@gizemkebi7
|
Merhaba ay bu bölümü nasıl zor yazdım anlatamam neyse konu ben değilim .
Hazır yarın 22 Eylül Build'in etkinliği var hemen yazıp atmam lazım dedim ve yaptım umarım beğenirsiniz
Dans performansından sonra beyaz kıyafetim'i giydim ve şarkımı söylemek için sahneye çıktım . Jim ile geri döndüğümüzde bayan Bunmi ne olduğunu soramadan külis'e girmiştim . Ne kadar üzgün olsam da beni bekleyen yüzlerce insan vardı . Depresyonu mu sonra da yaşayabilirim . Hayranlarımın eşliğinde söylediğim şarkının sonuna gelirken artan çığlıklar ile etrafıma bakındım. Ne oluyor ? Arkama dönmem ile ağzımdan küçük bir çığlık kaçtı . O onun burada ne işi vardı ? Korumaları nasıl geçtiğini anlamlandırmaya çalışırken arkasından June çıkınca birazda olsa aydınlanmıştım . Kolumdan tutulmam ile gözlerimi ona çevirdim "Konuşmamız lazım " Bir saniye ? Şuan konserimin ortasına dalıp benimle konuşmak istediğini mı söylüyordu o ? Ben konser öncesi birşey mi içtim ? "Build ! Ne oluyor bilmiyorum ama June beni bu odadan çıkartmssa başı belaya giricek ! " Kulaklığımdan gelen bayan Bunmi'nin sesi ile herşeyin gerçek olduğunu anladım . "Hayır" ağzımdan zorlukla çıkan kelime ile koro halinde bir 'Aaaa" sesi yükseldi . Bir saniye ! insanlar bizi izliyor ! Kolumu çekmeye çalışmam ile bu sefer omuzlarımdan tutup kendine çekmeye çalıştı. "Lütfen . Build lütfen konuşalım " gerçekten insanları hiç mi umursamıyordu ? Kollarından kurtulmaya çalışırken yardım etmesi için etrafıma bakınıyordum . "Bırak beni . Konuşmak istemiyorum ! " Kollarından kurtulup bir kaç adım geriye gittim . Omuzlarını düşürüp başını önüne eğdi . "Tamam özür dilerim böyle olmamalıydı " elimdeki mikrafona ona uzatıp seyircileri gösterdim . Konseri bölmüştü onlardan özür dilemeliydi . " Ben . Uzun zamandır beklediğiniz bu konseri böldüğüm için özür dilerim " tekrar bana dönüp tekrar birkaç adımda yanıma geldi "özür dilerim " Ben gidiceğini düşünmüştüm . Eh zaman inatçılığından biraz götürmüştür sanıyordum ama hayır binlerce insanın önünde hiç utanmadan beni sırtına aldı! Baş aşağı dönmüş bir şekilde kurtulmaya çalışırken "BİBLEBUİLD" tezahüratlarını duymazdan gelmeye çalışıyordum . Ah kesinlikle kulaklarıma kadar kızarmıştım . Beni sahne arkasına götürdüğünde çırpınmayı bırakmış ve omzunu ısırmıştım . Ve bingo ! Beni sırtınden indirirken rastgel vurmaya çalışmış gözgöze gelmemiz ile hemen June'nin yanına gidip öfkemi ona kusmaya hazırlanmıştım . Ama o elini ağzıma koyup konuşmamı engellemişti " Kaç aydır Bible bible diye kafamın içine ettin onunla git ve konuşun . Ve mümkünse şu tuhaf durumu halkedin " Bunu onun yanında söylemek zorundamıydı gerçekten . Tam dışardaki insanları bahane edicekken tekrar beni böldü " Bence onlar için en büyük süpriz bu oldu . Bayan Bunmi kapıyı kırmadan gidin artık " omuzlarımdan tutup beni "onun " üstüne itti ve ikimizi de ittirip arka kapıdaki arabaya götürdü Tamam . Anlaşılan kaçış yok bakalım neler olucak . *************************************** Sesiz geçen yolculuğun sonunda yine bankın oradaydım ama bu sefer yanlız değildim . Arabadan inip banka oturdu "Buraya gelmişsin " dedi bir eli tarih yazılı yeri okşarken gözleri arabanın önünde dikilen benim üstümdeydi . "Ve sen hiç gelmedin ." Dedim olduğum yerde kıpırdamazken . Neden beni buraya getirdi ki ? Eskisi gibi olabileceğimizimi düşünüyor ? "Senin gelmiceğini düşündüm ve hayal