsun "

 

Öyleydim herşey üst üste gelmişti ve benden sorumluluk almam bekleniyordu .

 

"Hayat zor ve senden beklenileni karşılayamassan daha da zorlaşıyor gibi "

 

Yanıdaki boşluğa oturup çantamdaki diğer şişeyi ona doğru uzattım . Şişeye kısa bir bakış atıp elimden aldı.

 

"İnsanları hayal kırıklığına uğratmak berbat hissettiriyor "

 

Şişe açılma sesi ile düşüncelerimden sıyrılıp yanımdaki adama döndüm , maskesini indirip içkiden büyük bir yudum alırken ışığın az biraz aydınlattığı yüzünü inceliyordum

 

Bir dakika ! Yerimden kalkıp yüzüne daha yakından baktım . Ağzımdan kaçan küçük çıglıkla kendimden korkup geri çekildim . O ise bu sırada yerinden kalkıp maskesini eline almıştı

 

"Build Jakapan ?"

 

Buna inanamıyorum . Hayranı olduğum adam örnek aldığım ve son zamanlarda yüzümü güldüren tek kişi şuan karşımda duruyordu .

 

"Ben özür dilerim seni rahatsız ettim gali-"

 

Sözlerini gram umursamayıp üstüne atlayıp onu nefessiz bırakana kadar sarıldım .

 

"Şey herşey yolundamı ?"

 

Kendimi geri çekip karşısında durdum bana şaşkınca bakan yüzü ile oldukça ısırılası duruyordu .

 

"Seni gördüğüme o kadar sevindim ki . Bu gece böyle bir mucize gerçekleşmesini beklemiyordum "

 

"Bir saniye , bir saniye sen benden nefret etmiyormusun ? "

 

Bu sefer şaşıran taraf bendim . Ondan neden nefret edeyim ki ?

 

"Ne ? Tabikide hayır senden nasıl nefret edebilirim ki ?"

 

Şaşkınlığı ikiye katlanır'ken , neden şaşırdığını anlamıştım .

 

"Yani o konudan dolayı senden nefret edildiğini düşünüyorsan düşünme . Kimse geçmişte yaptıkları yüzünden yargılanmamalı ve eğer iyi hissettiricekse ben de birkaç yıl öncesine kadar homofobiktim "

 

Şaşkın yüzü düzelmiş gözleri dolmuştu . Bana sarılması ile vücudum şaşkınlıktan kaskatı kesildi galiba ölüyorum .

 

"Teşekkür ederim"

 

Bir saniye o ağlıyor muydu ? Kendine çeki düzen verip benden uzaklaştı .

 

"Adın ne ? "

 

"Larin "

 

"Ben bu gece buraya çok farklı bir nedenle gelmiştim. Burada olup bu duruma engel olduğun için teşekkür ederim Larin "

 

Eğer düşündüğüm şey ise ikimizinde bu gece amacı aynıydı.

 

"Galiba ikimizinde amacı aynıydı. Ben teşekkür ederim "

 

İkimizde kafamız karışık bir şekilde birbirimize baktık . Banka geri oturup sesizliğe gömüldük . Sessizliği bozmak için lafa girdim .

 

"Tweet olayından dolayı mı buradasın? "

 

Yere bıraktığı şişeyi alıp bir yudum almadan aldı "Aslında daha fazlası var , ama sana anlatamam "

 

Anlaşılan özel bir konuydu anlayışla kafamı salladım . "Peki seni buraya ne getirdi ? "

 

Başımı önüme eğip ellerimle oynamaya başladım "Aslında biraz uzun bir hikaye "

 

"Özetle o zaman "

 

"Ben Kore'de ünlenen bir tiyatro oyuncusuyum , hatta bir kaç filmde bile oynadım şuan da grup arkadaşlarımla turnedeyiz aslında "

 

Derin bir nefes aldım

 

"Sorun şu ki en yakın ekip arkadaşım intihar etti . İntihar etmeden önce sahne arkasında kavga etmiştik , öncesinden de aramızda sorunlar vardı . Onunla konuşmak için odasına gittiğimde ise , onu ölü buldum . Ve onu ilk ben bulduğum için insanla-"

 

Acı dolu bir hıçkırığım ile lafımı tamamlayamadım .

