Sabah uyanan Gökalp hemen selinin yanına gitti ama çadırda olmadığını gördü .

Hemen dışarı çıktı ve etrafa bakındı. Ama yoktu neredeydi bu kız

"SELİN" diye bağırdı ses yok Gökalpin sesine pozyraz ve buse hanım ve bir kaç kuzen uyandı

"Noldu oğlum niye bağırdın" dedi buse hanım

"Anne selin yok her yere baktım yok "

"Nasıl" dedi Poyraz bey ve hemen selinin çadırına girdi kızı yoktu ama oğlu horul horul uyuyordu .

Hemen oğlunu uyandırmaya çalıştı

"Gökhan kalk olum"

"5 dk daha anne bak söz 5 dk sonra kalkacam"

"Gökhan selin yok hem ne annesi lan "

"Selin mi yok" diye birden ayağı kalktı .

"Nasıl akşam buradaydı yatmıştı"

"Bilmiyorum oğlum "

"Buranın kamerası yok mu var diye biliyorum "

"Evet var aferin lan sana " dedi Poyraz bey ve hemen çadırdan çıkıp çoktan ayılmış olan korumalardan kayıtları istedi.

Bir tanesi giderken biri gelip Poyraz beye "efendim dün akşam bi olaylar oldu"

"Noldu erdem "

"Bizim hepimizi bayıltmışlar efendim hepimiz bi 10 dk önce uyanabildik" dedi erdem ve o sırada kayıtlar için giden koruma geri geldi .

Poyraz bey hiç beklemeden açtı sadece bir kayıt vardı o da kızının çadırına girip çadırdan çıkartana kadardı.

"Aaaaah kim yapar bunu! hemen bulun onları bana hemen "delirmişti Poyraz bey yeni bulduğu kızını nasıl kaçırırlar dı.

"Tamam efendim" dedi koruma erdem ve herkesi toplayıp gitti

poyraz bey ve kardeşi emir hemen yola çıktılar bulmaları lazımdı selini .

diğer erkekler de kamp alanını topladı. kadınları ve çocukları eve bıraktıktan sonra onlarda poyraz beylere katıldı .

selinden

başım çatlıyordu gözlerimi açmakta zorlanıyordum ve ben oturur pozisyondaydım sanırım.

ne alaka ama ben en son yatıyordum .

gözlerimi zorda olsa açtım .

neredeyim lan ben .

depo gibi bir yerdeyim sanırım. duvarlarda rutubet vardı ve biraz kötü kokuyordu uzun zaman olmuştu bu kokuyu solumayalı.

etrafı incelemeyi bırakıp ne durumda olduğuma baktım . beni bir sandalye ye bağlamışlardı .

beni kaçırdılar mı lan. nasıl ben uyurken mi .

lan o rüya değilmiydi biri girmişti çadıra ben daha birşey diyemeden elindeki iğneyi bana saplamıştı sonrası yok

hay ben böyle işin.

kaldığım yerin kapısı açıldı içeri yakışıklı ama yüzünde çizgi şeklinde yarası olan adam girdi . ama o çizik yakışmış adama

aman be ne diyorum bende adam kaçırmış bizi zaten

"ooo kent'lerin biricik prensesi de uyanmış "dedi

"hee uyandım mal sen söylemesen bilmicez " dedim şuan korku ve heyecandan saçmalıyordum

"SUS LAN"diye bağırdı . bağırması ile yerimde sıçradım .

"abin nerede " dedi sakin ve bir o kadar da sinirli sesle

"hangisi " dedim sonuçta 5 abim var hangisini soruyor du

"kız haklı amk 6 tane abisi var" diye mırıldan dı ama ben duydum ama duymamış gibi yapıp "efendim" dedim

"yok birşey" dedi ve ekledi "savaş abin nerede "

"savaş mı "

"evet bilmemezlikten gelme "

"şöyle ki benim aras ,yavuz ,gökalp, gökhan birde ateş adında abim var savaş diye yok siz kesin beni yanlış kaçırdınız ve şimdi serbest bırakabilirsin"

"kes sesini " diye bağırdı "sen doğru kişisin demek sana savaş abinden bahsetmemişler belli" dedi

"benim kafam karıştı ya "

"bekle" dedi ve telefonunu eline aldı görüntülü arama yapıyordu

biran da babamın sesini duydum "baba"dedim "kızım"dedi

"korkma kızım tamam mı bir tanem" dedi sefkatli sesi ile

"korkmuyorum babam"dedim

"savaşa karşılık kızın poyraz bey" dedi

"savaş öldü anlamıyor musun sen öldü" dedi babam. benim kafa iyice karıştı.

