Yeni Üyelik
11.
Bölüm

10. Bölüm

@gizemmgurbuzz

1 Ay Sonra Londra Saray

 

Violet elindeki fırçayı yavaşça kenara koyup yeni başladığı fincan takımına, Daha doğrusu demliğin üzerinde ağaçlar arasında bulunan nehre tebessümle baktı. Bir önceki işini geçen hafta bitirmiş yardım sergisine gitmesi için yollamıştı. Şimdiki ise Joselyn içindi. Sekiz kişilik bir takım istemişti Kraliçe. Her biri için ormandaki evlerinin en özel en anlamlı köşesini fincanlara elinden geldiğince resmetmeye çalışmıştı. Bee için tahta bir koltuk, Joselyn için çamaşır askısı, -sanıyordu ki Bee'nin ona olan aşkını itiraf ettiği yerdi- Jane ve Andrew için çok sevdikleri ocak başı, Leonard için bahçe, Alec için altında oturmayı en çok sevdiği yaşlı sedir, Isobel için çiçekler, kendisine güzel sofraları ve Ryan için... Leonard ile kaçamak yaptıkları arka kısımda bulunan çuvallar... Genç kız gözlerini düşürerek Ryan'ın fincanına bakarken aynı anda eli kolundaki deri ipte bulunan boncuklara gidiverdi. Öyle incinmişti ki kendini toparlayamadığı için Joselyne onu yanına çağırmasını yazdığı bir mektup göndermişti. Yaklaşık bir aydır burada Kraliçenin nedimeliğini yapmaktaydı. Elbet bu geçici bir görevdi yine de Violet kendisini burada daha iyi hissetmişti. İçindekileri Joselyn ile paylaşmış birlikte ağlamışlardı. Tuhaftı fakat bazı geceler Bee de onlara katılıp Violetin derdine ortak olmuş, kah kızmış kah, Joselyni kızdırarak Ryanı savunmaya çalışmıştı. O da haklıydı. Violet herşeyin farkında olabilecek yaşa dek ailesiyle mutlu bir hayat sürmüştü. Şimdikinin yanına dahi yaklaşamayacak olsa da güzel bir evleri vardı. Babası çok fakir bir adam değildi. En azından ona senede üç ya da dört elbise diktirebilecek yahut kışlık yiyeceklerini ambara koyabilecek kadar iyiydi. Gittiği yerlerden Violete değişik şeyler getirirdi. Violet hayatının başlarında güzel bir çocukluğa sahipti. Görüp geçirmişliği vardı. Her ne kadar dünyayı küçük köyleri ve civarı kadar sansa, dışarıda olup biteni bilmiyor olsa da mutluydu fakat Ryan... On dördüne dek sokaklarda kimsesiz bir çocuktu. Tüm bu varlık, rahatça karın doyurabilmek, giyinebilmek için otuz yıl beklemişti. Birşeyleri merak ediyor olmak, hayatını düşünmeden yaşamak için ilk kez fırsatı olmuştu.

 

