Gözlerime vuran güneş ışığı ile uyandım sabah olmuştu ve benim başım çatlıyordu.

Yatakta doğruldum ve kollarımla kendimi geriye çekip yatak başlığına yaslandım .

Üstüme baktığımda değiştirilmişti. Kim değiştirmişti ki üstümü? Aman boşver .

Aklıma gelenle gözlerim doldu benim annem ölmüştü ve benim anneme sözüm vardı bugün bende yanına gidecektim .

Ama nasıl yapacaktım?

Kalkıp gidemiyorum ki . Jilet bulmam lazım benim banyoda vardır belki ama nasıl gidicem ki

"Doruk abi" diye çağırdım onun evi burası biliyorum.

Kapı açıldı ve doruk abim gözüktü "efendim abim"

Ruhsuzca "Abi beni sandalyeme koyarmısın?" Dedim

"Tabi birtanem " dedi ve kucağına alıp koydu sandalyeme .

"Hadi kahvaltı yapalım" dedi doruk abi sadece kafamı salladım 'tamam' anlamında

Ruhsuz gibiydim öyle fazla konuşmuyordum

Masaya gelmiştik ama hiç iştahım yoktu hatta midem bulanıyordu

'ah annem sen yokken yemek bile yiyemiyorum ' dedim içimden . Sonra annemin sesi ulaştı kulaklarıma.

'Kızım neden yemiyorsun'

"Canım istemiyor "

'ama kızım beni üzme sen aç kalırsan ben üzülürüm '

"Peki "

"İyimisin eslem kiminle konuşuyorsun "

"Annemle doruk abi "

"Ne dedi sana "

"Neden yemediği mi sordu sonra beni üzme ye dedi ama ben sadece sesini duydum yine bana gözükmedi"

"Tamam sakin ol " dedi ve anlımdan öptü .

"Hadi birşeyler ye "

"İstemiyorum doruk abi iştahım yok zaten midem bulanıyor"

"Peki seni zorlamıyacağım. Şimdi seni alt komşum sevil hanıma bırakıcağım çünkü benim işe gitmem lazım"

"İstemiyorum doruk abi ben burada kalırım"

"Olmaz abim bırakamam aklım sende kalır lütfen "

Bıkkınlıkla "peki" dedim

"Hadi indireyim seni " dedi ve beni kucağına aldı hemen kollarımı boynuna sardım .

Bir alt kata geldiğimiz de ben zile bastım doruk abi beni tuttuğu için basamıyordu.

Kapı açılmıştı "hoşgeldiniz buyrun " dedi tatlı bir gülümsemesi vardı ama ben gülümsemiyodum .

Doruk abiyle içeri geçtik beni koltuğa oturttu ve " ben sandalyeni getirip geliyorum" dedi ve gitti .

Biraz sonra gelmişti hemen beni koltuktan alıp sandalyeme koydu dizlerime örtümü örttü.

Alnımdan öpüp "görüşürüz güzellik" dedi ben sadece boş boş bakmak ile yetindim .

Doruk abi gitmişti ve biz sevil abla ile tek kalmıştık .

"Karnın açmı ?" diye sordu sevil abla kafamı hayır anlamında salladım.

"Adın ne "

"Eslem" dedim kısık bir sesle .

"Annemle adaşsın " dedi sevil ama içinden de 'neslihan çok severdi annemi kızına onun ismini vermiş' diye geçirdi

"Bende sevil bu arada "

"Tanıştığıma memnun oldum" dedim ruhsuzca.

"Bende " dedi sevil sevinçle ama içten içe üzülüyordu eslem'e .

"Canım ben şimdi bi markete gidicem hemen gelirim bir isteğin varmı?" Diye sordu sevil abla .

"Hayır " dedim fazla konuşmak istemiyordum .

"Hemen geliceğim tamam mı" dedi ve gitti .

Artık annemin yanına gidebilirdim . Hemen mutfağa ilerledim sandalyemle.

eşik olmaması iyi olmuştu . Hemen tezgahın üstündeki bardağı aldım ve tezgaha vurarak kırdım . Bardak parçalara ayrılmıştı . Elime büyük ve sivri olanı aldım.

Derin bir nefes çektim içime ve cam parçasını bileğime yaslayıp hızlıca çektim boğazımdan bir inilti koptu .

Şuan bileğimden çok fazla kan akıyordu .

"Bak anne sözümü tuttum geliyorum yanına artık yanlız değilsin"

*******

Adana / Uyar konağı

Kenan ile yusuf bey bugün şirkete gitmemişti evden çalışıyorlardı .

"Baba haftaya ihale var-

Kenan'ın lafını babasının çalan telefonu böldü telefon kenan'ın önündeydi ekrana baktı.

"Baba avukat arıyor " dedi

"Ver oğlum bakalım" dedi ve Kenan telefonu uzattı babasına hemen açmıştı .

"Evet".dedi yunus bey açar açmaz.

"Yunus bey eşiniz size mektup göndermiş ve bu mektubu kendisi ölünce size ulaştırılmasını istemiş bana neslihan hanımın avukatı gönderdi napayım mektubu"

"Konağa getir hemen ben konaktayım"

"Tamam yunus bey" dedi ve yunus bey telefonu kapattı.