kırıklığına uğramak istemedim " Suratımda bir tebessüm ile yanına yaklaştım " Yani hayal kırıklığına uğramak istemediğin için mi beni hayal kırıklığına uğrattın ? " Ayağa kalkıp küçük adımlar ile yanıma yaklaşıyordu . "Ben gerçekten bu kadar bencil olabileceğini tahmin etmezdim " gözlerimi hızlıca kırpıştırarak göz yaşlarımın akmasını engelledim . "Haklısın " Ha? Bir saniye . Neden karşı çıkmadı . Bu dediklerimin doğru olmadığını söylemesi gerekiyordu . Yazar yine neyin ayarıyla oynadı ? "Haklısın ben seni yanlız bıraktım , yanında olmadım ve bencilce davradım "( aşkım öyle deme kendine ) elleri yüzümü kavrayıp alınlarımızı birleştirirken sesimi çıkartmadım yada kaçmaya çalışmadım . Neden bilmiyorum ama uzun süre sonra huzurlu hissediyordum . Sanki mahfolan konseri ve onu her yerde arayan menajeri olan kişi ben değildim . Şu an Jakapan Puttha gibi hissetmiyordum . Şuan sadece Bui idim Bible'ın Bui'siydim "Bunu neden yapıyorsun ? Ben . Sana sinirli kalmam gerekiyor " kapalı gözlerimin ardımdan kurduğum cümle ile küçük bir gülüş sesi duydum . Çok komik değilmi !
"Eğer sinirin geçiyorsa devam edicem " dedi. Ukala ! Geri çekilmeye çalışmam ile beni kendine tekrar çekti ve beni kolları arasına aldı .
"Bırak beni !"dedim kollarından kurtulmaya çalışırken . Omzuma gömdüğü başını kaldırıp nemli gözleri ile gözlerime baktı "Hayır . Hayır seni bir daha asla bırakmicam " sağ eli yanağımda ki beni okşarken zihnime anılar hücum etti . " Lütfen bana bir şans daha ver , söz veriyorum seni bir daha hayal kırıklığına uğratmıyacağım " dedi Gözlerimden yaşlar akarken elimi ben'imi okşayan elinin üstüne koydum "Bible " derin bir nefes aldım "Sen beni sevmiyorsun eğer sevseydin-" diğer elini de yanağıma koyup lafımı kesti . "Seviyorum, çok seviyorum.Eğer seni sevmeseydim kariyerimi bir köşeye atıp seni kendi konserinden kaçırırmıydım Biliyorum bana şuan inanmıyorsun ama sana söz veriyorum sana aşkımı ispatlamak için herşeyi yaparım . Yeter ki bana bir şans daha ver "
Ellerini ellerimin arasına alıp kendimden uzaklaştırdım , bir kaç adım geriye gittim ve kırgın bakışları ile hareketlerimi inceleyen Bible ile göz göze geldim . Kollarımı kavuşturdum .
"Umarım ikinci şansını iyi değerlendirirsin çünkü üçüncü bir şansın olmicak "
Dediklerimi algılaması ile beni tekrar kendisine çekti ve sarıldı . Aptal . Hayır diyiceğimi sandı ona nasıl hayır diyebilirim ki ?
********************************** "Üşüyor musun?" Bible'ın sevinç gösterisinden sonra bank'a oturmuş eskisi gibi yıldızları izliyorduk . Üstüm ince olduğu ve uzun süredir dışarıda olduğum için titremeye başlamıştım , titrediğimi fark eden Bible ise bana ceketini vermişti şimdi "Belki sarılırsan ısınırım " dediğime gülüp sırtım omzuna gelicek şekilde beni çevirdi ve ellerini önümde birleştirdi ve saçlarımın arasına sayısız öpücük kondurdu . Omzuna kafamı yaslayıp yüzüne bakmaya çalıştım. Bible ise fırsatı değerlendirip dudaklarımın üstüne küçük bir öpücük kondurdu . Hadi ama sence bu bana yeter mi ? Yüzümü ona dönüp dudaklarına onunkinden daha tutkulu bir öpücük verdim . Ensesinden tutup alt dudağını dudaklarım arasına aldım . O ise benimle aynısını yapıyordu. Belimden tutup beni kucağına çekmesi i le neler olduğunu sorgularken tekrar beni bir öpüşmenin içine çekti . Birbirimizden zorlukla ayrılıp arabaya doğru ilerledik Yıldızları daha rahat izlemek için tabiki
|
0% |