Violet kaş çatarak silkelenirken kendi kendine alttan alıp iyimser olmaması için uyarıda bulundu. Ona bir kez bile yazmamıştı. Hali hazırda Londradaydı ve onu görmek için de gelmemişti. Jane anne Leonard ve Ryan'ın fazlaca çalıştıklarını söylemiş olsa da Ryan bir Lord Leo ise düktü canları istediğinde o çalışmayı durdurabileceklerini biliyordu. Omuz silkerek yardımcısının ellerindeki boyaları silmesi için yerinde döndü. Duygularını sıfırlamak için çok çabalamıştı. Joselyn ile sarayın keyfini çıkarmış düşünmemeye çalışmıştı. Çoğu zaman da başardığı bir gerçekti. Violet Wellbourn, Lord Ewans'ın tavsiyesine uyarak uzun bir zaman sonra kendisine odaklanmıştı. Joselyn ile geçmişi konuşmayı seviyordu. Bee'ye de hatırlattığı bazı komik detaylar yok değildi lakin bunu Kral olmayı bırakarak yanlarına geldiğinde yapabiliyordu. Buna karşın Bee her tür detayı konuşmaktan ve zaman zaman onları keyiflendirmekten çekinmiyordu. Genç kız elleri temizlendiğinde ayağa kalkıp akşam yemeği için hem üzerini değiştirebilmek hem de kraliçe hazırlanırken yanında olabilmek adına elini çabuk tutması gerektiğinin de farkındaydı. Üstelik acıkmıştı da. Kapıdan çıkıp geniş taş koridorda serili kırmızı halı boyunca ilerlerken artık eteklerini tutmadan yürümeye de alıştığının farkına vardı. Buraya yanına pek birşey almadan gelmişti. O an giysilerini düşünecek durumdada değildi. Zaten de burada onlarla dolaşmasına izin verilmezdi. Joselyn onun için çeşit çeşit kumaşlardan elbiseler diktirmiş ve renklerini kendisinin seçmesine müsaade etmişti. yeşiller maviler dore ve kremler ile hayatından çokça memnundu. Genç kız yardım sergisi için koyu bordo ve altın rengi işlemeli bir elbiseyi bizzat seçmişti üstelik. Burada kaldığı süreçte Joselynin de fazlasıyla zorlandığına lakin şikayet etmeksizin herşeyi yapmaya çalışmasına şahit olmuştu. "Ailemi koruyabilmek için layıkıyla kraliçelik yapacağım" diyordu. Öyleyse Violet de onu zor duruma sokmamak adına elinden geleni yapacaktı.

 

Genç kız uzun bir yürüyüş ardından odaya girdikten sonra derhal hazırlanabilmek adına kollarını iki yana açtı. "Bana yardımcı ol Linda majestelerini bekletmeyelim"

 

"Ne giymeyi arzu edersiniz leydim?"

 

"Yeşil kaftanımı getir." Violet kızın onu soymasını bekleyip iç gömleği ile kaldığında dönüp aynaya baktı. Hala kendisine tuhaf geliyordu lakin genç kız yaralarını gizleyebilmek adına saçlarının önlerini kısalttırmış geniş alnın fazlaca moda olmasına karşın kendininkini görünmez kılmak için kahkül bırakmıştı. Başta kıvırcık bukleleri alnından sallandırıyordu lakin söz dinlemez düz saçları açılıp saçaklanıyordu. O da çareyi kesmekte bulmuştu. Diğer kraliyet leydileri gibi kendisini beyazlatması mümkün değildi o boyaları sürmemeye de yeminliydi ancak biraz pudra yardımı almıyor değildi. Üstelik biraz daha etlendiğinin farkındaydı. Yanakları dolup elmacık kemikleri şiştikçe o soluk rengi de yerini daha makul bir buğdaylığa bırakmıştı. Kimi zaman iltifat aldığı bile oluyordu. evvelden sohbeti sevilir biri olduğunun farkında da değildi. Burada tanıştığı birkaç leydiden ve fincanları bizzat teslim almaya gelen lorddan sohbet edilebilir olduğunu öğrenmek var olduğunu dahi bilmediği özgüveninin ortaya çıkmasına neden olmuştu. Genç kız yardımcısı yeniden gelip ona giysilerini giydirmesi ardından bir süre tereddüt etse de Ryanın verdiği bilekliği takıp Joselynin yanına gitmek üzere yeniden bitmek tükenmek bilmeyen koridora çıktı. Onu hiçe sayamazdı. İstediği gibi sevemiyor olabilirdi fakat Ryan onun ailesiydi. Değer vermeyi asla bırakmayacaktı.

 

---

Yemek salonu

 

Violet majestelerinin daveti üzerine kral ve kraliçenin özel sofrasına çağırılmış ana yemek salonunda onlara ayrılan masaya giderek Joselynin yanına oturtulmuştu. Genç kız bir parça utanmış olsa da davete icabet etmek zorundaydı. Akşam aniden gelen bir takım lordlar ve eşleri yüzünden geri planda kalmıştı zatende her istediğinde kral ve kraliçe yanına oturabilecek bir konumu yoktu. Ne kadar yakın olurlarsa olsunlar sarayın bir hiyerarşisi vardı. Violet elleri önünde göz ucuyla etrafındaki renk cümbüşüne baktı leydiler en şık giysileri ve taçlarıyla oturmaktaydılar. Şükür ki bu konuda bir eksiği yoktu. Beeninöve öve bitiremediği Madam Munrou elinden çıkma elbiseleri ayrıcalıklıydı.