Sevdiği ölmüştü yıllardır onu aramıştı ama bulamamıştı şimdi de öldüğünü öğrenmişti .

Yunus bey eşini evden kovduktan tam bir ay sonra gerçeği öğrenmişti kardeşi sevil herşeyi anlatmıştı.

Ve o gün kardeşi sevil'i hem konaktan hem de Adana'dan kovmuştu.

"Baba İyimisin noldu ne dedi avukat"

"Oğlum A..annen ölmüş "

"Ne N..nasıl ya hayır ben onu son bir kez göremeden gitti mi yani ben onun son birkez kokusunu içime çekemeden gitti mi "

"Sakin ol oğlum lütfen sakin ol"

Kenan içinden 'annen ölmüş dünyanın en kötü iki kelimesiydi sanırım ' diye geçirdi

Kenan gözünden yaşların firar etmemesi için uğraşıyor du . 19 yıldır göremediği annesinin ölüm haberini almıştı.

Kapı tıklatıldı ve kenan hemen göz yaşlarını sildi kafasını babasına döndürdü oda ağlamıştı.

Hemen ikiside toparlandı ve yunus bey "gel " dedi

Gelen avukat tı "geç otur şöyle" dedi yunus bey ve masasının önündeki koltuğu gösterdi hemen oturmuştu avukat .

"Ee yunus bey şimdi size mektubu vermeden önce size önemli bir konudan bahsedeceğim neslihan hanımın avukatı iletme mi soyledi ."

"Evet dinliyorum"

"Ee şimdi sizin bir kızınız varmış ama engelliymiş belden aşağısı felçli yanlız kalmış 18 yaşındaymış "

"Ne nasıl b..benim kızım mı "

"Detayların hepsi o mektupta varmış yunus bey Neslihan hanım bu mektubu ölmeden 2 ay önce yazmış "

"Tamam" dedi yunus bey

"Neyse yunus bey ben gidiyorum ofiste işlerim var iyi günler"

"İyi günler " dedi kenan .

Avukat gitmişti

"B..baba benim kız kardeşim mi varmış "

"Varmış oğlum varmış"

"Hadi baba aç mektubu da oku istersen ben okuyayım"

"Tamam al " dedi yunus bey ve kağıdı kenan'a verdi . Hemen açtı ve okumaya başladı

Sevgilim yunus'um

Ne kadar uzun zaman oldu seni görmeyeli. Oğullarım ne kadar büyümüştür simdi hepsi aslan olmuştur ölmeden önce onları son bir kez görmeyi ne çok isterdim ama nasip değilmiş . Bunlar benim son sözlerim oluyor sanırım doktorlar az zamanım olduğunu söyledi. Ölüyorum sevgili ben senin hasretinle gidiyorum bu dünyadan. Ben seni affettim sevgili ben seni affettim benim hakkım sana helaldir sende bana helal et sevgili .

Benim sana bir Emanetim var sevgili senden ona çok iyi bakmanı istiyorum onu üzmemeni ona benim yokluğumu aratmamanı tek istediğim budur senden .

Kızım sana emanet sevgili .

O benim yoldaşım oldu hep şimdi de sen onun yoldaşı ol sevgili .

Sen beni evden gönderdiğin de bilmiyordum onu 1 ay sonra öğrendim onun varlığını o benim 18 yıllık arkadaşım oldu .

3 sene önce bir kaza geçirdi şuan belden aşağısı tutmuyor ve çok fazla ilgiye ihtiyaçı var ama en çokta sevgiye . Seni çok sordu sevgili hep anlattırırdı seni bana .

Ama seni öldü biliyor sevgili ben ona da bir mektup yazdım doğruları yazdım yaşadığını yazdım ama ayrılma sebebimizi yazmadım öğrenmesin istedim üzülmesin zaten ben gidince harap olucak .

Sana biraz kızımızdan bahsedeyim. Adı Eslem annenin ismini koydum onu çok sevdiğim için onu da çok özledim.

Gitar çalmayı çok sever kızımız yaprak sarmasını sever bana çok yaptırırdı hergün başımın etini yerdi 'anne sarma ' diye .

Şuan 12 sınıf ama okulu çoktan bitirdi 10. Sınıfın 2. Dönemin den sonrasını açıktan bitirdi .

Kaza yüzünden bıraktı okulu çok ezdiler kızımızı dalga geçtiler hep.

Ama dersleri çok iyiydi aynı taner'im gibi ona çekmiş başarı olarak. Kazanın olduğu gün taktir almış birde sınıf birincisi olmuştu ama en mutlu gününde araba çarptı. Tedavi olabilirdi ama istemedi inadı da sana çekmiş .

Merhameti de Kenan'ıma çekmiş .

Aslında hepimizin bir huyu var onda

Mesela saç rengi Yamaç'ım gibi bal rengi . Gözleri Emir'im gibi yeşil . dediğim gibi hepmizden bir özellik almış

Ona hep kitap al sevgili o kitapları çok sever . Birde 2 tane doktor abisi var doruk ile barış onlar sayesinde şuan psikolojisi iyi yoksa çoktan çökerdi .