 

Ben gözyaşları içinde sakinleşmeye çalışırken o ise ben susana kadar sırtımı sıvazlamıştı . Ben sakinleştikten sonra sordu

 

"Ve intiharına senin mi sebep olduğunu düşünüyorlar. Peki sen ne düşünüyorsun ?"

 

"Belki de benim yüzümdendir diye düşünmeden edemiyorum "

 

"Sanmıyorum . Bence arkadaşın böyle olacağını düşünseydi hiç intihara kalkışmazdı . Senin bir suçun yok " Elindeki boş şişeyi yanına bırakıp bana baktı .

 

"Arkadaşların bu konuda ne düşünüyor peki ? "

 

Derin bir nefes alıp tekrardan dolmaya başlayan gözlerimi kırpıştırdım " Onlarla da bana inanmıyorlar iş için görüşüyoruz "

 

"Zor zamanında arkadaşlarının yanında olmaması kötü " dedim son olarak .

 

İkimizde sessiz kalıp yıldızları izlemeye daldık .Tuhaf bir durumun içindeydim en sevdiğim oyuncu hemen yanımdaydı ama ben imza isteyip fotoğraf çekinmek yerine oturmuş dertlerimle adamın kafasını şişiriyordum .

 

Kafasını bana çevirmeden konuştu

 

"Arkadaş olmak ister misin ? "

 

Ne ?

Arkadaş ?

Biz ? 

Ben ve o?

 

"Nasıl ? " Şaşkınlığım sesime de yansımış aptalca sorduğum soruya cevap bekliyordum .

 

"Yani birbirimize benziyoruz iyi arkadaş olabiliriz diye düşündüm . Hem bir arkadaşa ihtiyacın var gibi .

 

Gerçekten de bir arkadaşa ihtiyacım vardı ama olabilirmiydiki ?

 

"Tamam" oturduğum yerde bağdaş kurup ona döndüm "arkadaş olalım"

 

Hayat bana daha nasıl felaketler getirirdi bilmiyorum ama bu felaketleri yaşarken her koşulda yanımda durucak birini istiyordum .

 

"Umarım iyi anlaşırız "

 

O gece belkide sonsuza kadar sürecek bir arkadaşlığa adım attığımızı bilmeden saatlerce konuşmuştuk . Bazen ciddi konulardan bahsetmiş bazen ise saçmalığın dibine vurmuştuk .

 

Kore'ye dönerken beni uğurlamak için yanımdaydı:

 

"Gergin gözüküyorsun "dedi siyah maskesini düzeltirken .

 

"Korkuyorum " dedim çünkü gerçekten korkuyordum Tayland'da gerçeklikten uzaklaşmıştım şimdi ise Kore'ye geri dönüyordum ve karşılaşıcağım muamele beni korkutuyordu .

 

"Korkma" ellerini omuzlarıma koyup biraz eğildi "Yanında olamasam da , sana inanan ve güvenen birileri olduğunu bil tamam mı ? "

 

Gözlerimdeki yaşları silip devam etti "hadi ama küçük bir kız gibi ağlamayı bırak ve onlara Kim Larin'in ne kadar güçlü olduğunu göster "

 

Uslu bir çocuk gibi dediği her şeye başımı sallamıştım , ayrılmadan önce birbirimizi mutlaka arayacağımıza söz verip ayrılmıştık .

 

28 Ocak 2023

 

Telefonum sehpanın üstünde 4. Aramasını yaparken küçük dairemde dört dönüyor olabildiğince hızlı toparlanmaya çalışıyordum . Build'in olaylarını duyar duymaz yanına gitmek istemiştim ama artık çalışmadığım şirketim adı skandallara karışan biri ile arkadaşlık yapmamın doğru olmadığını söylemişti e ben de adı skandallara karışmış bir oyuncuydum .

 

İstifamı verir vermez eşyalarımı toplamak için evime geçmiştim , deliceydi biliyorum ama Bui'nin bana ihtiyacı var gibi hissediyordum şu kısacık sürede birbirimizin kardeşi gibi olmuştuk.

 

Altıncı aramanın sonunda Bui'nin sesini duyar duymaz telefona koştum .

 

"Larin" sesi hafif titrek ve pürüzlüydü ağlıyormuydu ?

 

"Nasılsın?"