 

"Leydi Wellbournu tanıyor olmalısınız" Bee omuzlarını geriye çekti. Lordlar ve leydiler birbirlerine baktıklarında elbet düğündeki facia görüntüsü ardından onu tanımadıklarının farkındaydı. Açıkçası Joselyne bu tercihleri yüzünden söylenmiş onu beyazlatmaya çalışan kadını derhal kovmuştu. Yaşadıkları Beenin tüm hayat görüşünü değiştirmişti. İnsanları neye benzedikleriyle yadırgamaktan çok uzakta bir noktadaydı. "Leydi Wellbourn kraliçemin kardeşi gibidir. Belki daha öte... "

 

"Evet leydilerim, lordlarım... Violet Wellbourn benim için çok değerlidir... Tüm ailemiz için... " Joselyn dönüp Violete gülümsedi.

 

Violet kızarıp etrafına bakmasıyla başların eğilerek kendisini yeniden selamlamalarıyla "Övgülerinize müteşekkirim majesteleri. Memnun oldum lordlarım, leydilerim" Diyerek toparlanmaya çalıştı ardından dönüp Beeye baktı. Bu sofrada kendisine dikkat çekmesi oldukça tuhaftı çünkü pek de fazla göze batmasını istememişti öncesinde. Onu korumak için olduğunu söylemişti.

 

"Majesteleri Merlynin ormanını mahiyetinize geçirdiğinizi işittik"

 

"Evet, elbet... Chesterfielddakinden daha az lanetli" Bee sırıttı. Diğerleri de güldüğünde dönüp karısına göz kırptı. "Lakin sizin için değil. Çünkü o ormanı koruyan peri kraliçesi ile evlenme onuruna eriştim beni korur. Sizi değil"

 

Violet Beenin her zamanki abartan tavrına göz devirmek isterken yağcı lordların alkış tutarak gülüşmelerine karşın kaşlarını kaldırdı.

 

"Lanet majestelerinin ta kendisi" Joselyn dudak büzdü. "Ah hayır yoksa sihir mi diyecektim. Üzgünüm sevgilim"

 

"Bana birini anımsattınız majesteleri" Yaşlı adam ellerini masa üzerine koyup örtüyü sıvazlarken kraliçenin gözlerine baktı.

 

"Dük hazretleri babamıza çok daha fazla benzer" Joselyn kaş çattı.

 

"Şüphesiz tıpkı onun gibi. Kendisiyle sohbet etmek için sabırsızlanıyorum"

 

"Layık görülürseniz neden olmasın" Joselyn iç geçirdi.

 

Violet daisynin bu korkusuz tavırlarına deli cesaretine alışıktı lakin kraliçe olduğunda daha bir yerine oturmuştu. Leo onun yanında biraz daha nazik kalabilirdi. Neyseki o da nezaketi ile işi dilediği tarafa çekebilenlerdendi. Hem Ryan da yanındaydı... Violet iç geçirip önündeki etten küçük bir parça keserek ağzına attı.

 

"Majesteleri müsaadenizle leydi Wellbourna birkaç sorum olacak" Baron James Grey gözlerini kıstı. Kraldan onay alması akabinde yeniden kıza döndü. "Babanızın ticaret ile uğraştığını duyduk"

 

"Bir tüccar değildi. " Violet kafa salladı.

 

"Öyleyse gemi çalışanı olduğu doğru" Baronese Katherine Grey gözlerini kırpıştırdı.

 

"Doğru Leydim. Babam bir ticaret gemisi çalışanıydı. " Violet sırtını dikleştirdi.

