Yeni Üyelik
10.
Bölüm

0.9 Yok Artık

@gizemmgurbuzz

2 Gün Sonra

Ezgi elindeki poşeti tezgahın üzerine bırakıp odasına geçti. Dün akşam şans eseri babasının çalan telefonunu açmış yurt müdürü geçen ay ve bu ayın ödemelerinin yapılmadığını söylemişti. Genç kız kartın kapandığı ile ilgili birşeyler uydurup kapatmıştı telefonu. Önce annesinin kartını kontrol etmiş bulamamıştı. Bir işlem yapacağını söyleyerek nerede olduğunu sormuştu lakin Tolga beyin kartının tarihi bittiğinden geçen ay geldiğinde acil aldığını söylemişti. O kartın limiti kardeşinin yurt parası kadardı. Otomatik çekemediğine göre iki aydır bankadan önce o alıyordu. Dünden beri Tolgayı arıyordu. Cevap da yoktu. Delirecekti Ezgi. Umuyordu ki o ulaşmadan önce babasını yeniden aramasınlardı. Genç kız yatağa oturup saatin onu geçtiğinin farkına vardığında yanaklarındaki havayı üfleyerek telefon açmaya devam etti. "Gerizekalı aç şunu! " Dünden beri yüzlerce kez yaptığı gibi mesaj da attı. Ardından yeniden aradı.

 

"Alo! Tolga! Sen ne yaptığını-"

 

"Alo? Hanımefendi Tolga İlterin Vasisi misiniz? "

 

"E-evet Ablasıyım. S-siz? "

 

" Şehir hastahanesinden arıyorum doktor Fuat Sarıağaç. "

 

"N-ne ne ? Tolga? "

 

" Korkmayın sıkıntı yok. Kardeşiniz bir saat kadar önce buraya getirildi. İfadesi alındı dinleniyor sanırım pavyonda bir sürtüşme yaşanmış biraz kavga etmişler."

 

"İ-iyi mi? "

 

" Sakinleştirici verdik uyuyor. Herhangi bir sıkıntısı yok. Hertür tetkik yapıldı. Önlem amaçlı gece müşaadede tutulacak"

 

"İ-iyi mi? " Ezgi tutulmuş kalmıştı.

 

"Merak etmeyin. Şimdi kapatmam gerek. Telefonu kardeşinizin yanına bırakıyorum"

 

"B-ben geliyorum h-hemen! "

 

Ezgi telefonu kapatıp gözünden akanları silerek komodindeki baş ucu sürahisini kafasına dikti. Şimdi mantıklı düşünmek zorundaydı. Anne babasına söylese? Şimdi sırası değildi. Ne diyecekti yurt parasını muhtemelen pavyonda yiyip birde kavga edip yaralanmış mı? Akılları çıkardı. Ezgi elbet söyleyecekti. Lakin sıcağıyla babasının ne tepki vereceğini bilmediğinden ve üçüncü sınıfta olan aptal çocuğu öfke ile okuldan alma ihtimali yüksek olduğundan bir şekilde halletmek zorundaydı. Dahaönce arkasını kolladığı olmuştu ama bu en korkuncuydu şüphesiz. Genç kız bilgisayarı açıp en yakın uçak saatini kontrol etti. Hava limanına ulaşmak için çabalayacağı 3 saati baz alarak gece 3 uçağı kafiydi. Ezgi gidiş dönüş biletini düşünmeden alması ardından hesabında kalan üç bine göz devirdi. Yurt için ödemesi gereken on iki bincik ise boştaydı. Genç kız bir süre silkelenip kuzenini aramaya karar verdi.

 

"Alo! Zeynep... Bana 12 bin lazım acil! Acil!

 

" Bulursan bana da ver. Ne yapacaksın kızım o kadar parayı bu saatte. "

 

Ezgi kimseye anlatmaması için söz alarak kuzenine durumu açıkladı lakin zeynepten yalnızca dört alabilmişti. Kızın hesabındaki tüm para da oydu. Kalan altı için genç kız bu defa yüzünü kızartıp yakın arkadaşını aramak zorunda kaldı. Ondan da üç çıkmıştı. Ezgi telaş içinde başka arayacağı biri olup olmadığını düşünmeye koyulurken telefon titrediğinde dahası Tolgadan gelen mesajı gördüğünde hemen açtı.

 

Resim

 

"Ezgi abla benim Rüya. Doktor seninle konuştuğunu söyledi. Ben yanındayım kavga etmiş. Özgür. Ahmet. Ozan da beraber. Baya hırpalanmış tedirgin oldum. Mahir amcanın haberi varmı yolda mısınız?"