"ikimizde iyi biliyoruz yaşadığını" dedi ve ekledi "24 saat veriyorum size, her 2 saatte kızının canını yakıp videosunu atacağım 24. saatte" dedi bana döndü elini silahmış gibi yaptı ve "bam kızın ölür beklemede kal" dedi kapattı .

bana döndü" 2 saat sonra görüşürüz " dedi ve çıktı gitti

ney yapacaktı bana babama korkmuyorum dedim ama korkuyorum bu düşüncelerle boğuştum iki saat boyunca ve o geldi yine

yazardan

serkanın yani selini kaçıran adamın kapatması ile deliye döndü poyraz bey "öldürücem onu " diye bağırıyordu zar zor sakinleştirdiler .

Poyraz bey aylardır konuşmadığı oğlunu aramaya karar verdi .

Çaldı

Çaldı

Ve açıldı

"Alo oğlum"

"Efendim baba önemli birşey oldu " dedi sesinden anlamıştı hemen birşey olduğunu

"Kardeşini kaçırdılar "dedi

"Hangisini" dedi endişeyle.

"Kız kardeşini" dedi

"Sudeyimi kaçırdılar ne zaman" dedi savaş

"Hayır oğlum selini "

"Selin kim baba "

"Off Sude ile doğumda hastahane de karıştırmış Sude senin öz kardeşin değil "

"Kafam karıştı neyse "

"Oğlum kardeşini Serkan kaçırmış ve senin karşılığında selin diyor ne yapacağımı şaşırdım "

"Tamam baba ben geliyorum 4 saate kadar oradayım . Demek ortaya çıkma zamanım gelmiş ve geçiyor " dedi ve kapattı

Poyraz beylerde araştırmalara devam etti Serkan ın tüm mekanlarını araştırdı ama yok hiç bir yerde .

Bu sırada savaş ta evine geçip pasaportunu ve bir kaç kıyafetini aldı uçakla gideceği için silahını almadı yarım saate uçağı kalkacaktı.

Selinden

"2 saat doldu güzel kız biraz canın acıyacak ama neyse " dedi

Çok korkuyordum

"Acaba sana ne yapsam "

"Buldum " dedi ve depoda bulunan ve benim yeni fark ettiğim dolaba yürüdü.

Dolaptan birşey aldı ve bana döndü elinde bıçaktı

Ne yapacaktı onunla

Bana yaklaştı kollarıma mı bakıyordu o .

"Kollarına resim çizmek istiyorum" dedi

Sonra aklına birşey gelmiş gibi açıldı gözleri .

"E biz kamerayı açmadık az kalsın boşuna canın yanacaktı " dedi ve telefonunu kamerasını açıp kenardan aldığı telefon tutucu gibi bir şeye sabitledi ve videoyu başlattı

"Evet iki saat oldu Poyraz bey nerede savaş. Anlaştığımız gibi her iki saatte kızının canı yanacak " dedi ve bana doğru geldi .

Üstümde sweat vardı ve onun sağ kolunu bıçakla kesti .

"İyi bir resim cizemem ama denemekte fayda var " dedi ve bıçağın ucunu derime batırdı acıyordu ama ben ailemi endişelendirmek istemiyordum o yüzden kendimi sıkıyordum.

Yavaşca aşağı doğru çiziyordu akan sıvıyı hissediyordum .

Bıçağı çekti ve bu sefer kolum da başka bir yeri çizdi kolum sızım sızım sızlıyor du.

"KASMA KENDİNİ" diye bağırdı ama yapmadım dediğini .

"Sen dur sen" dedi bıçağı çekti ve o dolabın yanındaki kovayı aldı .

Bir anda kovanın içindeki suyu koluma döktü ve ağzımdan güçlü bir çığlık kaçtı yakmıştı su .

Acının azalması için derin nefesler alıyordum .

Ama azalmıyor du .

"Tuzlu suyun işe yaratacağını biliyordum " dedi ve bende bu sırada bilincimi kaybettim acıdan .

Yazardan

Selinin bayılması ile serkan " o kadar kendini sıkarsan olacağı buydu salak kız" dedi ve videoyu kapattı ardından Poyraz beye yolladı.

Videonun altına da

'2 saat sonra görüşürüz Poyraz bey' yazmıştı

Gelen mesajla Poyraz bey eline telefonunu aldı ve videoyu açtı

Kızını o halde görmek kalbini ağrıttı ve hemen elini kalbine götürdü

"Özür dilerim kızım baban seni koruyamadı" dedi .

Hemen videoyu da savaşa attı .

Savaş ilk defa gördüğü kardeşiyle hem şaşırdı hemde sinirlendi

Kız annesinin gençliği gibiydi buna şaşırmıştı.

Ve onun yüzünden bu halde olduğu için sinirlendi .

"Sana ölümlerden ölüm beğendiricem Serkan " dedi .

2 saat sonra

Uçağı inen savaş hemen babasını aradı ve havaalanından onu aldırmasını şöyledi ama babası onu kendi almaya gitti .

Arabaya binen savaş hemen torpidoyu açtı burada her zaman silah olurdu bir değil hemde iki tane .

İkisini de aldı savaş .