Ben onu taşıyamazdım o iki doktor olmasaydı ben kızımı o evden çıkaramazdım .

Sana diyeceğim sevgili ona çok iyi bak üzülmesin zaten çok üzüldü .

Bu mektup sana ben öldükten sonra gönderilecek.

mektubun arka tarafına evimin adresini yazdım birde doktor doruğun numarası var kızımı bul ve ona çok iyi bak

Kızım ve oğullarım sana emanet

Seni sonsuza kadar

Sevecek olan eşin

NESLİHAN UYAR

"Kenan hemen hazırlan ikimiz istanbula gidiyoruz kardeşini alıcağız"

"Tamam baba "

Kenan hemen çıktı yunus beyde hemen odasına gitti birkaç kıyafet aldı ve dışarıda arabanın önünde bekledi kenan da çok geçmeden geldi kimseye haber vermeden yola koyuldular .

*****

İstanbul

Sevil hanım fazla oyalanma dan gelmişti evine. Kapıyı açıp "eslem" dedi ama ses seda yoktu .

"Eslem nerdesin kuzum " mutfağa ilerledi elindekileri bırakmak için tam mutfağın kapısını açtı ve gördüğü görüntü ile bir çığlık attı .

"ESLEM" Diye bağırdı eslem Bayık gözleri ile sevil e bakıyordu "naptın kuzum sen kendine "

"Ben a..anneme g..gidi...yorum"

"Yorma kendini kuzum yorma " sevil hanım hemen telefonuna sarıldı ilk ambulansı sonra da doktor doruğu aradı .

Sevil hanım hemen temiz bir havlu aldı ve kanamayı durdurmaya çalıştı .

Doruk hemen kapıdan girdi ambulanstan önce gelmişti peşinden de ambulans sesi duyuldu .

"Eslem ,eslem duyuyor musun beni eslem"

Eslem duymuyordu bilinci onu terk etmişti bile yüzü bembeyazdı .

Sağlık çalışanları geldiğinde hemen götürdüler eslemi kan takviyesi lazımdı çok kan kaybetmişti .

Sevil hanım da onlarla gidiyordu eslem ile kan grupları aynıydı ona kan verebilirdi .

Hastahaneye geldiklerinde hemen eslemi müşahade odasına aldılar. Sevil hanımda kan almaya götürdüler . Eslem'in dikişleri atılırken sevil hanım kan verdi .

Hemen esleme taktılar kanı .

Bir saat geçmişti hastahaneye geleli

Doruk başındaydı eslem'in " ah be kızım niye kendine zarar veriyorsun" diye fısıldadı eslemin yatağının yanında koltukta oturuyordu . Eslem uyanmıştı bile dediğini duymuştu .

"Ben sadece annemin yanına gitmek istedim doruk abi " dedi uyanmıştı ama gözlerini açmıyordu.

"Şu üç sene beni çok yordu artık abi ben tek kaldım babamla annem beni terk etti kimsesiz kaldım"

"O nasıl söz biz varız ben varım barış var " dedi Doruk ama eslem sadece omuz silkti bu sözüne.

'Artık dayanamıyorum ben anlatıcam herşeyi ' diye geçirdi doruk içinden

"Eslem sana birşey söylemek istiyorum "

"Buyur abi"

"Baban yaşıyor eslem " bu cümlem ile gözlerini açtı .

"Ne nasıl ama annem öldü dedi "

"Bilmiyorum annen dedi bana "

"Yav bi git abi ya benimle dalga geçme "

"Annen sana bir mektup yazmış avukatı bize verdi yanımda okuyayım mı sana "

"Oku abi " dedi ve gözlerini geri kapattı hiç hali yoktu .

Sevgili kızım

Biliyorum bana belki kızgınsın seni bırakıp gittiğim için ama kızma kızım ben istemezdim seni bırakmayı hayat bizi ayırdı .

Şimdi sana birini göndereceğim. Kızım senin baban yaşıyor . Sen daha karnımdayken biz ayrıldık hayat bizi ayırmak zorunda kaldı. Ben seni babandan ayrıldıktan sonra öğrendim sen bana yıllarca arkadaşlık yaptın şimdi sıra babanda .

Kızım biliyormusun senin 4 tane abin var .

Kenan , Taner, Yamaç ve Emir

Biliyormusun kızım sen hepimizden bir özellik almışsın.

Ben babana da bir mektup yazdım ve ona gitmiştir mektup belkide. sen bunları okurken baban seni bulmaya geliyor kızım . Baban çok iyi adamdır kızım o kalbi varya.

o sana çok iyi bakıcaktır güzel kızım o seni herşey den sakınır

He dersen ki madem babam yaşıyor du neden yalan söyledin neden öldü dedin senin babana gitmek istemenden korktum kızım ben o sıralar kızgındım ona ama ben onu affettim onun bir suçu yoktu beni çok aradı ama ben bulunmak istemedim

Kendine iyi bak kızım kendine zarar verme ben seni hep çok seveceğim

Kendini yıpratma güzel kızım.

Seni seven

Annen