 

;Geliyorum!

 

Genç kız kardeşini yüzü gözü patlamış halde gördüğünde iyiden iyiye telaşlanarak çantasına şarj ve cüzdanı attı. Üzerinebaşka bir kazak geçirerek kendini odadan attı.

 

"Anne? "

 

"Ezgi? İyi misin? "

 

"Ö-zlem nişanlısıyla kavga etmiş çok kötü durumdaymış beni aradı. Ona geçeyim. Yarın izinliyim. Biraz yanında durayım olur mu? "

 

" Saat kaç kızım? "

 

"Babam bıraksa? " Genç kız kartala dek arabayla gitmenin onu hızlandıracağını düşünerek kafa salladı.

 

"İyi soralım"

 

---

Ezgi, Özlemin kapısında inip apartman kapısının açık olduğuna şükrederek babasına el sallayarak içeri girdi. Gittiğinde ise geldiği hızla dışarı çıktı. Taksi... Başka da yol yoktu. Ne kadar tutacağını da bilmiyordu. Ankara hava limanından hastahaneye... Genç kız tedirginlikle sokak başından çevirdiği taksiye bindikten sonra telefonu çıkarttı.

 

Instagram

 

Pikachu kişisinden okunmamış ileti.

 

Ya birşey diyeceğim. Geçen günkü yemek hakkında.

 

Evet? 

 

Ezgi orada harcamak zorunda kalacağı ve taksi ücretlerini kabaca hesaba katarak yaklaşık yedi bin aöığı olduğunu farkettiğinde Cihan Kırcalı şu dakika onun için tek yoldu lakin nasıl olacaktı o? Adam ne düşünecekti? Ezgi yapabilecek miydi?

Şu an yoldaydı başka da çaresi yoktu.

 

"İyileş seni ben geberteceğim Tolga! "

 

Ben birşey rica edecektim... Biraz tuhaf olacak.

 

 

Bana çok acil yedi bin kadar gerekiyor borç ...

 

Cihan ne okuduğundan emin olmak istercesine telefonunu yüzüne yaklaştırdı. Borç? Genç adam anlam vermeye çalıştı aynı zamanda ne yazacağını da bilemedi.

 

Tuhaf oldu farkındayım. Gerçekten çok acil olmasa böyle birşey yazmazdım.

 

Görüldü

 

Genç kız yüzsüzce yaptığı şeyin şoku ile sinir bozukluğu içinde ağlamaya başladığında taksici ile göz göze geldi.

 

"Hayrola hastanız mı var? "

 

"Evet lütfen hızlı olun. Ankara uçağına yetişmek zorundayım. "

 

"Tamam ablacım sakin ol"

 

P ; Peki sorun değil Iban?

 

Özür dilerim. Gerçekten zor durumdayım hatta şu an Ankaraya gidiyorum.

 

Resim

 

Trxxxx xxxx xxx...

 

P; Bu saatte?

 

Evden arkadaşıma gideceğimi söyleyerek çıktım. Kardeşim iki aylık yurt ücretini yemiş yetmemiş dayak da yemiş... Annemlere söyleyemedim. Hastahanede.

 

P; Ciddi misin?

 

Evet. 

 

P; Tamam. Tamam. 7 yeter mi?

 

Sanırım. Ödeyeceğim.

 

P; peki tamam düşünme. Haber verirsin.

 

Peki çok çok teşekkür ederim!

 

Görüldü.

 

Cihan kendi kendine kaş çatıp silkelenerek yeniden ekrana baktı. Genç adam bir an için o meblağanın bulunamayacak bir para olmadığını düşünse de gerçekten zor durumda da olabilirdi. Parayı hesaba iletip dudaklarını kemirirken itiraf etmeliydi ki canı sıkılmıştı biraz.

 

---

Ezgi gün içinde çok yorulduğundan uçakta ve ankaraya inmesi ardından takside dahi uyuklamıştı. Genç kız hastahane kapısından girip kardeşinin yanına girdiğinde içinden gelen elindeki çantayı patlamış suratı ortasına indirmek olsa da dişlerini sıktı.

 

"Abla? "

 

"Ne yapıyorsun sen ha! Ne bu hal Tolga! " Ezgi bir parça sesini yükselttiğinde müşaade hemşiresi kafasını diğer bölmeden uzattı.

