2 hafta sonra

Evelyn platform içinde mavi renk gelinliği ile dikilmekteydi genç kız hareket etmekte biraz güçlük çekiyor olsa da ne denli kabarırsa o denli beğenileceğinin farkındaydı son olarak yüksek telalı yakası takıldı başına oldukça kalın gösterişli bir taç oturtturularak tül duvağı ardından sallandırıldı. Genç kız güzel hissediyordu bir düğünde olmadı gerektiği gibi. Teni pamuklar gibi beyaz saçları parlak ve bakımlı herşeyiyle imrenilecek bir gelindi. Katherine ilk düğün için ısrarcı olmuştu çünkü ilk herzaman bilinmeyendi. Daha önce yapılmamış olandı ki elbet bu sezon için... Evelyn ilk mavi gelinliği giyecek olmaktan ve gelenekselliği temsil etmekten memnundu mavi uğur getirirdi. Salon Edwardın getirttiği zambaklar ile süslenmiş kilisedeki nikah sonrası çık bir balo dizayn edilmişti ki normalde baloları gereksiz gören kocası düğün balosunu oldukça gerekli bulmaktaydı. Olması gerektiği gibi... Ardından da Hulmea yolculuk edeceklerdi. Evelyn dün gece Katherinein kendisine uzun uzun anlattığı zifaftan bilmediği tek kısım olan bir detayı aklına not etmişti. Güzelce silinip temiz bir görüntüye sahip olmak kocasını etkilemesini sağlayacaktı. Evelyn Katherinein ağabeyi gözünde her daim vazgeçilmez olmasını bu titizliğine bağlıyordu. Mayıs banyosu kriteri onun için önemli değildi. Babası ağabeyleri ardından aynı küvete girer gibi yapıp peşine mutlaka yeniden temizlendiğini biliyordu. Öyleyse Evelynde öyle yapacaktı. Mümkünse Edwardın da yapmasını isteyecekti bazı şeyler temizken kesinlikle daha şevk verici olabilirdi . Genç kız hazırlığı sona erip hazırlanan buketini eline alarak nişan yüzüğünü diğer parmağına taktı. Bugün Edward ona sonsuzluk halkasını bahşedecekti. Evelyn vaktin geldiğini belli eden akrebin on ikiye vurması ile yavaş ve ihtiyatlı bir nefes vererek platformdan inip odasına son birkez daha bakması ardından çıkarak evin holüne inen merdivenlere yöneldi. Yarısında Bernard onu karşıladı. Bu sezonda evlenemeyecek olmasını onun suçu olarak görüyordu babası Bernard ise Londrada kalmakta bir mahsur görmemişti. Yalnız ve kuruntusuz yaşamak için kendince bir başkaldırı sergilemişti. Edward onun bu tutumunu çok yanlış buluyordu lakin Bernard herkese tamam diyerek bildiğini okuyacaktı.

"Çok güzelsin kardeşim... Bu hakedilmesi gereken bir güzellik... "

"Öyleyse her türlü şans sahibiymişim gibi... Çok heyecanlıyım Bernard"

Bernard sessizce kardeşine kafa sallaması ardından merdivenlerden inmesine yardımcı olarak gülümsemeye gayret etti. Bu evde beyan edeceği bir fikri kalmamıştı. Görülmediğini ve dinlenmediğini hissediyordu genç adam...

Evelyn Jamesin onu kucaklaması ve babasının yüzüğüne ufak bir öpücük kondurup gülümsemesi ardından mabede gideceği arabaya yönlenerek epey bir uğraş ile oturdu. Yanlardan kabarık tarlatanı tüm koltuğu kaplamıştı.

---

"Hazırmısın Baronese? " William kızının elini tutup gülümsedi. Adına yüklü bir miktarın altına girmiştiler ve iki köy de Mosleye hibe edilmişti. William Beatrice için şimdiden birikim yapması gerektiğini düşündü.