"Baba hemen Serkanı ara kıza daha fazla zarar vermesin " dedi savaş

Hemen aradı ikinci çalışta açıldı.

"Geldimi oğlunuz Poyraz bey tamda ben size video atacaktım kızınızın birazcık kolu yanmış olabilir "

Bunu duyan savaş babasından telefonu aldı ve hemen

"Bekle beni Serkan ecelin olacağım oğlun senin " dedi

"Ooo savaş bey uzun zaman oldu sesinizi duymayalı " dedi alayla

"Bana konum at şerefsiz " dedi

"Tek geleceksin başka biri olursa kardeşin ölür ."

"Tamam tek geliceğim "

"Seni atacağım konumdan aldırıcam " dedi ve kapattı .

"Baba benim bir planım var "

" Anlat oğlum "

"Şimdi attığı konuma tek gidicem ama üstümde verici olacak bu kendine güvenliğine göre çok adamı var hepimiz gidersek kıza zarar verebilir . Siz ben gittikten 15 dk sonra yola çıkıncakasınız yola "

"Tamam oğlum " dedi Poyraz bey

"Arda " dedi savaş (arda arabanın şöförü)

"Efendim savaş bey "

"Bu adrese sur koçum dedi ve Serkanın attığı konumu gösterdi "

"Tamam savaş bey "

Yarım saat sonra oraya vardılar ve savaş arabadan inmeden üstündeki vericiyi çalıştırdı.

Arabadan inen savaş ile Serkanın adamları savaşın elini ve gözlerini bağladı

Arabaya binip oradan uzaklaştılar .

15 dk sonra oraya varmışlardı hemen arabadan indiler ve depoya girdiler .

Girdikleri an savaşın gözünü açtılar.

Savaşın ilk gördüğü selin oldu. kızın başı düşmüştü baygındı selin acıya dayanamayıp bayılıyordu .

"Ooo savaş beynimizde teşrif etmişler sonunda " dedi Serkan .

"Kızı Bırak " dedi savaş .

Cıkladı Serkan "bırakmıyorum"

"Geldim işte "

"Kızı öldürüceğim sen nasıl benim kardeşimi öldürdüysen bende öldürüceğim senin gözünün önünde"

"BEN SENİN KARDEŞİNİ ÖLDÜRMEDİM"

"ÖLDÜRDÜN"

"Al bak " dedi savaş birini görüntülü aradı ve telefonunu Serkan a verdi .

Serkan şaşkındı karşısında kız kardeşi vardı ama bu nasıl olurdu .

"Kardeşim " dedi ve dizlerinin önüne çöküp ağlamaya başladı

"A..abi a..ğla.ma" dedi kız

"Nasıl ağlamam " dedi Serkan ve o sırada telefonu savaş geri aldı ve kapattı.

Serkan hemen ayağa kalktı ve savaşı duvara yasladı

"Bana cevap ver savaş bu nasıl oldu "

Serkanın kardeşi Ebrar savaş ile sevgiliydi ve Serkan savaşın onu öldürdüğünü sanıyordu .

"Tehdit edildim . Bana dediler ya Ebrarı sen öldür ya da biz öldürücez dediler vurdum Ebrarı ama kurtardımda hayatı bir yerden vurmadım onu sonra da kendimi ölü gösterdim yurt dışına kaçtık "

"Bana niye söylemedin lan he neden "

"Sana söyleseydim gelmek isterdin. Kardeşini tehlikeye atabilirdin . Göze alamadım sevdiğim kadının ölmesini "

"Bu kız boş yere mi acı çekti Allah'ım ne yaptım ben " dedi Serkan .

O sırada Serkanın ellerinden kurtulan savaş seline koştu hemen onu çözdü. kız çözülmesi ile tam yere düşüyordu ki Serkan geldi tuttu .

"Savaş kızı hastaheneye yetiştir "dedi Serkan savaş selini kucakladığı gibi koşarak çıktı çıktığı anda Serkanın adamları silahları savaşa doğrulttu .

"SERKAN" diye bağırdı savaş

Serkan hemen dışarı çıktı "İNDİRİN SİLAHLARI LAN" diye bağırdı

O sırada Poyraz beylerde geldi

Savaş koşarak arabaya gitti bindi "arda hızlı sür "dedi kucağında selin vardı yanın da babası .

Serkan da bu sırada kaçmıştı zaten .

Arabada giderken selin gözlerini açtı. Açar açman da dudaklarından acı bir inleme döküldü canı acıyordu.

"Kızım tamam geçti bak aldım seni hastaneye gidiyoruz tamam mı bir tanem " dedi Poyraz bey

"K..kolum a..acıyor b..baba" dedi gözünden yaşlar süzülüyor du .

"Arada daha hızlı " dedi Poyraz bey .

Kızının ağlamasına dayanamıyor du

Hastaheneye sonunda vardılar ve selini sedyeye alıp müdahale odasına aldılar