 

"Vebadan öldükleri de doğru öyleyse." Bir başka lord araya girdi.

 

"Evet lordum vebadan öldüler. "

 

"Başınız sağolsun" Leydi Caithline yüzünü yelledi. "O dönem civarda vebadan ölen birkaç kişi oldu. Hatta o köyden kaçan biri olduğu da söyleniyor. Neyseki illeti yaymadan ortadan kayboldu. "

 

"O bendim Leydim. " Violet gözlerini kadına dikti. "Beni canlı canlı yakmak istediler. "

 

"S-siz? " Katherine gözlerini büyüttü. "Veba? "

 

"Bu çok uzun yıllar önceydi... " Violet sırıttı.

 

"Ağabeyim Lord Ewans ile karşılaşmadan önce" Joselyn kıkırdadı. Ardından konuyu açan Greylere kaş çattı. Dedikodu onların kendisiydi... "Barones Evelyn Mosley sofrada değiller. " Joselyn meşhur aldatılma olayından derhal haberdar olmuştu. Doğrusu soyluları öğrendiği derslerinden en dikkatini çekendi bu konu.

 

"K-kardeşim kaleden dışarı pek çıkmaz majesteleri. Yeğenim Baron Daniel ile ilgileniyor." James şaşkın bir ifade ile karısına ardından kraliçeye baktı.

 

"Ne talihsizlik... " Bee başını iki yana salladı. "Edward Mosley için üzüldüğümü söyleyemeyeceğim lakin Eva ile küçükken oynamışlığımız vardı. Babanız saygın bir barondu " Bee Mosleyin püritanlara yandaşlık eden bir kraliyet mensubu olduğunu biliyordu esasen buradaki herkes öyleydi ve genç adam hoşnut olmasa da karşılıklı birliği sağlamak adına eşit davranacaktı. Yine de almadı gereken bir takım önlemler yok değildi ve Violet ona yardımcı olabilirdi. Ryan da... Alec bile tabii İskoçyaya dönüp eteğini altına çekmemiş olsaydı...

 

"Herşeye rağmen kadehimi kralımızın hayatına ve birlikteliğimize kaldırmak istiyorum"

 

Birlik ve beraberliğe...

 

"Yanar döner yavşaklar"

 

”Majesteleri birşey mi dediniz? ”

 

"Birlik ve beraberliğe... " Bee karısının elini sıkarak kadehini havalandırdı.

 

Violet masadaki adamların bir müddet Evelyn Mosley adındaki talihsiz baronesin yönetimde sıkıntı çıkarttığından ve evlenmesinin uygun olacağından konuşmaları ile meşgul olurken öte yandan Cornwall dükünün ne vakit balolara katılacağına dair soruları dinledi. Joselynin ortaya iki hafta sonra ağabeyinin balo veteceğini atması ile fazlasıyla gerilmeden edemedi. Diğerlerinin muhtemelen bu durumdan haberi yoktu. Violet huzursuzca kıpırdanırken tüm o hazırlıklar içinde Jane anneyi bir başına bırakamayacağını biliyordu...

 

---

Sonunda bir bölüm yazabildim. Gecikmeler için çok üzgünüm gerçekten. Böyle uzun ara verince önceki bölümü unutuyor insan sonra da kopuyor hikayeden bilincindeyim. Toparlanmaya çalışacağım. Elimden geldiğince.

 

Yine d burada olmak herzaman çok iyi hissettiriyor benmişim gibi. Evelynden küçük küçük bahsedelim. Araya Leonardın hikayesi girecekmi girmeyecek mi çok emin değilim. Ama yazmak da istiyorum. Yavaş yavaş da olsa. Çünkü leonard, alec ve Evelyn ardından Gillian ve Isobelden sonra tarihi kurguya ara vereceğim. Yaklaşık 18 kurgu ardından yazacak bir tarihi kurgu şekli kalmadı kafamda kendimi tekrar etmeye başlarsam yazmanın anlamı kalmayacak ama yine de Leonardı yazıp yazmamakta kararsızım.

 

 

 

 

 

 

Loading...
0%