"Hazırım baba... "

"Kocana karşı sevgi içerisinde ol Evelyn. Yüzündeki gülümseme herşeyden daha önemli bunu unutma. "

"Uygun ve layık bir kadın olacağımdan şüphen olmasın baba" Genç kız kapı açılıp mihraba doğru yürürken içerideki ağır parfüm kokusu oldukça dikkat çekiciydi. Davetlilerin geneli baloya katılacaklardı bu yüzden burada çok fazla kişi yoktu. Yakın çevreleri dışında. Evelyn nedimesi Katherine ve nişanlısı yanında olmayacağından suratı pek hoş olmayan MaryJanein önden yürümesini izlerken onun baloya katılmayacağından habersizdi. Genç kız mihrapta dikilen müstakbel kocasına gülümseyerek ağır adımlar ile yaklaşıp birleşen ellerine mutlulukla baktı.

Lütfen tekrar edin "Ben Edward Mosley... Karşımıza çıkacak her tür zorlukta aynı yolda yürüyeceğimize yemin ederim "

Edward tekrarladı.

Lütfen benimle tekrar edin "Ben Evelyn Mosley karşımıza çıkacak tüm zorluklarda aynı yolda yürüyeceğimize yemin ediyorum.

Edward rahibin konuşması ardından sağdıcının ona uzattığı kutudan gelininin yüzüğünü alarak parmağına taktı. Bu olaya bir başka ödevi yerine getirdiği için zorla katlanıyordu. Genç adam evlilik görevini yerine getirdiğinde büyük bir rahatlama içerisinde olacaktı. Karısıyla birlikte oederin önünde diz çöktüler

"Bütün dünyevi mallarımı sana bağışlıyorum" Dedi bir altını pederin kutsal dua kitabı üzerine koyarken.

"Siz Lord Mosley söyleyin bu kadın ile evlenmeyi tanrı huzurunda kabul ediyormusunuz "

"Ediyorum. "

"Siz leydi Evelyn söyleyin bu adam ile evlenmeyi tanrı huzurunda kabul ediyormusunuz "

"Ediyorum... " Evelyn dolan gözleri ile ayağa kalkıp pederin elini kocadı ardından öptükten sonra iç geçirerek Edwardın ona yaklaşıp dudaklarına tatlı bir öpücük bahşetmesini bekledi. Alkışlar içinde davetlişere döndüklerinde ise sonunda evli ve mutlu bir kadındı.

Şimdilik...

---

Evelyn kiliseden trompetler eşliğinde çıkıp balo için evlerine döndükleri yolda Edwardın etrafa saçtığı paralar eşliğinde ilerlemişti. İçeri girdiğinde ise herşey oldukça güzel görünüyordu. Ortada kurulu masadaki gelin pastası, davetlilere dağıtılmak üzere yapılan minik damat pastaları turtalar şekerlemeler meyveler... Evelyn annesi kadar özen gösterdiği için Katherine bir teşekkür borçluydu kesinlikle borçluydu.

"Ah sevgili kocam nasılda güzel her şey..."

"Ziyadesiyle..." Edward Baron Greyin bazı dostlarının etrafta dolanıyor oluşundan tiksinsede kendini gülümsemeye zorladı.

"Barones... Nasıl güzel görünüyorsunuz."

Genç kız önünde eğilen leydiye konumu gereği baş selamı vererek gülümsedi. "Teşekkür ederim sizde..."

"Alçak gönüllülük etme Evelyn sen benim Baronesimsin... Herkes karşında yerini bilecek."

"Bir dük olsa bile mi..." Evelyn kendilerine yaklaşan Cornwall düküne reverans yaptı ve kocasıda eğilmek zorunda kaldığında biraz fazla keyifle gülümseyerek adama elini uzattı. Genç kız sonrasında piste giderken Edwardın fazlaca kıstırdığı elini geri alana kadar canı epey yanmıştı.

