@gizemmgurbuzz
|
Lisa her daim olduğu gibi Andrew'in evin içindeki büyük zili çalması ile güne başlamış fakat ne yapacağını bilemeyerek yatağın içinde oturup kalmıştı. Onun için dersler ve eğitim dün itibariyle son bulmuştu. Kendisinden iki yaş kadar küçük olan Melaniede doğrulup gerinerek her zamanki kaygısız suratıyla yüzüne baktığında ister istemez gülümsedi. Buradan gittiğinde Melanie'nin gülümseyen yüzünü çok özleyeceği bir gerçekti. Peki gitmek istiyor muydu Lisa? Hiç sanmıyordu. Melanie eliyle düzgün bukleler elde edebilmek için kumaşlara sardığı saçlarını yokladıktan sonra biraz boynunu, biraz omuzlarını esneterek döşek üzerinde bağdaş kurdu. "Günaydın Lisa." "Günaydın Melanie lakin bir leydi bağdaş kurmaz." "Ben bir leydi değilim. " Melanie omuz silkti. "Lakin bir leydi yetiştireceksin" Lisa gözlerini kırpıştırdı. "Ya bir Lord yetiştirirsem?" "Melanie?" Genç kız başını iki yana sallayarak bugün sarmamış olduğu saçlarını omzu üzerinden atıp ayaklandı ve odalarındaki ortak kullandıkları şifonyerin üzerinde duran kasede yüzünü ıslatıp kenardaki havlu ile elini kuruladı. Melanie peşinden kıkırdayarak ardına geçip saçlarını geriye aldığında ve taramaya koyulduğunda ise arkadaşına gülümsedi. "Senden tam bir bayan Ewans olurdu Lisa... Bazen Andrew'i aratmıyorsun. Buna huysuzlukların da dahil."Melanie önündeki uzun kumral parlak saçları tararken iç geçirdi. Genç kız bir müddet aynada kendisine bakması ardından aklına gelen fikir ile ayağa fırlayarak Melanie 'e döndü ve ona sarıldı. "Aferin Melanie!" "N-ne oluyor?" "Bir fikrim var. Yani bu aslında senin fikrin ama olmaması için bir engel yok!" Lisa sandığa koşturup hızlıca çoraplarını, uzun kollu beyaz iç elbiseyi üzerine önden bağlamalı korseyi ve toprak rengi dış eteğini giyip yeniden şifonyere koşarak saçlarını ardından sıkı bir örgü ile ensesinde dolayıp kendisine baktı. "Başım döndü" "Benimde..." Genç kız Bay Ewans ile konuşacak ve burada onun yanında eğitmen olarak kalabilmek için onu ikna etmeye çabalayacaktı ne yazık ki iki yıl evvel bayan Ewans'ı kaybetmişlerdi ve vaktiyle bir saray nedimesi olan Bayan Ewans'ın öğretilerini son öğrenen kişiydi. Lisa düşmemek için dar merdivende duvara tutunarak hızlı hızlı hole inmeye koyuldu. Hoş Andrew bayan Jane Porter'in onunla evlenip yeni eğitmeni olmasını canı gönülden istiyor hatta son iki yıldır ondan yardım alabilmek adına kimseyi yanına almıyordu. Genç kız merdiven sonunda durarak gözlerini düşürdü. Kesinlikle hiç şansı yoktu. Ellerini önünde birleştirerek az evvelkinden daha sakin bir halde mutfağa doğru ilerledi genç kız. "Lisa?" Jane Porter kızı gördüğünde gülümsedi. "Bayan Porter hoşgeldiniz. " Lisa kadını gördüğünde bu defa omuzları da düştü lakin eğilip kibar bir reverans yapmayı elbet ihmal etmedi. "Doğru ya ufaklıkların dersleri var. Unutuvermişim" "Evet. Lakin gelişim sadece onun için değil. Güzel haberlerim var" Jane kıza doğru ilerleyerek kolunu uzattı. "Merak etmemde bir sakınca var mı bayan Porter?" "Hayır hem de hiç." Jane kıkırdadı. "Güzel haberlerle geldim." "Bay Ewans nerede?" Lisa etrafına bakındı. "Az evvel Wellington'a yola çıktı." Jane kıza oturma odasını göstererek ilerlemeye devam etti. "Bundan haberim yoktu." Lisa kaşlarını kaldırdı. "Esasen Bay Ewans'ın da haberi yoktu. " Jane duraksadı. "Ne için gittiğini sormayacak mısın?" Genç kız kadının