 

"Bu gün istifa ettim " ah pekala şimdi herşey açıklığa kavuştu .

 

"Bu iyi . Yanına geliyorum " dedim sesimi pozitif tutarak şuan ihtiyacı olan en önemli şey pozitif bir arkadaştı ve galiba tek ben vardım .

 

"İyi olur "

 

************************

 

"Bui biliyorum yanlız kalmak istiyorsun ama en azından bir şeyler yesen "

 

Bui'nin kapısının önünde kuzenleriyle birlikte onu odadan çıkartmaya çalışıyorduk . Son mahkeme den beri kendini tamamıyla soyutlamıştı . İçeriden gelen cılız ses ile üçümüz de kapıya yaklaştık .

 

"İstemiyorum "

 

Sabrımın sınırlarında gezinirken kapıyı sertçe açıp odaya girdim . Bui yatağın yanında yere oturmuş tu yanına gidip elindeki fotoğraf çerçevesini alıp şifonyerin üstüne koydum .

 

"Yeter artık Bui böyle devam edemezsin , saklanıyorsun " dedim yanına diz çöküp

 

Kızarmış gözlerini ovuşturup burnunu çekti -konudan alakasız ama şu an bir kediye benziyordu- karşı duvarı izlemeye başladı. "Başka ne yapabilirim ki ? "

 

Ona dönüp sesimi biraz yükselttim

 

"Savaşıcağını söylemiştin ! Ama kaçıyorsun . Eğer saklanmaya devam edersen o kadını haklı çıkartacaksın "

 

Bui dolu gözlerini karşıdaki duvardan çekip şifonyerin üstündeki çerçeveye çevirdi " Kimse bana inanmayacak "

 

Yanaklarından tutup bana bakmasını sağladım

 

" Bui masum olduğunu biliyorum seni seven herkes biliyor eğer insanlar senin böyle kötü biri olduğunu düşünüyorlarsa , seni yeterince iyi tanımamışlar demektir . "

Gözlerinde akan yaşlar ile benim de gözlerim dolmaya başlamıştı.

 

"Yanlız kalacakmıyım ? " Sesinde küçük bir çocuğun çaresizlıği vardı .

 

"Hayır " dedim kafamı sallayıp "Seni seven daha bir sürü insan var inan bana sana inanan ve seni yanlız bırakmıyacak bir sürü insan var " gözünden akan yaşları silip devam ettim " Hem kimse yoksa ben varım . Sana söz veriyorum dostum " serçe parmağımı vereceğim söz için ona uzattım serçe parmağını benimkine dolarken devam ettim . "Sen bu savaşı kazanana kadar yanında olucğam . Söz veriyorum "

 

Gözlerinden akan yaşlar artarken ona sarılıp sakinleşene kadar sırtını sıvazladım .

 

"Larin " dedi kafasını omuzumdan ayırmadan

 

"Hm? "

 

"Teşekkür ederim "

 

Elimi saçına atıp karıştırdım "dostlar böyle zamanlar içindir teşekkür etmene gerek yok " dedim

Kafasını sallayıp tekrar sessizliğe gömüldü

 

"Larin "

 

"Hm ?"

 

"Galiba acıktım "

 

Sevinçle yerimden kalktım " cidden mi ?"

 

"Evet evde yemek var mı?"

 

Kolundan tutup çekiştirirken sorusunu cevapladım

"Var tabi hadi gel yiyelim "

 

Build'i çekiştirerek odadan çıkarırken sevinç içindeydim , sonunda dostum iyileşmeye başlıyordu .

 

"Bui eve gitmek istediğinden emin misin ? Bence gitmeyelim . Nakliye şirketi herşeyi getirecek zaten " dedim son kez şansımı deneyerek

 

Mart ayının ortalarındaydık bu güne kadar Bui ile Saraburi'de ki ailesinin yanında geçirmiştik . Aslında Bui ailesini hayal kırıklığına uğrattığını düşündüğü için gitmek istememişti ama psikolojik durumu ilerledikçe önce psikiyatristi sonrada benim uğraşlarımla gitmeyi kabul etmişti .

 

Ben beni bırakır diye düşünüyordum ama kolumdan tuttuğu gibi beni Saraburi ye götürmüştü , kimsede benim orada olmamı sorun etmemiş aksine kendi çocukları gibi davranmışlardı ki bu benim için garipti .