Müzik başlayıp dans eden çiftler yerlerini aldığında Evelyn kendini ortamın ambiyansına kaptırarak devam etti gecenin keyfini çıkartmaya. Bir ara duraksayarak birşeyler içmek ve davetliler ile konuşmak için dikildiklerinde genç kız kocasına yaslanıp başını yukarı kaldırarak baktı ona. Kolları kabarık yarım kollu bir tunik altına beyaz saten bir gömlek giymiş başına giydiği siyah tunik ile aynı renk bir şapka yerleştirmişti. Edward diğer herşeye olduğu gibi renklere de karşıydı. Evelyn bu yüzden daha soluk bir mavi tercih etmiş kırmızıları ve diğer tüm parlak renkleri hayatından çıkartmıştı. Bildiği kadarıyla evlerinde de aynı soluk renkler hakim kale duvarları lambri kaplamaydı. Lakin Evelynin isteği üzerine yatak odaları yeşile boyanmıştı. Edward istediği her değişim için bir bedel ödemesi gerektiğinden bahsetmişti. Af kağıdı kabul edilmezdi ve Evelyne kendi yaptıklarının cezasını kendi çekmek oldukça mantıklı gelmişti. Elbet papa affını yok saymayacaklardı lakin sürekli bağışta bulunarak onlara para yedirmeyecektiler...

"Bu geceyi sabırsızlıkla bekliyorum sevgilim..."

"Beni onurlandırıyorsun Evelyn..." Edward kadına bakıp tebessüm etti. "Yine de yapacağımız her türlü keyfiyet için bir kefaret ödememiz gerektiğin unutmamalısın lakin merak etme sevgilim kendini cezalandırmana izin vermeyeceğim."

"Sen gerçekten ahlaklı bir adamsın. Bende nasıl yapacağımı düşünüyordum yani bilirsin bazı şeyler için günah çıkartmak çok daha kolaymış gibi..."

"Bu konuyu konuşmuştuk... Ceza ve kefarete gelince bu görev kocan olarak bana ait"

Genç kız duyduklarıyla yavaşça başını çevirip kocasının yüzüne anlam veremeyen bir ifade ile baktı. Sanırım onun için cezadan kendisine pay alacağını ima etmişti...

---

Beynim yanıyorrr :D

Bir dahaki bölüm seneye :D

Love was not a factor in a marriage in 17th century England. A woman typically married in her early twenties. Arranged marriages occurred primarily for resources such as money and land. It was expected that a man would beat his wife and not seen as an issue.

17. yüzyıl İngiltere'sinde aşk evlilikte bir etken değildi. Bir kadın genellikle yirmili yaşlarının başında evlenir. Görücü usulü evlilikler öncelikle para ve toprak gibi kaynaklar için yapılıyordu. Bir erkeğin karısını dövmesi bekleniyordu ve sorun olarak görülmüyordu Uydurmuyorum bunları... Türkçe kaynaklar değil İngilizlerden alıyorum.

Şimdi katoliklik parayla af satın alma kilisenin acayip baskıcı aşırılıkları çok saçma tamam. İlk serideki şeyler... Yeni reformda protestanlık biraz daha yenilikçi geliyor ona da tamam ama denge yok. Bende tüm bu karmaşayı bir ruh hastasının kendi algılarına yerleştirmeye çalışıyorum. Umarım daha sağlıklı kafalarda net bir şekilde belirtilecek.

Yani çok büyük bir reform olmaya çalışıyor son noktasındalar şu an el sıkışmak yerine kim kimden üstün onun mücadelesini veriyorlar. Tek başına püritenlik de işe yaramıyor yönetim fena zıvıtıyor zaten. Makale okumaktan beynim yandı :D ha gayret başaracağız. Lakin protestanlığı reformları bu herifin kafasına göre değerlendirmeyelim. Bu oxforddaki püriten hocaları tarafından işlenilmiş bir destekçi soylu. Bu arada tüm karışıklıklar çıkarken bir iskoçun da fena halde ayaklanması :D Jhon Calvin... Baş reformistlerden :D İskoçlar... Hep sivrilmişler bir şekilde ama onurlarıyla. Sürgünü yemiş o da :D