 

"Sessiz olun hastahane burası! "

 

"Üzgünüm" Genç kız saatin sabahbaltıya geldiğini gördüğünde kardeşinin yanına oturup kollarını göğsünde bağladı. "Ne yaptın sen? Nerede yurt parası? "

 

" S-sen onu nereden? "

 

"Kes sesini! Kartı ver çabuk! "

 

"Abla annemlerin haberi var mı? "

 

"Olacak! "

 

" Abla ne olur bir daha yapmayacağım"

 

"Pavyona mı gittin Tolga! "

 

" Arkadaşlarla"

 

"Başka yer mi yok Tolga! " Ezgi alnını sıvazladı. "Ben senin yüzünden nasıl bir rezilliğin içine girdim haberin var mı? "

 

"Burslarım yatacak hepsini sana vereceğim söz! "

 

" Bir öğrenci o kadar parayı ne yapabilir? Tüm ayı mı pavyonda geçirdin! "

 

"Tüm ay? Senin de birşeyden haberin yok! "

 

"Gerizekalı! " Ezgi kalkıp Tolganın çenesinden uzanan sakalı çekti.

 

"Abla ne olur söyleme babama! "

 

" Kes sesini yettin sen! Dua et akşam söylemedim yoksa seni okuldan alır kim bilir nereye verirdi. Annemin yüreğine inerdi. Aids testi yapıldı mı gerizekalı seni! "

 

"Pavyon? Aids? "

 

" Senin ne bok yediğin belli değil! Bekle doktorla konuşup çıkışını yapacağım sonra yurda gideceğiz. Borcu kapatacağım! " Ezgi dişlerini sıkarak kardeşinin montu içinden annesinin kartını da burs kartının tekini de aldı. Genç kız fazlaca acıktığını fark ettiğinde dahası sinir bozukluğundan korkudan gözleri kararınca sandalyeye yeniden oturdu.

 

"Abla! " Tolga yattığı yerden kalkıp perdeyi öekerek hemşireye baktı. "Hemşire hanım fenalaştı! "

 

"Kafadız salak seni! Hepimizi toptan öldüreceksin! " Genç kız kendisine tansiyon aleti ile koşan kızı gördüğünde başını geriye atarak asma tavandaki kare plakalara baktı.

 

---

 

Genç kız aynı gün için akşam beşe bulduğu uçağa yetişmek niyetindeydi. Tolga kaşı gözü yer değiştirmiş ve ağrıları olsa da bedenen sağlamdı tahlilleride iyiydi. Beyin kanaması riski de ortadan kalkmıştı. Yurt ücreti ödenmiş sıkıntı kalmamıştı. Genç kız müdüre aldığı izinlerde ve geç kaldığı her gün kendisine haber vermesi için talimatta bulunmaktan geri durmadı. Bu defa iş ciddiydi Ezgi elinde büyük bir koz olduğundan Tolgayı rahat bırakmayacaktı. Genç kız aklı hala bir karış havada kardeşi ve aptal arkadaş gurubunun onu üniversitelilerin takıldığı fazla müzikli hoş konsept bir yere yemeğe götürüp kahraman ilan edişlerine aldırış etmedi. Özgürün kolunu omzuna atıp çektirmek istediği fotoğrafa saçmaladıkları videolara tepki veremeyecek kadar da yorgundu. Hatta şu an telefonu değiştiğinden kardeşininkiyle de aynı olduğundan Tolganın kendi hesabı diye onunkinden fotoğraf ve hikaye attığını farkedemeyecek kadar tükenmiştide...

 

---

Cihan gözlerini kısarak instagram hesabından dünkü konuşma ardından herhangi bir cevap gelmeyen

 

Ne yaptın kardeşin iyi mi?

 

Görüldü

 

Mesajına gelen görüldü yazısına bir müddet bakıp geri dönmüştü ki Ezgi İlterin hikaye paylaştığını fark ettiğinde kaşlarını kaldırarak üzerine tıkladı. Genç adam keyifle eğlenen üç dört iri kıyım gencin iki kızın hızlı çekilmiş görüntüsü arasında Ezgiyi bir delikanlının koltuğu altında loş ışıklı bir mekanda yemek yerken gördüğünde elini ayağını nereye koyacağını bilemez oldu. Ucuz bir kafe, Ne keyifsiz bir ortam ne de hastalık havası vardı. Genç adam kendi kendine hayret dolu bir ses çıkarıp gülerken diğer yandan tanımadığı biriyle arkadaşlık kuracak kadar aptal olduğuna mı kıza manitasıyla eğlenmesi için para yollayacak kadar gerzek olduğuna mı şaşırsa bilemez halde yüzünü sıvazlayıp oturduğu masa ve etrafına baktı.

 

"Yok artık! Bu kadar da salak olunmaz be Cihan!"

 

---

Bölüm biraz hızlı oldu ama kafamdakini kaybetmek istemedim. Burada bırakıyorum. Bakalım neler olacak...

 

"

 

Loading...
0%