 

Özlediğim aile ortamının tadını çıkarırken Bui artık geri dönmesi gerektiğini düşünmüş ve evden ayrılmışlardı . Bayan Puttha evden ayrılmadan önce Bui'ye iyi bakmamı söylemişti .

 

Şimdi ise Bui nin "eski" evine gidiyorduk Bui bazı eşyalarını almak istediğini söylemişti , ben ise onu vazgeçirmeye çalışıyordum .

 

Bui telefonundan başını kaldırıp "Neden gitmek istemediğini anlamıyorum , bir sorun mu var ?" Dedi

 

"Yani evin şuan ki halini görünce kendini kötü hissetmeni istemiyorum " dedim . Biz Saraburi ye gittikten sonra Bui'nin evinin adresi öğrenilmişti .

 

Arabayı evin önünde durdurup Build'in tepkisini görmek için ona döndüm . Evin bazı camları kırılmış bahçesi dağılmıştı , dış duvarında nefret içerikli yazılar yazılmıştı. İnsanların gerçekten bu kadar korkunç olabileceğini tahmin edemezdim .

 

"İçeri girecekmisin ? "

 

Sorumu onaylayıp eve doğru ilerledi .

 

****************************

 

Yaklaşık yarım saattir içeriden ses gelmiyordu , açıkçası bu durum beni tedirgin etmişti , aralık olan kapıyı açıp sesizce içeriye girdim . Salonda ki koltukta oturmuş başka bir çerçeveye bakıyor du onu rahatsız etmemek için girdiğim kapıdan geri çıktım .

 

Aslında bir kaç aydır neden Build'in yanında olduğumu ve Bui'nin neden beni yanında istediğini sorguluyordum .

 

Aslında Build arkadaşım Yujin'le aynı kaderi yaşıyordu . Tabiki Build'e tamamen herşeyi anlatmamıştım . Arkadaşım Yujin hiç olmaması gereken biriyle ilişki yaşamıştı , onu uyardığım zaman ise beni onu kıskanmakla suçlamıştı . Malesef haklı çıkmıştım ve ayrılmışlardı .

 

Son tiyatro oyunumuzda performansının aşırı düşük olmasıyla ilgili konuşmaya çalışmıştım . Duygu durumunun kötü olduğunu biliyordum ama yinede çok üsteleme'dim ve oyuna geri dönmesi gerektiğini söyledim. O zamanla düzeliceğini düşündüğüm için onu yanlız bırakmaya karar vermiştim böylece kafasını toplayabilirdi .

 

Eğer geçmişe dönebilseydim bunu asla yapmazdım .

 

"Larin "

 

Build'in sesi ile düşüncelerimden ayrıldım . Elindeki ahşap kutuyu bana uzattı

 

"Bunu benim için saklarmısın ? "

 

Elindeki kutuyu alıp arabanın içine koydum .

 

Evin içinde sağa sola gidiyor eline geçenleri çöp poşetine atıyor du

 

"Bunları atmak istediğine emin misin ? "

 

Beni duymazdan gelip bir posteri daha çöp poşetine attı . Anlaşılan bir öfke patlaması yaşıyordu sonradan pişman olabilirdi .

 

"Benim için çöpe atarmısın "

 

"Tabi sen etrafı kontrol et ben geliyorum "

 

Dev çöp poşetini alıp evin dışına çıktım arkamdan bakmadığından emin olunca geri dönüp arabamın bagajını açtım ve poşeti görünmicek şekilde yerleştirdim .

 

Eve geri döndüğümde elinde bir tuval ile koltuktaki eski yerinde oturuyordu . Beyaz üstünde kırmızı çiçekler olan tuvalden başını kaldırıp bana baktı

 

"Sence bunu almalı mıyım ?"

 

"Eğer istiyorsan , al "

 

*************************************

Mayıs ayına girmemiz ile Tayland'da gittikçe alışmış hayatıma bağımsız bir senarist olarak devam etmeye karar vermiştim. Yeni evime yerleşirken kırmızı çiçekleri olan beyaz tuval'i nereye koyacağımı düşünüyordum , Build almak istememiş ben de atmasını engellemek için kendim istediğimi söylemiştim .