yüzüne merak ile baktı. "İzniniz olursa elbet." "Ah senin için daha iyisi olmayacağını biliyordum..." Jane Porter iç geçirerek kanepelerden birine oturdu. Ardından eliyle karşısındakini işaret etti. "Benim için?" Lisa şimdi meraktan ölecekti. Bu kadının sabırsızlandırmakta oldukça başarılı bir üslubu vardı. "Senin için... Başa dönmem gerekirse dün kuzenim Harry bizi ziyarete geldi. Esasen Kont Wellington kendisini ufak bir iş için Burry St Edmunds'a gidecek. Kendisi Wellington kalesinde seyislik yapıyor. Geçen yıl kalenin yaşlı kahyasının öldüğünü Kontun yerine kimseyi almak istemediğinden bahsetti. Kadın ufaklığından kalma bir hatıra gibi bir şeymiş. " Jane elbet daha sonrasında işe alınan ve kaleye geldiği gibi kısa sürede ya kovulan ya da istifa eden kadınlardan bahsetmeyecekti. Kont Wellingtonun huysuzluğunu civardaki herkes bilirdi. "Yeniden bir kahya aranıyormuş kriterleri oldukça yüksek ve aklıma sen geldin Lisa." "B-ben!" Lisanın rengi atarken sakin kalmak için çabaladı. "B-ben Wellingtona... Adama Kazıklı voyvodanın uzaktan akrabası dendiğini ben bile duydum." Jane kızın söylemi üzerine kıkırdadı. "Elbet Kazıklı Voyvodanın akrabası değil. Yalnızca bir parça..." "Asabi, çekilmez... Acımasız... Suratsız..." "Bununla birlikte kardeşi lord Victor Wellington tam bir centilmen. Genel işlerle döndüğünden beri o ilgileniyormuş. Voyvoda da ..." Jane boğazını temizledi. "Kont Wellington ne çok konuşkan ne de etrafı ile pek ilgili bir adam değil... " Lisa elini kalbine götürerek nefes almak için çabaladı ziyadesiyle tedirgin olmuştu. "K-kesin iş mi?" "Hayır değil. Esasen Bay Ewans için hayalden öte bir durum lakin sen çok bilgilisin Lisa bu iş senin önünü açar. Şayet oraya kabul edilirsen kontluklar ve dükallıklarda yüksek mertebelerde iş bulabilirsin. Üstelik oradan kovulman ya da kaçmanı kimse umursamaz önemli olan girmen olur tatlım." Genç kız şaşkınlıkla kafa salladı. Demek kovulması ya da kaçmasını kimse umursamayacaktı. Lisa pek tabii kovulmaya yahut kaçmaya alışkındı. Bir müddet sessiz kalması ardından eğer kabul ederse bu işin Andrewin prestijini arttırıp önünü açacağını bildiğinden ve böylesine bir fırsattan onu mahrum bırakmanın, bu zamana kadar kendisine iyilikten öteye gitmemiş ANdrew'e karşı büyük bir haksızlık olacağından şu dakika susup mutlu görünmek yapması gereken en doğru şeymiş gibiydi. Lisa gülümseyerek Jane Porterin gözlerine baktı. "Haklısınız. Lakin bu iş kabul edildiği takdirde Bay Ewansın adı duyulacak talepler artacaktır. Yaptığı girişim çok güzel noktalara gelebilir ve bu konuda yardıma ihtiyaç duyacağından şüphem yok. " Jane yutkunarak kafa salladı. Esasen Andrew zengin bir adam olduğunda ona olan ilgisi de sönüp gidecekti. "Onu bırakmayın bayan Porter. B-ben mülakatta elimden geleni yapacağım lakin bir ağabeyden ve aileden gördüğüm bay Andrew'in mutluluğuna ortak olmanızı yürekten isterim. Üstelik bu dünyada sizi ondan daha çok sevip saygı duyacak bir adam olup olmayacağını bilmiyorsunuz." Lisa kadının bakışlarını kaçırması üzerine ayağa kalkarak onu selamladı. "Sanırım bir parça hava alıp düşünmem icap ediyor Bayan Porter. Şuan en az sizin kadar şaşkınım." "Evet, peki... " Jane de ayaklandı. Bende küçük leydilerin yemeğe indiklerinden ve bıçağı doğru tuttuklarından emin olsam iyi olacak. " "Bu yerinde bir karar." "Umarım..." --- |
0% |