 

Bunu da ahşap kutu ve diğer atmaya çalıştığı eşyaların yanına koyabilirdim ama bu tablo onun için özeldi . Geçmiş anılarından kurtulmaya çalışıyordu , ama anıları yok edemezsin yok etmeye çalışmak yerine onları kabullenmelisin . Build de bu tabloyu gördükçe kabullenicekti buna emindim.

 

Yerleşme işim bittikten sonra bahçedeki salıncağıma kuruldum ve yeni proje fikrim için ana hatları oluşturmaya başladım ne kadar sürdü emin değilim ama Build ve Jim'in sesi ile kafamı laptopumdan kaldırabildim .

 

Jim Build'in bir arkadaşıydı ve bu dönemde onun yanında olan sayılı kişilerden di .

 

Kahvelerimizi içerken gergin olan ikiliye baktım bana bir şey söylemek istiyor gibiydiler . "Bir sorun mu var ?"

 

Sorum ile ikisi birbirine bakmış Jim'in , Build'e tuhaf kaş göz yapması ile Build konuşmaya başlamıştı

 

"Larin bir projem var ve desteğe ihtiyacım var "

 

"Bui her zaman yanındayız bunu biliyorsun , ne projesi ? "

 

"Kendi şirketimi açmak istiyorum "

 

2024 Ağustos

 

Larin sahneyi Build'e bırakıp arka tarafa geçmişti .

 

Build Jakapan sahnenin ortasına geçip hayranlarına hitaben konuşmaya başladı

 

"Öncelikle bu gece burada olduğunuz için , beni ve şirketimi her zaman desteklediğiniz için hepinize teşekkür ederim "

 

Hayranları gözlerinin içi parlayan bu adama belki de suratlarındaki en büyük gülümsemeler ile dinliyorlardı.

 

"Bu gün yeni projemiz olan Yıldızlar'ın tanıtımını izlicez ama önce seneryoda ve set'te emeği geçen yakın arkadaşlarım Kim Larin ve Jim Sukkasem'e teşekkür etmek istiyorum "

 

Hayranların alkışları ile Jim ve Larin tekrardan sahneye çıktılar.

 

Bir kaç teşekkür den sonra kısa bir ara verildi .

 

Build'in yüzündeki makyaj tazelenirken yeni partneri Jake külis'e girdi ve Larin'in yanına oturdu . Jake taylandlı olamicak kadar yabacı duran keskin yüz hatlarına , ışık açısıyla değişen ela gözlere her zaman dağınık duran dalgalı kahverengi saçlara sahipti . Daha önce bir dizide yan rolde oynamasına rağmen başrollerden birine seçilmişti ve bunu vücudunun kaslı olmasına yoruyordu . Çünkü dizi ismine tezat oluşturucak şekilde her bölümünde aksiyon sahnesi barındıran bir mafya BL ve aynı zamanda GL di .

 

Larin'in sorgulayan bakışlarına karşılık Build'in duymaması için fısıldadı .

 

"Bir sorunumuz var "

 

"Ne oldu "

 

Ne kadar fısıldasa da Build , Jake'i duymuştu .

 

"Şey boşver Bui önemli değil"

 

Jake konuyu ne kadar geçiştirmeye çalışsa da Build konunun peşini bırakmadı . Ayağa kalkıp Jake'in karşısında durdu aralarındaki 5 santimlik boy varkında dolayı kafasını kaldırmak zorunda kalmıştı ve tanrım . Jake'in gözünde o kadar güzel gözüküyordu ki ilahi bir varlık gibiydi .

 

"Jake ! Söyle artık neler oluyor? "

 

Jake kendine gelmek için kafasını sallarmen bu düşüncelerin ne kadar tehlikeli olduğunu kendine hatırlattı. Jake , Bui'nin nasıl bir tepki vericeğini bilemediği için tereddüt etse de ısrarcı bakışlar sonrasında ağzındaki bnunda çıkardı.

 

"Eski partnerin , o burada yeni partneriyle birlikte "

 

Bölüm sonu!!!

Anladım ki ben Angst yazamıyorum .

Aslında iki ayrı bölümdü ama ben daha uzun olsun istediğim için birleştirdim .

Umarım beğenirsiniz

 

HATIRLATMA: hikaye biblebuild hikayesidir lütfen Larin'e karşı nefret beslemeyin o sadece arkadaş

Loading...
0%